Luka 23:28
İsa bu kadınlara dönerek, "Ey Yeruşalim kızları, benim için ağlamayın" dedi. "Kendiniz ve çocuklarınız için ağlayın.
İsa bu kadınlara dönerek, "Ey Yeruşalim kızları, benim için ağlamayın" dedi. "Kendiniz ve çocuklarınız için ağlayın.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
27Büyük bir halk topluluğu da İsanın ardından gidiyordu. Aralarında İsa için dövünüp ağıt yakan kadınlar vardı.
29Çünkü öyle günler gelecek ki, 'Kısır kadınlara, hiç doğurmamış rahimlere, emzirmemiş memelere ne mutlu!' diyecekler.
30O zaman dağlara, 'Üzerimize düşün!' ve tepelere, 'Bizi örtün!' diyecekler.
22Çünkü o günler, yazılmış olanların tümünün gerçekleşeceği ceza günleridir.
23O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline! Çünkü ülke büyük sıkıntıya düşecek ve bu halk gazaba uğrayacaktır.
41İsa Yeruşalime yaklaşıp kenti görünce ağladı.
42"Keşke bugün sen de esenliğe giden yolu bilseydin" dedi. "Ama şimdilik bu senin gözlerinden gizlendi.
43Senin için öyle günler gelecek ki, düşmanların seni setlerle çevirecek, kuşatıp her yandan sıkıştıracaklar.
44Seni de, bağrındaki çocukları da yere çalacaklar. Sende taş üstünde taş bırakmayacaklar. Çünkü Tanrının senin yardımına geldiği zamanı farketmedin."
18"Ramada bir ses duyuldu, Ağlayış ve acı feryat sesleri! Çocukları için ağlayan Rahel Avutulmak istemiyor. Çünkü onlar yok artık!"
20Size doğrusunu söyleyeyim, siz ağlayıp yas tutacaksınız, dünya ise sevinecektir. Kederleneceksiniz, ama kederiniz sevince dönüşecek.
21Kadın doğum yapacağı zaman ağrı çeker. Çünkü saati gelmiştir. Ama doğurunca, dünyaya bir çocuk getirmenin sevinciyle çektiği acıyı unutur.
13Rab kadını görünce ona acıdı. Kadına, "Ağlama" dedi.
20Ey kadınlar, RABbin sözünü dinleyin!Ağzından çıkan her söze kulak verin.Kızlarınıza yas tutmayı,Komşunuza ağıt yakmayı öğretin.
17O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline!
19O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline!
36Size doğrusunu söyleyeyim, bunların hepsinden bu kuşak sorumlu tutulacaktır.
37"Ey Yeruşalim! Peygamberleri öldüren, kendisine gönderilenleri taşlayan Yeruşalim! Tavuğun civcivlerini kanatları altına topladığı gibi ben de kaç kez senin çocuklarını toplamak istedim, ama siz istemediniz.
38Bakın, eviniz ıssız bırakılacak!
15RAB diyor ki,"Ramada bir ses duyuldu,Ağlayış ve acı feryat sesleri!Çocukları için ağlayan Rahel avutulmak istemiyor.Çünkü onlar yok artık!"
34"Ey Yeruşalim! Peygamberleri öldüren, kendisine gönderilenleri taşlayan Yeruşalim! Tavuğun civcivlerini kanatları altına topladığı gibi ben de kaç kez senin çocuklarını toplamak istedim, ama siz istemediniz.
35Bakın, eviniz ıssız bırakılacak! Size şunu söyleyeyim: 'Rab'bin adıyla gelene övgüler olsun!' diyeceğiniz zamana dek beni bir daha görmeyeceksiniz."
4Bunun için dedim ki,"Beni yalnız bırakın, acı acı ağlayayım.Halkımın uğradığı yıkımdan ötürüBeni avutmaya kalkmayın."
35İsa ağladı.
5"Kim acıyacak sana, ey Yeruşalim?Kim yas tutacak senin için?Hal hatır sormak içinKim yolundan dönüp sana gelecek?
31Sancı çeken kadının haykırışını,İlk çocuğunu doğuran kadının çektiği acıyı,Ellerini uzatmış, soluğu kesilmiş Siyon kızının,"Eyvah! Katillerin karşısında bayılıyorum"Diye haykırdığını işitir gibi oldum.
18Hemen gelip bizim için ağıt yaksınlar;Gözlerimiz gözyaşı döksün,Gözkapaklarımızdan sular aksın.
25Kalabalık halk toplulukları İsayla birlikte yol alıyordu. İsa dönüp onlara şöyle dedi: "Biri bana gelip de babasını, annesini, karısını, çocuklarını, kardeşlerini, hatta kendi canını bile gözden çıkarmazsa, öğrencim olamaz.
33Meryemin ve onunla gelen Yahudilerin ağladığını gören İsanın ruhunu hüzün kapladı, yüreği sızladı.
32"Çarşı meydanında oturup birbirlerine, 'Size kaval çaldık, oynamadınız; Ağıt yaktık, ağlamadınız'
28"İbrahimi, İshakı, Yakupu ve bütün peygamberleri Tanrının Egemenliğinde, kendinizi ise dışarı atılmış gördüğünüz zaman, aranızda ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.
27İsa bu sözleri söylerken kalabalığın içinden bir kadın Ona, "Ne mutlu seni taşımış olan rahme, emzirmiş olan memelere!" diye seslendi.
56Aranızda en yumuşak, en duyarlı kadın -yumuşaklığından ve duyarlılığından ayağının tabanını yere basmak istemeyen kadın- bile sevdiği kocasından, öz oğlundan, kızından, plasentayı ve doğuracağı çocukları esirgeyecek. Çünkü kuşatma sırasında düşmanın kentlerinizde size vereceği sıkıntıdan, yokluktan onları gizlice yiyecek.
23İsa kadına hiçbir karşılık vermedi. Öğrencileri yaklaşıp, "Sal şunu, gitsin!" diye rica ettiler. "Arkamızdan bağırıp duruyor."
11O gün Yeruşalimde tutulan yas, Megiddo Ovasında, Hadat-Rimmonda tutulan yas gibi büyük olacak.
3Bu ülkede doğan oğullarla kızlar ve anne babaları için RAB diyor ki,
12Güzel tarlalar, verimli asmalar,Halkımın diken ve çalı bitmiş toprakları için,Neşeli kentteki mutluluk dolu evler için göğsünüzü dövün.
48Olayı seyretmek için biriken halkın tümü olup bitenleri görünce göğüslerini döve döve geri döndüler.
11Gözlerim tükenmekte ağlamaktan,İçim kanıyor;Halkımın yıkımındanYüreğim sızlıyor,Çünkü kent meydanlarında çocuklarla bebekler bayılmakta.
12Kent meydanlarında yaralılar gibi bayılıpCan çekişirken annelerinin bağrında,"Ekmekle şarap nerede?" diye soruyorlar annelerine.
30Yüksek sesle haykırıpSenin için acı acı ağlayacaklar;Başlarına toprak serpecek,Külde yuvarlanacaklar.
27Nitekim şöyle yazılmıştır: "Sevin, çocuk doğurmayan ey kısır kadın! Doğum ağrısı nedir bilmeyen sen, Yükselt sesini, haykır! Çünkü terk edilmiş kadının, Kocası olandan daha çok çocuğu var."
21Sana dost olması için yetiştirdiğin kişileriRAB başına yönetici atayınca ne diyeceksin?Doğuran kadının çektiği sancı gibiSeni de ağrı tutmayacak mı?
20"Yeruşalimin ordular tarafından kuşatıldığını görünce bilin ki, kentin yıkılacağı zaman yaklaşmıştır.
52Herkes kız için ağlıyor, dövünüyordu. İsa, "Ağlamayın" dedi, "Kız ölmedi, uyuyor."
9Neden öyle hıçkıra hıçkıra ağlıyorsun şimdi?Doğuran kadın gibi neden acı çekiyorsun?Kralın olmadığı için mi,Öğütçün öldüğü için mi?
19"Ey Yeruşalimde oturan Siyon halkı,Artık ağlamayacaksın!Feryat ettiğinde Rab sana nasıl da lütfedecek!Feryadını duyar duymaz seni yanıtlayacak.
16"Ağlıyorum bunlara,Gözlerimden yaşlar boşanıyor;Çünkü beni avutan,Canımı tazeleyen benden uzak.Çocuklarım şaşkına döndü,Çünkü düşmanım üstün çıktı."
17"Onlara de ki, " 'Gözlerim gece gündüzDurmadan gözyaşı döksün,Çünkü erden kızım, halkımAğır bir yara aldı,Ezici bir darbe yedi.