1. Krallar 18:29

Turkish Bible

Öğlenden akşam sunusu saatine kadar kıvrandılar. Ama hâlâ ne bir ses, ne ilgi, ne de bir karşılık vardı.

Ek Kaynaklar

Atıf Yapılan Ayetler

  • 1Kr 18:26 : 26 Kendilerine verilen boğayı alıp hazırlayan Baalın peygamberleri sabahtan öğlene kadar, "Ey Baal, bize karşılık ver!" diye yalvardılar. Ama ne bir ses vardı, ne de bir karşılık. Yaptıkları sunağın çevresinde zıplayıp oynadılar.
  • Çik 29:41 : 41 Öbür kuzuyu akşamüstü, beni hoşnut eden koku, yakılan sunu olarak, sabahki gibi tahıl sunusu ve dökmelik sunuyla birlikte bana sunacaksınız.
  • 1Sa 18:10 : 10 Ertesi gün Tanrının gönderdiği kötü bir ruh Saulun üzerine güçlü bir biçimde indi. Saul evinde sayıklamaya başladı. Davut her zamanki gibi yine lir çalıyordu. Saulun elinde bir mızrak vardı.
  • Çik 29:39 : 39 Kuzunun birini sabah, öbürünü akşamüstü sunun.
  • 1Kr 22:10 : 10 İsrail Kralı Ahav ile Yahuda Kralı Yehoşafat kral giysileriyle Samiriye Kapısının girişinde, harman yerine konan tahtlarında oturuyorlardı. Bütün peygamberler de onların önünde peygamberlik ediyordu.
  • 1Kr 22:12 : 12 Öteki peygamberlerin hepsi de aynı şeyi söylediler: "Ramot-Gilata saldır, kazanacaksın! Çünkü RAB onları senin eline teslim edecek."
  • Yer 28:6-9 : 6 Yeremya şöyle dedi: "Amin! RAB aynısını yapsın! RAB, tapınağına ait eşyalarla bütün sürgünleri Babilden buraya geri getirerek ettiğin peygamberlik sözlerini gerçekleştirsin! 7 Yalnız şimdi sana ve halka söyleyeceğim şu sözü dinle: 8 Çok önce, benden de senden de önce yaşamış peygamberler birçok ülke ve büyük krallığın başına savaş, felaket, salgın hastalık gelecek diye peygamberlik ettiler. 9 Ancak esenlik olacağını söyleyen peygamberin sözü yerine gelirse, onun gerçekten RABbin gönderdiği peygamber olduğu anlaşılır."
  • Elç 16:16-17 : 16 Bir gün biz dua yerine giderken, karşımıza, falcılık ruhuna tutulmuş köle bir kız çıktı. Bu kız, gelecekten haber vererek efendilerine bir hayli kazanç sağlıyordu. 17 Pavlusu ve bizleri izleyerek, "Bu adamlar yüce Tanrının kullarıdır, size kurtuluş yolunu bildiriyorlar!" diye bağırıp durdu.
  • 1Ko 11:4-5 : 4 Başına bir şey takıp dua ya da peygamberlik eden her erkek, başını küçük düşürür. 5 Ama başı açık dua ya da peygamberlik eden her kadın, başını küçük düşürür. Böylesinin, başı tıraş edilmiş bir kadından farkı yoktur.
  • Gal 4:8 : 8 Ne var ki, eskiden Tanrıyı tanımadığınız zamanlarda, gerçek olmayan tanrılara kölelik ettiniz.
  • 2Ti 3:8-9 : 8 Yannisle Yambris nasıl Musaya karşı geldilerse, bunlar da gerçeğe karşı gelirler. Düşünceleri yozlaşmış, iman konusunda reddedilmiş insanlardır. 9 Ama daha ileri gidemeyecekler. Çünkü Yannisle Yambris örneğindeki gibi, bunların da akılsızlığını herkes açıkça görecektir.

Benzer Ayetler (AI)

Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.

  • 1Kr 18:19-28
    10 ayetler
    84%

    19Şimdi haber sal: Bütün İsrail halkı, İzebelin sofrasında yiyip içen Baalın dört yüz elli peygamberi ve Aşeranın dört yüz peygamberi Karmel Dağına gelip önümde toplansın."

    20Ahav bütün İsraile haber salarak peygamberlerin Karmel Dağında toplanmalarını sağladı.

    21İlyas halka doğru ilerleyip, "Daha ne zamana kadar böyle iki taraf arasında dalgalanacaksınız?" dedi, "Eğer RAB Tanrıysa, onu izleyin; yok eğer Baal Tanrıysa, onun ardınca gidin." Halk İlyasa hiç karşılık vermedi.

    22İlyas konuşmasını şöyle sürdürdü: "RABbin peygamberi olarak sadece ben kaldım. Ama Baalın dört yüz elli peygamberi var.

    23Bize iki boğa getirin. Birini Baalın peygamberleri alıp kessinler, parçalayıp odunların üzerine koysunlar; ama odunları yakmasınlar. Öbür boğayı da ben kesip hazırlayacağım ve odunların üzerine koyacağım; ama odunları yakmayacağım.

    24Sonra siz kendi ilahınızı adıyla çağırın, ben de RABbi adıyla çağırayım. Hangisi ateşle karşılık verirse, Tanrı odur." Bütün halk, "Peki, öyle olsun" dedi.

    25İlyas, Baalın peygamberlerine, "Kalabalık olduğunuz için önce siz boğalardan birini seçip hazırlayın ve ilahınızı adıyla çağırın" dedi, "Ama ateş yakmayın."

    26Kendilerine verilen boğayı alıp hazırlayan Baalın peygamberleri sabahtan öğlene kadar, "Ey Baal, bize karşılık ver!" diye yalvardılar. Ama ne bir ses vardı, ne de bir karşılık. Yaptıkları sunağın çevresinde zıplayıp oynadılar.

    27Öğleyin İlyas onlarla alay etmeye başladı: "Bağırın, yüksek sesle bağırın! O tanrıymış. Belki dalgındır, ya da heladadır, belki de yolculuk yapıyor! Yahut uyuyordur da uyandırmak gerekir!"

    28Böylece yüksek sesle bağırdılar. Adetleri uyarınca, kılıç ve mızraklarla kanlarını akıtıncaya dek bedenlerini yaraladılar.

  • 1Kr 18:34-43
    10 ayetler
    73%

    34Sonra, "Bir daha yapın" dedi. Bir daha yaptılar. "Bir kez daha yapın" dedi. Üçüncü kez aynı şeyi yaptılar.

    35O zaman sunağın çevresine akan su hendeği doldurdu.

    36Akşam sunusu saatinde, Peygamber İlyas sunağa yaklaşıp şöyle dua etti: "Ey İbrahimin, İshakın ve İsrailin Tanrısı olan RAB! Bugün bilinsin ki, sen İsrailin Tanrısısın, ben de senin kulunum ve bütün bunları senin buyruklarınla yaptım.

    37Ya RAB, bana yanıt ver! Yanıt ver ki, bu halk senin Tanrı olduğunu anlasın. Onların yine sana dönmelerini sağla."

    38O anda gökten RABbin ateşi düştü. Düşen ateş yakmalık sunuyu, odunları, taşları ve toprağı yakıp hendekteki suyu kuruttu.

    39Halk olanları görünce yüzüstü yere kapandı. "RAB Tanrıdır, RAB Tanrıdır!" dediler.

    40İlyas, "Baalın peygamberlerini yakalayın, hiçbirini kaçırmayın" diye onlara buyruk verdi. Peygamberler yakalandı, İlyas onları Kişon Vadisine götürüp orada öldürdü.

    41Sonra İlyas, Ahava, "Git, yemene içmene bak; çünkü güçlü bir yağmur sesi var" dedi.

    42Ahav yiyip içmek üzere oradan ayrılınca, İlyas Karmel Dağının tepesine çıktı. Yere kapanarak başını dizlerinin arasına koydu.

    43Sonra uşağına, "Haydi git, denize doğru bak!" dedi. Uşağı gidip denize baktı ve, "Hiçbir şey görmedim" diye karşılık verdi. İlyas, uşağına yedi kez, "Git, bak" dedi.

  • 30O zaman İlyas bütün halka, "Bana yaklaşın" dedi. Herkes onun çevresinde toplandı. İlyas RABbin yıkılan sunağını onarmaya başladı.

  • 1Kr 19:11-13
    3 ayetler
    67%

    11RAB, "Dağa çık ve önümde dur, yanından geçeceğim" dedi. RABbin önünde çok güçlü bir rüzgar dağları yarıp kayaları parçaladı. Ancak RAB rüzgarın içinde değildi. Rüzgarın ardından bir deprem oldu, RAB depremin içinde de değildi.

    12Depremden sonra bir ateş çıktı, ancak RAB ateşin içinde de değildi. Ateşten sonra ince, yumuşak bir ses duyuldu.

    13İlyas bu sesi duyunca, cüppesiyle yüzünü örttü, çıkıp mağaranın girişinde durdu. O sırada bir ses, "Burada ne yapıyorsun, İlyas?" dedi.

  • 41Feryat ettiler, ama kurtaran çıkmadı;RABbi çağırdılar, ama O yanıt vermedi.

  • 28RAB, Tişbeli İlyasa şöyle dedi:

  • 12Kızlar, "Evet, ilerde" diye karşılık verdiler, "Şimdi çabuk davranın. Kentimize bugün geldi. Çünkü halk bugün tapınma yerinde bir kurban sunacak.

  • 19Kendisine dönmeleri için aralarına peygamberler gönderdi. Bu peygamberler halkı uyardılarsa da, onlara kulak asmadılar.

  • 2Ta 29:28-29
    2 ayetler
    66%

    28Ezgiciler ezgi söylüyor, borazancılar borazan çalıyor, bütün topluluk tapınıyordu. Yakmalık sunu bitinceye dek bu böyle sürüp gitti.

    29Yakmalık sunular sunulduktan sonra, kralla yanındakiler yere kapanıp tapındılar.

  • 13Ey kâhinler, çul kuşanıp yas tutun.Ey sunakta hizmet edenler, ağıt yakın, Ey Tanrımın hizmetkârları, tapınağa gelin,Çul içinde geceleyin. Çünkü Tanrınızın Tapınağı içinTahıl ve şarap sunusu kalmadı.

  • 42Feryat ettiler, ama kurtaran çıkmadı;RABbi çağırdılar, ama O yanıt vermedi.

  • 6Bu nedenle üzerinize görümsüz geceler çökecek.Karanlıktan fal bakamayacaksınız.Ey peygamberler, güneşiniz batacak, gününüz kararacak.

  • 1Kr 18:1-2
    2 ayetler
    65%

    1Uzun bir süre sonra kuraklığın üçüncü yılında RAB İlyasa, "Git, Ahavın huzuruna çık" dedi, "Toprağı yağmursuz bırakmayacağım."

    2İlyas Ahavın huzuruna çıkmaya gitti. Samiriyede kıtlık şiddetlenmişti.

  • Ezr 9:4-5
    2 ayetler
    65%

    4Sürgünden dönenlerin bu hainliğinden ötürü İsrailin Tanrısının sözlerinden titreyenlerin hepsi çevremde toplandı. Bense akşam sunusu sunulana dek dehşet içinde kaldım.

    5Akşam sunusu saati gelince üzüntümü bir yana bırakıp kalktım. Giysimle cüppem hâlâ yırtıktı. Diz çöküp ellerimi Tanrım RABbe açtım.

  • 13Kral üçüncü kez bir komutanla elli adam gönderdi. Üçüncü komutan çıkıp İlyasın önünde diz çöktü ve ona şöyle yalvardı: "Ey Tanrı adamı, lütfen bana ve adamlarıma acı, canımızı bağışla!

  • 21Böylece Elişa gidip sürdüğü çiftin öküzlerini kesti. Boyunduruklarıyla ateş yakıp etleri pişirdikten sonra, yesinler diye halka dağıttı. Sonra, İlyas'ın ardından gidip ona hizmet etti.

  • 1Ahav, İlyasın bütün yaptıklarını, peygamberleri nasıl kılıçtan geçirdiğini İzebele anlattı.

  • 7Tapınağın eyvana açılan kapılarını kapattılar, kandilleri sönmeye bıraktılar. Kutsal yerde İsrailin Tanrısına buhur yakmadılar, yakmalık sunu da sunmadılar.

  • 9İsrail Kralı Ahav ile Yahuda Kralı Yehoşafat kral giysileriyle Samiriye Kapısının girişinde, harman yerine konan tahtlarında oturuyorlardı. Bütün peygamberler de onların önünde peygamberlik ediyordu.

  • 12"Oruç tutsalar bile feryatlarına kulak vermeyeceğim. Yakmalık sunu, tahıl sunusu sunsalar bile kabul etmeyeceğim. Tersine, kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla yok edeceğim onları."

  • 4Gün gelecek RABbe yakaracaklar.Ama O yanıtlamayacak,Yüzünü onlardan gizleyecek.Çünkü kötülük yaptılar.

  • 3"Ya Rab, senin peygamberlerini öldürdüler, senin sunaklarını yıktılar. Yalnız ben kaldım. Beni de öldürmeye çalışıyorlar."

  • 45Tam o sırada gökyüzü bulutlarla karardı, rüzgar çıktı, şiddetli bir yağmur başladı. Ahav hemen arabasına binip Yizreele gitti.

  • 9Geceyi orada bulunan bir mağarada geçirdi. RAB, "Burada ne yapıyorsun, İlyas?" diye sordu.

  • 1Genç Samuel Elinin yönetimi altında RABbe hizmet ediyordu. O günlerde RABbin sözü seyrek geliyordu; görümler de azalmıştı.

  • 9RABbin Tapınağına götürülecekTahıl ve şarap sunusu yok artık. RABbe hizmet eden kâhinler yas tutuyorlar.

  • 17Bir süre sonra ev sahibi dul kadının oğlu gittikçe ağırlaşan kötü bir hastalığa yakalandı, sonunda öldü.