Yesaya 51:19
Başına çifte felaket geldi, kim başsağlığı dileyecek?Yıkım ve kırım, kıtlık ve kılıç.Nasıl avutayım seni?
Başına çifte felaket geldi, kim başsağlığı dileyecek?Yıkım ve kırım, kıtlık ve kılıç.Nasıl avutayım seni?
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
18Doğurduğun bunca oğuldan sana yol gösteren yok,Elinden tutan da yok büyüttüğün bunca oğuldan.
16"Ağlıyorum bunlara,Gözlerimden yaşlar boşanıyor;Çünkü beni avutan,Canımı tazeleyen benden uzak.Çocuklarım şaşkına döndü,Çünkü düşmanım üstün çıktı."
17Siyon ellerini açmış,Ama onu avutan yok.RAB Yakup soyuna karşı buyruk verdi,Komşuları ona hasım olsun, dedi.Yeruşalim aralarında paçavraya döndü.
20Oğulların baygın, ağa düşmüş ahular gibiHer sokak başında yatıyor.RABbin öfkesine deTanrının azarlayışına da doymuşlar.
21O zaman içinden,'Kim doğurdu bunları bana?' diyeceksin,'Çocuklarımı yitirmiştim, doğuramıyordum.Sürgüne gönderilmiş, dışlanmıştım.Öyleyse bunları kim büyüttü?Yapayalnız kalmıştım,Nereden çıkıp geldi bunlar?' "
4Bunun için dedim ki,"Beni yalnız bırakın, acı acı ağlayayım.Halkımın uğradığı yıkımdan ötürüBeni avutmaya kalkmayın."
5"Kim acıyacak sana, ey Yeruşalim?Kim yas tutacak senin için?Hal hatır sormak içinKim yolundan dönüp sana gelecek?
11Halkı inleyip ekmek arıyor,Yeniden güçlerine kavuşmak içinDeğerli neleri varsa ekmekle değiştiler;"Bak da gör, ya RAB, ne kadar sefil oldum."
12"Ey sizler, yoldan geçenler,Sizin için önemi yok mu bunun?Bakın da görün, başıma gelen dert gibisi var mı?Öyle bir dert ki, RAB öfkesinin alevlendiği günBaşıma yağdırdı onu. başınıza da gelmesin."
9Neden öyle hıçkıra hıçkıra ağlıyorsun şimdi?Doğuran kadın gibi neden acı çekiyorsun?Kralın olmadığı için mi,Öğütçün öldüğü için mi?
10Doğuran kadın gibi ağrı çek, acıyla kıvran, ey Siyon halkı.Şimdi kentten çıkıp kırlarda konaklayacaksın.Babile gidecek,Orada özgürlüğe kavuşacaksın.RAB seni orada kurtaracak düşmanlarının elinden.
15Neden haykırıyorsun yarandan ötürü?Yaran şifa bulmaz.Suçlarının çokluğu ve sayısız günahın yüzündenGetirdim bunları başına.
26Siyon'un kapıları ah çekip yas tutacak;Kent, yerde oturan,Terk edilmiş bir kadın gibi olacak.
1O kent ki, insan doluydu,Nasıl da tek başına kaldı şimdi!Büyüktü uluslar arasında,Dul kadına döndü!Soyluydu iller arasında,Angarya altına düştü!
2Geceleyin acı acı ağlıyor,Yanaklarında gözyaşı;Avutan tek kişi bile yokBunca oynaşı arasında.Dostları ona hainlik etti,Düşman oldu.
3Yahuda acı çekip ağır kölelik ettikten sonraSürgün edildi,Ulusların arasında oturuyor,Ama rahat bulamıyor.O sıkıntıdayken ardına düşenler ona yetişti.
4Siyona giden yollar yas tutuyor,Çünkü bayramlara gelen yok.Bütün kapıları ıssız, kâhinleri inliyor,Erden kızları sıkıntıda, kendisi de acı çekiyor.
5Hasımları başa geçti, düşmanları rahat içinde.Çok isyan ettiği için RAB ona acı çektiriyor,Yavruları hasımlarının gözü önünde sürgüne gitti.
26Ey halkım, çula sarın,Kül içinde yuvarlan.Biricik oğul için yas tutar gibiAcı acı dövün.Çünkü yok edici ansızın gelecek üzerimize.
9Yedi çocuklu kadınBayılıp son soluğunu verecek;Daha gündüzken güneşi batacak,Utandırılıp alçaltılacak.Sağ kalanları düşmanlarının önündeKılıca teslim edeceğim."Böyle diyor RAB.
7Seni kim görse kaçacak.'Harabeye döndü Ninova' diyecekler, 'Kim dövünecek onun için?Nereden bulalım onu avutacak birilerini?' "
9Kirliliği eteklerindeydi,Sonunu düşünmedi;Bu yüzden düşüşü korkunç oldu,Avutanı yok."Ya RAB, düşkün halimi gör,Çünkü düşmanım kazandı!"
19Siyondan ağlama sesi duyuluyor:'Yıkıma uğradık!Büyük utanç içindeyiz,Çünkü ülkemizi terk ettik,Evlerimiz yerle bir oldu.' "
20Ey kadınlar, RABbin sözünü dinleyin!Ağzından çıkan her söze kulak verin.Kızlarınıza yas tutmayı,Komşunuza ağıt yakmayı öğretin.
31Sancı çeken kadının haykırışını,İlk çocuğunu doğuran kadının çektiği acıyı,Ellerini uzatmış, soluğu kesilmiş Siyon kızının,"Eyvah! Katillerin karşısında bayılıyorum"Diye haykırdığını işitir gibi oldum.
19"Çünkü yıkılmış, viraneye dönmüştün,Ülken yerle bir olmuştu.Ama şimdi halkına dar geleceksin,Seni harap etmiş olanlar senden uzak duracaklar.
11Gözlerim tükenmekte ağlamaktan,İçim kanıyor;Halkımın yıkımındanYüreğim sızlıyor,Çünkü kent meydanlarında çocuklarla bebekler bayılmakta.
12Kent meydanlarında yaralılar gibi bayılıpCan çekişirken annelerinin bağrında,"Ekmekle şarap nerede?" diye soruyorlar annelerine.
13Senin için ne diyeyim?Ey Yeruşalim kızı, seni neye benzeteyim?Ey Siyonun erden kızı, sana neyi örnek göstereyim deSeni avutayım?Sendeki gedik deniz kadar büyük,Kim sana şifa verebilir?
20"Bak, ya RAB, gör! Kime böyle yaptın?Kadınlar çocuklarını, sevgili yavrularını mı yesin?Kâhinle peygamber Rabbin Tapınağında mı öldürülsün?
21Gençler, yaşlılar sokaklarda, yerlerde yatıyor,Kılıçtan geçirildi erden kızlarımla gençlerim,Öfkelendiğin gün öldürdün onları, acımadan boğazladın.
22Bir bayram günü davet eder gibiBeni dehşete düşürenleri davet ettin her yandan.RAB'bin öfkelendiği gün kaçıp kurtulan,Sağ kalan olmadı.Sevgiyle büyüttüğüm çocuklarımıDüşmanım yok etti."
21Sana dost olması için yetiştirdiğin kişileriRAB başına yönetici atayınca ne diyeceksin?Doğuran kadının çektiği sancı gibiSeni de ağrı tutmayacak mı?
22Orada sağ bırakılacak kimi oğullarınız, kızlarınız olacak, çıkıp yanınıza gelecekler. Onların davranışlarını ve yaptıklarını görünce, Yeruşalimin başına getirdiğim yıkımdan ve her tür felaketten avuntu bulacaksınız.
10Öyleyken tutsak düştü, halkı sürüldü.Yavruları köşe başlarında paramparça edildi. Soyluları için kura çekildi,Zincire vuruldu ileri gelenleri.
10Merhametli kadınlar çocuklarını elleriyle pişirdiler,Halkım kırılırken yiyecek oldu bu kendilerine.
23Ey sen, Lübnanda yaşayan,Yuvasını sedir ağacından kuran adam!Sana doğuran kadın gibi acılar, sancılar geldiğinde,Nasıl da inleyeceksin!" sanılıyor. Masoretik metin "Acınacaksın".
19Yahudayı büsbütün mü reddettin?Siyondan tiksiniyor musun?Neden şifa bulmayacak kadar yaraladın bizi?Esenlik bekledik, iyilik gelmedi.Şifa umduk, yılgınlık bulduk.
12Anneniz büyük utanca boğulacak,Sizi doğuranın yüzü kızaracak.Ulusların en önemsizi,Kurak, bozkır, çöl olacak.
17"Onlara de ki, " 'Gözlerim gece gündüzDurmadan gözyaşı döksün,Çünkü erden kızım, halkımAğır bir yara aldı,Ezici bir darbe yedi.
10Yıkıldı, yerle bir oldu, viraneye döndü Ninova.Eriyor yürekler, Bükülüyor dizler, titriyor bedenler,Herkesin beti benzi soluyor.
19Yaramdan ötürü vay başıma gelen!Derdim iyileşmez!Ama, 'Dert benim derdim,Dayanmalıyım' dedim.
18Üzüntüm avutulamaz,Yüreğim baygın,
8Bu kenti viraneye çevirecek, alay konusu edeceğim; oradan her geçen şaşkın şaşkın bakıp başına gelen belalardan ötürü onunla alay edecek.
9Bir gün içinde ikisi birden başına gelecek:Çok sayıda büyüye, etkili muskalarına karşınHem dul kalacak,Hem evlat acısını alabildiğine yaşayacaksın.
4Verimli vadilerinle ne kadar övünüyorsun,Ey dönek kız!Servetine güvenerek,'Bana kim saldırabilir?' diyorsun.
14Yiyecek, ama doymayacaksınız.Aç kalacak karnınız,Biriktireceksiniz, ama saklayamayacaksınız.Koruyabildiğinizi kılıçla yok edeceğim.
2"Düştü erden kız İsrail,Bir daha kalkamaz,Serilmiş kendi toprağına,Kaldıran yok."
13Çocuğunu avutan bir anne gibi avutacağım sizi,Yeruşalimde avuntu bulacaksınız.
12Çocuklarını büyütseler bile,Çocuklarından edeceğim onları,Kimse kalmayıncaya dek;Evet, vay başlarına,Onları terk ettiğimde!