1. Samuel 29:10
Seninle gelmiş olan efendin Saulun kullarıyla birlikte sabah erkenden kalkın ve tan ağarır ağarmaz gidin."
Seninle gelmiş olan efendin Saulun kullarıyla birlikte sabah erkenden kalkın ve tan ağarır ağarmaz gidin."
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
11Böylece Davut'la adamları Filist ülkesine dönmek üzere sabah erkenden kalktılar. Filistliler ise Yizreel'e gittiler.
20Ertesi sabah Davut erkenden kalktı. Sürüyü bir çobana bıraktı. İşayın buyurduğu gibi erzağı alıp yola koyuldu. Ordugaha vardığı sırada askerler savaş naraları atarak savaş düzenine giriyorlardı.
21İsraillilerle Filistliler karşı karşıya savaş düzeni almışlardı.
6Bunun üzerine Akiş, Davutu çağırıp, "Yaşayan RABbin adıyla derim ki, sen dürüst bir kişisin" dedi, "Benimle birlikte savaşa katılmanı isterdim. Yanıma geldiğin günden bu yana ters bir davranışını görmedim. Ama Filist beyleri seni uygun görmedi.
7Şimdi geri dön ve esenlikle git. Filist beylerinin gözünde ters bir davranışta bulunma."
8Davut, "Ama ben ne yaptım?" diye sordu, "Yanına geldiğimden bu yana bende ne buldun ki, gidip efendim kralın düşmanlarına karşı savaşmayayım?"
9Akiş, "Biliyorum, sen benim gözümde Tanrının bir meleği gibi iyisin" diye yanıtladı, "Ne var ki Filistli komutanlar, 'Bizimle savaşa gelmesin' diyorlar.
1O sırada Filistliler İsraille savaşmak için askeri birliklerini topladılar. Akiş Davuta, "Adamlarınla birlikte benim yanımda savaşacağını bilmelisin" dedi.
2Davut, "O zaman sen de kulunun neler yapabileceğini göreceksin!" diye karşılık verdi. Akiş, "İyi!" dedi, "Yaşadığın sürece seni kendime koruma görevlisi atayacağım."
7"Haydi kalk, gidip adamlarını yüreklendir! RABbin adıyla ant içerim ki, gitmezsen bu gece bir kişi bile seninle kalmayacak. Bu da, gençliğinden şimdiye dek başına gelen yıkımların tümünden daha kötü olacak."
26Sabah erkenden, şafak sökerken kalktılar. Samuel, damdan Saulu çağırıp, "Hazırlan, seni göndereceğim" dedi. Saul kalktı. Samuelle birlikte dışarı çıktılar.
20Daha dün geldin. Bugün nereye gideceğimi kendim bilmezken, seni de bizimle birlikte mi dolaştırayım? Kardeşlerinle birlikte geri dön. Tanrının sevgisi ve sadakati üzerinde olsun!"
2Filist beyleri yüzer ve biner kişilik birliklerle ilerliyordu. Davutla adamlarıysa Akişle birlikte geriden geliyorlardı.
3Filistli komutanlar, "Bu İbranilerin burada ne işi var?" diye sorunca, Akiş şu karşılığı verdi: "Bu, İsrail Kralı Saulun görevlisi Davuttur. Bir yıldan uzun süredir yanımda kalıyor. Bana geldiğinden beri kendisinde hiçbir kötülük bulamadım."
4Ama Filistli komutanlar Akişe öfkelendiler. "Adamı geri gönder, kendisine verdiğin yere dönsün" dediler, "Bizimle birlikte savaşa gelmesin; yoksa savaş sırasında bize karşı çıkar. Efendisinin beğenisini nasıl kazanabilir? Adamlarımızın başını ona vermekten daha iyi bir yol bulabilir mi?
32Gel, adamlarınla birlikte gece kırda pusuya yat.
33Sabah güneş doğar doğmaz kalk, kenti bas. Gaal ile adamları sana saldırdığında onlara yapacağını yap."
1Davut, "Bir gün Saulun eliyle yok olacağım" diye düşündü, "Benim için en iyisi hemen Filist topraklarına kaçmak. O zaman Saul İsrailin her yanında beni aramaktan vazgeçer; ben de onun elinden kurtulmuş olurum."
2Böylece Davutla yanındaki altı yüz kişi kalkıp Gat Kralı Maok oğlu Akişin tarafına geçtiler.
10Sauldan kaçan Davut o gün Gat Kralı Akişe gitti.
19RAB seni de, İsrail halkını da Filistlilerin eline teslim edecek. Yarın sen ve oğulların bana katılacaksınız. RAB İsrail ordusunu da Filistlilerin eline teslim edecek."
11Ertesi sabah Davut uyandığında, RAB Davutun bilicisi Peygamber Gada şöyle dedi: "Gidip Davuta de ki, 'RAB şöyle diyor: Önüne üç seçenek koyuyorum. Bunlardan birini seç de sana onu yapayım.' "
10Davut Tanrıya danıştı: "Filistlilere saldırayım mı? Onları elime teslim edecek misin?" RAB, "Saldır" dedi, "Onları eline teslim edeceğim."
12Ertesi sabah Samuel Saulla görüşmek için erkenden kalktı. Saulun Karmel Kentine gittiğini, orada kendisine bir anıt diktikten sonra aşağı inip Gilgala döndüğünü öğrendi.
14Bunun üzerine Davut Yeruşalimde kendisiyle birlikte olan bütün görevlilerine şöyle dedi: "Haydi kaçalım! Yoksa Avşalomdan kaçıp kurtulamayacağız. Hemen gidelim! Yoksa Avşalom ardımızdan çabucak yetişip bizi yıkıma uğratır. Kenti de kılıçtan geçirir."
15Kralın görevlileri, "Efendimiz kral ne karar verirse yapmaya hazırız" diye yanıtladılar.
20Ertesi gün Kral Hizkiya erkenden kentin ileri gelenlerini toplayıp onlarla birlikte RABbin Tapınağına gitti.
2Davut RABbe, "Gidip şu Filistlilere saldırayım mı?" diye danıştı. RAB, "Git, Filistlilere saldır ve Keila Kentini kurtar" diye yanıtladı.
30Filistli komutanlar saldırdıkça Davut Saul'un öbür komutanlarından daha başarılı oluyordu. Bu yüzden büyük bir üne kavuştu.
19Şafak sökerken kalkıp acele aslan çukuruna gitti.
48Golyat saldırmak amacıyla Davuta doğru ilerledi. Davut da onunla dövüşmek üzere hemen Filist cephesine doğru koştu.
10Ordugaha yalnız gitmekten korkuyorsan, uşağın Purayı da yanına al.
8Filistliler Davutun İsrail Kralı olarak meshedildiğini duyunca, bütün Filist ordusu onu aramak için yola çıktı. Bunu duyan Davut onları karşılamaya gitti.
2Uyan, ey lir, ey çenk,Seheri ben uyandırayım!
27İbrahim sabah erkenden kalkıp önceki gün RABbin huzurunda durduğu yere gitti.
9Damat, cariyesi ve uşağıyla birlikte gitmek için ayağa kalkınca, kayınbaba, "Bak, akşam oluyor, lütfen geceyi burada geçirin" dedi, "Gün batmak üzere. Geceyi burada geçirin, keyfinize bakın. Yarın erkenden kalkıp yola çıkar, evine gidersin."
7Davut bu sözlerle adamlarını engelledi ve Saula saldırmalarına izin vermedi. Saul mağaradan çıkıp yoluna koyuldu.
20Ertesi sabah erkenden kalkıp Tekoa kırlarına doğru yola çıktılar. Yola koyulduklarında Yehoşafat durup şöyle dedi: "Beni dinleyin, ey Yahuda halkı ve Yeruşalimde oturanlar! Tanrınız RABbe güvenin, güvenlikte olursunuz. Onun peygamberlerine güvenin, başarılı olursunuz."
32Davut Saula, "Bu Filistli yüzünden kimse yılmasın! Ben kulun gidip onunla dövüşeceğim!" dedi.
35Sabahleyin Yonatan Davutla buluşmak üzere tarlaya gitti. Yanına bir uşak almıştı.
19Öbür gün, geçen sefer gizlendiğin yere çabucak git. Ezel Taşının yanında bekle.
13RAB Musaya şöyle dedi: "Sabah erkenden kalkıp firavunun huzuruna çık, de ki, 'İbranilerin Tanrısı RAB şöyle diyor: Halkımı salıver, bana tapsınlar.
22Bunun üzerine Davutla yanındaki bütün halk Şeria Irmağını çabucak geçti. Şafak söktüğünde Şeria Irmağını geçmeyen bir kişi bile kalmamıştı.
19İsrailliler sabah kalkıp Givanın karşısında ordugah kurdular.
22Eğer sabaha dek adamlarından tek birini bile sağ bırakırsam, Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!" düşmanlarına".
4Bunun üzerine Davut RABbe bir kez daha danıştı. RAB ona yine, "Kalk, Keilaya git! Çünkü Filistlileri senin eline ben teslim edeceğim" dedi.
41Filistli de, önünde kalkan taşıyıcısı, Davuta doğru ilerliyordu.
19Lütfen, efendim kral, kulunun sözlerine kulak ver. Eğer seni bana karşı kışkırtan RAB ise, bir sunu Onu yatıştırır. Ama bunu yapan insanlarsa, RABbin önünde lanetli olsunlar! Çünkü, 'Git, başka ilahlara kulluk et' diyerek, RABbin mirasından bana düşen paydan bugün beni uzaklaştırdılar.