2. Samuel 18:13
Oysa Avşalomu öldürseydim -hiçbir şey kraldan gizli kalmaz- o zaman sen de beni savunmazdın."
Oysa Avşalomu öldürseydim -hiçbir şey kraldan gizli kalmaz- o zaman sen de beni savunmazdın."
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
10Adamlardan biri bunu gördü. Yoava, "Avşalomu bir yabanıl fıstık ağacına asılı gördüm" diye bildirdi.
11Yoav, haberi verene, "Onu gördün mü? Neden onu orada öldürmedin? Sana on parça gümüşle bir kemer verirdim" dedi.
12Ama adam, "Elime bin parça gümüş saysan bile, kralın oğluna elimi kaldırmam" diye yanıtladı, "Çünkü kralın sana, Avişaya ve İttaya, 'Benim hatırım için genç Avşalomu koruyun' diye buyruk verdiğini duyduk.
14Yoav, "Seninle böyle vakit kaybedemem" dedi. Üç kargı aldı, yabanıl fıstık ağacında asılı duran ve hâlâ sağ olan Avşalomun yüreğine sapladı.
15Bunun üzerine Yoavın silahlarını taşıyan on genç Avşalomun çevresini sarıp onu öldürdüler.
31Yoav kalkıp Avşalomun evine gitti. "Kulların neden tarlamı ateşe verdi?" diye sordu.
32Avşalom şöyle yanıtladı: "Bak, sana, 'Buraya gel, seni krala göndereyim' diye haber yolladım. Ona şunları söylemeni isteyecektim: 'Neden Geşurdan geldim? Orada kalsaydım benim için daha iyi olurdu. Artık kralı görmek istiyorum. Bir suçum varsa, beni öldürsün.' "
11Ey baba, cüppenin eteğinden kesilmiş, elimdeki şu parçaya bak; evet, bak! Cüppenden bir parça kestim, ama seni öldürmedim. Bundan ötürü içimde kötülük ve başkaldırma düşüncesi olmadığını iyice bilesin. Sana kötülük yapmadığım halde sen beni öldürmeye çalışıyorsun.
12RAB aramızda yargıç olsun ve benim öcümü senden O alsın. Ama ben elimi sana karşı kaldırmayacağım.
4Kral ise yüzünü örtmüş, yüksek sesle, "Ah oğlum Avşalom! Avşalom, oğlum, oğlum!" diye bağırıyordu.
5Yoav kralın bulunduğu odaya giderek ona şöyle dedi: "Bugün senin canını, oğullarının, kızlarının, eşlerinin, cariyelerinin canlarını kurtaran adamlarının hepsini utandırdın.
6Çünkü senden nefret edenleri seviyor, seni sevenlerden nefret ediyorsun: Bugün komutanlarının ve adamlarının senin gözünde değersiz olduğunu gösterdin. Evet, bugün anladım ki, Avşalom sağ kalıp hepimiz ölseydik senin için daha iyi olurdu!
34"Ama kente döner ve Avşaloma, 'Ey kral, senin kulun olacağım; geçmişte babana nasıl kulluk ettiysem, şimdi de sana öyle kulluk edeceğim' dersen, Ahitofelin öğüdünü benim için boşa çıkarırsın.
9Şu anda ya bir mağarada ya da başka bir yerde gizlenmiştir. Davut askerlerine karşı ilk saldırıyı yapınca, bunu her duyan, 'Avşalomu destekleyenler arasında kırım var' diyecek.
5Kral, Yoava, Avişaya ve İttaya, "Benim hatırım için genç Avşaloma sert davranmayın" diye buyurdu. Bütün askerler kralın komutanlara Avşaloma ilişkin buyruk verdiğini duydular.
8Sana gelince, bana yardım et; çünkü RABbin önünde benimle antlaşma yaptın. Suçluysam, beni sen öldür! Neden beni babana teslim edesin?"
9Yonatan, "Olmaz öyle şey!" diye yanıtladı, "Babamın sana kötülük yapmaya karar verdiğini bilsem, sana söylemez miydim?"
28Avşalom hizmetkârlarına şöyle buyurdu: "Dinleyin! Amnonun şaraptan iyice keyiflendiği anı bekleyin. Size 'Amnonu vurun' dediğim an onu öldürün. Korkmayın! Size buyruğu ben veriyorum. Güçlü ve yürekli olun!"
3Avşalom ona şöyle derdi: "Bak, ileri sürdüğün savlar doğru ve haklı. Ne var ki, kral adına seni dinleyecek kimse yok."
4Sonra konuşmasını şöyle sürdürürdü: "Keşke kral beni ülkeye yargıç atasa! Davası ya da sorunu olan herkes bana gelse, ben de ona hakkını versem!"
15Ben Davut için Tanrıya danışmaya o gün mü başladım? Kesinlikle hayır! Kral ben kulunu ve babasının ailesini suçlamasın. Çünkü kulun bu konuda hiçbir şey bilmiyor."
16Ama Saul, "Ey Ahimelek, sen de bütün ailen de kesinlikle öleceksiniz" dedi.
29Kral, "Genç Avşalom güvenlikte mi?" diye sordu. Ahimaas şöyle yanıtladı: "Yoav kralın hizmetkârı Kûşluyla beni gönderdiği sırada büyük bir karışıklık gördüm, ama ne olduğunu anlamadım."
30Kral, "Bir yana çekilip burada bekle" dedi. Ahimaas da çekilip beklemeye başladı.
5"Seruya oğlu Yoavın bana ve İsrail ordusunun iki komutanı Ner oğlu Avnerle Yeter oğlu Amasaya neler yaptığını biliyorsun. Sanki savaş varmış gibi onları öldürerek barış döneminde kan döktü. Belindeki kemerle ayağındaki çarıklara kan bulaştırdı.
33Kral sarsıldı. Giriş kapısının üstündeki odaya çıkıp ağladı. Giderken, "Ah oğlum Avşalom! Ah oğlum, oğlum Avşalom!" diye inliyordu, "Keşke senin yerine ben ölseydim, oğlum! Ah oğlum Avşalom!"
18Bugün bana iyi davrandığını kanıtladın: RAB beni eline teslim ettiği halde beni öldürmedin.
31Kral, "Onun istediği gibi yap" dedi, "Onu orada öldür ve göm. Yoavın boş yere döktüğü kanın sorumluluğunu benim ve babamın soyu üstünden kaldırmış olursun.
32RAB döktüğü kandan ötürü onu cezalandıracaktır. Çünkü Yoav babam Davutun bilgisi dışında, kendisinden daha iyi ve doğru olan iki kişiyi -İsrail ordusunun komutanı Ner oğlu Avnerle Yahuda ordusunun komutanı Yeter oğlu Amasayı- kılıçla öldürdü.
8Hepiniz bana karşı düzen kurdunuz. Çünkü oğlum İşayın oğluyla antlaşma yaptığında bana haber veren olmadı. İçinizden bana acıyan tek kişi çıkmadı. Bugün olduğu gibi, bana pusu kurması için oğlumun kulum Davutu kışkırttığını bana bildiren olmadı."
20Yoav, "Asla!" diye yanıtladı, "Ne yıkmak, ne de yok etmek istiyorum.
19Üstelik Davut oğlu Avşalomdan başka kime hizmet edeceğim? Babana nasıl hizmet ettiysem, sana da öyle hizmet edeceğim."
18Avşalom daha sağken bir direk alıp kendisi için Kral Vadisine dikmişti. Çünkü, "Adımı anımsatacak bir oğlum yok" diye düşünmüştü. Direğe kendi adını vermişti. Bu direk bugün de Avşalom Anıtı diye bilinir.
8"RAB, yerine kral olduğun Saul ailesinin dökülen kanlarının karşılığını sana verdi. RAB krallığı oğlun Avşaloma verdi. Sen eli kanlı bir adam olduğun için bu yıkıma uğradın!"
16Davut Amalekliye, "Kanından sen kendin sorumlusun" demişti, "Çünkü 'RABbin meshettiği kişiyi ben öldürdüm' demekle kendine karşı ağzınla tanıklıkta bulundun."
21Yoksa sen ölüp atalarına kavuşunca, ben ve oğlum Süleyman suçlu sayılacağız."
2Yonatan, "Bu senden uzak olsun, ölmeyeceksin!" diye yanıtladı, "Babam bana bildirmeden ister büyük, ister küçük olsun hiçbir iş yapmaz. Neden bunu benden gizlesin? Olmaz öyle şey!"
18Kral, "Sana bir soru soracağım, benden gerçeği saklama" dedi. Kadın, "Efendim kral, buyur" diye karşılık verdi.
19Kral, "Bütün bunları seninle birlikte tasarlayan Yoav mı?" diye sordu. Kadın şöyle yanıtladı: "Yaşamın hakkı için derim ki, ey efendim kral, hiçbir sorunu yanıtlamaktan kaçamam. Evet, bana buyruk veren ve kölene bütün bunları söyleten kulun Yoavdır.
10Kral, "Kim sana bir şey derse, onu bana getir" dedi, "Bir daha canını sıkmaz."
23Bu olay üzerine Kral Süleyman RABbin adıyla ant içti: "Eğer Adoniya bu dileğini hayatıyla ödemezse, Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!
22Davut, "Ey Seruya oğulları, bu sizin işiniz değil!" dedi, "Bugün bana düşman oldunuz. İsrailde bugün bir tek kişi öldürülmeyecek! İsrailin Kralı olduğumu bilmiyor muyum?"
9RAB krallığı Saulun soyundan alıp Dandan Beer-Şevaya kadar uzanan İsrail ve Yahudada Davutun krallığını kuracağına ant içti. Ben de bunu Davut için yapmazsam Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!"
2Davut yorgun ve güçsüzken ona saldırıp gözünü korkutayım. Yanındakilerin hepsi kaçacaktır. Ben de yalnız Kral Davutu öldürürüm.
10Bu yüzden varıp onu öldürdüm. Çünkü yere düştükten sonra yaşayamayacağını biliyordum. Başındaki taçla kolundaki bileziği aldım ve onları buraya, efendime getirdim."
10Bizi yönetmesi için meshettiğimiz Avşalomsa savaşta öldü. Öyleyse neden kralı geri getirme konusunda susup duruyorsunuz?"
1Kral Davutun Avşalomu özlediğini anlayan Seruya oğlu Yoav, birini gönderip Tekoada yaşayan bilge bir kadını getirtti. Yoav kadına, "Lütfen yasa bürün" dedi, "Yas giysilerini giy. Yağ sürme ve ölü için günlerdir yas tutan bir kadın gibi davran.
27Yoav şöyle karşılık verdi: "Yaşayan Tanrının adıyla derim ki, seslenmeseydin askerler sabaha dek kardeşlerini kovalamaktan vazgeçmeyecekti."
28Davut bu haberi işitince şöyle dedi: "RABbin önünde ben de, krallığım da Ner oğlu Avnerin kanından sonsuza dek suçsuzuz.
30Onlar yoldayken, Avşalomun kralın bütün oğullarını öldürdüğü, hiçbirinin sağ kalmadığı söylentisi Davuta ulaştı.