Matta 24:19
O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline!
O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline!
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
14"Yıkıcı iğrenç şeyin, bulunmaması gereken yerde dikildiğini gördüğünüz zaman -okuyan anlasın- Yahudiyede bulunanlar dağlara kaçsın.
15Damda olan, evinden bir şey almak için aşağı inmesin, içeri girmesin.
16Tarlada olan, abasını almak için geri dönmesin.
17O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline!
18Dua edin ki, kaçışınız kışa rastlamasın.
19Çünkü o günlerde öyle bir sıkıntı olacak ki, Tanrının var ettiği yaratılışın başlangıcından bu yana böylesi olmamış, bundan sonra da olmayacaktır.
20"Yeruşalimin ordular tarafından kuşatıldığını görünce bilin ki, kentin yıkılacağı zaman yaklaşmıştır.
21O zaman Yahudiyede bulunanlar dağlara kaçsın, kentte olanlar dışarı çıksın, kırdakiler kente dönmesin.
22Çünkü o günler, yazılmış olanların tümünün gerçekleşeceği ceza günleridir.
23O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline! Çünkü ülke büyük sıkıntıya düşecek ve bu halk gazaba uğrayacaktır.
24Kılıçtan geçirilecek, tutsak olarak bütün uluslar arasına sürülecekler. Yeruşalim, öteki ulusların dönemleri tamamlanıncaya dek onların ayakları altında çiğnenecektir.
20Dua edin ki, kaçışınız kışa ya da Şabat Gününe rastlamasın.
21Çünkü o günlerde öyle korkunç bir sıkıntı olacak ki, dünyanın başlangıcından bu yana böylesi olmamış, bundan sonra da olmayacaktır.
22O günler kısaltılmamış olsaydı, hiç kimse kurtulamazdı. Ama seçilmiş olanlar uğruna o günler kısaltılacak.
28İsa bu kadınlara dönerek, "Ey Yeruşalim kızları, benim için ağlamayın" dedi. "Kendiniz ve çocuklarınız için ağlayın.
29Çünkü öyle günler gelecek ki, 'Kısır kadınlara, hiç doğurmamış rahimlere, emzirmemiş memelere ne mutlu!' diyecekler.
30O zaman dağlara, 'Üzerimize düşün!' ve tepelere, 'Bizi örtün!' diyecekler.
17Damda olan, evindeki eşyalarını almak için aşağı inmesin.
18Tarlada olan, abasını almak için geri dönmesin.
3İnsanlar, "Her şey esenlik ve güvenlik içinde" dedikleri bir anda, gebe kadının birden sancılanması gibi, ansızın yıkıma uğrayacak ve asla kaçamayacaklar.
2Kadın gebeydi. Doğum sancıları içinde kıvranıyor, feryat ediyordu.
56Aranızda en yumuşak, en duyarlı kadın -yumuşaklığından ve duyarlılığından ayağının tabanını yere basmak istemeyen kadın- bile sevdiği kocasından, öz oğlundan, kızından, plasentayı ve doğuracağı çocukları esirgeyecek. Çünkü kuşatma sırasında düşmanın kentlerinizde size vereceği sıkıntıdan, yokluktan onları gizlice yiyecek.
8Herkesi dehşet saracak,Hepsi acı ve ıstırap içinde boğulacak,Doğuran kadın gibi kıvranacak,Şaşkın şaşkın birbirlerine bakacaklar;Yüzleri kızaracak.
31O gün damda olan, evdeki eşyalarını almak için aşağı inmesin. Tarlada olan da geri dönmesin.
7Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer kıtlıklar, depremler olacak.
8Bütün bunlar, doğum sancılarının başlangıcıdır.
12Çocuklarını büyütseler bile,Çocuklarından edeceğim onları,Kimse kalmayıncaya dek;Evet, vay başlarına,Onları terk ettiğimde!
19Başına çifte felaket geldi, kim başsağlığı dileyecek?Yıkım ve kırım, kıtlık ve kılıç.Nasıl avutayım seni?
24"Ama o günlerde, o sıkıntıdan sonra, 'Güneş kararacak, Ay ışık vermez olacak, Yıldızlar gökten düşecek, Göksel güçler sarsılacak.'
39Tufan gelinceye, hepsini süpürüp götürünceye dek başlarına geleceklerden habersizdiler. İnsanoğlunun gelişi de öyle olacak.
40O gün tarlada bulunan iki kişiden biri alınacak, biri bırakılacak.
41Değirmende buğday öğüten iki kadından biri alınacak, biri bırakılacak.
24Haberlerini aldık,Ellerimizde derman kalmadı.Doğuran kadın gibiÜzüntü, sancı sardı bizi.
6Sorun da görün:Erkek, çocuk doğurur mu?Öyleyse neden doğuran kadın gibiHer erkeğin ellerini belinde görüyorum?Neden her yüz solmuş?
7Ah, ne korkunç gün!Onun gibisi olmayacak.Yakup soyu için sıkıntı dönemi olacak,Yine de sıkıntıdan kurtulacak.
10Merhametli kadınlar çocuklarını elleriyle pişirdiler,Halkım kırılırken yiyecek oldu bu kendilerine.
29"O günlerin sıkıntısından hemen sonra, 'Güneş kararacak, Ay ışık vermez olacak, Yıldızlar gökten düşecek, Göksel güçler sarsılacak.'
25Vay halinize, şimdi karnı tok olan sizler, Çünkü açlık çekeceksiniz! Vay halinize, ey şimdi gülenler, Çünkü yas tutup ağlayacaksınız!
43Senin için öyle günler gelecek ki, düşmanların seni setlerle çevirecek, kuşatıp her yandan sıkıştıracaklar.
44Seni de, bağrındaki çocukları da yere çalacaklar. Sende taş üstünde taş bırakmayacaklar. Çünkü Tanrının senin yardımına geldiği zamanı farketmedin."
11Titreyin, ey tasasızca yaşayan kadınlar,Sarsılın, ey kaygısızlar.Giysilerinizi çıkarın, soyunup belinize çul kuşanın.
37Nuhun günlerinde nasıl olduysa, İnsanoğlunun gelişinde de öyle olacak.
31Sancı çeken kadının haykırışını,İlk çocuğunu doğuran kadının çektiği acıyı,Ellerini uzatmış, soluğu kesilmiş Siyon kızının,"Eyvah! Katillerin karşısında bayılıyorum"Diye haykırdığını işitir gibi oldum.
15"Peygamber Danielin sözünü ettiği yıkıcı iğrenç şeyin kutsal yerde dikildiğini gördüğünüz zaman -okuyan anlasın- Yahudiyede bulunanlar dağlara kaçsın.
13Doğum sancıları çeken kadının akılsız oğludur o,Çünkü zamanı geldiğinde,Açık rahimden çıkmıyor.
27İsa bu sözleri söylerken kalabalığın içinden bir kadın Ona, "Ne mutlu seni taşımış olan rahme, emzirmiş olan memelere!" diye seslendi.
21Kadın doğum yapacağı zaman ağrı çeker. Çünkü saati gelmiştir. Ama doğurunca, dünyaya bir çocuk getirmenin sevinciyle çektiği acıyı unutur.