Ezgiler Ezgisi 7:5
Karmel Dağı gibi duruyor başın,Pırıl pırıl mora çalar saçların.Kaküllerine tutsak oldu kral.
Karmel Dağı gibi duruyor başın,Pırıl pırıl mora çalar saçların.Kaküllerine tutsak oldu kral.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
4Sevgilim, Tirsa kadar güzelsin,Yeruşalim kadar şirin,Sancak açmış bir ordu kadar görkemli. "Hoş, güzel" anlamına gelir.
5Çevir gözlerini benden,Çünkü şaşırtıyorlar beni.Gilat Dağının yamaçlarından inenKeçi sürüsünü andırıyor siyah saçların.
6Yeni yıkanmış, sudan çıkmış dişi koyun sürüsü gibi dişlerin,Hepsinin ikizi var;Yavrusunu yitiren yok aralarında.
7Peçenin ardındaki yanaklarınNar parçası sanki.
1Ne güzel sandaletli ayakların,Ey soylu kız!Mücevher gibi yuvarlak kalçaların,Usta ellerin işi.
2Karışık şarabın hiç eksilmediğiYuvarlak bir tas gibi göbeğin.Zambaklarla kuşanmışBuğday yığını gibi karnın.
3Sanki bir çift geyik yavrusu memelerin,İkiz ceylan yavrusu.
4Fildişi kule gibi boynun.Bat-Rabim Kapısı yanındakiHeşbon havuzları gibi gözlerin.Şama bakanLübnan Kulesi gibi burnun.
6Ne güzel, ne çekicidir aşk!Zevkten zevke sürükler.
7Hurma ağacına benziyor boyun,Salkım salkım memelerin.
8"Çıkayım hurma ağacına" dedim,"Tutayım meyveli dallarını."Üzüm salkımları gibi olsun memelerin,Elma gibi koksun soluğun,
9En iyi şarap gibi ağzın. Sevgilimin dudaklarına, dişlerine doğru kaysın. metin "Uyuyanların dudaklarına".
10Ben sevgilime aitim,O da bana tutkun.
1Ah, ne güzelsin, aşkım, ah, ne güzel!Peçenin ardındaki gözlerin güvercinler gibi.Siyah saçların Gilat Dağının yamaçlarından inenKeçi sürüsü sanki.
2Yeni kırkılıp yıkanmış,Sudan çıkmış koyun sürüsü gibi dişlerin,Hepsinin ikizi var.Yavrusunu yitiren yok aralarında.
3Al kurdele gibi dudakların,Ağzın ne güzel!Peçenin ardındaki yanaklarınNar parçası sanki.
4Boynun Davutun kulesi gibi,Kakma taşlarla yapılmış,Üzerine bin kalkan asılmış,Hepsi de birer yiğit kalkanı. sözcüğün anlamı kesin olarak bilinmiyor.
5Sanki bir çift geyik yavrusu memelerinZambaklar arasında otlayanİkiz ceylan yavrusu.
6Gün serinleyip gölgeler uzayınca,Mür dağına,Günnük tepesine gideceğim.
7Tepeden tırnağa güzelsin, aşkım,Hiç kusurun yok.
9Farkı ne sevgilinin öbürlerinden,Ey güzeller güzeli?Farkı ne ki, bize böyle ant içiriyorsun?
10Sevgilimin teni pembe-beyaz, ışıl ışıl yanıyor!Göze çarpıyor on binler arasında.
11Başı saf altın,Kakülleri kıvır kıvır, kuzgun gibi siyah.
12Akarsu kıyısındakiGüvercinler gibi gözleri;Sütle yıkanmış,Yuvasındaki mücevher sanki.
13Yanakları güzel kokulu tarhlar gibi,Nefis kokular saçıyor.Dudakları zambak gibi,Mür yağı damlatıyor.
9Firavunun arabalarına koşulu kısrağa benzetiyorum seni, aşkım benim!
10Yanakların süslerle,Boynun gerdanlıklarla ne güzel!
14Eyn-Gedi bağlarındaBir demet kına çiçeğidir benim için sevgilim.
15Ah, ne güzelsin, aşkım, ah, ne güzel!Gözlerin tıpkı birer güvercin!
16Ne yakışıklısın, sevgilim, ah, ne çekici!Yeşilliktir yatağımız.
15Mermer sütun bacaklarıSaf altın ayaklıklar üzerine kurulmuş.Boyu bosu Lübnan dağları gibi,Lübnanın sedir ağaçları gibi eşsiz.
16Ağzı çok tatlı,Tepeden tırnağa güzel.İşte böyledir sevgilim, böyledir yarim, ey Yeruşalim kızları!
2Beni dudaklarıyla öptükçe öpsün!Çünkü aşkın şaraptan daha tatlı.
3Ne güzel kokuyor sürdüğün esans,Dökülmüş esans sanki adın,Kızlar bu yüzden seviyor seni.
4Al götür beni, haydi koşalım! Kral beni odasına götürsün. Seninle coşup seviniriz,Aşkını şaraptan çok överiz. Ne kadar haklılar seni sevmekte!
5Esmerim ben, ama güzelim,Ey Yeruşalim kızları!Kedarın çadırları gibi,Süleymanın çadır bezleri gibi kara.
9Çaldın gönlümü kızkardeşim, yavuklum,Bir bakışınla,Gerdanlığının tek zinciriyle çaldın gönlümü!
10Aşkın ne güzel, kızkardeşim, yavuklum,Şaraptan çok daha tatlı;Esansının kokusu her türlü baharattan güzel!
11Ey yavuklum, bal damlar dudaklarından,Bal ve süt var dilinin altında,Lübnanın kokusu geliyor giysilerinden!
12Burnuna halka, kulaklarına küpeler, başına görkemli bir taç taktım.
11Kral senin güzelliğine vuruldu,Efendin olduğu için önünde eğil.
9Başına zarif bir çelenk,Görkemli bir taç giydirecektir."
10Direklerini gümüşten,Tabanını altından yaptı.Koltuğu mor kumaşla kaplıydı.İçini sevgiyle döşemişti Yeruşalim kızları.
11Dışarı çıkın, ey Siyon kızları!Düğününde, mutlu günündeAnnesinin verdiği tacı giymiş Kral Süleyman'ı görün.
2Başa sürülen değerli yağ gibi,Sakaldan, Harunun sakalındanKaftanının yakasına dek inen yağ gibi.
8Giysilerinin tümü mür, öd, tarçın kokuyor;Fildişi saraylardan gelen çalgı sesleri seni eğlendiriyor!
13Fidanların nar bahçesidir;Seçme meyvelerle,Kına ve hintsümbülüyle,
2Sen insanların en güzelisin,Lütuf saçılmış dudaklarına.Çünkü Tanrı seni sonsuza dek kutsamış.
2Ben uyuyordum ama yüreğim uyanıktı.Dinleyin! Sevgilim kapıyı vuruyor."Aç bana, kızkardeşim, aşkım, eşsiz güvercinim!Sırılsıklam oldu başım çiyden,Kaküllerim gecenin neminden."