Çikis 4:3
RAB, "Onu yere at" dedi. Musa değneğini yere atınca, değnek yılan oldu. Musa yılandan kaçtı.
RAB, "Onu yere at" dedi. Musa değneğini yere atınca, değnek yılan oldu. Musa yılandan kaçtı.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
4RAB, "Elini uzat, kuyruğundan tut" dedi. Musa elini uzatıp kuyruğunu tutunca yılan yine değnek oldu.
1Musa, "Ya bana inanmazlarsa?" dedi, "Sözümü dinlemez, 'RAB sana görünmedi' derlerse, ne olacak?"
2RAB, "Elinde ne var?" diye sordu. Musa, "Değnek" diye yanıtladı.
8RAB Musayla Haruna şöyle dedi:
9"Firavun size, 'Bir mucize yapın' dediğinde, söyle Haruna, değneğini alıp firavunun önüne atsın. Değnek yılan olacak."
10Böylece Musayla Harun firavunun yanına gittiler ve RABbin buyurduğu gibi yaptılar. Harun değneğini firavunla görevlilerinin önüne attı. Değnek yılan oluverdi.
12Her biri değneğini attı, değnekler yılan oldu. Ancak Harunun değneği onların değneklerini yuttu.
6Bunun üzerine RAB halkın arasına zehirli yılanlar gönderdi. Yılanlar ısırınca İsraillilerden birçok kişi öldü.
7Halk Musaya gelip, "RABden ve senden yakınmakla günah işledik. Yalvar da, RAB aramızdan yılanları kaldırsın" dedi. Bunun üzerine Musa halk için yalvardı.
8RAB Musaya, "Bir yılan yap ve onu bir direğin üzerine koy. Isırılan herkes ona bakınca yaşayacaktır" dedi.
9Böylece Musa tunç bir yılan yaparak direğin üzerine koydu. Yılan tarafından ısırılan kişiler tunç yılana bakınca yaşadı.
15"Sabah git, firavun Nile inerken onu karşılamak için ırmak kıyısında bekle. Yılana dönüşen değneği eline al
9Musa kendisine verilen buyruk uyarınca değneği RABbin önünden aldı.
17Bu değneği eline al, çünkü belirtileri onunla gerçekleştireceksin."
8RAB Musayla Haruna, "Yanınıza iki avuç dolusu ocak kurumu alın" dedi, "Musa kurumu firavunun önünde göğe doğru savursun.
16RAB Musaya şöyle dedi: "Haruna de ki, 'Değneğini uzatıp yere vur, yerdeki toz sivrisineğe dönüşsün, bütün Mısırı kaplasın.' "
17Öyle yaptılar. Harun elindeki değneği uzatıp yere vurunca, insanlarla hayvanların üzerine sivrisinekler üşüştü. Mısırda yerin bütün tozu sivrisineğe dönüştü.
5"Haruna de ki, 'Elindeki değneği ırmakların, kanalların, havuzların üzerine uzatıp kurbağaları çıkart; Mısırı kurbağalar kaplasın.' "
6Böylece Harun elini Mısırın suları üzerine uzattı; kurbağalar çıkıp Mısırı kapladı.
7Ancak büyücüler de kendi büyüleriyle aynı şeyi yaptılar ve ülkeye kurbağaları saldılar.
20Böylece Musa karısını, oğullarını eşeğe bindirdi; Tanrının buyurduğu değneği de eline alıp Mısıra doğru yola çıktı.
21RAB Musaya, "Mısıra döndüğünde, sana verdiğim güçle bütün şaşılası işleri firavunun önünde yapmaya bak" dedi, "Ama ben onu inatçı yapacağım. Halkı salıvermeyecek.
22RAB Musaya, "Elini göğe doğru uzat" dedi, "Mısırın her yerine, insanların, hayvanların, kırdaki bütün bitkilerin üzerine dolu yağsın."
23Musa değneğini göğe doğru uzatınca RAB gök gürlemeleri ve dolu gönderdi. Yıldırım düştü. RAB Mısıra dolu yağdırdı.
3"Çok garip" diye düşündü, "Gidip bir bakayım, çalı neden tükenmiyor!"
4RAB Tanrı Musanın yaklaştığını görünce, çalının içinden, "Musa, Musa!" diye seslendi. Musa, "Buyur!" diye yanıtladı.
5Tanrı, "Fazla yaklaşma" dedi, "Çarıklarını çıkar. Çünkü bastığın yer kutsal topraktır.
10Böylece Musayla Harun ocak kurumu alıp firavunun önünde durdular. Musa kurumu göğe doğru savurdu. İnsanlarda ve hayvanlarda irinli çıbanlar çıktı.
20Musayla Harun RABbin buyurduğu gibi yaptılar. Harun firavunla görevlilerinin gözü önünde değneğini kaldırıp ırmağın sularına vurdu. Bütün sular kana dönüştü.
15Firavun olayı duyunca Musayı öldürtmek istedi. Ancak Musa ondan kaçıp Midyan yöresine gitti. Bir kuyunun başında otururken
31Musa gördüklerine şaştı. Daha yakından bakmak için yaklaştığında, Rab ona şöyle seslendi: 'Senin atalarının Tanrısı, İbrahimin, İshakın ve Yakupun Tanrısı benim.' Korkuyla titreyen Musa bakmaya cesaret edemedi.
13RAB Musaya şöyle dedi:
14Musa çölde yılanı nasıl yukarı kaldırdıysa, İnsanoğlunun da öylece yukarı kaldırılması gerekir.
5RAB Musaya, "Halkın önüne geç" dedi, "Birkaç İsrail ileri gelenini ve Nile vurduğun değneği de yanına alıp yürü.
16Sen değneğini kaldır, elini denizin üzerine uzat. Sular yarılacak ve İsrailliler kuru toprak üzerinde yürüyerek denizi geçecekler.
26RAB Musaya, "Elini denizin üzerine uzat" dedi, "Sular Mısırlıların, savaş arabalarının, atlılarının üzerine dönsün."
27Musa elini denizin üzerine uzattı. Sabaha karşı deniz olağan haline döndü. Mısırlılar sulardan kaçarken RAB onları denizin ortasında silkip attı.
9"Bu iki belirtiye de inanmaz, sözünü dinlemezlerse, Nilden biraz su alıp kuru toprağa dök. Irmaktan aldığın su toprakta kana dönecek."
10RAB Musaya, "Git, Mısır Firavununa İsraillileri ülkesinden salıvermesini söyle" dedi.
11Musa RABbin buyruğu uyarınca davrandı.
44RAB Musaya, "Bu topluluğun arasından ayrılın da onları birden yok edeyim" dedi. Musayla Harun yüzüstü yere kapandılar.
13Musa, "Mısırlılar bunu duyacak" diye karşılık verdi, "Çünkü bu halkı gücünle onların arasından sen çıkardın.
6Sonra, "Elini koynuna koy" dedi. Musa elini koynuna koydu. Çıkardığı zaman eli bir deri hastalığına yakalanmış, kar gibi bembeyaz olmuştu.
33"Sonra Rab, 'Çarıklarını çıkar! Çünkü bastığın yer kutsal topraktır' dedi.
14Bunun üzerine RAB Tanrı yılana,"Bu yaptığından ötürüBütün evcil ve yabanıl hayvanlarınEn lanetlisi sen olacaksın" dedi,"Karnının üzerinde sürünecek,Yaşamın boyunca toprak yiyeceksin.