Nehemya 4:13

Turkish Bible

Bu yüzden, surların en alçak yerlerinin arkasına, tamamlanmamış yerlere, çeşitli boylardan kılıçlı, mızraklı, yaylı adamlar yerleştirdim.

Ek Kaynaklar

Atıf Yapılan Ayetler

  • Neh 4:17-18 : 17 Duvarcılar, yükleri taşıyanlar, yükleyenler bir eliyle çalışıyor, bir eliyle silah tutuyordu. 18 Yapıcılar kılıç kuşanmış, öyle çalışıyorlardı. Boru çalansa benim yanımdaydı.
  • Mez 112:5 : 5 Ne mutlu eli açık olan, ödünç veren,İşlerini adaletle yürüten insana!
  • Ezg 3:7-8 : 7 İşte Süleymanın tahtırevanı!İsrailli yiğitlerdenAltmış kişi eşlik ediyor ona. 8 Hepsi kılıç kuşanmış, eğitilmiş savaşçı.Gecenin tehlikelerine karşı,Hepsinin kılıcı belinde.
  • Mat 10:16 : 16 "İşte, sizi koyunlar gibi kurtların arasına gönderiyorum. Yılan gibi zeki, güvercin gibi saf olun.
  • 1Ko 14:20 : 20 Kardeşler, çocuk gibi düşünmeyin. Kötülük konusunda çocuklar gibi, ama düşünmekte yetişkinler gibi olun.
  • Ef 6:11-20 : 11 İblisin hilelerine karşı durabilmek için Tanrının sağladığı bütün silahları kuşanın. 12 Çünkü savaşımız insanlara karşı değil, yönetimlere, hükümranlıklara, bu karanlık dünyanın güçlerine, kötülüğün göksel yerlerdeki ruhsal ordularına karşıdır. 13 Bu nedenle, kötü günde dayanabilmek, gerekli her şeyi yaptıktan sonra yerinizde durabilmek için Tanrının bütün silahlarını kuşanın. 14 Böylece, belinizi gerçekle kuşatmış, göğsünüze doğruluk zırhını takmış ve ayaklarınıza esenlik Müjdesini yayma hazırlığını giymiş olarak yerinizde durun. 16 Bunların hepsine ek olarak, Şeytanın bütün ateşli oklarını söndürebileceğiniz iman kalkanını alın. 17 Kurtuluş miğferini ve Ruhun kılıcını, yani Tanrı sözünü alın. 18 Her türlü dua ve yalvarışla, her zaman Ruhun yönetiminde dua edin. Bu amaçla, bütün kutsallar için yalvarışta bulunarak tam bir adanmışlıkla uyanık durun. 19 Ağzımı her açtığımda bana gerekli söz verilsin diye benim için de dua edin; öyle ki, Müjdenin sırrını cesaretle bildirebileyim. 20 Uğruna zincire vurulmuş durumda elçilik ettiğim Müjdeyi gerektiği gibi cesaretle duyurabilmem için dua edin.
  • Yar 32:13-20 : 13 Yakup geceyi orada geçirdi. Birlikte getirdiği hayvanlardan ağabeyi Esava armağan olarak iki yüz keçi, yirmi teke, iki yüz koyun, yirmi koç, yavrularıyla birlikte otuz dişi deve, kırk inek, on boğa, yirmi dişi, on erkek eşek ayırdı. 16 Bunları ayrı sürüler halinde kölelerine teslim ederek, "Önümden gidin, sürüler arasında boşluk bırakın" dedi. 17 Birinci köleye buyruk verdi: "Ağabeyim Esavla karşılaştığında, 'Sahibin kim, nereye gidiyorsun? Önündeki bu hayvanlar kimin?' diye sorarsa, 18 'Kulun Yakupun' diyeceksin, 'Efendisi Esava armağan olarak gönderiyor. Kendisi de arkamızdan geliyor.' " 19 İkinci ve üçüncü köleye, sürülerin peşinden giden herkese aynı buyruğu verdi: "Esavla karşılaştığınızda aynı şeyleri söyleyeceksiniz. 20 'Kulun Yakup arkamızdan geliyor' diyeceksiniz." "Önden göndereceğim armağanla onu yatıştırır, sonra kendisini görürüm. Belki beni bağışlar" diye düşünüyordu.
  • 2Ta 32:2-8 : 2 Sanheribin Yeruşalimle savaşmaya hazırlandığını duyan Hizkiya, 3 kentin dışındaki pınarları kapatma konusunda önderlerine ve ordu komutanlarına danıştı. Onlar da onu desteklediler. 4 Böylece birçok kişi toplandı. "Neden Asur Kralı gelip bol su bulsun?" diyerek bütün pınarları ve ülkenin ortasından akan dereyi kapadılar. 5 Hizkiya gücünü toplayarak surun yıkılmış bölümlerini onarttı, üstüne kuleler yaptırdı. Dışardan bir sur daha yaptırarak Davut Kentinde Milloyu sağlamlaştırdı. Bunların yanısıra, çok sayıda silah ve kalkan hazırlattı. 6 Halka komutanlar atadı. Sonra onları kent kapısı yakınındaki alanda toplayarak şöyle yüreklendirdi: 7 "Güçlü ve yürekli olun! Asur Kralından ve yanındaki büyük ordudan korkmayın, yılmayın. Çünkü bizimle olan onunla olandan daha üstündür. 8 Ondaki güç insansaldır; bizdeki güç ise bize yardım eden ve bizden yana savaşan Tanrımız RABdir." Yahuda Kralı Hizkiyanın bu sözleri halka güven verdi.

Benzer Ayetler (AI)

Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.

  • Neh 4:14-22
    9 ayetler
    82%

    14Durumu görünce ayağa kalktım; soylulara, görevlilere ve geri kalan herkese, "Onlardan korkmayın!" dedim, "Yüce ve görkemli Rabbi anımsayın. Kardeşleriniz, oğullarınız, kızlarınız, karılarınız, evleriniz için savaşın."

    15Kurdukları düzeni anladığımız düşmanlarımızın kulağına gitti. Tanrı düzenlerini boşa çıkarmıştı. O zaman hepimiz surlara, işimizin başına döndük.

    16O günden sonra adamlarımın yarısı çalışırken öbür yarısı mızraklı, kalkanlı, yaylı ve zırhlı olarak nöbet tuttu. Önderler Yahudalıların arkasında yer almıştı.

    17Duvarcılar, yükleri taşıyanlar, yükleyenler bir eliyle çalışıyor, bir eliyle silah tutuyordu.

    18Yapıcılar kılıç kuşanmış, öyle çalışıyorlardı. Boru çalansa benim yanımdaydı.

    19Soylulara, görevlilere ve geri kalan herkese, "İş çok büyük ve dağınık" dedim, "Surların üzerinde her birimiz ayrı yerde, birbirimizden uzaktayız.

    20Nereden boru sesini işitirseniz, orada bize katılın. Tanrımız bizim için savaşacak."

    21İşte böyle çalışıyorduk. Yarımız gün doğumundan yıldızlar görünene kadar mızraklarla nöbet tutuyordu.

    22O sırada halka, "Herkes geceyi yardımcısıyla birlikte Yeruşalimde geçirsin" dedim, "Gece bizim için nöbet tutsunlar, gündüz de çalışsınlar."

  • Neh 4:6-12
    7 ayetler
    77%

    6Surun onarımına devam ettik; yarı yüksekliğe kadar suru tamamladık. Çünkü herkes canla başla çalışıyordu.

    7Sanballat, Toviya, Araplar, Ammonlular ve Aşdotlular Yeruşalim surlarındaki onarımın ilerlediğini, gediklerin kapanmaya başladığını duyunca çok öfkelendiler.

    8Hepsi bir araya gelerek Yeruşalime karşı savaşmak ve kentte karışıklık çıkarmak için düzen kurdular.

    9Ama biz Tanrımıza dua ettik ve gece gündüz onları gözetlesinler diye nöbetçiler diktik.

    10O sırada Yahudalılar, "Yük taşıyanların gücü tükendi" dediler, "O kadar moloz var ki, artık surların onarımını sürdüremiyoruz."

    11Düşmanlarımız ise, "Onlar anlamadan, bizi görmeden aralarına girip hepsini öldürerek bu işe son verelim" diye düşünüyorlardı.

    12Çevrede yaşayan Yahudiler gelip on kez bizi uyardılar. "Yanımıza gelin, yoksa size her yönden saldıracaklar" dediler.

  • Neh 2:15-18
    4 ayetler
    72%

    15Gece karanlığında dere boyunca ilerledim, surları gözden geçirip geri geldim. Sonunda Dere Kapısından girip yerime döndüm.

    16Yetkililer nereye gittiğimi, ne yaptığımı bilmiyorlardı. Çünkü Yahudilere, kâhinlere, soylulara, yetkililere ve öteki görevlilere henüz hiçbir şey söylememiştim.

    17Sonra onlara, "İçine düştüğümüz yıkımı görüyorsunuz" dedim, "Yeruşalim yıkılmış, kapıları ateşe verilmiş. Gelin, Yeruşalim surlarını onaralım, utancımıza son verelim."

    18Onlara Tanrının bana nasıl destek olduğunu ve kralın söylediklerini anlattım. Onlar da, "Haydi, onarmaya başlayalım" dediler. Var güçleriyle bu hayırlı işe başladılar.

  • 38Şükürler sunarak yürüyen öbür grupsa surların üzerinde sola doğru ilerliyordu. Halkın yarısıyla birlikte ben de onları izledim. Fırınlar Kulesinden geçip Geniş Duvara kadar yürüdük.

  • Neh 7:3-5
    3 ayetler
    72%

    3Onlara, "Güneş ortalığı ısıtıncaya kadar Yeruşalim kapıları açılmasın" dedim, "Kapı nöbetçileri görev başındayken kapıları kapalı tutsunlar. Kapıları siz sürgüleyin ve Yeruşalimde oturanlara nöbet görevi verin. Bazıları bu görevi yapsın, bazıları da evlerinin çevresinde nöbet tutsun."

    4Yeruşalim geniş, büyük bir kentti, ama nüfusu azdı. İçindeki evler henüz onarılmamıştı.

    5Tanrım soylarına göre halkın sayımı yapılabilsin diye soyluları, yetkilileri ve bütün halkı toplamamı istedi. Sürgünden ilk dönenlerin soy kütüğünü buldum. İçinde şunlar yazılıydı:

  • 11Görevlileri azarladım. "Tanrının Tapınağı neden ihmal edilmiş?" diye sordum. Sonra bütün gidenleri toplayıp işlerinin başına koydum.

  • 1Surların onarımı bitip kapılar yerine takıldıktan sonra, kapı nöbetçileri, ezgiciler ve Levililer göreve atandı.

  • Neh 4:1-2
    2 ayetler
    71%

    1Sanballat surları onardığımızı duyunca öfkeden deliye döndü. Bizimle alay etmeye başladı.

    2Dostlarının ve Samiriye ordusunun önünde, "Bu zavallı Yahudiler ne yaptıklarını sanıyorlar?" dedi, "Onlara izin verirler mi? Kurban mı kesecekler? Bir günde mi bitirecekler? Küle dönmüş molozların arasından taşları mı canlandıracaklar?"

  • 19Onun bitişiğini -silah deposuna, surun döndüğü yere kadar çıkan yolun karşısını- Mispayı yöneten Yeşu oğlu Ezer onardı.

  • 3"Sürgünden kurtulup Yahuda İline dönenler büyük sıkıntı ve utanç içinde" diye karşılık verdiler, "Üstelik Yeruşalim surları yıkılmış, kapıları yakılmış."

  • 2Ta 32:5-6
    2 ayetler
    70%

    5Hizkiya gücünü toplayarak surun yıkılmış bölümlerini onarttı, üstüne kuleler yaptırdı. Dışardan bir sur daha yaptırarak Davut Kentinde Milloyu sağlamlaştırdı. Bunların yanısıra, çok sayıda silah ve kalkan hazırlattı.

    6Halka komutanlar atadı. Sonra onları kent kapısı yakınındaki alanda toplayarak şöyle yüreklendirdi:

  • 1Surları onardığım, gediklerini kapadığım haberi Sanballata, Toviyaya, Arap Geşeme ve öbür düşmanlarımıza ulaştı. O sırada kapı kanatlarını henüz takmamıştım.

  • 21Onları uyardım: "Niçin surun dibinde geceliyorsunuz? Bir daha yaparsanız size karşı zor kullanacağım." Bir daha Şabat Günü gelmediler.

  • 12Her kent için kalkanlar, mızraklar sağladı. Kentleri iyice güçlendirdi. Böylece Yahuda ve Benyamin bölgeleri onun denetimi altında kaldı.

  • 4Bunun üzerine çevre halkı Yahudalıları tapınağın yapımından caydırmak için korkutmaya, cesaretlerini kırmaya girişti.

  • 16Surların onarımını sürdürdüm. Adamlarımın hepsi işin başında durdu. Bir tarla bile satın almadık.

  • 9Levililerden Yeşu, oğulları ve kardeşleri, Yahuda soyundan Kadmiel ile oğulları, Henadatın oğullarıyla torunları Tanrının Tapınağının yapımında çalışanları denetleme işini hep birlikte yüklendiler.

  • 12"Yönetimindeki öbür bölgelerden çıkıp bize gelen Yahudiler Yeruşalime yerleşerek o asi ve kötü kenti yeniden kurmaya başladılar. Bunu bilgine sunuyoruz. Temelini pekiştiriyor, surlarını tamamlıyorlar.

  • 40Şükürler sunarak yürüyen bu iki grup Tanrı Tapınağında durdu. Görevlilerin yarısıyla birlikte ben de durdum.

  • 5Ben yanımdaki halkla birlikte kente yaklaşacağım. Bir önceki gibi, düşman kentten çıkıp üzerimize gelince, önlerinde kaçar gibi yapıp

  • 16Bütün düşmanlarımız bunu duydu, çevremizdeki ulusları korku sardı. Böylece düşmanlarımız özgüvenlerini büsbütün yitirdiler. Çünkü bu işi Tanrımızın yardımıyla başardığımızı anladılar. kapsardı.

  • 10Bir gün Mehetavel oğlu Delaya oğlu Şemayanın evine gittim. Evine kapanmıştı. Bana, "Tanrının evinde, tapınakta buluşalım" dedi, "Tapınağın kapılarını kapatalım, çünkü seni öldürmeye gelecekler. Gece seni öldürmeye gelecekler."

  • 13Hâlâ karanlıktı. Dere Kapısından Ejder Pınarına, oradan Gübre Kapısına gittim. Yeruşalimin yıkılan surlarını, yanıp kül olan kapılarını gözden geçirdim.

  • 4'İsrailin Tanrısı RAB şöyle diyor: Surların dışında sizi kuşatan Babil Kralı ve Kildanilerle savaşmakta kullandığınız silahları size karşı çevireceğim; hepsini bu kentin ortasına toplayacağım.

  • 9Fıratın batı yakasındaki valilere gidip kralın mektuplarını verdim. Kral benimle birlikte komutanlar ve atlılar göndermişti.

  • 9Duvarlarınızda gedik açmak için kütükler yerleştirecek, silahlarıyla kulelerinizi yıkacak.

  • 26Pedaya ile Ofel Tepesinde yaşayan tapınak görevlileri doğuya doğru Su Kapısının önüne ve gözetleme kulesine kadarki bölümü onardılar.

  • 4Levililere yüksekçe bir yer ayrılmıştı. Yeşu, Bani, Kadmiel, Şevanya, Bunni, Şerevya, Bani ve Kenani orada oturuyordu. Ayağa kalkıp yüksek sesle Tanrıları RABbe yakardılar.

  • 16Böylece halk dalları getirip damlarında, evlerinin ve Tanrı Tapınağının avlularında, Su Kapısı ve Efrayim Kapısı alanlarında çardaklar yaptı.