1. Samuel 28:8
Böylece Saul başka giysilere bürünüp kılığını değiştirdi. Geceleyin yanına iki kişi alıp kadının yaşadığı yere gitti. Kadına, "Lütfen benim için ruhlara danış ve sana söyleyeceğim kişiyi çağır" dedi.
Böylece Saul başka giysilere bürünüp kılığını değiştirdi. Geceleyin yanına iki kişi alıp kadının yaşadığı yere gitti. Kadına, "Lütfen benim için ruhlara danış ve sana söyleyeceğim kişiyi çağır" dedi.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
6RABbe danıştıysa da, RAB ona ne düşlerle, ne Urim, ne de peygamberler aracılığıyla yanıt verdi.
7Bunun üzerine Saul görevlilerine, "Bana bir cinci kadın bulun da varıp ona danışayım" diye buyruk verdi. Görevliler, "Eyn-Dorda bir cinci kadın var" dediler.
9Ama kadın ona şu karşılığı verdi: "Saulun neler yaptığını, cincilerle ruhlara danışanları ülkeden kovduğunu biliyorsun. Öyleyse neden beni öldürmek için tuzak kuruyorsun?"
11Bunun üzerine kadın, "Sana kimi çağırayım?" diye sordu. Saul, "Bana Samueli çağır" dedi.
12Kadın, Samueli görünce çığlık atarak, "Sen Saulsun! Neden beni kandırdın?" dedi.
13Kral ona, "Korkma!" dedi, "Ne görüyorsun?" Kadın, "Yerin altından çıkan bir ilah görüyorum" diye karşılık verdi.
14Saul, "Neye benziyor?" diye sordu. Kadın, "Cüppe giymiş yaşlı bir adam yukarıya çıkıyor" dedi. O zaman Saul onun Samuel olduğunu anladı; eğilip yüzüstü yere kapandı.
15Samuel Saula, "Neden beni çağırtıp rahatsız ettin?" dedi. Saul, "Büyük sıkıntı içindeyim" diye yanıtladı, "Filistliler bana karşı savaşıyor ve Tanrı da beni terk etti. Artık bana ne peygamberler aracılığıyla, ne de düşlerle yanıt veriyor. Bu yüzden, ne yapmam gerektiğini bana bildirmen için seni çağırttım."
3Samuel ölmüş, bütün İsrail halkı onun için yas tutmuştu. Onu kendi kenti Ramada gömmüşlerdi. Saul da cincilerle ruhlara danışanları ülkeden kovmuştu.
4Filistliler toplanıp Şuneme gittiler ve orada ordugah kurdular. Saul da bütün İsraillileri toplayıp Gilboa Dağında ordugah kurdu.
20Saul birden boylu boyunca yere düştü. Samuelin sözlerinden ötürü büyük korkuya kapıldı. Gücü de kalmamıştı; çünkü bütün gün, bütün gece yemek yememişti.
21Kadın Saula yaklaştı. Onun büyük şaşkınlık içinde olduğunu görünce, "Bak, kölen sözünü dinledi" dedi, "Canımı tehlikeye atarak benden istediğini yaptım.
13Saul RAB'be ihanet ettiği için öldü. RAB'bin sözünü yerine getirmedi. Yol göstermesi için RAB'be danışacağına bir cinciye danıştı. Bu yüzden RAB onu öldürdü. Krallığını da İşay oğlu Davut'a devretti.
18Saul kent kapısında duran Samuele yaklaştı. "Bilicinin evi nerede, lütfen söyler misin?" dedi.
19Samuel, "Bilici benim" diye yanıtladı, "Önümden tapınma yerine çıkın. Bugün benimle birlikte yemek yiyeceksiniz. Yarın sabah düşündüğün her şeyi sana bildirip seni geri gönderirim.
36Saul adamlarına, "Haydi, bu gece Filistlilere saldıralım" dedi, "Tan ağarıncaya dek mallarını yağmalayalım, onlardan bir tekini bile sağ bırakmayalım." Adamlar, "Sence uygun olan neyse onu yap" diye karşılık verdiler. Ama kâhin, "Burada Tanrıya danışalım" dedi.
37Bunun üzerine Saul Tanrıya, "Filistlilere saldırmaya gideyim mi? Onları İsraillilerin eline teslim edecek misin?" diye sordu. Ama Tanrı o gün yanıt vermedi.
22Sonunda Saul kendisi Ramaya doğru yola çıktı. Sekudaki büyük sarnıca varınca, "Samuelle Davut neredeler?" diye sordu. Biri, "Ramanın Nayot Mahallesinde" dedi.
23Saul Ramadaki Nayota doğru ilerlerken, Tanrının Ruhu onun üzerine de indi. Nayota varıncaya dek yol boyunca oynayıp coştu.
24Giysilerini de çıkarıp Samuel'in önünde oynayıp coştu. Bütün gün ve gece çıplak yattı. Halkın, "Saul da mı peygamber oldu?" demesi bundandır. "Peygamberlik etmek" sözcüğünden türemiştir.
9-Eskiden İsrailde biri Tanrıya bir şey sormak istediğinde, "Haydi, biliciye gidelim" derdi. Çünkü bugün peygamber denilene o zaman bilici denirdi.-
10Saul hizmetkârına, "İyi, haydi gidelim" dedi. Böylece Tanrı adamının yaşadığı kente gittiler.
15Saul Davutu görmeleri için ulakları yeniden göndererek, "Onu yatağıyla buraya getirin de öldüreyim" diye buyurdu.
25Sonra Saul'la görevlilerinin önüne koydu. Onlar da yediler. Sonra o gece kalkıp gittiler.
19Birileri size, "Fısıldaşıp mırıldanan medyumlarla ruh çağıranlara danışın" dediğinde, "Halk kendi Tanrısına danışmaz mı; yaşayanlar için ölülere mi danışılır?" deyin.
2Samuel, "Nasıl gidebilirim? Saul bunu duyarsa beni öldürür!" dedi. RAB şöyle yanıtladı: "Yanına bir düve al ve, 'RABbe kurban sunmak için geldim' de.
3İşayı kurban törenine çağır. O zaman ne yapman gerektiğini ben sana bildireceğim. Sana belirteceğim kişiyi benim adıma kral olarak meshedeceksin."
3Yolda koyun ağıllarına rastladı. Yakında bir de mağara vardı. Saul ihtiyacını gidermek için mağaraya girdi. Davutla adamları mağaranın en iç bölümünde kalıyorlardı.
9Saul, "Yakmalık sunuları ve esenlik sunularını bana getirin" dedi. Sonra yakmalık sunuyu sundu.
10Saul yakmalık sununun sunulmasını bitirir bitirmez Samuel geldi. Saul selamlamak için onu karşılamaya çıktı.
26Sabah erkenden, şafak sökerken kalktılar. Samuel, damdan Saulu çağırıp, "Hazırlan, seni göndereceğim" dedi. Saul kalktı. Samuelle birlikte dışarı çıktılar.
27Kentin sınırına yaklaşırken Samuel Saul'a, "Hizmetkâra önümüzden gitmesini söyle" dedi. Hizmetkâr öne geçince, Samuel, "Ama sen dur" diye ekledi, "Sana Tanrı'nın sözünü bildireceğim." konuştu", Septuaginta "Saul için damda bir döşek serildi, o da orada yattı."
15Hizmetkârları Saula, "Bak, Tanrının gönderdiği kötü bir ruh sana sıkıntı çektiriyor" dediler,
16"Efendimiz, biz hizmetkârlarına buyruk ver, iyi lir çalan birini bulalım. Öyle ki, Tanrının gönderdiği kötü ruh üzerine gelince, o lir çalar, sen de rahatlarsın."
17Saul hizmetkârlarına, "İyi lir çalan birini bulup bana getirin" diye buyurdu.
10Ertesi gün Tanrının gönderdiği kötü bir ruh Saulun üzerine güçlü bir biçimde indi. Saul evinde sayıklamaya başladı. Davut her zamanki gibi yine lir çalıyordu. Saulun elinde bir mızrak vardı.
20Bunun üzerine Saul Davutu yakalamaları için ulaklarını oraya gönderdi. Ulaklar Samuelin önderliğinde bir peygamber topluluğunun oynayıp coştuğunu gördüler. İşte o zaman Tanrının Ruhu Saulun ulaklarının üzerine indi. Onlar da oynayıp coşmaya başladılar.
8Böylece Saul, Keilaya yürüyüp Davutla adamlarını kuşatmak amacıyla bütün halkı savaşa çağırdı.
9Davut, Saulun kendisine bir düzen kurduğunu duyunca, Kâhin Aviyatara, "Efodu getir" dedi.
31Davutun söylediklerini duyanlar Saula ilettiler. Saul onu çağırttı.
16Samuel, "Dur da bu gece RABbin bana neler söylediğini sana bildireyim" dedi. Saul, "Söyle" diye karşılık verdi.
22"Gidin ve bir daha araştırın; Davutun genellikle nerelerde gizlendiğini, orada onu kimin gördüğünü iyice öğrenin. Çünkü onun çok kurnaz olduğunu söylüyorlar.
10Givaya varınca, Saulu bir peygamber topluluğu karşıladı. Tanrının Ruhu güçlü bir biçimde üzerine indi ve Saul onlarla birlikte peygamberlikte bulunmaya başladı.
22Saul İşaya şu haberi gönderdi: "İzin ver de Davut hizmetimde kalsın; ondan hoşnudum."
14Saulla hizmetkârı kente gittiler. Kente girdiklerinde, tapınma yerine çıkmaya hazırlanan Samuel onlara doğru ilerliyordu.
15Saul gelmeden bir gün önce RAB Samuele şunu açıklamıştı:
13Saul, "Neden sen ve İşay oğlu bana karşı düzen kurdunuz?" dedi, "Çünkü ona ekmek, kılıç verdin ve onun için Tanrıya danıştın. O da bana karşı ayaklandı ve bugün yaptığı gibi pusu kurdu."
6RABbin Ruhu senin üzerine güçlü bir biçimde inecek. Onlarla birlikte peygamberlikte bulunacak ve başka bir kişiliğe bürüneceksin.
22"Ruh, 'Aldatıcı ruh olarak gidip Ahavın bütün peygamberlerine yalan söyleteceğim' diye karşılık verdi. "RAB, 'Onu kandırmayı başaracaksın!' dedi, 'Git, dediğini yap.'
14Amcası, Saul ile hizmetkârına, "Nerede kaldınız?" diye sordu. Saul, "Eşekleri arıyorduk" diye karşılık verdi, "Onları bulamayınca, Samuele gittik."