1. Samuel 17:38
Sonra kendi giysilerini Davuta verdi; başına tunç miğfer taktı, ona bir zırh giydirdi.
Sonra kendi giysilerini Davuta verdi; başına tunç miğfer taktı, ona bir zırh giydirdi.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
39Davut giysilerinin üzerine kılıcını kuşanıp yürümeye çalıştı. Çünkü bu giysilere alışık değildi. Saula, "Bunlarla yürüyemiyorum" dedi, "Çünkü alışık değilim." Sonra giysileri üzerinden çıkardı.
40Değneğini alıp dereden beş çakıl taşı seçti. Bunları çoban dağarcığının cebine koyduktan sonra sapanını alıp Filistli Golyata doğru ilerledi.
41Filistli de, önünde kalkan taşıyıcısı, Davuta doğru ilerliyordu.
5Başına tunç miğfer takmış, pullu bir zırh kuşanmıştı. Tunç zırhın ağırlığı beş bin şekeldi.
6Baldırları zırhlarla korunmuştu. Omuzları arasında tunç bir pala asılıydı.
7Mızrağının sapı dokumacı tezgahının sırığı gibiydi. Mızrağın demir başının ağırlığı altı yüz şekeldi. Golyatın önüsıra kalkanını taşıyan bir adam yürüyordu.
37Beni aslanın, ayının pençesinden kurtaran RAB, bu Filistlinin elinden de kurtaracaktır." Saul, "Öyleyse git, RAB seninle birlikte olsun" dedi.
31Davutun söylediklerini duyanlar Saula ilettiler. Saul onu çağırttı.
32Davut Saula, "Bu Filistli yüzünden kimse yılmasın! Ben kulun gidip onunla dövüşeceğim!" dedi.
33Saul, "Sen bu Filistliyle dövüşemezsin" dedi, "Çünkü daha gençsin, o ise gençliğinden beri savaşçıdır."
34Ama Davut, "Kulun babasının sürüsünü güder" diye karşılık verdi, "Bir aslan ya da ayı gelip sürüden bir kuzu kaçırınca,
35peşinden gidip ona saldırır, kuzuyu ağzından kurtarırım. Eğer aslan ya da ayı üzerime gelirse, boğazından tuttuğum gibi vurur öldürürüm.
54Davut Filistli Golyatın başını alıp Yeruşalime götürdü, silahlarını da kendi çadırına koydu.
19Kardeşlerin Saul ve öbür İsraillilerle birlikte Ela Vadisinde Filistlilere karşı savaşıyorlar."
20Ertesi sabah Davut erkenden kalktı. Sürüyü bir çobana bıraktı. İşayın buyurduğu gibi erzağı alıp yola koyuldu. Ordugaha vardığı sırada askerler savaş naraları atarak savaş düzenine giriyorlardı.
21İsraillilerle Filistliler karşı karşıya savaş düzeni almışlardı.
57Davut Golyatı öldürüp ordugaha döner dönmez, Avner onu alıp Saula götürdü. Golyatın kesik başı Davutun elindeydi.
21Davut Saulun yanına varıp onun hizmetine girdi. Saul Davutu çok sevdi ve ona silahlarını taşıma görevini verdi.
4Üzerinden kaftanını çıkarıp zırhı, kılıcı, yayı ve kuşağıyla birlikte Davuta verdi.
5Davut Saulun kendisini gönderdiği her yere gitti ve başarılı oldu. Bu yüzden Saul ona ordusunda üstün bir rütbe verdi. Bu olay bütün halkı, Saulun görevlilerini bile hoşnut etti.
48Golyat saldırmak amacıyla Davuta doğru ilerledi. Davut da onunla dövüşmek üzere hemen Filist cephesine doğru koştu.
49Elini dağarcığına sokup bir taş çıkardı, sapanla fırlattı. Taş Filistlinin alnına çarpıp saplandı. Filistli yüzükoyun yere düştü.
50Böylece Davut Filistli Golyatı sapan ve taşla yendi. Elinde kılıç olmaksızın onu yere serdi.
51Sonra koşup üzerine çıktı. Golyatın kılıcını tutup kınından çektiği gibi onu öldürdü ve başını kesti. Kahraman Golyatın öldüğünü gören Filistliler kaçtılar.
2Saul ile İsrailliler de toplandılar. Ela Vadisinde ordugah kurup Filistlilere karşı savaş düzeni aldılar.
45Davut, "Sen kılıçla, mızrakla, palayla üzerime geliyorsun" diye karşılık verdi, "Bense meydan okuduğun İsrail ordusunun Tanrısı, Her Şeye Egemen RABbin adıyla senin üzerine geliyorum.
4Saul, silahını taşıyan adama, "Kılıcını çek de bana sapla" dedi, "Yoksa bu sünnetsizler gelip bana kılıç saplayacak ve benimle alay edecekler." Ama silah taşıyıcısı büyük bir korkuya kapılarak bunu yapmak istemedi. Bunun üzerine Saul kılıcını çekip kendini üzerine attı.
5Saulun öldüğünü görünce, silah taşıyıcısı da kendini kılıcının üzerine attı ve Saulla birlikte öldü.
24Görevliler Davutun dediklerini Saula bildirdiler.
25Saul şöyle buyurdu: "Davuta deyin ki, 'Kral düşmanlarından öç almak için başlık parası olarak yüz Filistlinin sünnet derisinden başka bir şey istemiyor.' " Davutun Filistlilerin eline düşüp öleceğini tasarlıyordu.
9Saulu soyduktan sonra başını kesip silahlarını aldılar. Sonra bu iyi haberi putlarına ve halka duyurmaları için Filist ülkesinin her yanına ulaklar gönderdiler.
10Saulun silahlarını ilahlarının tapınağına koyup başını Dagon Tapınağına çaktılar.
8Davut Ahimeleke, "Yanında mızrak ya da kılıç yok mu?" diye sordu, "Kralın işi acele olduğundan, yanıma ne kılıcımı aldım, ne de başka bir silah." "Alıkonulmuş".
9Kâhin, "Ela Vadisinde öldürdüğün Filistli Golyatın kılıcı var" diye karşılık verdi, "Efodun arkasında beze sarılı duruyor. Burada başka silah yok. İstersen onu alabilirsin." Davut, "Onun gibisi yoktur, onu bana ver" dedi.
11Filistlinin bu sözlerini duyunca, Saul da İsrailliler de çok korkup dehşet içinde kaldılar.
17Saul Davuta, "İşte büyük kızım Merav" dedi, "Onu sana eş olarak vereceğim. Yalnız hatırım için yiğitçe davran ve RABbin savaşlarını sürdür." Çünkü, "Davutun ölümü benim elimden değil, Filistlilerin elinden olsun" diye düşünüyordu.
23Davut onlarla konuşurken, Gatlı Filistli, Golyat adındaki dövüşçü Filist cephesinden ileri çıkarak daha önce yaptığı gibi meydan okudu. Davut bunu duydu.
11"Davutu vurup duvara çakacağım" diye düşünerek mızrağı ona fırlattı. Ama Davut iki kez ondan kurtuldu.
12Saul Davuttan korkuyordu. Çünkü RAB Davutlaydı, oysa kendisinden ayrılmıştı.
13Bu yüzden Saul Davutu yanından uzaklaştırdı. Onu bin kişilik birliğe komutan atadı. Davut askerlere öncülük yapıyordu.
17Doğruluğu göğüslük gibi kuşandı,Kurtuluş miğferini başına taktı,Öç giysisini giydi,Gayreti kaftan gibi sarındı.
4Saul silahını taşıyan adama, "Kılıcını çek de bana sapla" dedi, "Yoksa bu sünnetsizler gelip benimle alay edecekler." Ama silah taşıyıcısı büyük bir korkuya kapılarak bunu yapmak istemedi. Bunun üzerine Saul kılıcını çekip kendini üzerine attı.
5Saulun öldüğünü görünce, silah taşıyıcısı da kendini kılıcının üzerine atıp öldü.
19Bunun üzerine Saul İşaya ulaklar göndererek, "Sürüyü güden oğlun Davutu bana gönder" dedi.
8Böylece Saul, Keilaya yürüyüp Davutla adamlarını kuşatmak amacıyla bütün halkı savaşa çağırdı.
4Adamları, Davuta, "İşte RABbin sana, 'Dilediğini yapabilmen için düşmanını eline teslim edeceğim' dediği gün bugündür" dediler. Davut kalkıp Saulun cüppesinin eteğinden gizlice bir parça kesti.
26Davut yanındakilere, "Bu Filistliyi öldürüp İsrailden bu utancı kaldıracak kişiye ne verilecek?" diye sordu, "Bu sünnetsiz Filistli kim oluyor da yaşayan Tanrının ordusuna meydan okuyor?"
8Savaş yine patlak verdi. Davut gidip Filistlilere karşı savaştı. Onları öyle büyük bir bozguna uğrattı ki, önünden kaçtılar.
7Davut Hadadezerin komutanlarının taşıdığı altın kalkanları alıp Yeruşalime götürdü.
13Samuel yağ boynuzunu alıp kardeşlerinin önünde çocuğu meshetti. O günden başlayarak RABbin Ruhu Davutun üzerine güçlü bir biçimde indi. Bundan sonra Samuel kalkıp Ramaya döndü.