Yesaya 28:19
Bu bela her geldiğinde sizi süpürüp götürecek. Her gün, gece gündüz gelecek. Bu bildiriyi anlayan dehşete kapılacak.
Bu bela her geldiğinde sizi süpürüp götürecek. Her gün, gece gündüz gelecek. Bu bildiriyi anlayan dehşete kapılacak.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
18Ölümle yaptığınız antlaşma yürürlükten kaldırılacak, ölüler diyarıyla uyuşmanız geçerli sayılmayacak. Büyük bela ülkeden geçerken sizi çiğneyecek.
20Yatak uzanamayacağınız kadar kısa, örtü sarınamayacağınız kadar dar olacak.
66Sürekli can kaygısı içinde yaşayacaksınız. Gece gündüz dehşet içinde olacaksınız. Yaşamınızın güvenliği olmayacak.
67Yüreğinizi kaplayan dehşet ve gözlerinizin gördüğü olaylar yüzünden, sabah, 'Keşke akşam olsa!', akşam, 'Keşke sabah olsa!' diyeceksiniz.
17Çünkü zifiri karanlık, sabahıdır onların,Karanlığın dehşetiyle dostturlar.
14Akşam dehşet saçıyorlardı,Sabah olmadan yok olup gittiler.Bizi yağmalayanların, bizi soyanların sonu budur.
19"İçeri girdiğinizde lanetli olacaksınız; dışarı çıktığınızda da lanetli olacaksınız.
20"RABbe sırt çevirmekle yaptığınız kötülükler yüzünden el attığınız her işte O sizi lanete uğratacak, şaşkına çevirecek, paylayacak. Sonunda üzerinize yıkım gelecek ve çabucak yok olacaksınız.
21RAB, mülk edinmek için gideceğiniz ülkede sizi yok edinceye dek salgın hastalıkla cezalandıracak.
22Veremle, sıtmayla, iltihapla, yakıcı sıcaklıkla, kuraklıkla, samyeliyle, küfle cezalandıracak. Siz yok oluncaya dek bunlar sizi kovalayacak.
11Ne var ki, felakete uğrayacaksın.Onu durduracak büyü yok elinde,Başına gelecek belayı önleyemeyeceksin.Üzerine ansızın hiç beklemediğin bir yıkım gelecek.
7Haraca kestikleriniz ansızın ayaklanmayacak mı?Uyanıp yakanıza yapışmayacaklar mı?İşte o zaman onlar için çapul malı gibi olacaksınız.
6Sonun geldi! Evet, sonun geldi! Sana karşı uyanıyor. İşte geliyor.
7Ey ülkede yaşayan halk, yıkıma uğrayacaksın. Yıkım zamanı yaklaştı! Gün yakın! Dağların üzerinden sevinç sesi yerine kargaşa sesi geliyor.
15Orada ateş seni yiyip bitirecek,Kılıç seni kesip biçecek. Genç çekirgelerin yiyip bitirdiği ekin gibi yok olacaksın. Çekirgeler gibi, genç çekirgeler gibi çoğalmalısın.
6Sabah filizlenir, büyür,Akşam solar, kurur.
29Öğle vakti körlerin karanlıkta el yordamıyla yürüdüğü gibi yürüyeceksiniz. Yaptığınız her şeyde başarısız olacak, sürekli sıkıştırılacak, yağmalanacaksınız. Sizi kurtaran olmayacak.
20Ömürleri sabahtan akşama varmaz,Kimse farkına varmadan sonsuza dek yok olurlar.
20Dehşet onu sel gibi basar,Kasırga gece kapar götürür.
5Karanlık ve ölüm gölgesi sahip çıksın o güne,Bulut çöksün üzerine;Işığını karanlık söndürsün.
6Zifiri karanlık yutsun o geceyi,Yılın günleri arasında sayılmasın,Aylardan hiçbirine girmesin.
15Öfke günü o gün!Acı ve sıkıntı,Yıkım ve felaket,Zifiri karanlık bir gün olacak,Bulutlu, koyu karanlık bir gün.
25"RAB sizi düşmanlarınızın önünde bozguna uğratacak. Onlara bir yoldan saldıracak, ama önlerinden yedi yoldan kaçacaksınız. Yeryüzündeki bütün uluslar için dehşet verici bir örnek olacaksınız.
26Ölüleriniz bütün kuşlara, yabanıl hayvanlara yem olacak; onları korkutup kaçıran kimse olmayacak.
13Derisini hastalık yiyecek,Kollarıyla bacaklarını ölüm yutacak.
10Bu yüzden her yanın tuzaklarla çevrili,Ansızın gelen korkuyla yılıyorsun,
17Yerleşmek üzere Mısıra gitmeye kararlı olan herkes kılıçtan, kıtlıktan, salgın hastalıktan ölecek. Başlarına getireceğim felaketten kurtulup sağ kalan olmayacak.'
16Ülkeleri viran edilecek,Sürekli alay konusu olacak;Oradan her geçen şaşkın şaşkınBaşını sallayacak.
19Seni tanıyan bütün uluslar sana şaştı,Sonun korkunç oldu.Bir daha var olmayacaksın.' " olduğundan bildiğimiz Peygamber Daniel olmayabilir.
25Kırlara çıkmayın,Yolda yürümeyin!Düşmanın kılıcı orada,Her yer dehşet içinde.
10Kalkıp gidin, dinlenme yeriniz değil burası!Murdarlığınız yüzünden bu yer korkunç biçimde yıkılacak.
5Ama sayısız düşmanların ince toz,Acımasız orduları savrulmuş saman ufağı gibi olacak.Bir anda, ansızın,
18Dehşet haberinden kaçan çukura düşecek,Çukurdan çıkan tuzağa yakalanacak.Göklerin kapakları açılacak,Dünyanın temelleri sarsılacak.
1Deniz kıyısındaki çölle ilgili bildiri: Negevden fırtınalar nasıl üst üste gelirse,Çölden, korkunç ülkeden bir istilacı öyle geliyor.
15Şöyle diyorsunuz: "Ölümle antlaşma yaptık, ölüler diyarıyla uyuştuk; öyle ki, büyük bela ülkeden geçerken bize zarar vermeyecek. Çünkü yalanları kendimize sığınak yaptık, hilenin ardına gizlendik."
15O yoldan sakın, yakınından bile geçme,Yönünü değiştirip geç.
19Nasıl da bir anda yok oluyor,Siliniveriyorlar dehşet içinde!
6Bu nedenle üzerinize görümsüz geceler çökecek.Karanlıktan fal bakamayacaksınız.Ey peygamberler, güneşiniz batacak, gününüz kararacak.
14Gün boyu içim içimi yiyor,Her sabah azap çekiyorum.
5Ama şimdi senin başına gelince gücüne gidiyor,Sana dokununca yılgınlığa düşüyorsun.
8Bu kenti viraneye çevirecek, alay konusu edeceğim; oradan her geçen şaşkın şaşkın bakıp başına gelen belalardan ötürü onunla alay edecek.
22Yolunda sana rehber olacak,Seni koruyacaklar yattığın zaman;Söyleşecekler seninle uyandığında.
25Sokakta kılıç onları çocuksuz bırakacak;Evlerinde dehşet egemen olacak.Delikanlısı, genç kızı,Emzikteki çocuğu, aksaçlısı ölecek.
18Bu yüzden, yarın bu saatlerde Mısıra tarihinde görülmemiş ağır bir dolu yağdıracağım.
16sizi şöyle cezalandıracağım: Üzerinize dehşet salacağım. Verem ve sıtma gözlerinizin ferini söndürecek, canınızı kemirecek. Boşa tohum ekeceksiniz, çünkü ürünlerinizi düşmanlarınız yiyecek.
11Onlar diktiğin gün filizlenipErtesi sabah tomurcuklanabilir.Ama hastalık ve dinmez acı gününde meyve vermeyecekler.
34Yokluk bir haydut gibi,Yoksulluk bir akıncı gibi gelir üzerine.
10Gece gündüz kent surları üzerinde dolaşırlar,Haksızlık, fesat dolu kentin içi.