Yeremya 8:16
Düşman atlarının hırıltısıDan bölgesinden duyuluyor,Aygırlarının kişnemesindenBütün ülke titriyor.Ülkeyi ve içindeki her şeyi,Kenti ve orada yaşayanlarıYok etmeye geliyorlar."
Düşman atlarının hırıltısıDan bölgesinden duyuluyor,Aygırlarının kişnemesindenBütün ülke titriyor.Ülkeyi ve içindeki her şeyi,Kenti ve orada yaşayanlarıYok etmeye geliyorlar."
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
7Dehşetli ve korkunçturlar,Gururlu ve başlarına buyrukturlar.
8Parstan çeviktir atları,Aç kurttan daha azgın.Atlıları yeri deşerek geliyor uzaklardan,Avına saldıran kartal gibi uçuyorlar,
9Yağmalamak için geliyor hepsi.Orduları çöl rüzgarı gibi ilerliyorVe kum gibi tutsak topluyorlar.
10Sayısız atının çıkardığı toz sizi örtecek. Duvarlarında gedik açılmış bir kente girer gibi kent kapılarınızdan girdiğinde, atlıların, tekerleklerin, savaş arabalarının gürültüsünden duvarlarınız sarsılacak.
11Atlarının tırnakları bütün sokaklarınızı çiğneyecek. Halkınız kılıçtan geçirilecek, güçlü sütunlarınız devrilecek.
22Dinle! Haber geliyor!Kuzey ülkesinden büyük patırtı geliyor!Yahuda kentlerini viraneye çevirecek,Çakallara barınak edecek.
22RAB diyor ki,"İşte kuzeyden bir ordu geliyor.Dünyanın uçlarındanBüyük bir ulus harekete geçiyor.
23Yay, pala kuşanmışlar,Gaddar ve acımasızlar.Atlara binmiş gelirken,Kükreyen denizi andırıyor sesleri.Savaşa hazır savaşçılarKarşına dizilecekler, ey Siyon kızı!"
2Kamçı şaklamaları, tekerlek gürültüleri,Koşan atlar, sarsılan savaş arabaları,
3Saldıran atlılar, çakan kılıçlar,Parıldayan mızraklar, yığın yığın ölüler... Sayısız ceset.Yürürken ayaklar takılıyor ölülere.
17Yol kenarında bir yılan,Toprak yolda bir engerek olacak;Atın topuklarını ısırıpAtlıyı sırtüstü düşüren bir engerek.
17"Bakın, aranıza yılanlar,Büyüden etkilenmeyen engerekler göndereceğim,Sizi sokacaklar" diyor RAB.
3Önlerini ateş kavuruyor,Artları alev alev. Önlerinde Aden bahçesi gibi uzanan topraklarArtlarında ıssız çöllere dönüyor. Hiçbir şey onlardan kurtulamıyor.
4Atlara benziyorlar,Savaş atları gibi koşuyorlar.
5Savaş arabalarının, anızı yiyip bitiren alevlerinÇıkardığı gürültüye benzer bir sesle, Savaşa hazırlanmış güçlü bir ordu gibiSıçraya sıçraya dağları aşıyorlar.
28Okları sivri, yayları kuruludur. Atlarının toynakları çakmaktaşı, arabalarının tekerlekleri kasırga gibidir.
29Askerleri dişi aslan gibi, genç aslanlar gibi kükrüyor, homurdanarak avlarını kapıp götürüyorlar. Kimse avlarını pençelerinden kurtaramıyor.
16Sesini duyunca yüreğim hopladı,Seğirdi dudaklarım,Kemiklerim eridi sanki,Çözüldü dizlerimin bağı.Ama bize saldıran halkın felakete uğrayacağı günüSabırla bekleyeceğim.
6Güçlü ve sayılamayacak kadar büyük bir çekirge ordusu saldırdı ülkeme.Aslan dişine benzer, Dişi aslanın kesici dişlerine benzer dişleri var.
13İşte düşman bulut gibi ilerliyor;Savaş arabaları kasırga sanki,Atları kartallardan daha çevik.Vay başımıza! Mahvolduk!
19Atların gücü ağızlarında ve kuyruklarındadır. Yılanı andıran kuyruklarının başıyla zarar verirler.
3Dörtnala koşan aygırlarınToynak seslerinden,Savaş arabalarının takırtısından,Tekerleklerin gürültüsündenBabalar dönüp çocuklarına bakmayacak;Ellerinde derman kalmayacak.
3Çünkü kuzeyden gelen bir ulus ona saldıracak,Ülkesini viran edecek.Orada kimse yaşamayacak,İnsan da hayvan da kaçıp gidecek.
7Verimli vadileriniz savaş arabalarıyla doldu,Atlılar kent kapılarının karşısına dizildi.
29Her kentin halkı,Atlılarla okçuların gürültüsünden kaçıyor.Kimi çalılıklara giriyor,Kimi kayalıklara tırmanıyor.Bütün kentler terk edildi,Oralarda kimse yaşamıyor.
15Dandan bir ses bildiriyor,Efrayim dağlarından kötü haber duyuruyor!
12Çöldeki çıplak tepelereYıkıcılar geldi.RABbin kılıcı ülkeyiBir uçtan bir uca yiyip bitiriyor.Kimse kavuşmayacak esenliğe.
22Düşman ordusu ilerleyince,Mısır yılan gibi tıslayarak kaçacak.Ağaç kesen adamlar gibiBaltalarla ona saldıracaklar.
15Esenlik bekledik, iyilik gelmedi.Şifa umduk, yılgınlık bulduk.
42Yay, pala kuşanmışlar,Gaddar ve acımasızlar.Atlara binmiş gelirken,Kükreyen denizi andırıyor sesleri.Savaşa hazır savaşçılarKarşına dizilecekler, ey Babil kızı!
5Öfkesinin araçlarıyla uzak bir ülkeden,Dünyanın öbür ucundanBütün ülkeyi yerle bir etmek üzere geliyor.
15Düşman ordugahlarındaki bütün hayvanlar da -at, katır, deve, eşek- benzer bir belaya çarptırılacak.
17Görümümde atları ve binicilerini gördüm. Ateş, gökyakut ve kükürt renginde göğüs zırhları kuşanmışlardı. Atların başları aslan başına benziyordu. Ağızlarından ateş, duman, kükürt fışkırıyordu.
7Aslan ininden çıktı,Ulusları yok eden yola koyuldu.Ülkenizi viran etmek içinYerinden ayrıldı.Kentleriniz yerle bir edilecek,İçlerinde yaşayan kalmayacak.
9"Bak, savaş arabalarıyla atlılarÇifter çifter geliyor!"Sonra, "Yıkıldı, Babil yıkıldı!" diye haber verdi,"Taptıkları bütün putlar yere çalınıp parçalandı!"
7Ülkeleri altınla, gümüşle dolu,Hazinelerinin sonu yok,Sayısız atları, savaş arabaları var.
22O zaman atlar dörtnala koştu.Güçlü atların toynaklarıYerde izler bıraktı.
17Ürününü, yiyeceklerini tüketecek,Oğullarını, kızlarını öldürecekler;Davarlarını, sığırlarını,Asmalarının, incir ağaçlarının meyvesini yiyecek,Güvendiğin surlu kentleriniKılıçla yerle bir edecekler.
9Ey bütün kır hayvanları,Ormanda yaşayan bütün hayvanlar,Yiyip bitirmek için gelin!
37Atlarına, savaş arabalarınaAralarındaki yabancılara karşı kılıç!Hepsi kadın gibi ürkek olacak.Hazinelerine karşı kılıç!Yağma edilecek onlar.
5Hayvanları ve çadırlarıyla birlikte çekirge sürüsü gibi gelirlerdi. Adamları, develeri saymak olanaksızdı. Yakıp yıkmak amacıyla toprakları işgal ederlerdi.
9Demir zırhlara benzer göğüs zırhları vardı. Kanatlarının sesi savaşa koşan çok sayıda atlı arabanın sesine benziyordu.
14Samiriye tanrıçası Aşima üzerine ant içenler,'Ey Dan, senin ilahının başı üzerine'Ve, 'Beer-Şeva ilahının başı üzerine' diyenlerDüşecek ve bir daha kalkmayacak."
9Şahlanın, ey atlar!Çılgınca saldırın, ey savaş arabaları!Ey kalkan taşıyan Kûşlu, Pûtlu yiğitler,Yay çeken Ludlular, ilerleyin!
4Sokaklardan fırtına gibi geçiyor savaş arabaları,Meydanlardan koşuşuyorlar her yöne, Şimşek gibi seğirtiyorlar.Görünüşleri meşalelerden farksız.
7Yola çıktıklarında güçlü atlar yeryüzünü dolaşmak üzere gitmek istiyorlardı. Melek, "Gidin, yeryüzünü dolaşın!" deyince, gidip yeryüzünü dolaştılar.
7Onların kalelerini yıktı,Kentlerini viraneye çevirdi.Ülkede yaşayan herkesOnun kükreyişinden dehşete düştü. kadınlarını tanıdı".
18RAB'bin öfke gününde,Altınları da gümüşleri deOnları kurtaramayacak.RAB'bin kıskançlık ateşi bütün ülkeyi yakıp yok edecek.RAB ülkede yaşayanların hepsini korkunç bir sona uğratacak.