1. Tarihler 21:9
RAB Davutun bilicisi Gada şöyle dedi:
RAB Davutun bilicisi Gada şöyle dedi:
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
10Davut sayım yaptıktan sonra kendisini suçlu buldu ve RABbe, "Bunu yapmakla büyük günah işledim!" dedi, "Ya RAB, lütfen kulunun suçunu bağışla. Çünkü çok akılsızca davrandım."
11Ertesi sabah Davut uyandığında, RAB Davutun bilicisi Peygamber Gada şöyle dedi: "Gidip Davuta de ki, 'RAB şöyle diyor: Önüne üç seçenek koyuyorum. Bunlardan birini seç de sana onu yapayım.' "
10"Gidip Davuta de ki, 'RAB şöyle diyor: Önüne üç seçenek koyuyorum. Bunlardan birini seç de sana onu yapayım.' "
11Gad Davuta gidip şöyle dedi: "RAB diyor ki, 'Hangisini istiyorsun?
12Üç yıl kıtlık mı? Yoksa kılıçla seni kovalayan düşmanlarının önünde üç ay kaçıp yok olmak mı? Ya da RABbin kılıcının ve RABbin meleğinin bütün İsrail ülkesine üç gün salgın hastalık salmasını mı?' Beni gönderene ne yanıt vereyim, şimdi iyice düşün."
13Davut, "Sıkıntım büyük" diye yanıtladı, "İnsan eline düşmektense, RABbin eline düşeyim. Çünkü Onun acıması çok büyüktür."
16Davut başını kaldırıp baktı. Elinde yalın bir kılıç olan RABbin meleğini gördü. Melek elini Yeruşalimin üzerine uzatmış, yerle gök arasında duruyordu. Çula sarınmış Davutla halkın ileri gelenleri yüzüstü yere kapandılar.
17Davut Tanrıya şöyle seslendi: "Halkın sayılmasını buyuran ben değil miydim? Günah işleyen benim, kötülük yapan benim. Ama bu koyunlar ne yaptı ki? Ya RAB Tanrım, ne olur beni ve babamın soyunu cezalandır. Bu salgın hastalığı halkın üzerinden kaldır."
18RABbin meleği Gada, Davutun Yevuslu Ornanın harman yerine gidip RABbe bir sunak kurmasını buyurdu.
19Davut RABbin adıyla konuşan Gadın sözü uyarınca oraya gitti.
17Davut, halkı öldüren meleği görünce, RABbe, "Günah işleyen benim, ben suç işledim" dedi, "Bu koyunlar ne yaptı ki? Ne olur beni ve babamın soyunu cezalandır."
18O gün Gad Davuta gitti. Ona, "Gidip Yevuslu Aravnanın harman yerinde RABbe bir sunak kur" dedi.
19Davut Gadın sözü uyarınca RABbin buyurduğu gibi gitti.
13Gad Davuta gidip durumu anlattı ve şöyle dedi: "Ülkende yedi yıl kıtlık mı olsun? Yoksa seni kovalayan düşmanlarının önünden üç ay kaçmak mı istersin? Ya da ülkende üç gün salgın hastalık mı olsun? Beni gönderene ne yanıt vereyim, şimdi iyice düşün."
14Davut, "Sıkıntım büyük" diye yanıtladı, "İnsan eline düşmektense, RABbin eline düşelim. Çünkü Onun acıması büyüktür."
8Davut Tanrıya, "Bunu yapmakla büyük günah işledim!" dedi, "Lütfen kulunun suçunu bağışla. Çünkü çok akılsızca davrandım."
5Ne var ki, Peygamber Gad Davuta, "Sığınakta kalma. Yahuda ülkesine git" dedi. Bunun üzerine Davut oradan ayrılıp Heret Ormanına gitti.
17Böylece Natan bütün bu sözleri ve görümleri Davuta aktardı.
18Bunun üzerine Kral Davut gelip RABbin önünde oturdu ve şöyle dedi: "Ey Egemen RAB, ben kimim, ailem nedir ki, beni bu duruma getirdin?
19Ey Egemen RAB, sanki bu yetmezmiş gibi, kulunun soyunun geleceği hakkında da söz verdin. Ey Egemen RAB, insanlarla hep böyle mi ilgilenirsin?
20Ben sana başka ne diyebilirim ki! Çünkü, ey Egemen RAB, kulunu tanıyorsun.
2Natan, "Tasarladığın her şeyi yap, çünkü Tanrı seninledir" diye karşılık verdi.
3O gece Tanrı Natana şöyle seslendi:
32Kral Davut, "Kâhin Sadoku, Peygamber Natanı ve Yehoyada oğlu Benayayı bana çağırın" dedi. Hepsi önüne gelince,
15Böylece Natan bütün bu sözleri ve görümleri Davuta aktardı.
16Bunun üzerine Kral Davut gelip RABbin önünde oturdu ve şöyle dedi: "Ya RAB Tanrı, ben kimim, ailem nedir ki, beni bu duruma getirdin?
7Bunun üzerine Natan Davuta, "O adam sensin!" dedi, "İsrailin Tanrısı RAB diyor ki, 'Ben seni İsraile kral olarak meshettim ve Saulun elinden kurtardım.
13Davut, "RABbe karşı günah işledim" dedi. Natan, "RAB günahını bağışladı, ölmeyeceksin" diye karşılık verdi,
9" 'Davut sana kötülük yapmak istiyor' diyenlerin sözlerini neden önemsiyorsun?" dedi,
3Davut Givonlulara, "Sizin için ne yapabilirim? RABbin halkını kutsamanız için bu suçu nasıl bağışlatabilirim?" diye sordu.
4O gece RAB Natana şöyle seslendi:
31Davutun söylediklerini duyanlar Saula ilettiler. Saul onu çağırttı.
1RAB Natanı Davuta gönderdi. Natan Davutun yanına gelince ona, "Bir kentte biri zengin, öbürü yoksul iki adam vardı" dedi,
2Davut RABbe, "Gidip şu Filistlilere saldırayım mı?" diye danıştı. RAB, "Git, Filistlilere saldır ve Keila Kentini kurtar" diye yanıtladı.
9Kâhin, "Ela Vadisinde öldürdüğün Filistli Golyatın kılıcı var" diye karşılık verdi, "Efodun arkasında beze sarılı duruyor. Burada başka silah yok. İstersen onu alabilirsin." Davut, "Onun gibisi yoktur, onu bana ver" dedi.
16Davut Tanrının kendisine buyurduğu gibi yaptı ve Filist ordusunu Givondan Gezere kadar bozguna uğrattı.
17"RAB benim aracılığımla söylediğini yaptı, krallığı senden alıp soydaşın Davuta verdi.
28Kral Davut, "Bana Bat-Şevayı çağırın!" dedi. Bat-Şeva kralın huzuruna çıkıp önünde durdu.
19Bunun üzerine Saul İşaya ulaklar göndererek, "Sürüyü güden oğlun Davutu bana gönder" dedi.
16Davut Amalekliye, "Kanından sen kendin sorumlusun" demişti, "Çünkü 'RABbin meshettiği kişiyi ben öldürdüm' demekle kendine karşı ağzınla tanıklıkta bulundun."
24Görevliler Davutun dediklerini Saula bildirdiler.
18Şimdi bunu gerçekleştirin! Çünkü RAB, Davut hakkında, 'Halkım İsraili kulum Davut aracılığıyla Filistlilerin ve bütün düşmanlarının elinden kurtaracağım' demişti."
27Bundan sonra RAB meleğe kılıcını kınına koymasını buyurdu. Melek buyruğa uydu.
15"Babam Davuta verdiği sözü tutan İsrailin Tanrısı RABbe övgüler olsun! RAB demişti ki,
9Davut, Saulun kendisine bir düzen kurduğunu duyunca, Kâhin Aviyatara, "Efodu getir" dedi.
10Sonra şöyle yakardı: "Ey İsrailin Tanrısı RAB! Ben kulun yüzünden Saulun gelip Keilayı yıkmayı tasarladığına dair kesin haber aldım.
2Davut Yoavla halkın önderlerine, "Gidin, Beer-Şevadan Dana dek İsraillileri sayın" dedi, "Sonra bana bilgi verin ki, halkın sayısını bileyim."
10Davut Tanrıya danıştı: "Filistlilere saldırayım mı? Onları elime teslim edecek misin?" RAB, "Saldır" dedi, "Onları eline teslim edeceğim."
22Davut, "İşte kralın mızrağı!" dedi, "Adamlarından biri gelip alsın.