Sayilar 11:15
Bana böyle davranacaksan -eğer gözünde lütuf bulduysam- lütfen beni hemen öldür de kendi yıkımımı görmeyeyim."
Bana böyle davranacaksan -eğer gözünde lütuf bulduysam- lütfen beni hemen öldür de kendi yıkımımı görmeyeyim."
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
11RABbe, "Kuluna neden kötü davrandın?" dedi, "Seni hoşnut etmeyen ne yaptım ki, bu halkın yükünü bana yüklüyorsun?
12Bütün bu halka ben mi gebe kaldım? Onları ben mi doğurdum? Öyleyse neden emzikteki çocuğu taşıyan bir dadı gibi, atalarına ant içerek söz verdiğin ülkeye onları kucağımda taşımamı istiyorsun?
13Bütün bu halka verecek eti nereden bulayım? Bana, 'Bize yiyecek et ver' diye sızlanıp duruyorlar.
14Bu halkı tek başıma taşıyamam, bunca yükü kaldıramam.
3Ya RAB, lütfen şimdi canımı al. Çünkü benim için ölmek yaşamaktan iyidir."
12Musa RABbe şöyle dedi: "Bana, 'Bu halka öncülük et' diyorsun, ama kimi benimle göndereceğini söylemedin. Bana, 'Seni adınla tanıyorum, senden hoşnudum' demiştin.
13Eğer benden hoşnutsan, lütfen şimdi bana yollarını göster ki, seni daha iyi tanıyıp hoşnut etmeye devam edeyim. Unutma, bu ulus senin halkındır."
15Musa, "Eğer varlığın bize eşlik etmeyecekse, bizi buradan çıkarma" dedi,
16"Yoksa benden ve halkından hoşnut kaldığın nereden bilinecek? Bize eşlik etmenden, değil mi? Ancak o zaman benimle halkın yeryüzünün öteki halklarından ayırt edilebiliriz."
17RAB, "Söylediğin gibi yapacağım" dedi, "Çünkü senden hoşnut kaldım, adınla tanıyorum seni."
18Musa, "Lütfen görkemini bana göster" dedi.
4Musa, "Bu halka ne yapayım?" diye RABbe feryat etti, "Neredeyse beni taşlayacaklar."
15Eğer bu halkı bir insanmış gibi yok edersen, senin ününü duymuş olan bu uluslar, 'RAB ant içerek söz verdiği ülkeye bu halkı götüremediği için onları çölde yok etti' diyecekler.
32Lütfen günahlarını bağışla, yoksa yazdığın kitaptan adımı sil."
10"Şimdi bana engel olma, bırak öfkem alevlensin, onları yok edeyim. Sonra seni büyük bir ulus yapacağım."
11Musa Tanrısı RABbe yalvardı: "Ya RAB, niçin kendi halkına karşı öfken alevlensin? Onları Mısırdan büyük kudretinle, güçlü elinle çıkardın.
16RAB Musaya, "Halk arasında önder ve yönetici bildiğin İsrail ileri gelenlerinden yetmiş kişi topla" dedi, "Onları Buluşma Çadırına getir, yanında dursunlar.
9Kerem edip beni ezse,Elini çabuk tutup yaşam bağımı kesse!
9"Saul, 'Ne olur üstüme var ve beni öldür!' dedi, 'Çünkü çektiğim acılardan kurtulmak istiyorum.'
15Musa, "Bütün insan ruhlarının Tanrısı RAB bu topluluğa bir önder atasın" diye karşılık verdi,
22Musa RABbe döndü ve, "Ya Rab, niçin bu halka kötü davrandın?" dedi, "Beni bunun için mi gönderdin?
9"Ya Rab, eğer benden hoşnutsan, lütfen bizimle gel" dedi, "Bunlar inatçı insanlardır. Sen suçlarımızı, günahlarımızı bağışla. Bizi kendi mirasın olarak benimse."
28'Yoksa dün Mısırlıyı öldürdüğün gibi beni de mi öldürmek istiyorsun?'
17Gidyon, "Benden hoşnutsan, benimle konuşanın sen olduğuna dair bana bir belirti göster" dedi,
8Sana gelince, bana yardım et; çünkü RABbin önünde benimle antlaşma yaptın. Suçluysam, beni sen öldür! Neden beni babana teslim edesin?"
16Horevde toplandığınız gün Tanrınız RABden şunu dilemiştiniz: 'Bir daha ne Tanrımız RABbin sesini duyalım, ne de o büyük ateşi görelim, yoksa ölürüz.'
1RAB bana dedi ki, "Musayla Samuel önümde durup yalvarsalar bile, bu halka acımayacağım; kov onları önümden, gitsinler!
14Bana gelince, işte elinizdeyim! Gözünüzde iyi ve doğru olan neyse, bana öyle yapın.
26Ama, 'Senden hoşnut değilim' derse, işte buradayım, bana uygun gördüğünü yapsın."
11Musaya, "Mısırda mezar mı yoktu da bizi çöle ölmeye getirdin?" dediler, "Bak, Mısırdan çıkarmakla bize ne yaptın!
17"Şimdi gücünü göster, ya Rab. Demiştin ki,
29Bunu da götürürseniz ve ona bir zarar gelirse, bu acıyla ak saçlı başımı ölüler diyarına götürürsünüz.'
23RAB, "Elim kısaldı mı?" diye yanıtladı, "Sana söylediklerimin yerine gelip gelmeyeceğini şimdi göreceksin."
17"Lütfen bir kez daha günahımı bağışlayın ve Tanrınız RABbe dua edin; bu ölümcül belayı üzerimden uzaklaştırsın."
13Musa, "Aman, ya Rab!" dedi, "Ne olur, benim yerime başkasını gönder."
13Uzaklaştır üzerimden bakışlarını,Göçüp yok olmadan mutlu olayım!"
25İzin ver de Şeria Irmağından geçip karşı yakadaki o verimli ülkeyi, o güzel dağlık bölgeyi ve Lübnanı göreyim.'
26"Ama RAB sizin yüzünüzden bana öfkelendi, yalvarışıma kulak asmadı. Bana, 'Yeter artık!' dedi, 'Bir daha bu konudan söz etme bana.
29Eğer bu adamlar herkes gibi doğal bir ölümle ölür, herkesin başına gelen bir olayla karşılaşırlarsa, bilin ki beni RAB göndermemiştir.
11RAB Musaya şöyle dedi: "Ne zamana dek bu halk bana saygısızlık edecek? Onlara gösterdiğim bunca belirtiye karşın, ne zamana dek bana iman etmeyecekler?
13"Bizi çölde öldürtmek için süt ve bal akan ülkeden çıkardın. Bu yetmiyormuş gibi başımıza geçmek istiyorsun.
14Ama sen yaşamım boyunca RABbin iyiliğini bana göster ki ölmeyeyim.
12İsrailliler Musaya, "Yok olacağız! Öleceğiz! Hepimiz yok olacağız!" dediler,
3"Ey efendim, eğer gözünde lütuf bulduysam, lütfen kulunun yanından ayrılma" dedi,
15Öyle ki, boğulmayı,Ölmeyi şu yaşama yeğliyorum.
19"Ben kulunuzdan hoşnut kaldınız, canımı kurtarmakla bana büyük iyilik yaptınız. Ama dağa kaçamam. Çünkü felaket bana yetişir, ölürüm.
18"Hem sen, hem de yanındaki halk tükeneceksiniz. Bu işi tek başına kaldıramazsın. Sana ağır gelir.
20Birkaç günlük ömrüm kalmadı mı?Beni rahat bırak da biraz yüzüm gülsün;
9Ovadya, "Ne günah işledim ki, beni öldürsün diye Ahava gönderiyorsun?" dedi ve ekledi: