Hakimler 6:22
Gidyon, gördüğü kişinin RABbin meleği olduğunu anlayınca, "Eyvah, Egemen RAB! Meleğinin yüzünü gördüm" dedi.
Gidyon, gördüğü kişinin RABbin meleği olduğunu anlayınca, "Eyvah, Egemen RAB! Meleğinin yüzünü gördüm" dedi.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
10Size dedim ki, Ben Tanrınız RABbim. Topraklarında yaşadığınız Amorluların ilahlarına tapmayın. Ama sözümü dinlemediniz.' "
11RABbin meleği gelip Aviezerli Yoaşın Ofra Kentindeki yabanıl fıstık ağacının altında oturdu. Yoaşın oğlu Gidyon, buğdayı Midyanlılardan kurtarmak için üzüm sıkma çukurunda dövüyordu.
12RABbin meleği ona görünerek, "Ey yiğit savaşçı, RAB seninledir" dedi.
13Gidyon, "Ey Efendim, eğer RAB bizimleyse bütün bunlar neden başımıza geldi?" diye karşılık verdi, "Atalarımız RABbin bizi Mısırdan çıkardığını söylemediler mi? Bize anlattıkları RABbin bütün o harikaları nerede? RAB bizi terk etti, Midyanlıların eline teslim etti."
14RAB Gidyona dönüp, "Kendi gücünle git, İsraili Midyanlıların elinden kurtar" dedi, "Seni ben gönderiyorum."
23RAB ona, "Sana esenlik olsun. Korkma, ölmeyeceksin" dedi.
24Gidyon orada RAB için bir sunak yaptı. Sunağa "Yahve şalom" adını verdi. Sunak bugün de Aviezerlilerin Ofra Kentinde duruyor.
16RAB, "Ben seninle olacağım" dedi, "Midyanlıları tek bir adamı yener gibi bozguna uğratacaksın."
17Gidyon, "Benden hoşnutsan, benimle konuşanın sen olduğuna dair bana bir belirti göster" dedi,
18"Lütfen gelip sana adağımı sununcaya, önüne koyuncaya dek buradan ayrılma." RAB, "Sen dönünceye dek kalırım" diye yanıtladı.
19Gidyon eve gidip bir oğlak kesti, bir efa undan mayasız pide yaptı. Eti sepete, et suyunu tencereye koydu; bunları getirip yabanıl fıstık ağacının altında meleğe sundu.
20Tanrının meleği, "Eti ve mayasız pideleri al, şu kayanın üzerine koy. Et suyunu ise dök" dedi. Gidyon söyleneni yaptı.
21RABbin meleği elindeki değneğin ucuyla ete ve mayasız pidelere dokununca kayadan ateş fışkırdı. Ateş eti ve mayasız pideleri yakıp kül etti. Sonra RABbin meleği gözden kayboldu.
20RABbin meleği sunaktan yükselen alevle birlikte göğe yükseldi. Bunu gören Manoahla karısı yüzüstü yere kapandılar.
21RABbin meleği Manoahla karısına bir daha görünmeyince, Manoah onun RABbin meleği olduğunu anladı.
22Karısına, "Kesinlikle öleceğiz" dedi, "Çünkü Tanrıyı gördük."
36Gidyon Tanrıya şöyle seslendi: "Söz verdiğin gibi İsraili benim aracılığımla kurtaracağın doğruysa,
37çiy yalnızca harman yerine koyduğum yün yapağının üzerine düşsün, topraksa kuru kalsın. Böylece, söylediğin gibi İsraili benim aracılığımla kurtaracağını bileceğim."
13Gidyon ordugahın yanına vardığında, adamlardan biri arkadaşına gördüğü düşü anlatıyordu. "Bir düş gördüm" diyordu, "Arpa unundan yapılmış bir somun ekmek, Midyan ordugahına doğru yuvarlanarak çadıra kadar geldi, çadıra çarpıp onu devirdi, altüst etti. Çadır yerle bir oldu."
14Adamın arkadaşı şöyle karşılık verdi: "Bu, İsrailli Yoaş oğlu Gidyonun kılıcından başka bir şey değildir. Tanrı Midyanı ve bütün ordugahı onun eline teslim edecek."
15Gidyon düşü ve yorumunu duyunca Tanrıya tapındı. İsrail ordugahına döndü ve adamlarına, "Kalkın! RAB Midyan ordugahını elinize teslim etti" dedi.
31Bundan sonra RAB Balamın gözlerini açtı. Balam yalın kılıç yolda durmakta olan RABbin meleğini gördü, eğilip yüzüstü yere kapandı.
27Gidyon adamlarından onunu yanına alarak RABbin kendisine buyurduklarını yerine getirdi. Ne var ki, ailesinden ve kent halkından korktuğu için bunu gündüz yerine gece yaptı.
15Manoah, "Seni alıkoymak, onuruna bir oğlak kesmek istiyoruz" dedi.
16RABbin meleği, "Beni alıkoysan da hazırlayacağın yemeği yemem" dedi, "Yakmalık bir sunu sunacaksan, RABbe sunmalısın." Manoah onun RABbin meleği olduğunu anlamamıştı.
17RABbin meleğine, "Adın ne?" diye sordu, "Bilelim ki, söylediklerin yerine geldiğinde seni onurlandıralım."
18RABbin meleği, "Adımı niçin soruyorsun?" dedi, "Adım tanımlanamaz."
1Yerubbaal -Gidyon- ile yanındaki halk erkenden kalkıp Harot Pınarının başında ordugah kurdular. Midyanlıların ordugahıysa onların kuzeyinde, More Tepesinin yanındaki vadideydi.
2RAB Gidyona şöyle dedi: "Yanında fazla adam var; Midyanı onların eline teslim etmem. Yoksa İsrailliler, 'Kendi gücümüzle kurtulduk' diyerek bana karşı övünebilirler.
6Kadın kocasına gidip, "Yanıma bir Tanrı adamı geldi" dedi, "Tanrının meleğine benzer görkemli bir görünüşü vardı. Nereden geldiğini sormadım. Bana adını da söylemedi.
39Bunun üzerine Gidyon Tanrıya şöyle seslendi: "Bana kızma, bir istekte daha bulunmak istiyorum. Yapağıyla bir deneme daha yapmama izin ver. Lütfen bu kez yalnızca yapağı kuru kalsın, topraksa çiyle ıslansın."
16Davut başını kaldırıp baktı. Elinde yalın bir kılıç olan RABbin meleğini gördü. Melek elini Yeruşalimin üzerine uzatmış, yerle gök arasında duruyordu. Çula sarınmış Davutla halkın ileri gelenleri yüzüstü yere kapandılar.
17Onlara, "Gözünüz bende olsun" dedi, "Ben ne yaparsam siz de onu yapın. Ordugahın yanına vardığımda ne yaparsam siz de aynısını yapın.
30Yakup, "Tanrıyla yüzyüze görüştüm, ama canım bağışlandı" diyerek oraya Peniel adını verdi.
6Sonra RABbin meleği Yeşuyu uyardı:
2RABbin meleği bir çalıdan yükselen alevlerin içinde ona göründü. Musa baktı, çalı yanıyor, ama tükenmiyor.
9Rabbin bir meleği onlara göründü ve Rabbin görkemi çevrelerini aydınlattı. Büyük bir korkuya kapıldılar.
29Birbirlerine, "Bu işi kim yaptı?" diye sordular. Araştırıp soruşturduktan sonra, bu işi Yoaş oğlu Gidyonun yaptığını anladılar.
11Düşümde Tanrının meleği bana, 'Yakup!' diye seslendi. 'Buyur' dedim.
12Zekeriya onu görünce şaşırdı, korkuya kapıldı.
24RABbin meleği iki bağın arasında iki yanı duvarlı dar bir yolda durdu.
9"Efendim, bunlar ne?" diye sordum. Benimle konuşan melek, "Bunların ne olduğunu sana göstereceğim" diye yanıtladı.
2İbrahim karşısında üç adamın durduğunu gördü. Onları görür görmez karşılamaya koştu. Yere kapanarak birine,
3Tanrı Midyan önderlerini, Orevi ve Zeevi elinize teslim etti. Sizin yaptıklarınıza kıyasla ben ne yapabildim ki?" Gidyonun bu sözleri onların öfkesini yatıştırdı.
6Ben babanın Tanrısı, İbrahimin Tanrısı, İshakın Tanrısı ve Yakupun Tanrısıyım." Musa yüzünü kapadı, çünkü Tanrıya bakmaya korkuyordu.
28Görünüşü yağmurlu bir gün bulutların arasında oluşan gökkuşağına benziyordu. Öyleydi çevresini saran parlaklık. RAB'bin görkemini andıran olayın görünüşü böyleydi. Görünce, yüzüstü yere yığıldım, birinin konuştuğunu duydum.
34RABbin Ruhu Gidyonu yönlendirmeye başladı. Gidyon borusunu çalınca Aviezerliler onun çevresinde toplandı.
5Melek, "Bunların anlamını bilmiyor musun?" diye karşılık verdi. "Hayır, efendim" dedim.
10Kadın haber vermek için koşa koşa kocasına gitti. "İşte geçen gün yanıma gelen adam yine bana göründü!" dedi.
1Yakup yoluna devam ederken, Tanrının melekleriyle karşılaştı.