Yeremya 5:27
Kuş dolu bir kafes nasılsa,Onların evleri de hileyle dolu.Bu sayede güçlenip zengin oldular,
Kuş dolu bir kafes nasılsa,Onların evleri de hileyle dolu.Bu sayede güçlenip zengin oldular,
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
26"Halkım arasında kötü kişiler var.Kuş avlamak için pusuya yatanlar gibiTuzak kuruyor, insan yakalıyorlar.
28Semirip parladılar,Yaptıkları kötülüklerle sınırı aştılar.Kazanabilecekleri halde öksüzün davasına bakmıyor,Yoksulun hakkını savunmuyorlar.
17Kuşların gözü önünde ağ sermek boşunadır.
18Başkasına pusu kuran kendi kurduğu pusuya düşer.Yalnız kendi canıdır tuzağa düşürdüğü.
19Haksız kazanca düşkün olanların sonu böyledir.Bu düşkünlük onları canlarından eder.
9Evini haksız kazançla dolduranın,Felaketten kaçmak için yuvasını yüksek yere kuranın vay haline!
12Kentin zenginleri zorba,Halkı da yalancıdır.Dillerinden aldatıcı sözler dökülür.
11Yumurtlamadığı yumurtaların üzerinde oturan keklik nasılsa,Haksız servet edinen kişi de öyledir.Yaşamının ortasında serveti onu bırakır,Yaşamının sonunda kendisi aptal çıkar.
3Kötülük yapmakta elleri ne becerikli!Önderler armağan istiyor, yargıçlar rüşvet alıyor.Güçlüler her istediklerini zorla yaptırıyor,Düzen üstüne düzen kuruyorlar.
18Evini güve kozası gibi inşa eder,Bekçinin kurduğu çardak gibi.
9Gizli yerlerde pusuya yatarÇalılıktaki aslan gibi,Kapmak için mazlumu beklerVe ağına düşürüp yakalar.
5Servet göz açıp kapayana dek yok olur,Kanatlanıp kartal gibi göklere uçar.
6Bu yüzden gurur onların gerdanlığı,Zorbalık onları örten bir giysi gibidir.
7Şişmanlıktan gözleri dışarı fırlar,İçleri kötülük kazanı gibi kaynar.
5Dost dostu aldatıyor,Kimse gerçeği söylemiyor.Dillerine yalan söylemeyi öğrettiler,Suç işleye işleye yorgun düştüler.
6Sen, ey Yeremya,Aldatıcılığın ortasında yaşıyorsun.Aldatıcılıkları yüzündenBeni tanımak istemiyorlar."Böyle diyor RAB.
11Yoksulu ezdiğiniz,Ondan zorla buğday kopardığınız içinYaptığınız yontma taş evlerde oturmayacak,Diktiğiniz güzel bağların şarabını içmeyeceksiniz.
12Çünkü isyanlarınızın çok,Günahlarınızın sayısız olduğunu biliyorum,Ey doğru kişiye baskı yapan,Rüşvet alan,Mahkemede mazlumun hakkını yiyenler!
3"Kralı kötülükleriyle,Önderleri yalanlarıyla sevindiriyorlar.
5Başkasını pohpohlayan kişi,Ona tuzak kurar.
6Kötünün başkaldırısı kendine tuzak olur,Doğru kişiyse ezgi söyler ve sevinir.
6Doğru kişinin evi büyük hazine gibidir,Kötünün geliriyse sıkıntı kaynağıdır.
2Göz diktikleri tarlaları zorla alır, evlere el koyarlar.Birini evinden, bir başkasını mirasından ederler.
13"Küçük büyük herkes kazanç peşinde,Peygamberler, kâhinler, hepsi halkı aldatıyor.
11Yıkıcılık kentin göbeğinde,Zorbalık, hile eksilmez meydanından.
7Ağzı lanet, hile ve zulüm dolu,Dilinin altında kötülük ve fesat saklı.
35Fesada gebe kalıp kötülük doğururlar,İçleri yalan doludur."
18Ama onların evlerini iyilikle dolduran Oydu.Bunun için kötülerin öğüdü benden uzak olsun.
5Tuzak kurulmamışsa,Yerdeki kapana kuş düşer mi?İçine bir şey düşmedikçeKapan yerden fırlar mı?
27Kazanca düşkün kişi kendi evine sıkıntı verir,Rüşvetten nefret edense rahat yaşar.
28Evet, soyguncu gibi pusuda beklerVe birçok erkeği yoldan çıkarır.
5Birbirlerini kötülük yapmaya iter,Gizli tuzaklar tasarlarken,"Kim görecek?" derler.
15Yoksul halkı yöneten kötü kişiKükreyen aslan, saldırgan ayı gibidir.
13Güneşin altında acı bir kötülük gördüm:Sahibinin zararına biriktirilenVe bir talihsizlikle yok olup giden servet.Böyle bir servet sahibi baba olsa bile,Oğluna bir şey bırakamaz.
8Yuvasından uzak kalan kuş nasılsa,Yurdundan uzak kalan insan da öyledir.
27Yöneticileri avını parçalayan kurt gibidir. Haksız kazanç elde etmek için kan döküyor, canlara kıyıyorlar.
10Kötü adamların evleriHaksızca kazanılmış servetlerle dolu,Bilmiyor muyum sanıyorsunuz?Eksik ölçek lanetlidir.
22Sen üzerlerine ansızın akıncılar gönderdiğinde,Evlerinden çığlıklar duyulsun.Çünkü beni yakalamak için çukur kazdılar,Ayaklarıma gizli tuzak kurdular.
14'Kendim için yukarı odaları havadar,Geniş bir saray yapacağım' diyenin vay başına!Sarayına büyük pencereler açar,Sedir ağacıyla kaplar,Kırmızıya boyar.
10Yürekleri yağ bağlamış,Ağızları büyük laflar ediyor.
16Oklarının kılıfı açık bir mezar gibidir,Hepsi birer yiğittir.
6Soyguncuların çadırlarında rahatlık var,Tanrıyı gazaba getirenler güvenlik içinde,Tanrıya değil, kendi bileklerine güveniyorlar.
9Çünkü onların sözüne güvenilmez,Yürekleri yıkım dolu.Ağızları açık birer mezardır,Yaltaklanır dururlar.
5Ürününü açlar yer,Dikenler arasındakini bile toplarlar;Mallarını susamışlar yutmak ister. "Tuzak".
28Yıkılmış kentlerde,Taş yığınına dönmüş oturulmaz evlerde oturacak,
8Dilleri öldürücü bir ok,Hep aldatıyor.Komşusuna esenlik diliyor,Ama içinden ona tuzak kuruyor.
9Zengin olmak isteyenler ayartılıp tuzağa düşerler, insanı çöküşe ve yıkıma götüren birçok saçma ve zararlı arzulara kapılırlar.
7Kötülerin zorbalığı kendilerini süpürüp götürür,Çünkü doğru olanı yapmaya yanaşmazlar.
10Onların elleri kötülük aletidir,Sağ elleri rüşvet doludur.