Çikis 2:16
Midyanlı bir kâhinin yedi kızı su çekmeye geldi. Babalarının sürüsünü suvarmak için yalakları dolduruyorlardı.
Midyanlı bir kâhinin yedi kızı su çekmeye geldi. Babalarının sürüsünü suvarmak için yalakları dolduruyorlardı.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
17Ama bazı çobanlar gelip onları kovmak istedi. Musa kızların yardımına koşup hayvanlarını suvardı.
18Sonra kızlar babaları Reuelin yanına döndüler. Reuel, "Nasıl oldu da bugün böyle tez geldiniz?" diye sordu.
19Kızlar, "Mısırlı bir adam bizi çobanların elinden kurtardı" diye yanıtladılar, "Üstelik bizim için su çekip hayvanlara verdi."
20Babaları, "Nerede o?" diye sordu, "Niçin adamı dışarıda bıraktınız? Gidin onu yemeğe çağırın."
21Musa Reuelin yanında kalmayı kabul etti. Reuel de kızı Sipporayı onunla evlendirdi.
15Firavun olayı duyunca Musayı öldürtmek istedi. Ancak Musa ondan kaçıp Midyan yöresine gitti. Bir kuyunun başında otururken
1Musa kayınbabası Midyanlı Kâhin Yitronun sürüsünü güdüyordu. Sürüyü çölün batısına sürdü ve Tanrı Dağına, Horeve vardı.
1Musanın kayınbabası Midyanlı Kâhin Yitro, Tanrının Musa ve halkı İsrail için yaptığı her şeyi, RABbin İsraillileri Mısırdan nasıl çıkardığını duydu.
2Musanın kendisine göndermiş olduğu karısı Sipporayı ve iki oğlunu yanına aldı. Musa, "Garibim bu yabancı diyarda" diyerek oğullarından birine Gerşomfö adını vermişti.
6O sırada İsrailli bir adam geldi, Musanın ve Buluşma Çadırının girişinde ağlayan İsrail topluluğunun gözü önünde kardeşine Midyanlı bir kadın getirdi.
15Öldürülen kadın ise Midyanlı bir aile başı olan Surun kızı Kozbiydi.
16RAB Musaya, "Midyanlıları düşman say ve yok et" dedi,
4Sonra, "Babamın Tanrısı bana yardım etti, beni firavunun kılıcından esirgedi" diyerek öbürüne de Eliezer adını koymuştu.
5Yitro Musanın karısı ve oğullarıyla birlikte Tanrı Dağına, Musanın konakladığı çöle geldi.
6Musaya şu haberi gönderdi: "Ben, kayınbaban Yitro, karın ve iki oğlunla birlikte sana geliyoruz."
7Musa kayınbabasını karşılamaya çıktı, önünde eğilip onu öptü. Birbirinin hatırını sorup çadıra girdiler.
8Musa İsrailliler uğruna RABbin firavunla Mısırlılara bütün yaptıklarını, yolda çektikleri sıkıntıları, RABbin kendilerini nasıl kurtardığını kayınbabasına bir bir anlattı.
29Bu söz üzerine Musa Midyan ülkesine kaçtı. Orada gurbette yaşadı ve iki oğul babası oldu.
6Ben Horev Dağında bir kayanın üzerinde, senin önünde duracağım. Kayaya vuracaksın, halk içsin diye su fışkıracak." Musa İsrail ileri gelenlerinin önünde denileni yaptı.
15Mısır Kralı, Şifra ve Pua adındaki İbrani ebelere şöyle dedi:
16"İbrani kadınlarını doğum sandalyesinde doğurturken iyi bakın; çocuk erkekse öldürün, kızsa dokunmayın."
18Sonra Midyandan ayrılıp Parana gitmişler, oradan bazı Paranlıları da yanlarına alıp Mısıra, firavunun yanına gelmişlerdi. Firavun Hadata barınak, yiyecek ve toprak sağlamıştı.
7Çocuğun ablası firavunun kızına, "Gidip bir İbrani sütnine çağırayım mı?" diye sordu, "Senin için bebeği emzirsin."
5O sırada firavunun kızı yıkanmak için ırmağa indi. Hizmetçileri ırmak kıyısında yürüyorlardı. Sazların arasındaki sepeti görünce, firavunun kızı onu getirmesi için hizmetçisini gönderdi.
9Firavunun kızı kadına, "Bu bebeği al, benim için emzir, ücretin neyse veririm" dedi. Kadın bebeği alıp emzirdi.
10Çocuk büyüyünce, onu geri getirdi. Firavunun kızı çocuğu evlat edindi. "Onu sudan çıkardım" diyerek adını Musa koydu. "Maşa" sözcüğünü çağrıştırır.
11Musa büyüdükten sonra bir gün soydaşlarının yanına gitti. Yaptıkları ağır işleri seyrederken bir Mısırlının bir İbraniyi dövdüğünü gördü.
20Çabucak suyu hayvanların teknesine boşalttı, yine su çekmek için kuyuya koştu. Adamın bütün develeri için su çekti.
13İşte, pınarın başında bekliyorum. Kentin kızları su almaya geliyorlar.
7Yakup, "Akşama daha çok var" dedi, "Sürülerin toplanma vakti değil. Davarlarınızı suvarın, götürüp otlatın."
8Çobanlar, "Bütün sürüler toplanmadan, kuyunun ağzındaki taşı yuvarlamadan olmaz" dediler, "Ancak o zaman davarları suvarabiliriz."
9Yakup onlarla konuşurken Rahel babasının davarlarını getirdi. Rahel çobanlık yapıyordu.
32Çoban olduğunuzu, hayvancılık yaptığınızı, bu yüzden davarlarınızla sığırlarınızı ve her şeyinizi birlikte getirdiğinizi anlatayım.
16Çok güzel bir genç kızdı. Ona erkek eli değmemişti. Pınara gitti, testisini doldurup geri döndü.
1Yusuf oğlu Manaşşenin boylarından Manaşşe oğlu Makir oğlu Gilat oğlu Hefer oğlu Selofhatın Mahla, Noa, Hogla, Milka, Tirsa adındaki kızları, Buluşma Çadırının girişinde Musanın, Kâhin Elazarın, önderlerin ve bütün topluluğun önüne gelip şöyle dediler:
22Bunun üzerine firavun bütün halkına buyruk verdi: "Doğan her İbrani erkek çocuk Nil'e atılacak, kızlar sağ bırakılacak."
16Oradan RABbin Musaya, "Halkı bir araya topla, onlara su vereceğim" dediği kuyuya, Beere doğru yol aldılar.
10Selofhatın kızları Mahla, Tirsa, Hogla, Milka, Noa, RABbin Musaya verdiği buyruk uyarınca davranarak amcalarının oğullarıyla evlendiler.
2Irmaktan güzel ve semiz yedi inek çıktı. Sazlar arasında otlamaya başladılar.