2. Korintliler 11:28
Öbür sorunların yanısıra, bütün kiliseler için her gün çektiğim kaygının baskısı var üzerimde.
Öbür sorunların yanısıra, bütün kiliseler için her gün çektiğim kaygının baskısı var üzerimde.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
26Sık sık yolculuk ettim. Irmaklarda, haydutlar arasında, gerek soydaşlarımın gerekse öteki ulusların arasında tehlikelere uğradım. Kentte, kırda, denizde, sahte kardeşler arasında tehlikelere düştüm.
27Emek verdim, sıkıntı çektim, çok kez uykusuz kaldım. Açlığı, susuzluğu tattım. Çok kez yiyecek sıkıntısı çektim, soğukta çıplak kaldım.
29Kim güçsüz olur da ben güçsüz olmam? Kim günaha düşürülür de ben onun için yanmam?
30Övünmem gerekiyorsa, güçsüzlüğümü gösteren şeylerle övüneceğim.
8Size hizmet etmek için yardım aldığım başka kiliseleri adeta soydum.
9Aranızdayken ihtiyacım olduğu halde hiçbirinize yük olmadım. Çünkü Makedonyadan gelen kardeşler eksiklerimi tamamladılar. Size yük olmamaya hep özen gösterdim, bundan böyle de özen göstereceğim.
2Yüreğimde büyük bir keder, dinmeyen bir acı var.
24Sizin için acı çektiğime şimdi seviniyorum. Mesihin, kendi bedeni, yani kilise uğruna çektiği sıkıntılardan eksik kalanlarını kendi bedenimde tamamlıyorum.
4Size çok güveniyor, sizinle çok övünüyorum. Teselliyle doluyum. Bütün sıkıntılar arasında sevincim sonsuzdur.
5Makedonyaya geldiğimizde de hiç rahat yüzü görmedik. Her bakımdan sıkıntı çekiyorduk. Dışarıda kavgalar, yüreğimizde korkular vardı.
8Kardeşlerim, Asya İlinde çektiğimiz sıkıntılardan habersiz kalmanızı istemiyoruz. Dayanabileceğimizden çok ağır bir yük altındaydık. Öyle ki, yaşamaktan bile umudumuzu kesmiştik.
23Ancak Kutsal Ruh, beni zincirler ve sıkıntıların beklediğine dair her kentte beni uyarıyor.
24Canımı hiç önemsemiyorum, ona değer vermiyorum. Yeter ki yarışı bitireyim ve Rab İsadan aldığım görevi, Tanrının lütfunu bildiren Müjdeye tanıklık etme görevini tamamlayayım.
13Size yük olmayışımdan başka öbür kiliselerden ne eksiğiniz var ki? Bu haksızlığımı bağışlayın!
7Bütün kaygılarınızı Ona yükleyin, çünkü O sizi kayırır.
23Mesihin hizmetkârları mıdırlar? Aklımı kaçırmış gibi konuşuyorum. Ben Onun daha üstün bir hizmetkârıyım. Ben daha çok emek verdim, hapse daha çok girdim, sayısız dayak yedim, çok kez ölümle burun buruna geldim.
20Timoteos gibi düşünen, durumunuzla içtenlikle ilgilenecek başka kimsem yok.
5Sözüm ona üstün elçilerden hiç de aşağı olduğumu sanmıyorum!
13Amacımız sizi sıkıntıya sokup başkalarını rahatlatmak değildir. Ama eşitlik olsun diye, şimdi elinizdeki fazlalık onların eksiğini tamamladığı gibi, başka zaman onların elindeki fazlalık sizin eksiğinizi tamamlasın. Öyle ki, "Çok toplayanın fazlası, az toplayanın da eksiği yoktu" diye yazılmış olduğu gibi, eşitlik olsun.
10Bana duyduğunuz ilgiyi sonunda tazelediğiniz için Rabde çok sevindim. Aslında ilgi duyuyordunuz, ama bunu göstermeye fırsatınız olmadı.
11Sizin için korkuyorum. Yoksa uğrunuza boş yere mi emek verdim?
30Biz de neden her saat kendimizi tehlikeye atıyoruz?
31Kardeşler, sizinle ilgili olarak Rabbimiz Mesih İsada sahip olduğum övüncün hakkı için her gün ölüyorum.
10Bu nedenle Mesih uğruna güçsüzlükleri, hakaretleri, zorlukları, zulümleri ve darlıkları sevinçle karşılıyorum. Çünkü ne zaman güçsüzsem, o zaman güçlüyüm.
1Kutsallara yapılacak bu yardımla ilgili olarak size yazmama gerek yok.
4Kederlenesiniz diye değil, size beslediğim derin sevgiyi anlayasınız diye büyük bir sıkıntı ve yürek acısıyla gözyaşları içinde size yazdım.
5Eğer biri bir başkasını kederlendirdiyse, beni değil -abartmadan söyleyeyim- bir dereceye kadar hepinizi kederlendirmiş olur.
19Yahudilerin kurduğu düzenlerden çektiğim sıkıntıların ortasında Rabbe tam bir alçakgönüllülükle, gözyaşları içinde kulluk ettim.
19Üstelik bu kardeş, Rabbi yüceltmek ve yardıma hazır olduğumuzu göstermek için yürüttüğümüz bu hayırlı hizmette yol arkadaşımız olmak üzere kiliseler tarafından seçildi.
20Bu büyük bağışla ilgili hizmetimizde kimsenin eleştirisine hedef olmamaya özen gösteriyoruz.
16Sonuncular, Müjdeyi savunmaya atandığımı bilerek bunu sevgiyle yapıyorlar.
17Ötekilerse Mesihi temiz yürekle değil, bencil tutkularla duyuruyorlar. Böylece tutukluluğumda bana sıkıntı vereceklerini sanıyorlar.
18Ama ne önemi var? İster art niyetle ister içtenlikle olsun, her durumda Mesih duyurulmuş oluyor. Buna seviniyorum, sevineceğim de.
8Bu nedenle, gerekeni sana buyurmaya Mesihte büyük cesaretim olduğu halde, şimdi Mesih İsa uğruna tutuklu bulunan ben yaşlı Pavlus sana sevgiyle rica etmeyi yeğliyorum.
4Tersine Tanrının hizmetkârları olarak olağanüstü dayanmada, sıkıntı, güçlük ve elemlerde, dayak, hapis, karışıklık, emek, uykusuzluk ve açlıkta; pak yaşayışta, bilgi, sabır, iyilik, Kutsal Ruh ve içten sevgide; gerçeğin ilanında ve Tanrının gücünde; sağ ve sol ellerimizde doğruluğun silahlarıyla, yücelikte ve onursuzlukta, iyi ünde ve kötü ünde, kendimizi her durumda örnek gösteriyoruz. Aldatanlar sayılıyorsak da dürüst kişileriz.
4Onlar benim uğruma yaşamlarını tehlikeye attılar. Yalnız ben değil, öteki ulusların bütün kiliseleri de onlara minnettardır.
13Sonuç olarak bütün saray muhafızları dahil, herkes Mesih uğruna zincire vurulduğumu öğrendi.
14Kardeşlerin çoğu da zincire vuruluşumdan ötürü Rabbe güvenerek Tanrının sözünü korkusuzca söylemekte daha da cesur davranıyorlar.
7Aldığım vahiylerin üstünlüğüyle gururlanmayayım diye bana bedende bir diken, beni yumruklamak için Şeytanın bir meleği verildi, gururlanmayayım diye.
29O'nun kudretle bende etkin olan gücüne dayanarak uğraşıp emek vermemin amacı da budur.
16Size her bakımdan güvenebildiğim için seviniyorum.
30Çünkü sizin bana yapamadığınız yardımı yapmak için canını tehlikeye atarak Mesih'in işi uğruna neredeyse ölüyordu.
32Kaygısız olmanızı istiyorum. Evli olmayan erkek, Rabbi nasıl hoşnut edeceğini düşünerek Rabbin işleri için kaygılanır.
31Yahudiyedeki imansızlardan kurtulmam için ve Yeruşalime olan hizmetimin kutsallarca kabul edilmesi için dua edin.
11Ben Müjdenin habercisi, elçisi ve öğretmeni atandım.
8Her yönden sıkıştırılmışız, ama ezilmiş değiliz. Şaşırmışız, ama çaresiz değiliz.
11Şu ana dek aç, susuz, çıplağız. Dövülüyoruz, barınacak yerimiz yok.