Çikis 4:10
Musa RABbe, "Aman, ya Rab!" dedi, "Ben kulun ne geçmişte, ne de benimle konuşmaya başladığından bu yana iyi bir konuşmacı oldum. Çünkü dili ağır, tutuk biriyim."
Musa RABbe, "Aman, ya Rab!" dedi, "Ben kulun ne geçmişte, ne de benimle konuşmaya başladığından bu yana iyi bir konuşmacı oldum. Çünkü dili ağır, tutuk biriyim."
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
30Musa RAB'bin huzurunda, "Ben iyi konuşan biri değilim" diye karşılık verdi, "Firavun beni nasıl dinler?"
11RAB, "Kim ağız verdi insana?" dedi, "İnsanı sağır, dilsiz, görür ya da görmez yapan kim? Ben değil miyim?
12Şimdi git! Ben konuşmana yardımcı olacağım. Ne söylemen gerektiğini sana öğreteceğim."
13Musa, "Aman, ya Rab!" dedi, "Ne olur, benim yerime başkasını gönder."
14RAB Musaya öfkelendi ve, "Ağabeyin Levili Harun var ya!" dedi, "Bilirim, o iyi konuşur. Hem şu anda seni karşılamaya geliyor. Seni görünce sevinecek.
15Onunla konuş, ne söylemesi gerektiğini anlat. İkinizin konuşmasına da yardımcı olacak, ne yapacağınızı size öğreteceğim.
16O sana sözcülük edecek, senin yerine halkla konuşacak. Sen de onun için Tanrı gibi olacaksın.
12Ama Musa, "İsrailliler beni dinlemedikten sonra, firavun nasıl dinler?" diye karşılık verdi, "Zaten iyi konuşan biri değilim." dudakları sünnetsiz bir adamım." Aynı ifade 6:30da da geçer.
1Musa, "Ya bana inanmazlarsa?" dedi, "Sözümü dinlemez, 'RAB sana görünmedi' derlerse, ne olacak?"
2RAB, "Elinde ne var?" diye sordu. Musa, "Değnek" diye yanıtladı.
10Şimdi gel, halkım İsraili Mısırdan çıkarmak için seni firavuna göndereyim."
11Musa, "Ben kimim ki firavuna gidip İsraillileri Mısırdan çıkarayım?" diye karşılık verdi.
9Musa bunları İsraillilere anlattı, ama umutları kırıldığı ve ağır baskı altında oldukları için onu dinlemediler.
10RAB Musaya, "Git, Mısır Firavununa İsraillileri ülkesinden salıvermesini söyle" dedi.
6Bunun üzerine, "Ah, Egemen RAB, konuşmayı bilmiyorum, çünkü gencim" diye karşı çıktım.
7RAB, " 'Gencim' deme" dedi, "Seni göndereceğim herkese gidecek, sana buyuracağım her şeyi söyleyeceksin.
15Musa, "Bütün insan ruhlarının Tanrısı RAB bu topluluğa bir önder atasın" diye karşılık verdi,
13Musa, "Mısırlılar bunu duyacak" diye karşılık verdi, "Çünkü bu halkı gücünle onların arasından sen çıkardın.
2Tanrı ayrıca Musaya, "Ben Yahveyim" dedi,
11RABbe, "Kuluna neden kötü davrandın?" dedi, "Seni hoşnut etmeyen ne yaptım ki, bu halkın yükünü bana yüklüyorsun?
7Ama kulum Musa öyle değildir.O bütün evimde sadıktır.
8Onunla bilmecelerle değil,Açıkça, yüzyüze konuşurum.O RABbin suretini görüyor.Öyleyse kulum Musayı yermekten korkmadınız mı?"
12Musa RABbe şöyle dedi: "Bana, 'Bu halka öncülük et' diyorsun, ama kimi benimle göndereceğini söylemedin. Bana, 'Seni adınla tanıyorum, senden hoşnudum' demiştin.
1RAB Musaya şöyle dedi:
4RAB Tanrı Musanın yaklaştığını görünce, çalının içinden, "Musa, Musa!" diye seslendi. Musa, "Buyur!" diye yanıtladı.
1RAB Musaya şöyle dedi:
4Musa, "Bu halka ne yapayım?" diye RABbe feryat etti, "Neredeyse beni taşlayacaklar."
23RAB, "Elim kısaldı mı?" diye yanıtladı, "Sana söylediklerimin yerine gelip gelmeyeceğini şimdi göreceksin."
1RAB, "Bak, seni firavuna karşı Tanrı gibi yaptım" dedi, "Ağabeyin Harun senin peygamberin olacak.
22Musa RABbe döndü ve, "Ya Rab, niçin bu halka kötü davrandın?" dedi, "Beni bunun için mi gönderdin?
23Senin adına firavunla konuşmaya gittim gideli firavun bu halka kötü davranıyor. Sen de kendi halkını kurtarmak için hiçbir şey yapmadın."
11Musa Tanrısı RABbe yalvardı: "Ya RAB, niçin kendi halkına karşı öfken alevlensin? Onları Mısırdan büyük kudretinle, güçlü elinle çıkardın.
26RAB Musayla Haruna da, "Bu kötü topluluk ne zamana dek bana söylenecek?" dedi, "Bana söylenen İsrail halkının yakınmalarını duydum.
1RAB Musaya, "İsraillilere söyle, dönsünler" dedi, "Pi- Hahirot yakınlarında, Migdol ile deniz arasında, Baal-Sefonun karşısında deniz kıyısında konaklasınlar.
3Musayla Harun firavunun yanına varıp şöyle dediler: "İbranilerin Tanrısı RAB diyor ki, 'Ne zamana dek alçakgönüllü olmayı reddedeceksin? Halkımı salıver, bana tapsınlar.
9RAB Musaya, "Bu halkın ne inatçı olduğunu biliyorum" dedi,
7RAB Musaya, "Değneği al" dedi, "Sen ve ağabeyin Harun topluluğu toplayın. Halkın gözü önünde su fışkırması için kayaya buyruk verin. Onlar da hayvanları da içsin diye kayadan onlara su çıkaracaksınız."
10RAB Musaya şöyle dedi:
28RAB Mısırda Musayla konuştuğunda, ona, "Ben RABbim" dedi, "Sana söylediğim her şeyi Mısır Firavununa ilet."
8RAB Musayla Haruna şöyle dedi:
1RAB Musaya şöyle dedi:
1RAB Musaya, "Firavunun yanına git" dedi, "Belirtilerimi aralarında göstermek için firavunla görevlilerini inatçı yaptım.
1RAB Musaya şöyle dedi:
16ve ona de ki, 'Halkımı salıver, çölde bana tapsınlar, demem için İbranilerin Tanrısı RAB beni sana gönderdi. Ama sen şu ana kadar kulak asmadın.
20RAB Musaya şöyle dedi: "Sabah erkenden kalk, firavun ırmağa inerken onu karşıla ve şöyle de: 'RAB diyor ki, halkımı salıver, bana tapsınlar.
9RAB Musaya, "Sana koyu bir bulut içinde geleceğim" dedi, "Öyle ki, seninle konuşurken halk işitsin ve her zaman sana güvensin." Musa halkın söylediklerini RABbe iletti.
1RAB Musaya şöyle dedi:
44RAB Musaya, "Bu topluluğun arasından ayrılın da onları birden yok edeyim" dedi. Musayla Harun yüzüstü yere kapandılar.
31Musa gördüklerine şaştı. Daha yakından bakmak için yaklaştığında, Rab ona şöyle seslendi: 'Senin atalarının Tanrısı, İbrahimin, İshakın ve Yakupun Tanrısı benim.' Korkuyla titreyen Musa bakmaya cesaret edemedi.