1. Samuel 14:29
Yonatan, "Babam halka sıkıntı verdi" diye yanıtladı, "Bakın, bu baldan biraz tadınca gözlerim nasıl da parladı!
Yonatan, "Babam halka sıkıntı verdi" diye yanıtladı, "Bakın, bu baldan biraz tadınca gözlerim nasıl da parladı!
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
27Yonatan babasının halka ant içirdiğini duymamıştı. Elindeki değneği uzatıp ucunu bal gümecine batırdı. Biraz bal tadar tatmaz gözleri parladı.
28Bunun üzerine oradakilerden biri Yonatana, "Baban askerlere, 'Bugün kim yemek yerse lanetli olsun' diye ant içirdi" dedi, "Askerlerin bitkin düşmesi de bundan."
42Saul bu kez, "Benimle oğlum Yonatan arasında kura çekin" dedi. Kura Yonatana düştü.
43Bunun üzerine Saul Yonatana, "Söyle bana, ne yaptın?" diye sordu. doğru yanıtı ver' dedi.", Septuaginta "Saul, 'Ey İsrailin Tanrısı RAB, bugün neden kuluna yanıt vermedin? Suç bende ya da oğlum Yonatandaysa, ey İsrail Tanrısı RAB, Urimi ver. Yok eğer suç halkın İsraildeyse Tummimi ver' dedi." Yonatan, "Ben yalnızca elimdeki değneğin ucuyla biraz bal alıp tattım. Şimdi ölmem mi gerek?" diye karşılık verdi.
44Saul, "Yonatan, eğer seni öldürtmezsem, Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!" dedi.
45Ama halk Saula, "İsraili bu büyük zafere ulaştıran Yonatanı mı öldürteceksin?" dedi, "Asla! Yaşayan RABbin adıyla deriz ki, saçının bir teline bile zarar gelmeyecektir. Çünkü bugün o ne yaptıysa Tanrının yardımıyla yapmıştır." Böylece halk Yonatanı öldürülmekten kurtardı.
30Bugün halk düşmanlarından yağmaladığı yiyeceklerden özgürce yeseydi, çok daha iyi olurdu! O zaman Filistlilerin yenilgisi de daha ağır olmaz mıydı?"
24O gün İsrailliler bitkindi. Çünkü Saul, "Ben düşmanlarımdan öç alıncaya kadar, akşama dek kim yemek yerse lanetli olsun!" diye halka ant içirmişti. Bu yüzden de kimse bir şey yememişti.
25Derken, her yanı bal dolu bir ormana vardılar. Askerler ormana girince, toprakta akan balları gördüler. Ne var ki, içtikleri anttan korktukları için hiçbiri bala dokunmadı.
1Bir gün Saul oğlu Yonatan, silahını taşıyan genç hizmetkârına, "Gel, karşı taraftaki Filist ordugahına geçelim" dedi. Ama bunu babasına haber vermedi.
13Oğlum, bal ye, çünkü iyidir,Süzme bal damağa tatlı gelir.
8Bir süre sonra kadınla evlenmek üzere yine Timnaya giderken, aslanın leşini görmek için yoldan saptı. Bir arı sürüsünün aslanın leşini kovana çevirdiğini gördü.
9Kovandaki balı avuçlarına doldurdu, yiye yiye oradan uzaklaştı. Annesiyle babasının yanına varınca baldan onlara da verdi, onlar da yedi. Ama balı aslanın leşinden aldığını söylemedi.
8Sana gelince, bana yardım et; çünkü RABbin önünde benimle antlaşma yaptın. Suçluysam, beni sen öldür! Neden beni babana teslim edesin?"
9Yonatan, "Olmaz öyle şey!" diye yanıtladı, "Babamın sana kötülük yapmaya karar verdiğini bilsem, sana söylemez miydim?"
10Davut, "Baban sana sert bir karşılık verirse, kim bana bildirecek?" diye sordu.
11Yonatan, "Gel, tarlaya gidelim" dedi. Böylece ikisi tarlaya gittiler.
12Yonatan Davutla konuşmasını sürdürdü: "İsrailin Tanrısı RAB tanık olsun! Yarın ya da öbür gün bu saate kadar babamın ne düşündüğünü araştıracağım. Babamın sana karşı tutumu olumluysa, sana haber göndereceğim.
13Ama babam seni öldürmeyi tasarlıyorsa, bunu sana bildirip güvenlik içinde gitmeni sağlamazsam, RAB bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın! RAB önceden babamla olduğu gibi seninle de birlikte olsun!
8Yonatan, "Bu adamlara gidelim, bizi görsünler" dedi,
3Ben de saklandığın tarlaya gidip babamın yanında duracağım ve onunla senin hakkında konuşacağım. Bir şey öğrenirsem, sana bildiririm."
4Yonatan babası Saula Davutu överek şunları söyledi: "Kral kulu Davuta haksızlık etmesin. Çünkü o sana hiç haksızlık etmedi ve yaptığı her şeyde sana büyük yararı dokundu.
11Böylece ikisi de Filistlilerin askerlerine göründüler. Filistliler, "Bakın! İbraniler gizlendikleri çukurlardan çıkmaya başlıyor!" dediler.
12Sonra Yonatanla silahını taşıyan gence, "Buraya, yanımıza gelin, size bir şey söyleyeceğiz" diye seslendiler. Bunun üzerine Yonatan silahını taşıyana, "Ardımdan gel" dedi, "RAB onları İsraillilerin eline teslim etti."
13Yonatan elleriyle ayaklarını kullanarak yukarıya tırmandı; silahını taşıyan genç de onu izledi. Yonatan Filistlileri yenilgiye uğrattı. Silahını taşıyan genç de onu izliyor ve Filistlileri öldürüyordu.
34Büyük bir öfkeyle sofradan kalktı ve ayın ikinci günü hiç yemek yemedi. Babasının Davutu böyle aşağılamasına üzüldü.
35Sabahleyin Yonatan Davutla buluşmak üzere tarlaya gitti. Yanına bir uşak almıştı.
28Yonatan, "Davut Beytleheme gitmek için benden ısrarla izin istedi" diye karşılık verdi,
29" 'Lütfen izin ver. Çünkü ailemizin kentte bir kurbanı var, ağabeyim orada bulunmamı buyurdu. Gözünde lütuf bulduysam gidip kardeşlerimi göreyim' dedi. İşte bu yüzden kralın sofrasına gelemedi."
30Saul Yonatana öfkelenerek, "Seni sapık ve dikbaşlı kadının oğlu!" diye bağırdı, "İşayın oğlunu desteklediğini bilmiyor muyum? Bu kendin için de, seni doğuran annen için de utanç verici.
25Güçlüler nasıl da yere serildi savaşta!Yonatan senin yüksek tepelerinde ölü yatıyor.
26Senin için üzgünüm, kardeşim Yonatan.Benim için çok değerliydin.Sevgin kadın sevgisinden daha üstündü.
6Yonatan silahını taşıyan genç hizmetkârına, "Gel, şu sünnetsizlerin ordugahına gidelim" dedi, "Belki RAB bizim için bir şeyler yapar. Çünkü gerek çoklukta, gerekse azlıkta RABbin zafere ulaştırmasına engel yoktur."
32Yonatan babası Saula, "Neden ölmeli? Ne yaptı ki?" diye karşılık verdi.
1Davut Ramanın Nayot Mahallesinden kaçtıktan sonra Yonatana gitti. Ona, "Ne yaptım? Suçum ne?" diye sordu, "Babana karşı ne günah işledim ki, beni öldürmek istiyor?"
2Yonatan, "Bu senden uzak olsun, ölmeyeceksin!" diye yanıtladı, "Babam bana bildirmeden ister büyük, ister küçük olsun hiçbir iş yapmaz. Neden bunu benden gizlesin? Olmaz öyle şey!"
3Ancak Davut ant içerek, "Senin beni sevdiğini baban çok iyi biliyor" diye yanıtladı, " 'Yonatan ne yapacağımı bilmemeli, yoksa üzülür' diye düşünmüştür. RABbin ve senin yaşamın hakkı için derim ki, ölüm ile aramda yalnız bir adım var."
4Yonatan Davuta, "Ne dilersen dile, senin için yaparım" diye karşılık verdi.
21Daha önce Filistlilerin yanında yer alıp onların ordugahına katılan İbraniler bile saf değiştirerek Saulla Yonatanın yanındaki İsrail birliklerine katıldılar.
39"İsraili kurtaran yaşayan RABbin adıyla derim ki, bu günaha yol açan oğlum Yonatan bile olsa kesinlikle öldürülecektir." Ama kimse bir şey söylemedi.
40Bunun üzerine Saul halka, "Siz bir yanda durun, oğlum Yonatanla ben öbür yanda duracağız" dedi. Halk, "Sence uygun olan neyse onu yap" diye karşılık verdi.
7Tok insanın canı balı bile çekmez,Aç kişiye en acı şey tatlı gelir.
22Yonatanın yayı yere serilmişlerin kanından,Yiğitlerin bedenlerinden hiç geri çekilmedi.Saulun kılıcı hiç boşa savrulmadı.
17Davut Saulla oğlu Yonatan için ağıt yaktı.
7Bunun üzerine Yonatan Davutu çağırıp ona her şeyi anlattı. Sonra Davutu Saulun yanına getirdi. Davut da önceden olduğu gibi kralın hizmetine girdi.
17Bunun üzerine Saul yanındaki adamlara, "Yoklama yapın da aramızdan kimin ayrıldığını görün" dedi. Yoklama yapılınca Yonatanla silahını taşıyan gencin orada olmadığını anladılar.
8Eğer RAB bizden hoşnut kalırsa, süt ve bal akan o ülkeye bizi götürecek ve orayı bize verecektir.