Luka 7:12
İsa kentin kapısına tam yaklaştığı sırada, dul annesinin tek oğlu olan bir adamın cenazesi kaldırılıyordu. Kent halkından büyük bir kalabalık da kadınla birlikteydi.
İsa kentin kapısına tam yaklaştığı sırada, dul annesinin tek oğlu olan bir adamın cenazesi kaldırılıyordu. Kent halkından büyük bir kalabalık da kadınla birlikteydi.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
11Bundan kısa bir süre sonra İsa, Nain denilen bir kente gitti. Öğrencileriyle büyük bir kalabalık Ona eşlik ediyordu.
13Rab kadını görünce ona acıdı. Kadına, "Ağlama" dedi.
14Yaklaşıp cenaze sedyesine dokununca sedyeyi taşıyanlar durdu. İsa, "Delikanlı" dedi, "Sana söylüyorum, kalk!"
15Ölü doğrulup oturdu ve konuşmaya başladı. İsa onu annesine geri verdi.
30İsa henüz köye varmamıştı, hâlâ Martanın kendisini karşıladığı yerdeydi.
31Meryemle birlikte evde bulunan ve kendisini teselli eden Yahudiler, onun hızla kalkıp dışarı çıktığını gördüler. Ağlamak için mezara gittiğini sanarak onu izlediler.
32Meryem İsanın bulunduğu yere vardı. Onu görünce ayaklarına kapanarak, "Ya Rab" dedi, "Burada olsaydın, kardeşim ölmezdi."
33Meryemin ve onunla gelen Yahudilerin ağladığını gören İsanın ruhunu hüzün kapladı, yüreği sızladı.
34"Onu nereye koydunuz?" diye sordu. Ona, "Ya Rab, gel gör" dediler.
35İsa ağladı.
38Havra yöneticisinin evine vardıklarında İsa, acı acı ağlayıp feryat eden gürültülü bir kalabalıkla karşılaştı.
39İçeri girerek onlara, "Niye gürültü edip ağlıyorsunuz?" dedi. "Çocuk ölmedi, uyuyor."
42Çünkü on iki yaşlarındaki biricik kızı ölmek üzereydi. İsa oraya giderken kalabalık Onu her yandan sıkıştırıyordu.
51İsa adamın evine gelince Petrus, Yuhanna, Yakup ve kızın annesi babası dışında hiç kimsenin kendisiyle birlikte içeri girmesine izin vermedi.
52Herkes kız için ağlıyor, dövünüyordu. İsa, "Ağlamayın" dedi, "Kız ölmedi, uyuyor."
53Kızın öldüğünü bildikleri için İsayla alay ettiler.
54O ise kızın elini tutarak, "Kızım, kalk!" diye seslendi.
27Büyük bir halk topluluğu da İsanın ardından gidiyordu. Aralarında İsa için dövünüp ağıt yakan kadınlar vardı.
20Sonra RABbe şöyle yalvardı: "Ya RAB Tanrım, neden yanında kaldığım dul kadının oğlunu öldürerek ona bu kötülüğü yaptın?"
10Sarefata giden İlyas kentin kapısına varınca, orada dul bir kadının odun topladığını gördü. Kadına: "Bana içmek için biraz su verebilir misin?" dedi.
25Kalabalık dışarı çıkarılınca İsa içeri girip kızın elini tuttu, kız ayağa kalktı.
41İsa Yeruşalime yaklaşıp kenti görünce ağladı.
17Bir süre sonra ev sahibi dul kadının oğlu gittikçe ağırlaşan kötü bir hastalığa yakalandı, sonunda öldü.
35İsa Erihaya yaklaşırken kör bir adam yol kenarında oturmuş dileniyordu.
2Orada bir yüzbaşının çok değer verdiği kölesi ölüm döşeğinde hasta yatıyordu.
25Yine size gerçeği söyleyeyim, gökyüzünün üç yıl altı ay kapalı kaldığı, bütün ülkede korkunç bir kıtlığın baş gösterdiği İlyas zamanında İsrailde çok sayıda dul kadın vardı.
2Yoksul bir dul kadının oraya iki bakır para attığını görünce, "Size gerçeği söyleyeyim" dedi, "Bu yoksul dul kadın herkesten daha çok verdi.
7İsa, "Kadını rahat bırak" dedi. "Bunu benim gömüleceğim gün için saklasın.
37Ertesi gün dağdan indikleri zaman, İsayı büyük bir kalabalık karşıladı.
33O yoldan geçen bir Samiriyeli ise adamın bulunduğu yere gelip onu görünce, yüreği sızladı.
17Lazarı mezardan çağırıp ölümden dirilttiği sırada İsayla birlikte bulunan kalabalık buna tanıklık etti.
36Elişa Gehaziye, "Şunemli kadını çağır" diye seslendi. Gehazi kadını çağırdı. Kadın gelince, Elişa, "Al oğlunu" dedi.
37Kadın Elişanın ayaklarına kapandı, yerlere kadar eğildi, sonra çocuğunu alıp gitti.
12Yahyanın öğrencileri gelip cesedi aldılar ve gömdüler. Sonra gidip İsaya haber verdiler.
42Yoksul bir dul kadın da geldi, birkaç kuruş değerinde iki bakır para attı.
43İsa öğrencilerini yanına çağırarak, "Size doğrusunu söyleyeyim" dedi, "Bu yoksul dul kadın kutuya herkesten daha çok para attı.
37O sırada, kentte günahkâr olarak tanınan bir kadın, İsanın, Ferisinin evinde yemek yediğini öğrenince kaymaktaşından bir kap içinde güzel kokulu yağ getirdi. İsanın arkasında, ayaklarının dibinde durup ağlayarak, gözyaşlarıyla Onun ayaklarını ıslatmaya başladı. Saçlarıyla ayaklarını sildi, öptü ve yağı üzerlerine sürdü.
19Birçok Yahudi, kardeşlerini yitiren Martayla Meryemi avutmaya gelmişti.
1İsa, Fısıh Bayramından altı gün önce, ölümden dirilttiği Lazarın bulunduğu Beytanyaya geldi.
24İsa adamla birlikte gitti. Büyük bir kalabalık da ardından gidiyor, Onu sıkıştırıyordu.
17İsa Beytanyaya yaklaşınca Lazarın dört gündür mezarda olduğunu öğrendi.
44Ölü, elleri ayakları sargılarla bağlı, yüzü peşkirle sarılmış olarak dışarı çıktı. İsa oradakilere, "Onu çözün, bırakın gitsin" dedi.
1Meryem ile kızkardeşi Martanın köyü olan Beytanyadan Lazar adında bir adam hastalanmıştı.
20Uşak çocuğu alıp annesine götürdü. Çocuk öğlene kadar annesinin dizlerinde yattıktan sonra öldü.
3Yine o kentte bir dul kadın vardı. Yargıca sürekli gidip, 'Davacı olduğum kişiden hakkımı al' diyordu.
9Yahudilerden büyük bir kalabalık İsanın Beytanyada bulunduğunu öğrendi ve yalnız İsa için değil, Onun ölümden dirilttiği Lazarı da görmek için oraya geldi.
5İşte Gehazi tam Elişanın ölüyü nasıl dirilttiğini krala anlatırken, oğlu diriltilen kadın eviyle tarlasını geri almak için kraldan yardım istemeye geldi. Gehazi krala, "Efendim kral, sözünü ettiğim kadın budur. Yanındaki oğlu da Elişanın dirilttiği çocuktur" dedi.
18İsa onlara bu sözleri söylerken bir havra yöneticisi gelip Onun önünde yere kapanarak, "Kızım az önce öldü. Ama sen gelip elini onun üzerine koyarsan, dirilecek" dedi.
11Yeruşalime doğru yoluna devam eden İsa, Samiriye ile Celile arasındaki sınır bölgesinden geçiyordu.
11O gün Yeruşalimde tutulan yas, Megiddo Ovasında, Hadat-Rimmonda tutulan yas gibi büyük olacak.