Çikis 9:19
Şimdi buyruk ver, hayvanların ve kırda neyin varsa hepsi sığınaklara konsun. Dolu yağınca, eve getirilmeyen, kırda kalan bütün insanlarla hayvanlar ölecek.' "
Şimdi buyruk ver, hayvanların ve kırda neyin varsa hepsi sığınaklara konsun. Dolu yağınca, eve getirilmeyen, kırda kalan bütün insanlarla hayvanlar ölecek.' "
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
17Hâlâ halkımı salıvermiyor, onlara üstünlük taslıyorsun.
18Bu yüzden, yarın bu saatlerde Mısıra tarihinde görülmemiş ağır bir dolu yağdıracağım.
20Firavunun görevlileri arasında RABbin uyarısından korkanlar köleleriyle hayvanlarını çabucak evlerine getirdiler.
21RABbin uyarısını önemsemeyenler ise köleleriyle hayvanlarını tarlada bıraktı.
22RAB Musaya, "Elini göğe doğru uzat" dedi, "Mısırın her yerine, insanların, hayvanların, kırdaki bütün bitkilerin üzerine dolu yağsın."
23Musa değneğini göğe doğru uzatınca RAB gök gürlemeleri ve dolu gönderdi. Yıldırım düştü. RAB Mısıra dolu yağdırdı.
24Şiddetli dolu yağıyor, sürekli şimşek çakıyordu. Mısır Mısır olalı böylesi bir dolu görmemişti.
25Dolu Mısırda insandan hayvana dek kırdaki her şeyi, bütün bitkileri mahvetti, bütün ağaçları kırdı.
26Yalnız İsraillilerin yaşadığı Goşen bölgesine dolu düşmedi.
2Salıvermeyi reddeder, onları tutmakta diretirsen,
3RABbin eli kırlardaki hayvanlarınızı -atları, eşekleri, develeri, sığırları, davarları- büyük kırıma uğratarak sizi cezalandıracak.
4RAB İsraillilerle Mısırlıların hayvanlarına farklı davranacak. İsraillilerin hayvanlarından hiçbiri ölmeyecek.' "
5RAB zamanı da belirleyerek, "Yarın ülkede bunu yapacağım" dedi.
6Ertesi gün RAB dediğini yaptı: Mısırlıların hayvanları büyük çapta öldü. Ama İsraillilerin hayvanlarından hiçbiri ölmedi.
7Firavun adam gönderdi, İsraillilerin bir tek hayvanının bile ölmediğini öğrendi. Öyleyken, inat etti ve halkı salıvermedi.
8RAB Musayla Haruna, "Yanınıza iki avuç dolusu ocak kurumu alın" dedi, "Musa kurumu firavunun önünde göğe doğru savursun.
9Kurum bütün Mısırın üzerinde ince bir toza dönüşecek; ülkenin her yanındaki insanların, hayvanların bedenlerinde irinli çıbanlar çıkacak."
12RAB Musaya, "Elini Mısırın üzerine uzat" dedi, "Çekirge yağsın; ülkenin bütün bitkilerini, doludan kurtulan her şeyi yesinler."
15Toprağın üzerini öyle kapladılar ki, ülke kapkara kesildi. Bütün bitkileri, dolunun zarar vermediği ağaçlarda kalan meyvelerin hepsini yediler. Mısırın hiçbir yerinde, ne ağaçlarda, ne de kırdaki bitkilerde yeşillik kalmadı.
4Halkımı salıvermeyi reddedersen, yarın ülkene çekirgeler göndereceğim.
5Yeryüzünü öylesine kaplayacaklar ki, toprak görünmez olacak. Doludan kurtulan ürünlerinizi, kırda biten bütün ağaçlarınızı yiyecekler.
6Evlerine, bütün görevlilerinin, bütün Mısırlıların evlerine çekirge dolacak. Ne babaların, ne ataların ömürlerince böylesini görmediler.' " Sonra Musa dönüp firavunun yanından ayrıldı.
32Ama buğday ve kızıl buğday henüz bitmediği için zarar görmemişti.
33Musa firavunun yanından ayrılıp kentten çıktı. Ellerini RABbe uzattı. Gök gürlemesi ve dolu durdu, yağmur dindi.
34Firavun yağmurun, dolunun, gök gürlemesinin kesildiğini görünce, yine günah işledi. Hem kendisi, hem görevlileri inat ettiler.
5Tahtında oturan firavunun ilk çocuğundan, değirmendeki kadın kölenin ilk çocuğuna kadar, hayvanlar dahil Mısırdaki bütün ilk doğanlar ölecek.
6Bütün Mısırda benzeri ne görülmüş, ne de görülecek büyük bir feryat kopacak.
17Yerleşmek üzere Mısıra gitmeye kararlı olan herkes kılıçtan, kıtlıktan, salgın hastalıktan ölecek. Başlarına getireceğim felaketten kurtulup sağ kalan olmayacak.'
14Yoksa bu kez senin, görevlilerinin, halkının üzerine bütün belalarımı yağdıracağım. Öyle ki, bu dünyada benim gibisi olmadığını öğrenesin.
15Çünkü elimi kaldırıp seni ve halkını salgın hastalıkla vurmuş olsaydım, yeryüzünden silinmiş olurdun.
28RABbe dua edin, yeter bu gök gürlemeleri ve dolu. Sizi salıvereceğim, artık burada kalmayacaksınız."
29Musa, "Kentten çıkınca, ellerimi RABbe uzatacağım" dedi, "Gök gürlemeleri duracak, artık dolu yağmayacak. Böylece dünyanın RABbe ait olduğunu bileceksin.
19"O ülkeye salgın hastalık gönderir, kan dökerek öfkemi yağdırır, oradaki insanları ve hayvanları yok edersem;
8İnsanlardan hayvanlara dekMısırda ilk doğanları öldürdü.
9Ey Mısır, senin orta yerinde,Firavunla bütün görevlilerineBelirtiler, şaşılası işler gösterdi.
29Gece yarısı RAB tahtında oturan firavunun ilk çocuğundan zindandaki tutsağın ilk çocuğuna kadar Mısırdaki bütün insanların ve hayvanların ilk doğanlarını öldürdü.
30O gece firavunla görevlileri ve bütün Mısırlılar uyandı. Büyük feryat koptu. Çünkü ölüsü olmayan ev yoktu.
48Büyükbaş hayvanlarını kırgına,Küçükbaş hayvanlarını yıldırıma teslim etti.
12"O gece Mısırdan geçeceğim. Hem insanların hem de hayvanların bütün ilk doğanlarını öldüreceğim. Mısırın bütün ilahlarını yargılayacağım. Ben RABbim.
19RAB rüzgarı çok şiddetli batı rüzgarına döndürdü. Rüzgar çekirgeleri sürükleyip Kızıldenize döktü. Mısırda tek çekirge kalmadı.
11Gelip Mısırı bozguna uğratacak. Ölüm için ayrılanlar ölüme, Sürgün için ayrılanlar sürgüne, Kılıç için ayrılanlar kılıca gidecek.
1RAB Musaya, "Firavunun ve Mısırın başına bir bela daha getireceğim" dedi, "O zaman gitmenize izin verecek, sizi buradan adeta kovacak.
21Halkımı salıvermezsen senin, görevlilerinin, halkının, evlerinin üzerine atsineği yağdıracağım. Mısırlıların evleri ve üzerinde yaşadıkları topraklar atsinekleriyle dolup taşacak.
33İsraillilerin ülkeyi hemen terk etmesi için Mısırlılar diretti. "Yoksa hepimiz öleceğiz!" diyorlardı.
1Mısırla ilgili bildiri: İşte RAB hızla yol alan buluta binmiş Mısıra geliyor!Mısır putları Onun önünde titriyor,Mısırlıların yüreği hopluyor.
21İnsanların üzerine gökten tanesi yaklaşık kırk kilo ağırlığında iri dolu yağdı. Dolu belası öyle korkunçtu ki, insanlar bu yüzden Tanrı'ya küfrettiler.