Yesu 1:16
Önderler Yeşuya, "Bize ne buyurduysan yapacağız" diye karşılık verdiler, "Bizi nereye gönderirsen gideceğiz.
Önderler Yeşuya, "Bize ne buyurduysan yapacağız" diye karşılık verdiler, "Bizi nereye gönderirsen gideceğiz.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
17Her durumda Musanın sözünü dinlediğimiz gibi, senin sözünü de dinleyeceğiz. Yeter ki, Musayla birlikte olmuş olan Tanrın RAB seninle de birlikte olsun.
24Halk, "Tanrımız RABbe kulluk edip Onun sözünü dinleyeceğiz" diye karşılık verdi.
24Givonlular, "Efendimiz, Tanrın RABbin kulu Musaya verdiği buyruğu duyduk" diye karşılık verdiler, "Musaya bütün ülkeyi size vermesini, ülkede yaşayanların hepsini yok etmenizi buyurduğunu duyduk. Sizden çok korktuk, can korkusuyla böyle davrandık.
25Şimdi senin elindeyiz. Sana göre adil ve doğru olanı yap."
1Bundan sonra Yeşu, Ruben ve Gad oymaklarıyla Manaşşe oymağının yarısını topladı.
2Onlara, "RABbin kulu Musanın size buyurduğu her şeyi yaptınız" dedi, "Benim bütün buyruklarımı da yerine getirdiniz.
9Sana güçlü ve yürekli ol demedim mi? Korkma, yılma. Çünkü Tanrın RAB gideceğin her yerde seninle birlikte olacak."
10Bunun üzerine Yeşu, halkın görevlilerine şöyle buyurdu:
11"Ordugahın ortasından geçip halka şu buyruğu verin: 'Kendinize kumanya hazırlayın. Çünkü Tanrınız RABbin size vereceği ülkeye girip orayı mülk edinmek için üç gün sonra Şeria Irmağını geçeceksiniz.' "
12Yeşu, Ruben ve Gad oymaklarına ve Manaşşe oymağının yarısına da şöyle dedi:
13"RABbin kulu Musanın, 'Tanrınız RAB bu ülkeyi size verip sizi rahata erdirecek' dediğini anımsayın.
21Halk, "Hayır! RABbe kulluk edeceğiz" diye karşılık verdi.
22O zaman Yeşu halka, "Kulluk etmek üzere RABbi seçtiğinize siz kendiniz tanıksınız" dedi. "Evet, biz tanığız" dediler.
8Givonlular Yeşuya, "Biz senin kullarınız" dediler. Yeşu, "Kimsiniz, nereden geliyorsunuz?" diye sordu.
9Onlar da, "Çok uzak bir ülkeden kalkıp geldik" dediler. "Çünkü Tanrın RABbin ününü duyduk. Tanrınla ilgili haberleri, Mısırda yaptığı her şeyi,
8Bütün halk bir ağızdan, "RABbin söylediği her şeyi yapacağız" diye yanıtladılar. Musa halkın yanıtını RABbe iletti.
15RAB Yeşuya, "Levha Sandığını taşıyan kâhinlerin Şeria Irmağından çıkmalarını buyur" dedi.
31Gadlılarla Rubenliler, "RABbin bize buyurduğunu yapacağız" dediler,
32"Silahlanmış olarak RABbin önünde Kenan ülkesine gideceğiz. Ama alacağımız mülk Şeria Irmağının doğu yakasında olacak."
3Musa gidip RABbin bütün buyruklarını, ilkelerini halka anlattı. Herkes bir ağızdan, "RABbin her söylediğini yapacağız" diye karşılık verdi.
21"O zaman Yeşuya, 'Tanrın RABbin bu iki krala neler yaptığını gözlerinle gördün' dedim, 'RAB gideceğin bütün ülkelere aynısını yapacak.
24Yeşu'ya, "RAB gerçekten bütün ülkeyi elimize teslim etti" dediler, "Orada yaşayan herkesin korkudan dizlerinin bağı çözüldü."
41"Bunun üzerine bana, 'RABbe karşı günah işledik' dediniz, 'Tanrımız RABbin buyruğu uyarınca gidip savaşacağız.' Sonra dağlık bölgede savaşmanın kolay olacağını düşünerek her biriniz silahınızı kuşandınız.
22"O zaman hepiniz bana gelip, 'Ülkeyi araştırmak için önümüzden adamlar gönderelim' dediniz, 'Hangi yoldan gideceğiz, hangi kentlere uğrayacağız? Bilgi versinler.'
7Sonra Musa Yeşuyu çağırıp bütün İsraillilerin gözü önünde ona şöyle dedi: "Güçlü ve yürekli ol! Çünkü RABbin, atalarına ant içerek söz verdiği ülkeye bu halkla birlikte sen gideceksin. Ülkeyi miras olarak onlara sen vereceksin.
6"Seni kendisine gönderdiğimiz Tanrımız RABbin sözünü beğensek de beğenmesek de dinleyeceğiz ki, üzerimize iyilik gelsin. Evet, Tanrımız RABbin sözünü dinleyeceğiz."
11Bunun üzerine önderlerimiz ve ülkemizin bütün halkı bize şöyle dediler: 'Onları karşılamak için yanınıza yiyecek alıp yola çıkın ve onlara, biz sizin kullarınızız; bunun için bizimle bir barış antlaşması yapmanızı istiyoruz deyin.'
21RAB düşmanlarını kovuncaya dek hepiniz Onun önünde Şeria Irmağının karşı yakasına silahlı olarak geçerseniz,
1İsrailliler, Yeşunun ölümünden sonra RABbe, "Bizim için Kenanlılarla savaşmaya ilk kim gidecek?" diye sordular.
27Sen git, Tanrımız RABbin söyleyeceklerini dinle. Sonra Tanrımız RABbin bütün söylediklerini bize anlat. Biz de kulak verip uyacağız.'
14"Siz de bunun iyi olduğunu onayladınız.
1Halkın tümü Şeria Irmağını geçtikten sonra RAB Yeşuya şöyle seslendi:
15RABbin kulu Musa RABden aldığı buyrukları Yeşuya aktarmıştı. Yeşu bunlara uydu ve RABbin Musaya buyurduklarını eksiksiz yerine getirdi.
18RAB bu ülkede yaşayan bütün ulusları, yani Amorluları önümüzden kovdu. Biz de Ona kulluk edeceğiz. Çünkü Tanrımız Odur."
23RAB Nun oğlu Yeşuya şu buyruğu verdi: "Güçlü ve yürekli ol! Çünkü İsraillileri, ant içerek söz verdiğim ülkeye sen götüreceksin ve ben seninle birlikte olacağım."
6Adamlar Gilgaldaki ordugaha, Yeşunun yanına gittiler. Ona ve İsrail halkına, "Uzak bir ülkeden geldik" dediler, "Bizimle bir barış antlaşması yapmanızı istiyoruz."
8Antlaşma Sandığını taşıyan kâhinlere, 'Şeria Irmağının kıyısına varınca suda biraz ilerleyip durun' diye buyruk ver."
9Yeşu İsrail halkına, "Yaklaşın, Tanrınız RABbin söylediklerini dinleyin" dedikten sonra ekledi:
27Ama buyurduğun gibi, silahlanmış olan herkes RABbin önünde savaşmak üzere karşı yakaya geçecek."
15RAB sizi rahata erdirdiği gibi, onları da rahata erdirecek. Onlar Tanrınız RABbin vereceği ülkeyi mülk edindikten sonra siz de mülk edindiğiniz topraklara, RABbin kulu Musanın Şeria Irmağının doğusunda size verdiği topraklara dönüp oraya yerleşin."
25Yeşu onlara, "Korkmayın, yılmayın; güçlü ve yürekli olun" dedi, "RAB savaşacağınız düşmanların hepsini bu duruma getirecek."
18O sırada yapmanız gereken her şeyi size buyurmuştum."
6Sonra onları kutsayıp yolcu etti. Onlar da evlerine döndüler.
3Tanrınız RAB önünüzden geçecek. Bu ulusları önünüzden yok edecek. Ülkelerini mülk edineceksiniz. RABbin sözü uyarınca Yeşu size önderlik edecek.
16Halk, "RABbi bırakıp başka ilahlara kulluk etmek bizden uzak olsun!" diye karşılık verdi,
10Yeşu halka şu buyruğu verdi: "Savaş naraları atmayın, sesinizi yükseltmeyin. 'Bağırın' diyeceğim güne dek ağzınızdan tek bir söz çıkmasın. Buyruğumu duyunca bağırın."