Yesaya 28:18
Ölümle yaptığınız antlaşma yürürlükten kaldırılacak, ölüler diyarıyla uyuşmanız geçerli sayılmayacak. Büyük bela ülkeden geçerken sizi çiğneyecek.
Ölümle yaptığınız antlaşma yürürlükten kaldırılacak, ölüler diyarıyla uyuşmanız geçerli sayılmayacak. Büyük bela ülkeden geçerken sizi çiğneyecek.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
15Şöyle diyorsunuz: "Ölümle antlaşma yaptık, ölüler diyarıyla uyuştuk; öyle ki, büyük bela ülkeden geçerken bize zarar vermeyecek. Çünkü yalanları kendimize sığınak yaptık, hilenin ardına gizlendik."
19Bu bela her geldiğinde sizi süpürüp götürecek. Her gün, gece gündüz gelecek. Bu bildiriyi anlayan dehşete kapılacak.
17Adaleti ölçü ipi, doğruluğu çekül yapacağım. Yalanlara dayanan sığınağı dolu süpürüp götürecek, gizlendiğiniz yerleri sel basacak.
19Ama sen reddedilen bir dal gibiMezarından dışarı atıldın;Bedenleri kılıçla delinipÖlüm çukurunun dibine atılmış ölülerle örtülüsün;Ayak altında çiğnenen leş gibisin.
20Ülkeni harap edip halkını katlettiğin içinBaşkaları gibi gömülmeyeceksin. Kötülük yapan soy bir daha anılmayacak.
8Bu yüzden yer sarsılmayacak mı,Üzerinde yaşayan herkes yas tutmayacak mı?Bütün yer Nil gibi yükselecek,Kabarıp yine inecek Mısırın ırmağı gibi."
13Bu suçunuz yüksek bir surdaSırt veren çatlağa benziyor.Böyle bir sur birdenbire yıkılıverir.
2Rabbin güçlü kudretli bir adamı var. Dolu fırtınası gibi, harap eden kasırga gibi, silip süpüren güçlü sel gibi o kenti şiddetle yere çalacak.
8Seni ölüm çukuruna indirecekler,Denizlerin bağrında korkunç bir ölümle öleceksin.
10Kalkıp gidin, dinlenme yeriniz değil burası!Murdarlığınız yüzünden bu yer korkunç biçimde yıkılacak.
11Duvarı sıvayanlara de ki: Duvar yıkılacak; sağanak yağmur yağacak, ardından dolu yağdıracağım. Şiddetli bir rüzgar çıkıp duvara karşı esecek.
12Duvar çökünce size, nerede duvara vurduğunuz sıva demeyecekler mi?
9Toprağın altındaki ölüler diyarıBabil Kralını karşılamak için sabırsızlanıyor.Onun gelişi ölüleri,Dünyanın eski önderlerini heyecanlandırıyor;Ulusları yönetmiş krallarıTahtlarından ayağa kaldırıyor.
28Soluğu adam boynuna dek yükselmiş taşkın ırmak gibi.Ulusları elekten geçirecek, değersizleri ayıracak,Halkların ağzına yoldan saptıran bir gem takacak.
4Maden kuyusunu insanların oturduğu yerden uzakta açar,İnsan ayağının unuttuğu yerlerde,Herkesten uzak iplere sarılıp sallanır.
17Ey güçlü kişi,RAB seni tuttuğu gibi şiddetle savuracak.
18Top gibi evirip çeviripGeniş bir ülkeye fırlatacak.Orada öleceksin,Gurur duyduğun arabaların orada kalacak.Efendinin evi için utanç nedenisin!
19Seni görevden alacak,Makamından alaşağı edeceğim.
14"Onları fidyeyle kurtaracağımÖlüler diyarının elinden,Ölümden fidyeyle kurtaracağım.Felaketin nerede, ey ölüm?Yıkıcılığın nerede, ey ölüler diyarı?Hiç pişmanlık duymayacağım.
14Bu yüzden doymak bilmeyen ölüler diyarı ağzını ardına kadar açtı; Yeruşalimin soyluları, sıradan insanları ve gürültülü bir şekilde eğlenenleri oraya inecek.
20"RABbe sırt çevirmekle yaptığınız kötülükler yüzünden el attığınız her işte O sizi lanete uğratacak, şaşkına çevirecek, paylayacak. Sonunda üzerinize yıkım gelecek ve çabucak yok olacaksınız.
21RAB, mülk edinmek için gideceğiniz ülkede sizi yok edinceye dek salgın hastalıkla cezalandıracak.
6Tanrının önünde ölüler diyarı çıplaktır,Yıkım diyarı örtüsüz.
5Rab, Her Şeye Egemen RABYere dokununca yer erir,Üzerinde yaşayan herkes yasa bürünür,Bütün yeryüzü Nil gibi kabarır,Mısırın ırmağı gibi yine alçalır.
8Ama Ninovayı azgın sellerle yok edecek,Düşmanlarını karanlığa sürecek.
9RABbe karşı neler tasarlarsanız,Hepsini yok edecek. İkinci kez kimse karşı koyamayacak.
18"Diyorsunuz ki, 'Suyun üstündeki köpüktür onlar,Lanetlidir ülkedeki payları,Kimse bağlara gitmez.
19Kuraklık ve sıcağın eriyen karı alıp götürdüğü gibiÖlüler diyarı da günahlıları alıp götürür.
19Seni tanıyan bütün uluslar sana şaştı,Sonun korkunç oldu.Bir daha var olmayacaksın.' " olduğundan bildiğimiz Peygamber Daniel olmayabilir.
10Halkımın arasındaki bütün günahlılar,'Kötülük bizi bulmaz, bize erişmez' diyenlerKılıçtan geçirilecek."
18Yıkımın olduğu günKıyı halkları titreyecek,Orada yaşayanlarÇöküşüne şaşacaklar.'
19"Egemen RAB şöyle diyor: Issız kalmış kentler gibi seni viran bir kent yaptığım, engin denizleri üzerine boşalttığım, derin sular seni örttüğü zaman,
20ölüm çukuruna inenlerle birlikte seni eski zaman insanlarının yanına indireceğim. Ölüm çukuruna inenlerle birlikte eski kalıntılar arasına, yeryüzünün derinliklerine yerleştireceğim. Öyle ki, bir daha dönüp yaşayanlar diyarında yerini almayasınfö.
38Öteki ulusların arasında yok olacaksınız. Düşman ülkeler sizi yutacak.
21Çünkü dünyada yaşayanlarıSuçlarından ötürü cezalandırmak içinRAB bulunduğu yerden geliyor.Dünya üzerine dökülen kanı açığa vuracak,Öldürülenleri artık saklamayacak.
15Ancak ölüler diyarına,Ölüm çukurunun dibineİndirilmiş bulunuyorsun.
22Çok güçlü orduları süpürüp yok edecek; antlaşma önderi de yok edilecek.
11Her şey kararıyor, göremez oluyorsun,Seller altına alıyor seni.
11Atlarının tırnakları bütün sokaklarınızı çiğneyecek. Halkınız kılıçtan geçirilecek, güçlü sütunlarınız devrilecek.
12Servetinizi alacak, mallarınızı yağmalayacaklar. Duvarlarınızı yıkacak, güzel evlerinizi yerle bir edecekler. Taşlarınızı, kerestenizi, toprağınızı denize atacaklar.
17Bu yüzden RAB şöyle diyor:'Karın kentte fahişe olacak,Oğulların, kızların kılıçtan geçirilecek.Ölçü ipiyle paylaşılacak toprağın,Sen ise kirli sayılan toprakta can vereceksin.İsrail halkı kesinlikle ülke dışına,Sürgüne gönderilecek.' "
17Oysa şimdi kötülerin hak ettiği cezayı çekiyorsun,Yargı ve adalet yakalamış seni.
16Onlar ki, vakitleri gelmeden çekilip alındılar,Temellerini sel bastı.
23Onu sana eziyet edenlerin eline vereceğim;Onlar ki sana, 'Yere yat daÜzerinden geçelim' dediklerinde,Sırtını toprak, yol ettin."
24RAB siz yok oluncaya dek gökten yağmur yerine ülkenize toz ve kum yağdıracak.
5Ama sayısız düşmanların ince toz,Acımasız orduları savrulmuş saman ufağı gibi olacak.Bir anda, ansızın,
15Orada ateş seni yiyip bitirecek,Kılıç seni kesip biçecek. Genç çekirgelerin yiyip bitirdiği ekin gibi yok olacaksın. Çekirgeler gibi, genç çekirgeler gibi çoğalmalısın.
11Ne var ki, felakete uğrayacaksın.Onu durduracak büyü yok elinde,Başına gelecek belayı önleyemeyeceksin.Üzerine ansızın hiç beklemediğin bir yıkım gelecek.
17Yerleşmek üzere Mısıra gitmeye kararlı olan herkes kılıçtan, kıtlıktan, salgın hastalıktan ölecek. Başlarına getireceğim felaketten kurtulup sağ kalan olmayacak.'