Vaiz 3:4
Ağlamanın zamanı var, gülmenin zamanı var.Yas tutmanın zamanı var, oynamanın zamanı var.
Ağlamanın zamanı var, gülmenin zamanı var.Yas tutmanın zamanı var, oynamanın zamanı var.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
1Her şeyin mevsimi, göklerin altındaki her olayın zamanı vardır.
2Doğmanın zamanı var, ölmenin zamanı var.Dikmenin zamanı var, sökmenin zamanı var.
3Öldürmenin zamanı var, şifa vermenin zamanı var.Yıkmanın zamanı var, yapmanın zamanı var.
5Taş atmanın zamanı var, taş toplamanın zamanı var.Kucaklaşmanın zamanı var, kucaklaşmamanın zamanı var.
6Aramanın zamanı var, vazgeçmenin zamanı var.Saklamanın zamanı var, atmanın zamanı var.
7Yırtmanın zamanı var, dikmenin zamanı var.Susmanın zamanı var, konuşmanın zamanı var.
8Sevmenin zamanı var, nefret etmenin zamanı var.Savaşın zamanı var, barışın zamanı var.
9Çalışanın harcadığı emekten ne kazancı var?
10Tanrının uğraşsınlar diye insanlara verdiği zahmeti gördüm.
11O her şeyi zamanında güzel yaptı. İnsanların yüreğine sonsuzluk kavramını koydu. Yine de insan Tanrının yaptığı işi başından sonuna dek anlayamaz.
12İnsan için yaşamı boyunca mutlu olmaktan, iyi yaşamaktan daha iyi bir şey olmadığını biliyorum.
13Her insanın yiyip içmesi, yaptığı her işle doyuma ulaşması bir Tanrı armağanıdır.
2Yas evine gitmek, şölen evine gitmekten iyidir.Çünkü her insanın sonu ölümdür,Yaşayan herkes bunu aklında tutmalı.
3Üzüntü gülmekten iyidir,Çünkü yüz mahzun olunca yürek sevinir.
4Bilge kişinin aklı yas evindedir,Akılsızın aklıysa şenlik evinde.
9Kederlenin, yas tutup ağlayın. Gülüşünüz yasa, sevinciniz üzüntüye dönüşsün.
14Yeryüzünde boş bir şey daha var: Kötülerin hak ettiği doğruların, doğruların hak ettiğiyse kötülerin başına geliyor. Bu da boş, diyorum.
15Mutluluğu övgüye değer buldum. Çünkü güneşin altında insan için yiyip içmekten, mutlu olmaktan daha iyi bir şey yoktur. Çünkü Tanrının güneşin altında kendisine verdiği ömür boyunca çektiği zahmetten insana kalacak olan budur.
13Gülerken bile yürek sızlayabilir,Sevinç bitince acı yine görünebilir.
1Kendi kendime, "Gel, zevki tat. İyi mi, değil mi, gör" dedim. Ama gördüm ki, o da boş.
2Gülmeye, "Delilik", zevke, "Ne işe yarar?" dedim.
6Çünkü her işin bir zamanı ve yolu vardır.İnsanın derdi kendine yeter.
11Yasımı şenliğe döndürdün,Çulumu çıkarıp beni sevinçle kuşattın.
15Yüreğimizin sevinci durdu,Oyunumuz yasa döndü.
16Güneşin altında bir şey daha gördüm:Adaletin ve doğruluğun yerini kötülük almış.
17İçimden "Tanrı doğruyu da, kötüyü de yargılayacaktır" dedim,"Çünkü her olayın, her eylemin zamanını belirledi."
14İyi günde mutlu ol,Ama kötü günde dikkatle düşün;Tanrı birini öbürü gibi yaptı ki,İnsan kendisinden sonra neler olacağını bilmesin.
22Sonuçta insanın yaptığı işten zevk almasından daha iyi bir şey olmadığını gördüm. Çünkü onun payına düşen budur. Kendisinden sonra olacakları görmesi için kim onu geri getirebilir?
13O zaman erden kızlar, genç yaşlı erkeklerHep birlikte oynayıp sevinecek.Yaslarını coşkuya çevirecek,Üzüntülerini avutup onları sevindireceğim.
9Bütün bunları gördüm ve güneşin altında yapılan her iş üzerinde kafa yordum. Gün gelir, insanın insana egemenliği kendine zarar verir.
13Mutlu yürek yüzü neşelendirir,Acılı yürek ruhu ezer.
8Evet, insan uzun yıllar yaşarsa,Sevinçle yaşasın.Ama karanlık günleri unutmasın,Çünkü onlar da az değil.Gelecek her şey boştur.
9Ey delikanlı, gençliğinle sevin,Bırak gençlik günlerinde yüreğin sevinç duysun.Gönlünün isteklerini, gözünün gördüklerini izle,Ama bil ki, bütün bunlar için Tanrı seni yargılayacaktır.
10Öyleyse at tasayı yüreğinden,Uzaklaştır derdi bedeninden.Çünkü gençlik de dinçlik de boştur.
22İç ferahlığı sağlık getirir,Ezik ruh ise bedeni yıpratır.
22Mezara kavuşuncaNeşeden coşar, sevinç bulurlar.
5Gözyaşları içinde ekenler,Sevinç çığlıklarıyla biçecek;
15Sevinenlerle sevinin, ağlayanlarla ağlayın.
3Güneşin altında yapılan işlerin tümünün kötü yanı şu ki, herkesin başına aynı şey geliyor. Üstelik insanların içi kötülük doludur, yaşadıkları sürece içlerinde delilik vardır. Ardından ölüp gidiyorlar.
7Git, sevinçle ekmeğini ye, neşeyle şarabını iç. Çünkü yaptıkların baştan beri Tanrının hoşuna gitti.
1Güneşin altında yapılan baskılara bir daha baktım,Ezilenlerin gözyaşlarını gördüm;Avutanları yok,Güç ezenlerden yana,Avutanları yok.
21O senin ağzını yine gülüşle,Dudaklarını sevinç haykırışıyla dolduracaktır.
3Dans ederek övgüler sunsunlar Onun adına,Tef ve lir çalarak Onu ilahilerle övsünler!
8Tefin coşkun sesi kesildi,Eğlenenlerin gürültüsü durdu,Lirin coşkun sesi kesildi.
4Ne mutlu yaslı olanlara! Çünkü onlar teselli edilecekler.
24İnsan için yemekten, içmekten ve yaptığı işten zevk almaktan daha iyi bir şey yoktur. Gördüm ki, bu da Tanrıdandır.
12Tef ve lir eşliğinde şarkı söyler,Ney sesiyle eğlenirler.
6Çünkü akılsızın gülmesi,Kazanın altındaki çalıların çatırtısı gibidir.Bu da boştur.
26Çünkü Tanrı bilgiyi, bilgeliği, sevinci hoşnut kaldığı insana verir. Günahkâra ise, yığma, biriktirme zahmeti verir; biriktirdiklerini Tanrı'nın hoşnut kaldığı insanlara bıraksın diye. Bu da boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış.