1. Korintliler 2:4
Sözüm ve bildirim, insan bilgeliğinin ikna edici sözlerine değil, Ruhun kanıtlayıcı gücüne dayanıyordu.
Sözüm ve bildirim, insan bilgeliğinin ikna edici sözlerine değil, Ruhun kanıtlayıcı gücüne dayanıyordu.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
5Öyle ki, imanınız insan bilgeliğine değil, Tanrı gücüne dayansın.
6Gerçi olgun kişiler arasında bilgece sözler söylüyoruz; ama bu bilgelik ne şimdiki çağın, ne de bu çağın gelip geçici önderlerinin bilgeliğidir.
7Tanrının saklı bilgeliğinden gizemli biçimde söz ediyoruz. Zamanın başlangıcından önce Tanrının bizim yüceliğimiz için belirlediği bu bilgeliği bu çağın önderlerinden hiçbiri anlamadı. Anlasalardı yüce Rabbi çarmıha germezlerdi.
1Kardeşler, Tanrıyla ilgili bildiriyi duyurmak için size geldiğimde, söz ustalığıyla ya da üstün bilgelikle gelmedim.
2Aranızdayken, İsa Mesihten ve Onun çarmıha gerilişinden başka hiçbir şey bilmemeye kararlıydım.
3Size zayıflık ve korku içinde geldim, tir tir titriyordum!
19Ama Rab dilerse yakında yanınıza geleceğim. O zaman bu küstahların söylediklerini değil, güçlerinin ne olduğunu öğreneceğim.
20Çünkü Tanrının Egemenliği lafta değil, güçtedir.
21Ne istiyorsunuz? Size sopayla mı geleyim, yoksa sevgi ve yumuşak bir ruhla mı?
5Çünkü yaydığımız Müjde size yalnız sözle değil, kudretle, Kutsal Ruhla ve büyük güvenle ulaştı. Nitekim aranızdayken sizin yararınıza nasıl yaşadığımızı bilirsiniz.
17Çünkü Mesih beni vaftiz etmeye değil, Mesihin çarmıhtaki ölümü boşa gitmesin diye, bilgece sözlere dayanmaksızın Müjdeyi yaymaya gönderdi.
18Çarmıhla ilgili bildiri mahva gidenler için saçmalık, biz kurtulmakta olanlar içinse Tanrı gücüdür.
19Nitekim şöyle yazılmıştır: "Bilgelerin bilgeliğini yok edeceğim, Akıllıların aklını boşa çıkaracağım."
4Kimse sizi kulağı okşayan sözlerle aldatmasın diye söylüyorum bunu.
13Ruhsal kişilere ruhsal gerçekleri açıklarken, Tanrının lütfettiklerini insan bilgeliğinin öğrettiği sözlerle değil, Ruhun öğrettiği sözlerle bildiririz.
3Mesihin benim aracılığımla konuştuğuna ilişkin kanıt istiyorsunuz. Mesih size karşı güçsüz değildir; Onun gücü sizde etkindir.
4Güçsüzlük içinde çarmıha gerildiği halde, şimdi Tanrının gücüyle yaşıyor. Biz de Onda güçsüz olduğumuz halde, Tanrının gücü sayesinde Onunla birlikte sizin yararınıza yaşayacağız.
21Mademki dünya Tanrının bilgeliği uyarınca Tanrıyı kendi bilgeliğiyle tanımadı, Tanrı iman edenleri saçma sayılan bildiriyle kurtarmaya razı oldu.
11Kardeşlerim, yaydığım Müjdenin insandan kaynaklanmadığını bilmenizi istiyorum.
1Kardeşler, size yaptığımız ziyaretin boşa gitmediğini siz de biliyorsunuz.
2Bildiğiniz gibi, daha önce Filipide eziyet görmüş, aşağılanmıştık. Ama şiddetli karşı koymalara rağmen, tanrısal Müjdeyi size duyurmak için Tanrımızdan cesaret aldık.
3Çağrımız yalana ya da kirli bir amaca dayanmıyor; bunun hileli bir yönü de yoktur.
4Tersine, Tanrı tarafından Müjdeyi emanet almaya layık görüldüğümüz için, insanları değil, yüreklerimizi sınayan Tanrıyı hoşnut edecek biçimde konuşuyoruz.
5Bildiğiniz gibi, hiçbir zaman pohpohlayıcı sözlerle ya da açgözlülüğü örten bir maskeyle gelmedik. Tanrı buna tanıktır.
6İnsanlardan -ne sizden ne başkalarından- gelecek övgünün peşinde de değildik.
2Utanç verici gizli yolları reddettik. Hileye başvurmayız, Tanrının sözünü de çarpıtmayız. Gerçeği ortaya koyarak kendimizi Tanrının önünde her insanın vicdanına tavsiye ederiz.
9Mektuplarımla sizi korkutmaya çalışıyormuş gibi görünmek istemiyorum.
10Çünkü bazıları, "Mektupları ağır ve etkilidir, ama kişisel varlığı etkisiz, konuşma yeteneği de sıfır" diyormuş.
24Oysa Mesih, çağrılmış olanlar için -ister Yahudi ister Grek olsun- Tanrının gücü ve Tanrının bilgeliğidir.
25Çünkü Tanrının "saçmalığı" insan bilgeliğinden daha üstün, Tanrının "zayıflığı" insan gücünden daha güçlüdür.
9Yardımlarınızı hak etmediğimiz için değil, izleyebileceğiniz bir örnek bırakmak için böyle yaptık.
13Bildiğiniz gibi, Müjdeyi size ilk kez bedensel hastalığım nedeniyle bildirmiştim.
16Rabbimiz İsa Mesihin kudretini ve gelişini size bildirirken uydurma masallara başvurmadık. Onun görkemini gözlerimizle gördük.
8Rabbin sözü sizden yayıldı. Tanrıya imanınızın haberi yalnız Makedonya ve Ahayaya değil, her yere ulaştı. Artık bizim bir şey söylememize gerek kalmadı.
7Üstün gücün bizden değil, Tanrıdan kaynaklandığı bilinsin diye bu hazineye toprak kaplar içinde sahibiz.
4Bu sırrı gerektiği gibi açıklıkla bildirebilmem için dua edin.
17Birçokları gibi, Tanrı'nın sözünü ticaret aracı yapanlar değiliz. Tanrı tarafından gönderilen ve Mesih'e ait olan kişiler olarak Tanrı'nın önünde içtenlikle konuşuyoruz.
12Dünyaya ve özellikle size, insan bilgeliğiyle değil, Tanrının lütfuyla, Tanrıdan gelen kutsallık ve içtenlikle davrandığımıza vicdanımız tanıktır. Ve biz bununla övünüyoruz.
7Çünkü Tanrı bize korkaklık ruhu değil, güç, sevgi ve özdenetim ruhu vermiştir.
14Kardeşlerin çoğu da zincire vuruluşumdan ötürü Rabbe güvenerek Tanrının sözünü korkusuzca söylemekte daha da cesur davranıyorlar.
18Ulusların söz dinlemesi için Mesihin benim aracılığımla, sözle ve eylemle, mucizeler ve harikalar yaratan güçle, Kutsal Ruhun gücüyle yaptıklarından başka şeyden söz etmeye cesaret edemem. Yeruşalimden başlayıp İllirikum bölgesine kadar dolaşarak Mesihin Müjdesini her yerde duyurdum.
5Biz kendimizi ilan etmiyoruz; ama Mesih İsayı Rab, kendimizi de İsa uğruna kullarınız ilan ediyoruz.
20Bir başkasının attığı temel üzerine inşa etmemek için Müjdeyi Mesihin adının duyulmadığı yerlerde yaymayı amaç edindim.
29O'nun kudretle bende etkin olan gücüne dayanarak uğraşıp emek vermemin amacı da budur.
17Söylediklerimi Rabbin söyleyeceği gibi değil, akılsız biri gibi, bu övüngen tavırla söylüyorum.
4Tanrı da belirtiler, harikalar, çeşitli mucizeler ve kendi isteği uyarınca dağıttığı Kutsal Ruh armağanlarıyla buna tanıklık etti.
6Acemi bir konuşmacı olabilirim, ama bilgiden yana acemi değilim. Bunu size her durumda, her bakımdan açıkça gösterdik.
4Çünkü savaşımızın silahları insansal silahlar değil, kaleleri yıkan tanrısal güce sahip silahlardır.
10Rabbin yıkmak değil, geliştirmek için bana verdiği yetkiyi yanınıza geldiğimde sert biçimde kullanmak zorunda kalmayayım diye, bunları aranızda değilken yazıyorum.