1. Samuel 26:13
Davut karşı yakaya geçip tepenin üstünde, onlardan uzak bir yerde durdu. Aralarında epeyce mesafe vardı.
Davut karşı yakaya geçip tepenin üstünde, onlardan uzak bir yerde durdu. Aralarında epeyce mesafe vardı.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
26Saul dağın bir yanından, Davutla adamları ise öbür yanından ilerliyordu. Davut Sauldan kaçıp kurtulmaya çalışıyordu. Saulla askerleri Davutla adamlarını yakalamak üzere yaklaşırken,
1Zifliler Givaya, Saulun yanına gidip, "Davut Yeşimona bakan Hakila Tepesinde gizleniyor" dediler.
2Bunun üzerine Saul üç bin seçme İsrailli askerle Zif Çölünde Davutu aramaya çıktı.
3Yeşimona bakan Hakila Tepesinde, yol kenarında ordugah kurdu. Kırda bulunan Davut, Saulun peşine düştüğünü anlayınca,
4gözcü gönderdi. Böylece Saulun oraya geldiğini saptadı.
5Bunun üzerine Davut, Saulun ordugah kurduğu yere gitti ve Saulla ordusunun başkomutanı Ner oğlu Avnerin nerede yattıklarını gördü. Saul ordugahın ortasında, askerler de çevresinde yatıyorlardı.
6O zaman Davut, Hititli Ahimelek ile Yoavın kardeşi, Seruya oğlu Avişaya, "Kim benimle ordugaha, Saulun yanına gelecek?" diye sordu. Avişay, "Ben seninle geleceğim" diye karşılık verdi.
7Davutla Avişay o gece ordugaha girdiler. Saul, mızrağı başucunda yere saplanmış, ordugahın ortasında uyuyordu. Avnerle askerler de çevresinde uyuyorlardı.
8Avişay Davuta, "Bugün Tanrı düşmanını senin eline teslim etti" dedi, "Şimdi bırak da, onu kendi mızrağıyla bir atışta yere çakayım. İkinci kez vurmama gerek kalmayacak."
11Ama RABbin meshettiği kişiye el uzatmaktan RAB beni uzak tutsun! Haydi, Saulun başucundaki mızrakla su matarasını al da gidelim."
12Böylece Davut Saulun başucundan mızrağını ve su matarasını aldı. Sonra oradan uzaklaştılar. Onları gören olmadı. Kimse olup bitenin farkına varmadı, uyanan da olmadı. Hepsi uyuyorlardı, çünkü RAB onlara derin bir uyku vermişti.
3Filistliler tepenin bir yanında, İsrailliler de karşı tepede yerlerini aldı. Aralarında vadi vardı.
13Bunun üzerine Davut ile yanındaki altı yüz kadar kişi Keiladan ayrılıp oradan oraya yer değiştirmeye başladılar. Davutun Keiladan kaçtığını öğrenen Saul oraya gitmekten vazgeçti.
14Davut kırsal bölgedeki sığınaklarda ve Zif Çölünün dağlık kesiminde kaldı. Saul her gün Davutu aradığı halde, Tanrı onu Saulun eline teslim etmedi.
15Davut Zif Çölünde, Horeşteyken, Saulun kendisini öldürmek için yola çıktığını öğrendi.
22Davut, "İşte kralın mızrağı!" dedi, "Adamlarından biri gelip alsın.
3Yolda koyun ağıllarına rastladı. Yakında bir de mağara vardı. Saul ihtiyacını gidermek için mağaraya girdi. Davutla adamları mağaranın en iç bölümünde kalıyorlardı.
14Davut askerlere ve Ner oğlu Avnere, "Ey Avner, bana yanıt vermeyecek misin?" diye seslendi. Avner, "Sen kimsin ki krala sesleniyorsun?" diye karşılık verdi.
15Davut, "Sen yiğit biri değil misin?" dedi, "İsrailde senin gibisi var mı? Öyleyse neden efendin kralı korumadın? Çünkü biri onu öldürmek için ordugaha girdi.
16Görevini iyi yapmadın. Yaşayan RABbin adıyla derim ki, hepiniz ölümü hak ettiniz; çünkü efendinizi, RABbin meshettiği kişiyi korumadınız. Bak bakalım, kralın başucundaki mızrağıyla su matarası nerede?"
17Davutun sesini tanıyan Saul, "Davut, oğlum, bu senin sesin mi?" diye sordu. Davut, "Evet, efendim kral, benim sesim" diye karşılık verdi,
10Saul mızrağıyla Davutu duvara çakmaya çalıştı. Ancak Davut yana kaçınca Saulun mızrağı duvara saplandı. O gece Davut kaçıp kurtuldu.
6Bu sırada Saul Davutla yanındakilerin nerede olduklarını öğrendi. Saul elinde mızrağıyla Givada bir tepedeki ılgın ağacının altında oturuyordu. Askerleri de çevresinde duruyordu.
25Her zamanki gibi duvarın yanındaki yerine oturmuştu. Yonatan karşısında, Avner de yanında yerlerini aldılar. Davutun yeriyse boş kaldı.
23Bunun üzerine koşup Saulu oradan getirdiler. Saul halkın arasına geldi. Boyu hepsinden bir baş uzundu.
11"Davutu vurup duvara çakacağım" diye düşünerek mızrağı ona fırlattı. Ama Davut iki kez ondan kurtuldu.
12Saul Davuttan korkuyordu. Çünkü RAB Davutlaydı, oysa kendisinden ayrılmıştı.
22Davut Saul'un istediği gibi ant içti. Sonra Saul evine döndü. Davut'la adamları da sığınağa gittiler.
10Sauldan kaçan Davut o gün Gat Kralı Akişe gitti.
7Davut bu sözlerle adamlarını engelledi ve Saula saldırmalarına izin vermedi. Saul mağaradan çıkıp yoluna koyuldu.
8O zaman Davut da mağaradan çıktı. Saula, "Efendim kral!" diye seslendi. Saul arkasına bakınca, Davut eğilip yüzüstü yere kapandı.
9" 'Davut sana kötülük yapmak istiyor' diyenlerin sözlerini neden önemsiyorsun?" dedi,
14Davut, "RABbin meshettiği kişiye el kaldırıp onu yok etmekten korkmadın mı?" diye sordu.
15Sonra adamlarından birini çağırıp, "Git, öldür onu!" diye buyurdu. Böylece adam Amalekliyi vurup öldürdü.
24Böylece Zifliler kalkıp Sauldan önce Zife gittiler. O sırada Davutla adamları Yeşimonun güneyindeki Aravada, Maon Çölündeydiler.
20Ertesi sabah Davut erkenden kalktı. Sürüyü bir çobana bıraktı. İşayın buyurduğu gibi erzağı alıp yola koyuldu. Ordugaha vardığı sırada askerler savaş naraları atarak savaş düzenine giriyorlardı.
1Bir gün Saul oğlu Yonatan, silahını taşıyan genç hizmetkârına, "Gel, karşı taraftaki Filist ordugahına geçelim" dedi. Ama bunu babasına haber vermedi.
1Davut, "Bir gün Saulun eliyle yok olacağım" diye düşündü, "Benim için en iyisi hemen Filist topraklarına kaçmak. O zaman Saul İsrailin her yanında beni aramaktan vazgeçer; ben de onun elinden kurtulmuş olurum."
2Böylece Davutla yanındaki altı yüz kişi kalkıp Gat Kralı Maok oğlu Akişin tarafına geçtiler.
57Davut Golyatı öldürüp ordugaha döner dönmez, Avner onu alıp Saula götürdü. Golyatın kesik başı Davutun elindeydi.
16Benyamin topraklarındaki Giva Kentinde Saulun nöbetçileri büyük bir kalabalığın oraya buraya dağıldığını gördüler.
24Davut Mahanayime vardığı sırada Avşalomla yanındaki İsrail askerleri Şeria Irmağını geçtiler.
6Genç adam şöyle yanıtladı: "Bir rastlantı sonucu Gilboa Dağındaydım. Saul mızrağına dayanmıştı. Atlılarla savaş arabaları ona doğru yaklaşıyordu.
3Davut, "Nereden geliyorsun?" diye sordu. Adam, "İsrail ordugahından kaçıp kurtuldum" dedi.
31Davutun söylediklerini duyanlar Saula ilettiler. Saul onu çağırttı.
30Kral, "Bir yana çekilip burada bekle" dedi. Ahimaas da çekilip beklemeye başladı.
29Davut oradan ayrılıp Eyn-Gedi bölgesindeki sığınaklara gizlendi.
41Filistli de, önünde kalkan taşıyıcısı, Davuta doğru ilerliyordu.
40Bunun üzerine Saul halka, "Siz bir yanda durun, oğlum Yonatanla ben öbür yanda duracağız" dedi. Halk, "Sence uygun olan neyse onu yap" diye karşılık verdi.