Markos 7:34
Sonra göğe bakarak içini çekti ve adama, "Effata", yani "Açıl!" dedi.
Sonra göğe bakarak içini çekti ve adama, "Effata", yani "Açıl!" dedi.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
35Adamın kulakları hemen açıldı, dili çözüldü ve düzgün bir şekilde konuşmaya başladı.
36İsa orada bulunanları, bunu kimseye söylememeleri için uyardı. Ama onları ne kadar uyardıysa, onlar da haberi o kadar yaydılar.
37Halk büyük bir hayret içinde kalmıştı. "Yaptığı her şey iyi. Sağırların kulaklarını açıyor, dilsizleri konuşturuyor!" diyorlardı.
31Sur bölgesinden ayrılan İsa, Sayda yoluyla Dekapolis bölgesinin ortasından geçerek tekrar Celile Gölüne geldi.
32Ona sağır ve dili tutuk bir adam getirdiler, elini üzerine koyması için yalvardılar.
33İsa adamı kalabalıktan ayırıp bir yana çekti. Parmaklarını adamın kulaklarına soktu, tükürüp onun diline dokundu.
33Onlar da, "Ya Rab, gözlerimiz açılsın" dediler.
34İsa onlara acıdı, gözlerine dokundu. O anda yeniden görmeye başladılar ve O'nun ardından gittiler.
21İsa onlara, "Hâlâ anlamıyor musunuz?" dedi.
22İsa ile öğrencileri Beytsaydaya geldiler. Orada bazı kişiler İsaya kör bir adam getirip ona dokunması için yalvardılar.
23İsa körün elinden tutarak onu köyün dışına çıkardı. Gözlerine tükürüp ellerini üzerine koydu ve, "Bir şey görüyor musun?" diye sordu.
24Adam başını kaldırıp, "İnsanlar görüyorum" dedi, "Ağaçlara benziyorlar, ama yürüyorlar."
25Sonra İsa ellerini yeniden adamın gözleri üzerine koydu. Adam gözlerini açtı, baktı; iyileşmiş ve her şeyi açık seçik görmeye başlamıştı.
5İsa, çevresindekilere öfkeyle baktı. Yüreklerinin duygusuzluğu Onu kederlendirmişti. Adama, "Elini uzat!" dedi. Adam elini uzattı, eli yine sapasağlam oluverdi.
25İsa, halkın koşuşup geldiğini görünce kötü ruhu azarlayarak, "Sana buyuruyorum, dilsiz ve sağır ruh, çocuğun içinden çık ve ona bir daha girme!" dedi.
26Bunun üzerine ruh bir çığlık attı ve çocuğu şiddetle sarsarak çıktı. Çocuk ölü gibi hareketsiz kaldı, öyle ki oradakilerin birçoğu, "Öldü!" diyordu.
27Ama İsa elinden tutup kaldırınca, çocuk ayağa kalktı.
39Önden gidenler onu azarlayarak susturmak istedilerse de o, "Ey Davut Oğlu, halime acı!" diyerek daha çok bağırdı.
40İsa durup adamın kendisine getirilmesini buyurdu. Adam yaklaşınca İsa, "Senin için ne yapmamı istiyorsun?" diye sordu. O da, "Ya Rab, gözlerim görsün" dedi.
41İsanın yüreği sızladı, elini uzatıp adama dokundu, "İsterim, temiz ol!" dedi.
15Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, Kulakları ağırlaştı. Gözlerini kapadılar. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, yürekleri anlamasın Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.'
16"Ama ne mutlu size ki, gözleriniz görüyor, kulaklarınız işitiyor!
10Gözlerini hepsinin üzerinde gezdirdikten sonra adama, "Elini uzat" dedi. Adam elini uzattı, eli yine sapasağlam oluverdi.
29Bunun üzerine İsa körlerin gözlerine dokunarak, "İmanınıza göre olsun" dedi.
30Ve adamların gözleri açıldı. İsa, "Sakın kimse bunu bilmesin" diyerek onları sıkı sıkı uyardı.
14İsanın çamur yapıp adamın gözlerini açtığı gün Şabat Günüydü.
64O anda Zekeriyanın ağzı açıldı, dili çözüldü. Tanrıyı överek konuşmaya başladı.
51İsa, "Senin için ne yapmamı istiyorsun?" diye sordu. Kör adam, "Rabbuni, gözlerim görsün" dedi.
5O zaman körlerin gözleri,Sağırların kulakları açılacak;
27Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, Kulakları ağırlaştı. Gözlerini de kapadılar. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, yürekleri anlamasın, Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.'
47Nasıralı İsanın orada olduğunu duyunca, "Ey Davut Oğlu İsa, halime acı!" diye bağırmaya başladı.
48Birçok kimse onu azarlayarak susturmak istediyse de o, "Ey Davut Oğlu, halime acı!" diyerek daha çok bağırdı.
49İsa durdu, "Çağırın onu" dedi. Kör adama seslenerek, "Ne mutlu sana! Kalk, seni çağırıyor!" dediler.
10"Öyleyse, gözlerin nasıl açıldı?" diye sordular.
6Bu sözleri söyledikten sonra yere tükürdü, tükürükle çamur yaptı ve çamuru adamın gözlerine sürdü.
7Adama, "Git, Şiloah Havuzunda yıkan" dedi. Şiloah, gönderilmiş anlamına gelir. Adam gidip yıkandı, gözleri açılmış olarak döndü.
22Daha sonra İsaya kör ve dilsiz bir cinli getirdiler. İsa adamı iyileştirdi. Adam konuşmaya, görmeye başladı.
4Onlar ses çıkarmadılar. İsa adamı tutup iyileştirdi, sonra eve gönderdi.
21Tam o sırada İsa, çeşitli hastalıklara, illetlere ve kötü ruhlara tutulmuş birçok kişiyi iyileştirdi, birçok körün gözünü açtı.
51Ama İsa, "Bırakın, yeter!" dedi, sonra kölenin kulağına dokunarak onu iyileştirdi.
42İsa, "Gözlerin görsün" dedi. "İmanın seni kurtardı."
14Kalabalığın yanına vardıklarında bir adam İsaya yaklaşıp önünde diz çöktü.
14İsa adamın birinden dilsiz bir cini kovuyordu. Cin çıkınca adamın dili çözüldü. Halk hayret içinde kaldı.
13Sonra adama, "Elini uzat" dedi. Adam elini uzattı. Eli öteki gibi yine sapasağlam oluverdi.
26O zaman ona, "Sana ne yaptı? Gözlerini nasıl açtı?" dediler.
3İsa elini uzatıp adama dokundu, "İsterim, temiz ol!" dedi. Adam anında cüzamdan temizlendi.
20Çocuğu kendisine getirdiler. Ruh, İsayı görür görmez çocuğu şiddetle sarstı; çocuk yere düştü, ağzından köpükler saçarak yuvarlanmaya başladı.
31Halk, dilsizlerin konuştuğunu, çolakların iyileştiğini, körlerin gördüğünü, kötürümlerin yürüdüğünü görünce şaştı ve İsrailin Tanrısını yüceltti.