Özdeyisler 9:3
Kentin en yüksek noktalarına gönderdiğiHizmetçileri aracılığıyla herkesi çağırıyor:
Kentin en yüksek noktalarına gönderdiğiHizmetçileri aracılığıyla herkesi çağırıyor:
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
1Bilgelik kendi evini yaptı,Yedi direğini yonttu.
2Hayvanlarını kesti,Şarabını hazırlayıp sofrasını kurdu.
13Akılsız kadın yaygaracıVe saftır, hiçbir şey bilmez.
14Evinin kapısında,Kentin en yüksek yerinde bir iskemleye oturur;Yoldan geçenleri,Kendi yollarından gidenleri çağırmak için,
20Bilgelik dışarıda yüksek sesle haykırıyor,Meydanlarda sesleniyor.
21Kalabalık sokak başlarında bağırıyor,Kentin giriş kapılarında sözlerini duyuruyor:
1Bilgelik çağırıyor,Akıl sesini yükseltiyor.
2Yol kenarındaki tepelerin başında,Yolların birleştiği yerde duruyor o.
3Kentin girişinde, kapıların yanında,Sesini yükseltiyor:
4"Kim safsa buraya gelsin" diyor.Sağduyudan yoksun olanlara da,"Gelin, yiyeceklerimi yiyin,Hazırladığım şaraptan için" diyor.
10Derken kadın onu karşıladı,Fahişe kılığıyla sinsice.
11Yaygaracı, dik başlı biriydi kadın.Bir an bile durmaz evde.
12Kâh sokakta, kâh meydanlardadır.Sokak başlarında pusuya yatar.
13Delikanlıyı tutup öptü,Yüzü kızarmadan ona şöyle dedi:
16"Kim safsa buraya gelsin" der.Sağduyudan yoksun olanlara da,
26Siyon'un kapıları ah çekip yas tutacak;Kent, yerde oturan,Terk edilmiş bir kadın gibi olacak.
1O kent ki, insan doluydu,Nasıl da tek başına kaldı şimdi!Büyüktü uluslar arasında,Dul kadına döndü!Soyluydu iller arasında,Angarya altına düştü!
2Geceleyin acı acı ağlıyor,Yanaklarında gözyaşı;Avutan tek kişi bile yokBunca oynaşı arasında.Dostları ona hainlik etti,Düşman oldu.
31Her yolun başına fuhuş yuvaları kurarken, bütün meydanlarda yüksek tapınma yerleri yaparken, fahişe gibi bile değildin, ücretini küçümsedin.
32" 'Kocasının yerine yabancıları yeğleyen, zina eden bir kadındın!
25Sakın o kadına gönül vermeyin,Onun yolundan gitmeyin.
26Yere serdiği bir sürü kurbanı var,Öldürdüğü kişilerin sayısı pek çok.
27Ölüler diyarına giden yoldur onun evi,Ölüm odalarına götürür.
42"Kaygısız kalabalığın sesi yankılandı çevresinde. Düzeysiz bir yığın kalabalıkla birlikte çölden Sabalılar getirildi. İki kızkardeşin koluna bilezikler taktılar, başlarına güzel bir taç koydular.
43Fahişelikten yıpranmış kadın için, 'Bırakın, fahişe olarak kullansınlar onu. Çünkü öyledir' dedim.
8Akşamüzeri, alaca karanlıkta,Akşam karanlığı çökerken,O kadının oturduğu sokağa saptığını,Onun evine yöneldiğini gördüm.
7Kendini yücelttiği, sefahate verdiği oranda Istırap ve keder verin ona. Çünkü içinden diyor ki, 'Tahtında oturan bir kraliçeyim, dul değilim. Asla yas tutmayacağım!'
1Başkaldıran, yozlaşan, acımasız kentin vay haline!
2Söz dinlemedi, ders almadı, RABbe güvenmedi,Tanrısına sığınmadı.
3Yöneticileri kükreyen aslanlar,Önderleri akşam gezen aç kurtlar gibi,Sabaha bir şey bırakmazlar.
8Yeruşalim büyük günah işledi,Bu yüzden kirlendi.Ona saygı duyanların hepsiŞimdi onu hor görüyor,Çünkü onu çıplak gördüler.O da inleyip öbür yana dönüyor.
9Kirliliği eteklerindeydi,Sonunu düşünmedi;Bu yüzden düşüşü korkunç oldu,Avutanı yok."Ya RAB, düşkün halimi gör,Çünkü düşmanım kazandı!"
10Değerli her şeyine düşman el uzattı.Tapınağına başka ulusların girdiğini gördü,Topluluğuna girmesini yasakladığın uluslar.
15İşte budur güvenlikte olduğunu sanan,"Bir ben varım, benden başkası yok" diyen eğlence düşkünü kent.Nasıl da viraneye döndü,Yabanıl hayvanlara barınak oldu!Yanından her geçen gördüğü dehşetten irkiliyor.
7Kuyu suyunu nasıl taze tutuyorsa,Yeruşalim de kötülüğünü öyle taze tutuyor.Şiddet ve yıkım yankılanıyor orada,Karşımda hep hastalık ve yaralar var.
4Her şey o alımlı, büyücü fahişenin sınırsız ahlaksızlığından oldu.Fahişeliğiyle ulusları, büyüleriyle halkları kendine tutsak etti.
10Kimdir bu kadın?Şafak gibi beliren,Ay kadar güzel,Güneş kadar parlak,Sancak açmış bir ordu kadar görkemli.
15"Sevgilim kötü düzenler kuruyor,Öyleyse tapınağımda işi ne?Adaklar ve kutsanmış et uğrayacağın felaketi önleyebilir mi?Felaket gelince sevinecek misin?"
35" 'Bu nedenle, ey fahişe, RABbin sözünü dinle!
9"Kendisiyle fuhuş yapan ve sefahatte yaşayan dünya kralları onu yakan ateşin dumanını görünce onun için ağlayıp dövünecekler.
15Her yandan ona karşı savaş narası yükseltin!Teslim oldu, kuleleri düştü,Surları yerle bir oldu.Çünkü RABbin öcüdür bu.Ondan öç alın.Yaptığının aynısını yapın ona.
25Her yolun başına kendin için yüksek tapınma yerleri kurdun, güzelliğini kirlettin, her geçene kendini teslim ettin, fahişeliklerini artırdın.
2"Kalkıp kenti dolaşayım,Sokaklarda, meydanlarda sevgilimi arayayım" dedim,Aradım, ama bulamadım.
14"Oholiva fahişeliklerini giderek artırdı. Duvara oyulmuş insan resimlerini -bellerine kuşak, başlarına geniş sarık bağlamış kırmızı renkli Kildani resimlerini- gördü. Hepsi kökeni Kildan ülkesine dayanan Babil subaylarına benziyordu.
29Oradan gözetliyor yiyeceğini,Gözleri avını uzaktan seçiyor.
17Yolları sevinç yollarıdır,Evet, bütün yolları esenliğe çıkarır.
18O kadının evi insanı ölüme,Yolları ölülere götürür.
7Çünkü döktüğü kan ortalıkta duruyor;Çıplak bir kayanın üzerine döktü kanı,Toprakla örtülebilecek bir yere dökmedi.