Yesaya 59:10
Kör gibi duvarı el yordamıyla arıyor,Yolumuzu bulmaya çalışıyoruz.Öğle vakti alaca karanlıktaymış gibi tökezliyoruz,Güçlüler arasında ölüler gibiyiz.
Kör gibi duvarı el yordamıyla arıyor,Yolumuzu bulmaya çalışıyoruz.Öğle vakti alaca karanlıktaymış gibi tökezliyoruz,Güçlüler arasında ölüler gibiyiz.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
8Esenlik yolunu bilmezler,İzledikleri yolda adalet yoktur.Kendilerine çarpık yollar yaptılar,O yoldan gidenlerin hiçbiri esenlik nedir bilmez.
9Diyorlar ki, "Bu yüzden adalet bizden uzak,Doğruluk bize erişemiyor.Işık bekliyoruz, yalnız karanlık var;Parıltı bekliyor, koyu karanlıkta yürüyoruz.
11Hepimiz ayı gibi homurdanıyor,Güvercin gibi inim inim inliyoruz.Adalet bekliyoruz, ortada yok;Kurtuluş bekliyoruz, bizden uzak.
12Çünkü sana çok kez başkaldırdık,Günahlarımız bize karşı tanıklık ediyor,İsyanlarımız hep yanıbaşımızda.Suçlarımızı kabul ediyoruz.
14Gündüz karanlığa toslar,Öğlen, geceymiş gibi el yordamıyla ararlar.
25Karanlıkta el yordamıyla yürür, ışık yüzü görmezler;Sarhoş gibi dolaştırır onları.
16Taç düştü başımızdan,Vay başımıza!Çünkü günah işledik.
17Bu yüzden yüreğimiz baygın,Bunlardan ötürü gözlerimiz karardı.
29Öğle vakti körlerin karanlıkta el yordamıyla yürüdüğü gibi yürüyeceksiniz. Yaptığınız her şeyde başarısız olacak, sürekli sıkıştırılacak, yağmalanacaksınız. Sizi kurtaran olmayacak.
17Boş yere yardım beklemekten gözlerimizin feri sönüyor,Gözetleme kulesinde bizi kurtaramayacak bir ulusu bekledikçe bekledik.
18İzlerimizi sürüyorlar,Sokaklarımızda gezemez olduk.Sonumuz yaklaştı, günlerimiz tükendi,Çünkü sonumuz geldi.
19Bizi kovalayanlar gökteki kartallardan çevikti,Dağların üstünde kovaladılar bizi,Çölde bize pusu kurdular.
19Kötülerin yoluysa zifiri karanlık gibidir,Neden tökezlediklerini bilmezler.
22Zifiri karanlık diyarına,Ölüm gölgesi, kargaşa diyarına,Aydınlığın karanlığı andırdığı yere."
10Oysa gece yürüyen sendeler. Çünkü kendisinde ışık yoktur."
18O gün sağırlar kitabın sözlerini işitecek,Körler koyu karanlıkta görecek.
16Hırsızlar karanlıkta evleri deler,Gündüz gizlenir, ışık nedir bilmezler.
17Çünkü zifiri karanlık, sabahıdır onların,Karanlığın dehşetiyle dostturlar.
6Hepimiz murdar olanlara benzedik,Bütün doğru işlerimiz kirli âdet bezi gibi.Yaprak gibi soluyoruz,Suçlarımız rüzgar gibi sürükleyip götürüyor bizi.
7Adınla seni çağıran, sana tutunmak için çaba gösteren yok;Çünkü bizden yüz çevirdin,Suçlarımız yüzünden bizi tükettin.
19Yahudayı büsbütün mü reddettin?Siyondan tiksiniyor musun?Neden şifa bulmayacak kadar yaraladın bizi?Esenlik bekledik, iyilik gelmedi.Şifa umduk, yılgınlık bulduk.
19Siyondan ağlama sesi duyuluyor:'Yıkıma uğradık!Büyük utanç içindeyiz,Çünkü ülkemizi terk ettik,Evlerimiz yerle bir oldu.' "
9Çünkü biz daha dün doğduk, bir şey bilmeyiz,Yeryüzündeki günlerimiz sadece bir gölge.
19"Ona ne söyleyeceğimizi öğret bize,Çünkü karanlık yüzünden sözümüze düzen veremiyoruz.
27Sarhoş gibi sallanıp sendelediler,Ustalıkları işe yaramadı.
16Körlere bilmedikleri yolda rehberlik edeceğim,Onlara kılavuz olacağım bilmedikleri yollarda,Karanlığı önlerinde ışığa,Engebeleri düzlüğe çevireceğim.Yerine getireceğim sözler bunlardır.Onlardan geri dönmem.
15Esenlik bekledik, iyilik gelmedi.Şifa umduk, yılgınlık bulduk.
9Artık kutsal simgelerimizi görmüyoruz,Peygamberler de yok oldu,İçimizden kimse bilmiyor ne zamana dek...
8Yoluma set çekti, geçemiyorum,Yollarımı karanlığa boğdu.
16Karanlık basmadan,Kararan dağlardaAyaklarınız tökezlemedenTanrınız RABbi onurlandırın.Siz ışık beklerken,RAB onu kopkoyu, zifiri karanlığa çevirecek.
3Öksüz kaldık, babasız,Annelerimiz dul kadınlara döndü.
6Çoktan ölmüş ölüler gibiBeni karanlıkta yaşattı.
19Oysa sen bizi ezdin, ülkemizi çakalların uğrağı ettin,Üstümüzü koyu karanlıkla örttün.
7Kederden gözümün feri söndü,Kollarım bacaklarım çırpı gibi.
22dünyaya da baksalar sıkıntıdan, karanlıktan, korkunç karanlıktan başka bir şey görmeyecekler. Kovulacakları yer koyu karanlıktır.
5Bizi kovalayanlar ensemizde,Yorgun düştük, rahatımız yok.
9Çöldeki kılıçlı haydutlar yüzündenEkmeğimizi canımız pahasına kazanıyoruz.
15Tasarılarını RABden gizlemeye uğraşanların vay haline!Karanlıkta iş gören bu adamlar,"Bizi kim görecek, kim tanıyacak?" diye düşünürler.
10Yüreğim çarpıyor, gücüm tükeniyor,Gözlerimin feri bile söndü.
3Düşman beni kovalıyor,Ezip yere seriyor.Çoktan ölmüş olanlar gibi,Beni karanlıklarda oturtuyor.
10Zincire vurulmuş, acıyla kıvranan tutsaklar,Karanlıkta, zifiri karanlıkta oturmuştu.
20RABbin günü aydınlık değil, karanlık olmayacak mı?Hem de zifiri karanlık,Bir parıltı bile yok.
20"Ürün biçme zamanı geçti,Yaz sona erdi,Biz ise kurtulmadık" diye haykırıyorlar.
23'Nerede?' diyerek ekmek ardınca dolaşır,Karanlık günün yanıbaşında olduğunu bilir.
5Çünkü Rabbin, Her Şeye Egemen RABbinGörüm Vadisinde kargaşa, bozgunVe dehşet saçacağı gün,Duvarların yıkılacağı,Dağlara feryat edileceği gün geliyor.
5Bilmiyor, anlamıyorlar,Karanlıkta dolaşıyorlar. Yeryüzünün temelleri sarsılıyor.
18"Ey sağırlar, işitin,Ey körler, bakın da görün!
14Adalet püskürtüldü, doğruluk bizden uzak duruyor.Çünkü gerçek, kent meydanında sendeleyip düştü,Dürüstlük aramıza giremez oldu.
2Beni güttü,Işıkta değil karanlıkta yürüttü.
14Akşam dehşet saçıyorlardı,Sabah olmadan yok olup gittiler.Bizi yağmalayanların, bizi soyanların sonu budur.