Vaiz 11:2
Yedi, hatta sekiz kişiye pay ver,Çünkü ülkenin başına ne felaket geleceğini bilemezsin.
Yedi, hatta sekiz kişiye pay ver,Çünkü ülkenin başına ne felaket geleceğini bilemezsin.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
1Ekmeğini suya at,Çünkü günler sonra onu bulursun. alıp paranı ticarete yatırarak geçimini sağla" ya da "İhtiyacı olanlara ver" anlamına gelir.
3Bulutlar su yüklüyse,Yeryüzüne döker yağmurlarını.Ağaç ister güneye ister kuzeye devrilsin,Devrildiği yerde kalır.
4Rüzgarı gözeten ekmez,Bulutlara bakan biçmez.
5Ana rahmindeki çocuğun nasıl ruh ve beden aldığını bilmediğin gibi,Her şeyi yaratan Tanrının yaptıklarını da bilemezsin.
6Tohumunu sabah ek,Akşam da elin boş durmasın.Çünkü bu mu iyi, şu mu,Yoksa ikisi de aynı sonucu mu verecek, bilemezsin.
13Tanrının yaptığını düşün:Onun eğrilttiğini kim doğrultabilir?
14İyi günde mutlu ol,Ama kötü günde dikkatle düşün;Tanrı birini öbürü gibi yaptı ki,İnsan kendisinden sonra neler olacağını bilmesin.
6Çünkü her işin bir zamanı ve yolu vardır.İnsanın derdi kendine yeter.
7Kimse geleceği bilmez,Kim kime geleceği bildirebilir?
24Eliaçık olan daha çok kazanır,Hak yiyenin sonuysa yoksulluktur.
14Yeryüzünde boş bir şey daha var: Kötülerin hak ettiği doğruların, doğruların hak ettiğiyse kötülerin başına geliyor. Bu da boş, diyorum.
10"Neden geçmiş günler bugünlerden iyiydi?" diye sorma,Çünkü bu bilgece bir soru değil.
11Bilgelik miras kadar iyidir,Güneşi gören herkes için yararlıdır.
21Çünkü biri bilgelik, bilgi ve beceriyle çalışır, sonunda her şeyini hiç emek vermemiş başka birine bırakmak zorunda kalır. Bu da boş ve büyük bir hüsrandır.
11Söz çoğaldıkça anlam azalır,Bunun kime yararı olur?
12Çünkü gölge gibi gelip geçen kısa ve boş ömründe insana neyin yararlı olduğunu kim bilebilir? Bir adama kendisinden sonra güneşin altında neler olacağını kim söyleyebilir?
1Güneşin altında insana ağır gelen bir kötülük gördüm:
2Adam vardır, Tanrı kendisine mal, mülk, saygınlık verir, yerine gelmeyecek isteği yoktur. Ama Tanrı yemesine izin vermez; bir yabancı yer. Bu da boş ve acı bir derttir.
26Çünkü Tanrı bilgiyi, bilgeliği, sevinci hoşnut kaldığı insana verir. Günahkâra ise, yığma, biriktirme zahmeti verir; biriktirdiklerini Tanrı'nın hoşnut kaldığı insanlara bıraksın diye. Bu da boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış.
6Şunu unutmayın: Az eken az biçer, çok eken çok biçer.
37Tarlalar ekip bağlar diksinler,Bol ürün alsınlar diye.
19Altı kez sıkıntıya düşsen seni kurtarır,Yedinci kez de sana zarar vermez.
8Tersine, eliniz açık olsun; gereksinimlerini karşılayacak kadar ona ödünç verin.
9'Yedinci yıl, borçları bağışlama yılı yakındır' diyerek yüreğinizde kötü düşünce barındırmaktan sakının. Öyle ki, yoksul kardeşinize karşı elisıkı davranıp ona yardım etmekten kaçınmayasınız. Yoksul kardeşiniz sizden RABbe yakınabilir, siz de günah işlemiş olursunuz.
10Ona bol bol verin, verirken yüreğinizde isteksizlik olmasın. Bundan ötürü Tanrınız RAB bütün işlerinizde ve el attığınız her şeyde sizi kutsayacaktır.
8Evet, insan uzun yıllar yaşarsa,Sevinçle yaşasın.Ama karanlık günleri unutmasın,Çünkü onlar da az değil.Gelecek her şey boştur.
9Ey delikanlı, gençliğinle sevin,Bırak gençlik günlerinde yüreğin sevinç duysun.Gönlünün isteklerini, gözünün gördüklerini izle,Ama bil ki, bütün bunlar için Tanrı seni yargılayacaktır.
17Ne çok kötü ol ne de akılsız.Niçin vaktinden önce ölesin?
18Birini tutman iyidir,Öbüründen de elini çekme.Çünkü Tanrıya saygı duyan ikisini de başarır.
11Suçlu çabuk yargılanmazsa, insanlar kötülük etmek için cesaret bulur.
12Günahlı yüz kez kötülük edip uzun yaşasa bile, Tanrıdan korkanların, Onun önünde saygıyla duranların iyilik göreceğini biliyorum.
10Çalışmak için eline ne geçerse, var gücünle çalış. Çünkü gitmekte olduğun ölüler diyarında iş, tasarı, bilgi ve bilgelik yoktur.
11Güneşin altında bir şey daha gördüm:Yarışı hızlı koşanlar,Savaşı yiğitler,Ekmeği bilgeler,Serveti akıllılar,Beğeniyi bilgililer kazanmaz.Ama zaman ve şans hepsinin önüne çıkar.
12Dahası insan kendi vaktini bilmez:Balığın acımasız ağa, kuşun kapana düştüğü gibi,İnsanlar da üzerlerine ansızın çöken kötü zamana yakalanırlar.
11Ne var ki, felakete uğrayacaksın.Onu durduracak büyü yok elinde,Başına gelecek belayı önleyemeyeceksin.Üzerine ansızın hiç beklemediğin bir yıkım gelecek.
1Böylece bütün bunları düşünüp taşındım ve şu sonuca vardım: Doğrular, bilgeler ve yaptıkları her şey Tanrının elindedir. Onları sevginin mi, nefretin mi beklediğini kimse bilmez.
2Herkesin başına aynı şey geliyor. Doğrunun, iyinin, kötünün, temizin, kirlinin, kurban sunanla sunmayanın başına gelen şey aynı. İyi insana ne oluyorsa, günahlıya da oluyor;Ant içene ne oluyorsa, ant içmekten korkana da aynısı oluyor.
3Güneşin altında yapılan işlerin tümünün kötü yanı şu ki, herkesin başına aynı şey geliyor. Üstelik insanların içi kötülük doludur, yaşadıkları sürece içlerinde delilik vardır. Ardından ölüp gidiyorlar.
1Yarınla övünme,Çünkü ne getireceğini bilemezsin.
21Yeryüzü üç şeyin altında sarsılır;Katlanamadığı dört şey vardır:
12RAB ülkenize yağmuru zamanında yağdırmak ve bütün emeğinizi verimli kılmak için göklerdeki zengin hazinesini açacak. Birçok ulusa ödünç vereceksiniz; siz ödünç almayacaksınız.
21İnsanların söylediği her söze aldırma,Yoksa uşağının bile sana sövdüğünü duyabilirsin.
2Yas evine gitmek, şölen evine gitmekten iyidir.Çünkü her insanın sonu ölümdür,Yaşayan herkes bunu aklında tutmalı.
20Toprağımızı ekmez, ürünümüzü toplamazsak, yedinci yıl ne yiyeceğiz? diye sorarsanız,
17Tanrı'nın yaptığı her şeyi gördüm. İnsan güneşin altında olup bitenleri keşfedemez. Arayıp bulmak için ne kadar çaba harcarsa harcasın, yine de anlamını bulamaz. Bilge kişi anladığını söylese bile gerçekten kavrayamaz.
9İki kişi bir kişiden iyidir,Çünkü emeklerine iyi karşılık alırlar.
11Her şey kararıyor, göremez oluyorsun,Seller altına alıyor seni.
8"RABbin buyruğuyla ambarlarınız dolu olacak. El attığınız her işte RAB sizi kutsayacak. Tanrınız RAB size vereceği ülkede sizi kutsayacak.