Yaratilis 40:9
Baş saki düşünü Yusufa anlattı: "Düşümde önümde bir asma gördüm.
Baş saki düşünü Yusufa anlattı: "Düşümde önümde bir asma gördüm.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
10Üç çubuğu vardı. Tomurcuklar açar açmaz çiçeklendi, salkım salkım üzüm verdi.
11Firavunun kâsesi elimdeydi. Üzümleri alıp firavunun kâsesine sıktım. Sonra kâseyi ona verdim."
12Yusuf, "Bu şu anlama gelir" dedi, "Üç çubuk üç gün demektir.
13Üç gün içinde firavun seni zindandan çıkaracak, yine eski görevine döneceksin. Geçmişte olduğu gibi yine ona sakilik yapacaksın.
5Firavunun sakisiyle fırıncısı tutsak oldukları zindanda aynı gece birer düş gördüler. Düşleri farklı anlamlar taşıyordu.
15Çünkü ben İbrani ülkesinden zorla kaçırıldım. Burada da zindana atılacak bir şey yapmadım."
16Fırıncıbaşı bu iyi yorumu duyunca, Yusufa, "Ben de bir düş gördüm" dedi, "Başımın üstünde üç sepet beyaz ekmek vardı.
17En üstteki sepette firavun için pişirilmiş çeşitli pastalar vardı. Kuşlar başımın üstündeki sepetten pastaları yiyorlardı."
18Yusuf, "Bu şu anlama gelir" dedi, "Üç sepet üç gün demektir.
21Yusufun yaptığı yoruma uygun olarak baş sakisini eski görevine atadı. Baş saki firavuna şarap sunmaya başladı. Ama firavun fırıncıbaşını astırdı.
6Yusuf, "Lütfen gördüğüm düşü dinleyin!" dedi,
7"Tarlada demet bağlıyorduk. Ansızın benim demetim kalkıp dikildi. Sizinkilerse, çevresine toplanıp önünde eğildiler."
8"Düş gördük ama yorumlayacak kimse yok" dediler. Yusuf, "Yorum Tanrıya özgü değil mi?" dedi, "Lütfen düşünüzü bana anlatın."
15Firavun Yusufa, "Bir düş gördüm" dedi, "Ama kimse yorumlayamadı. Duyduğun her düşü yorumlayabildiğini işittim."
17Firavun Yusufa anlatmaya başladı: "Düşümde bir ırmak kıyısında duruyordum.
1Bir süre sonra Mısır Kralının sakisiyle fırıncısı efendilerini gücendirdiler.
2Firavun bu iki görevlisine, baş sakiyle fırıncıbaşına öfkelendi.
23Gelgelelim, baş saki Yusuf'u anımsamadı, unuttu gitti.
9Bu arada baş saki firavuna, "Bugün suçumu itiraf etmeliyim" dedi,
10"Kullarına -bana ve fırıncıbaşına- öfkelenince bizi zindana, muhafız birliği komutanının evine kapattın.
11Bir gece ikimiz de düş gördük. Düşlerimiz farklı anlamlar taşıyordu.
12Orada bizimle birlikte muhafız birliği komutanının kölesi İbrani bir genç vardı. Gördüğümüz düşleri ona anlattık. Bize bir bir yorumladı.
13Her şey onun yorumladığı gibi çıktı: Ben görevime döndüm, fırıncıbaşıysa asıldı."
25Yusuf, "Efendim, iki düş de aynı anlamı taşıyor" dedi, "Tanrı ne yapacağını sana bildirmiş.
12"Sonra ağaçlar asmaya, 'Gel sen bizim kralımız ol' dediler.
13Asma, 'İlahlarla insanlara zevk veren yeni şarabımı bırakıp ağaçlar üzerinde sallanmaya mı gideyim?' dedi.
9Yusuf bir düş daha görüp kardeşlerine anlattı. "Dinleyin, bir düş daha gördüm" dedi, "Güneş, ay ve on bir yıldız önümde eğildiler."
10Yusuf babasıyla kardeşlerine bu düşü anlatınca, babası onu azarladı: "Ne biçim düş bu?" dedi, "Ben, annen, kardeşlerin gelip önünde yere mi eğileceğiz yani?"
19Birbirlerine, "İşte düş hastası geliyor" dediler,
22"Bir de düşümde bir sapta dolgun ve güzel yedi başak bittiğini gördüm.
5Yine uykuya daldı, bu kez başka bir düş gördü: Bir sapta yedi güzel ve dolgun başak bitti.
6Tohum filizlenip yerde yayılan bodur bir asma oldu. Dalları kartala doğru yayıldı, kökleriyse aşağıya, derine indi. Böylece dal salan, filiz veren bir asma oldu.