Yesaya 14:8
Lübnanın çam ve sedir ağaçları bileKralın yok oluşuna seviniyor."Onun ölümünden beri kimse bizi kesmeye gelmiyor" diyorlar.
Lübnanın çam ve sedir ağaçları bileKralın yok oluşuna seviniyor."Onun ölümünden beri kimse bizi kesmeye gelmiyor" diyorlar.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
7Bütün dünya esenlik ve barış içindeSevinçle haykırıyor.
12Yabancı ulusların en acımasızı onu kesip yalnız bıraktı. Dalları dağlara, derelere düştü; ülkenin vadilerinde kesilmiş duruyor. Yeryüzündeki bütün uluslar gölgesinden çekilip onu bıraktılar.
13Bütün kuşlar devrik ağaca kondu, yabanıl hayvanlar dalları arasına yerleşti.
14Öyle ki, suların yakınında yetişen hiçbir ağaç böylesi büyüyüp boy atmasın, tepesini bulutlara eriştirmesin; bol suyla sulanan hiçbir ağaç bu denli yükselmesin. Çünkü hepsi ölüm çukuruna inen insanlarla birlikte ölüme, yerin derinliklerine gidecek.
15" 'Egemen RAB şöyle diyor: Sedir ağacı ölüler diyarına indiği gün, ona yas tutsunlar diye derin su kaynaklarını kapattım. Irmaklarını durdurdum, gür sularının önünü kestim. O ağaç yüzünden Lübnanı karanlığa boğdum, bütün orman ağaçlarını kuruttum.
16Ölüm çukuruna inenlerle birlikte onu ölüler diyarına indirdiğimde, yıkılışının gürültüsünden ulusları titrettim. O zaman Aden Bahçesindeki bütün ağaçlar, Lübnanın en seçkin, en iyi, bol sulanan ağaçları yerin derinliklerinde avunç buldu.
17Gölgesinde yaşayanlar, uluslar arasında onu destekleyenler de onunla birlikte ölüler diyarına, kılıçla öldürülmüşlerin yanına indiler.
18" 'Aden ağaçlarından hangisi görkem ve yücelikte seninle boy ölçüşebilir? Ama sen de Aden ağaçlarıyla birlikte yerin derinliklerine indirilecek, sünnetsizlere, kılıçla öldürülmüşlere katılacaksın. " 'İşte firavunla halkının sonu böyle olacaktır.' Egemen RAB böyle diyor."
9Toprağın altındaki ölüler diyarıBabil Kralını karşılamak için sabırsızlanıyor.Onun gelişi ölüleri,Dünyanın eski önderlerini heyecanlandırıyor;Ulusları yönetmiş krallarıTahtlarından ayağa kaldırıyor.
1Ey Lübnan, kapılarını aç ki,Ateş sedir ağaçlarını yakıp yok etsin!
2Ey çam ağacı, haykır!Sedir ağacı yıkıldı,Ulu ağaçlar yok oldu!Haykırın, ey Başan meşeleri,Gür ormanın ağaçları devrildi!
6Kuşlar dallarına yuva yaptı,Yabanıl hayvanlar dalları altında yavruladı,Büyük uluslar gölgesinde yaşadı.
7Güzellikte eşsizdi.Dalları giderek uzadı,Çünkü kökleri bol su alıyordu.
8Tanrının bahçesindeki sedir ağaçlarından hiçbiriOnunla boy ölçüşemezdi,Çam ağaçları dalları kadar bile değildi.Çınarlar onun dallarıyla boy ölçüşemezdi.Tanrının bahçesindeki ağaçların hiçbiriOnun kadar güzel değildi.
9Sık dallarla o sedir ağacını güzelleştirdim.Tanrının bahçesi Adendeki bütün ağaçlar onu kıskandı.
10" 'Bu yüzden Egemen RAB şöyle diyor: Ağaç büyüyüp boy attığı, tepesi bulutlara eriştiği, büyüklüğünden ötürü gurura kapıldığı için
13Lübnanın bütün ulu, yüksek sedir ağaçlarını,Başanın bütün meşelerini yok edecek;
13"Lübnanın görkemi olan çam, köknar ve selvi ağaçları,Tapınağımı süslemek için hep birlikte sana taşınacak.Ayak bastığım yeri görkemli kılacağım.
16RABbin ağaçları,Kendi diktiği Lübnan sedirleri suya doyar.
34Ormandaki çalılıkları baltayla keser gibiKesip devirecek onları.Lübnan, Güçlü Olan'ın önünde diz çökecek.
10Gölgesi dağları,Dalları koca sedir ağaçlarını kapladı.
24Uşakların aracılığıyla Rabbi aşağıladın.Bir sürü savaş arabamla dağların tepesine,Lübnanın doruklarına çıktım, dedin.Yüksek sedir ağaçlarını, seçme çamlarını kestim,Lübnanın en uzak tepelerine,Gür ormanlarına ulaştım.
8Kökü yerde kocasa,Kütüğü toprakta ölse bile,
23Ulakların aracılığıyla Rabbi aşağıladın.Bir sürü savaş arabamla dağların tepesine,Lübnanın doruklarına çıktım, dedin.Yüksek sedir ağaçlarını, seçme çamlarını kestim,Lübnanın en iç noktalarına,Gür ormanlarına ulaştım.
9Dağlar, bütün tepeler,Meyve ağaçları, sedir ağaçları,
10"Bunun üzerine ağaçlar incir ağacına, 'Gel sen kralımız ol' dediler.
11Görkemin de çenklerinin sesi deÖlüler diyarına indirildi.Altında kurtlar kaynaşacak,Üstünü kurtçuklar kaplayacak.
3Asura bak! Lübnanda bir sedir ağacıydı,Ormana gölge salan güzel dalları vardı.Çok yüksekti, tepesi bulutlara erişiyordu.
22" 'Egemen RAB şöyle diyor:Sedir ağacının tepesindenBir filiz alıp dikeceğim.En yüksek dallarından körpe bir çubuk koparıpYüksek, ulu bir dağın üzerine dikeceğim.
23Onu İsrailin en yüksek dağının üzerine dikeceğim.Dal budak salıp ürün verecek,Görkemli bir sedir ağacı olacak.Her çeşit kuş dallarına tüneyecek,Gölgesinde barınacak.
24Bütün orman ağaçlarıHer yüksek ağacı bodurlaştıranın,Her bodur ağacı yükseltenin,Her yeşil ağacı kurutanınVe kuru ağacı yeşerteninBen RAB olduğumu anlayacaklar.Bunu ben RAB söylüyorum ve dediğimi yapacağım.' "
14İnsan kendisi için sedir ağaçları keser,Palamut, meşe ağaçları alır.Ormanda kendine bir ağaç seçer.Bir çam diker, ama ağacı büyüten yağmurdur.
12Sevinçle çıkacak,Esenlikle geri götürüleceksiniz.Dağlar, tepeler önünüzde sevinçle çığıracak,Kırdaki bütün ağaçlar alkış tutacak.
13Dikenli çalı yerine çam,Isırgan yerine mersin ağacı bitecek.Bunlar bana ün getirecek,Yok olmayan sonsuz bir belirti olacak."
7Eli silahlı yok ediciler görevlendireceğim sana karşı.En iyi sedir ağaçlarını kesecek,Ateşe atacaklar.
9Ülke yas tutuyor, zayıflıyor.Lübnan utancından soldu,Şaron Ovası çöle döndü,Başan ve Karmelde ağaçlar yaprak döküyor.
6Dallanıp budaklanacaklar,Görkemleri zeytin ağacını,Kokuları Lübnan sedirini andıracak.
7Yine insanlar oturacak gölgesinde;Buğday gibi gelişecek,Asma gibi serpilecekler;Lübnan şarabı kadar ün kazanacaklar.
5RABbin sesi sedir ağaçlarını kırar,Lübnan sedirlerini parçalar.
6Yayılıyorlar vadiler gibi,Irmak kıyısında bahçeler gibi,RABbin diktiği öd ağaçları gibi,Su kıyısındaki sedir ağaçları gibi.
14Yüksek sesle, 'Ağacı ve dallarını kesin, yapraklarını yolun, meyvesini atın' diye bağırdı, 'Altında barınan hayvanlarla dallarına tüneyen kuşlar kaçsın.
33O zaman RABbin önünde ormanın ağaçlarıSevinçle haykıracak.Çünkü O yeryüzünü yargılamaya geliyor.
19Ama sen reddedilen bir dal gibiMezarından dışarı atıldın;Bedenleri kılıçla delinipÖlüm çukurunun dibine atılmış ölülerle örtülüsün;Ayak altında çiğnenen leş gibisin.
17Lübnan pek yakında meyve bahçesine,Meyve bahçesi ormana dönmeyecek mi?
12"Sonra ağaçlar asmaya, 'Gel sen bizim kralımız ol' dediler.
10"Kerpiç evler yıkıldı,Ama yerlerine yontma taştan evler yapacağız.Yabanıl incir ağaçları kesildi,Ama yerlerine sedir ağaçları dikeceğiz."
19Dolu ormanları harap etse,Kent yerle bir olsa da,
15Balta kendisini kullanana karşı övünür mü?Testere kendisini kullanana karşı büyüklenir mi?Sanki değnek kendisini kaldıranı sallayabilir,Sopa sahibini kaldırabilirmiş gibi...
12Bayram etsin kırlar ve üzerindekiler!O zaman RAB'bin önünde bütün orman ağaçlarıSevinçle haykıracak.Çünkü O geliyor!Yeryüzünü yargılamaya geliyor.Dünyayı adaletle,Halkları kendi gerçeğiyle yönetecek.
14"Sonunda ağaçlar karaçalıya, 'Gel sen kralımız ol' dediler.