Vahiy 8:5

Turkish Bible

Melek buhurdanı aldı, sunağın ateşiyle doldurup yeryüzüne attı. Gök gürlemeleri, uğultular işitildi, şimşekler çaktı, yer sarsıldı.

Ek Kaynaklar

Atıf Yapılan Ayetler

  • Vah 4:5 : 5 Tahttan şimşekler çakıyor, uğultular, gök gürlemeleri işitiliyordu. Tahtın önünde alev alev yanan yedi meşale vardı. Bunlar Tanrının yedi ruhudur.
  • Vah 11:19 : 19 Ardından Tanrı'nın gökteki tapınağı açıldı, tapınakta O'nun Antlaşma Sandığı göründü. O anda şimşekler çaktı, uğultular, gök gürlemeleri işitildi. Yer sarsıldı, şiddetli bir dolu fırtınası koptu.
  • Lev 16:12 : 12 RABbin huzurunda bulunan sunağın üzerindeki korları buhurdana koyup iki avuç dolusu ince öğütülmüş güzel kokulu buhurla perdenin arkasına geçecek.
  • 2Sa 22:7-9 : 7 Sıkıntı içinde RABbe yakardım,Tanrıma seslendim.Tapınağından sesimi duydu,Haykırışım kulaklarına ulaştı. 8 O zaman yeryüzü sarsılıp sallandı,Titreyip sarsıldı göklerin temelleri,Çünkü RAB öfkelenmişti. 9 Burnundan duman yükseldi,Ağzından kavurucu ateşVe korlar fışkırdı.
  • 1Kr 19:11 : 11 RAB, "Dağa çık ve önümde dur, yanından geçeceğim" dedi. RABbin önünde çok güçlü bir rüzgar dağları yarıp kayaları parçaladı. Ancak RAB rüzgarın içinde değildi. Rüzgarın ardından bir deprem oldu, RAB depremin içinde de değildi.
  • Mez 18:13 : 13 RAB göklerden gürledi,Duyurdu sesini Yüceler Yücesi,Dolu ve alevli korlarla.
  • Ysa 29:6 : 6 Her Şeye Egemen RAB gök gürlemesiyle,Depremle, büyük gümbürtü, kasırga ve fırtınayla,Her şeyi yiyip bitiren ateş aleviyle seni cezalandıracak.
  • Ysa 30:30 : 30 RAB heybetli sesini işittirecek;Kızgın öfkeyle, her şeyi yiyip bitiren ateş aleviyle,Sağanak yağmurla, fırtına ve doluylaBileğinin gücünü gösterecek.
  • Ysa 66:6 : 6 Kentten gürültülü sesler,Tapınaktan bir ses yükseliyor!Düşmanlarına hak ettikleri karşılığı verenRABbin sesidir bu.
  • Ysa 66:14-16 : 14 Bunları gördüğünüzde yüreğiniz sevinecek,Bedenleriniz körpe ot gibi tazelenecek.Herkes bilecek ki, RABbin koruyucu eli kullarının,Gazabı ise düşmanlarının üzerindedir." 15 Bakın, RAB ateşle geliyor,Savaş arabaları kasırga gibi.Şiddetli öfkesini,Azarını alev alev dökmek üzere. 16 Çünkü O bütün insanlığı ateş ve kılıçla yargılayacak,Pek çok kişiyi öldürecek.
  • Yer 51:11 : 11 "Okları bileyin,Ok kılıflarını doldurun!RAB Med krallarını harekete geçirdi,Amacı Babili yok etmek.RAB öcünü, tapınağının öcünü alacak.
  • Hez 10:2-7 : 2 RAB keten giysili adama, "Keruvların altındaki tekerleklerin arasına gir. Avuçlarını Keruvların arasındaki ateş közleriyle doldurup kentin üzerine közleri saç" dedi. Adamın oraya girdiğini gördüm. 3 Adam oraya girdiğinde, Keruvlar tapınağın güney tarafında duruyordu. Bulut tapınağın iç avlusunu doldurdu. 4 RABbin görkemi Keruvların üzerinden ayrılıp tapınağın eşiğine gitti. Tapınak bulutla doldu. Avlu RABbin görkeminin parıltısıyla doluydu. 5 Keruvların kanatlarının sesi dış avludan bile duyuluyordu; tıpkı Her Şeye Gücü Yeten Tanrının sesi gibiydi. 6 RAB keten giysili adama, "Keruvlardan ve tekerleklerin arasından ateş al" diye buyurunca, adam oraya girip bir tekerleğin yanında durdu. 7 Sonra Keruvlardan biri aralarındaki ateşe elini uzattı, biraz ateş alıp keten giysili adamın avuçlarına koydu. Adam ateşi alıp oradan ayrıldı.
  • Zek 14:5 : 5 Yarılan dağımın oluşturduğu vadiden kaçacaksınız, çünkü vadi Asala dek uzanacak. Yahuda Kralı Uzziya döneminde depremden nasıl kaçtıysanız, öyle kaçacaksınız. O zaman Tanrım RAB bütün kutsallarla birlikte gelecek!
  • Mat 24:7 : 7 Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer kıtlıklar, depremler olacak.
  • Mat 27:52-54 : 52 Mezarlar açıldı, ölmüş olan birçok kutsal kişinin cesetleri dirildi. 53 Bunlar mezarlarından çıkıp İsanın dirilişinden sonra kutsal kente girdiler ve birçok kimseye göründüler. 54 İsayı bekleyen yüzbaşı ve beraberindeki askerler, depremi ve öbür olayları görünce dehşete kapıldılar, "Bu gerçekten Tanrının Oğluydu!" dediler.
  • Luk 12:49 : 49 "Ben dünyaya ateş yağdırmaya geldim. Keşke bu ateş daha şimdiden alevlenmiş olsaydı!
  • Elç 4:31 : 31 Duaları bitince toplandıkları yer sarsıldı. Hepsi Kutsal Ruhla doldular ve Tanrının sözünü cesaretle duyurmaya devam ettiler.
  • Elç 16:26 : 26 Birdenbire öyle şiddetli bir deprem oldu ki, tutukevi temelden sarsıldı. Bir anda bütün kapılar açıldı, herkesin zincirleri çözüldü.
  • Ibr 12:18-18 : 18 Sizler dokunulabilen, alev alev yanan dağa, karanlığa, koyu karanlık ve kasırgaya, gürleyen çağrı borusuna, tanrısal sözleri ileten sese yaklaşmış değilsiniz. O sesi işitenler, kendilerine bir sözcük daha söylenmesin diye yalvardılar.
  • Vah 16:1-9 : 1 Sonra tapınaktan yükselen gür bir sesin yedi meleğe, "Gidin, Tanrının öfkesiyle dolu yedi tası yeryüzüne boşaltın!" dediğini işittim. 2 Birinci melek gidip tasını yeryüzüne boşalttı. Canavarın işaretini taşıyıp heykeline tapanların üzerinde acı veren iğrenç yaralar oluştu. 3 İkinci melek tasını denize boşalttı. Deniz ölü kanına benzer kana dönüştü, içindeki bütün canlılar öldü. 4 Üçüncü melek tasını ırmaklara, su pınarlarına boşalttı; bunlar da kana dönüştü. 5 Sulardan sorumlu meleğin şöyle dediğini işittim: "Var olan, var olmuş olan kutsal Tanrı! Bu yargılarında adilsin. 6 Kutsalların ve peygamberlerin kanını döktükleri için, İçecek olarak sen de onlara kan verdin. Bunu hak ettiler." 7 Sunaktan gelen bir sesin, "Evet, Her Şeye Gücü Yeten Rab Tanrı, Yargıların doğru ve adildir" 8 Dördüncü melek tasını güneşe boşalttı. Bununla güneşe insanları yakma gücü verildi. 9 İnsanlar korkunç bir ısıyla kavruldular. Tövbe edip bu belalara egemen olan Tanrıyı yücelteceklerine, Onun adına küfrettiler. 10 Beşinci melek tasını canavarın tahtına boşalttı. Canavarın egemenliği karanlığa gömüldü. İnsanlar ıstıraptan dillerini ısırdılar. 11 Istırap ve yaralarından ötürü Göğün Tanrısına küfrettiler. Yaptıklarından tövbe etmediler. 12 Altıncı melek tasını büyük Fırat Irmağına boşalttı. Gündoğusundan gelen kralların yolu açılsın diye ırmağın suları kurudu. 13 Bundan sonra ejderhanın ağzından, canavarın ağzından ve sahte peygamberin ağzından kurbağaya benzer üç kötü ruhun çıktığını gördüm. 14 Bunlar doğaüstü belirtiler gerçekleştiren cinlerin ruhlarıdır. Her Şeye Gücü Yeten Tanrının büyük gününde olacak savaş için bütün dünyanın krallarını toplamaya gidiyorlar. 15 "İşte hırsız gibi geliyorum! Çıplak dolaşmamak ve utanç içinde kalmamak için uyanık durup giysilerini üstünde bulundurana ne mutlu!" 16 Üç kötü ruh, kralları İbranice Armagedon denilen yere topladılar. 17 Yedinci melek tasını havaya boşalttı. Tapınaktaki tahttan yükselen gür bir ses, "Tamam!" dedi. 18 O anda şimşekler çaktı, uğultular, gök gürlemeleri işitildi. Öyle büyük bir deprem oldu ki, yeryüzünde insan oldu olalı bu kadar büyük bir deprem olmamıştı. 19 Büyük kent üçe bölündü. Ulusların kentleri yerle bir oldu. Tanrı büyük Babili anımsadı, ona ateşli gazabının şarabını içeren kâseyi verdi. 20 Bütün adalar ortadan kalktı, dağlar yok oldu. 21 İnsanların üzerine gökten tanesi yaklaşık kırk kilo ağırlığında iri dolu yağdı. Dolu belası öyle korkunçtu ki, insanlar bu yüzden Tanrı'ya küfrettiler.
  • Vah 6:12 : 12 Kuzu altıncı mührü açınca, büyük bir deprem olduğunu gördüm. Güneş keçi kılından yapılmış siyah bir çul gibi karardı. Ay baştan aşağı kan rengine döndü.
  • Vah 11:13 : 13 Tam o saatte şiddetli bir deprem oldu, kentin onda biri yıkıldı. Depremde yedi bin kişi can verdi. Geriye kalanlar dehşete kapılıp gökteki Tanrıyı yücelttiler.

Benzer Ayetler (AI)

Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.

  • Vah 8:2-4
    3 ayetler
    83%

    2Tanrının önünde duran yedi meleği gördüm. Onlara yedi borazan verildi.

    3Altın bir buhurdan taşıyan başka bir melek gelip sunağın önünde durdu. Tahtın önündeki altın sunakta bütün kutsalların dualarıyla birlikte sunmak üzere kendisine çok miktarda buhur verildi.

    4Kutsalların dualarıyla buhurun dumanı, Tanrının önünde meleğin elinden yükseldi.

  • Vah 8:6-8
    3 ayetler
    79%

    6Yedi melek ellerindeki yedi borazanı çalmaya hazırlandı.

    7Birinci melek borazanını çaldı. Kanla karışık dolu ve ateş oluştu, yeryüzüne yağdı. Yerin üçte biri, ağaçların üçte biri ve bütün yeşil otlar yandı.

    8İkinci melek borazanını çaldı. Alev alev yanan, dağ gibi büyük bir kütle denize atıldı. Denizin üçte biri kana dönüştü.

  • Vah 11:18-19
    2 ayetler
    76%

    18Uluslar gazaba gelmişlerdi. Şimdiyse senin gazabın üzerlerine geldi. Ölüleri yargılamak, Kulların olan peygamberleri, kutsalları, Küçük olsun büyük olsun, Senin adından korkanları ödüllendirmek Ve yeryüzünü mahvedenleri mahvetmek zamanı da geldi."

    19Ardından Tanrı'nın gökteki tapınağı açıldı, tapınakta O'nun Antlaşma Sandığı göründü. O anda şimşekler çaktı, uğultular, gök gürlemeleri işitildi. Yer sarsıldı, şiddetli bir dolu fırtınası koptu.

  • 13Altıncı melek borazanını çaldı. Tanrının önündeki altın sunağın dört boynuzundan gelen bir ses işittim.

  • Vah 15:5-8
    4 ayetler
    76%

    5Bundan sonra gökteki tapınağın, yani Tanıklık Çadırının açıldığını gördüm.

    6Yedi belayı taşıyan yedi melek temiz, parlak keten giysiler giymiş, göğüslerine altın kuşaklar sarınmış olarak tapınaktan çıktı.

    7Dört yaratıktan biri yedi meleğe, sonsuzluklar boyunca yaşayan Tanrının öfkesiyle dolu yedi altın tas verdi.

    8Tapınak Tanrı'nın yüceliğinden ve gücünden ötürü dumanla doldu. Yedi meleğin yedi belası sona erinceye dek kimse tapınağa giremedi.

  • 5Tahttan şimşekler çakıyor, uğultular, gök gürlemeleri işitiliyordu. Tahtın önünde alev alev yanan yedi meşale vardı. Bunlar Tanrının yedi ruhudur.

  • Vah 16:17-18
    2 ayetler
    75%

    17Yedinci melek tasını havaya boşalttı. Tapınaktaki tahttan yükselen gür bir ses, "Tamam!" dedi.

    18O anda şimşekler çaktı, uğultular, gök gürlemeleri işitildi. Öyle büyük bir deprem oldu ki, yeryüzünde insan oldu olalı bu kadar büyük bir deprem olmamıştı.

  • 1Sonra tapınaktan yükselen gür bir sesin yedi meleğe, "Gidin, Tanrının öfkesiyle dolu yedi tası yeryüzüne boşaltın!" dediğini işittim.

  • Vah 7:1-2
    2 ayetler
    74%

    1Bundan sonra yeryüzünün dört köşesinde duran dört melek gördüm. Bunlar karaya, denize ya da herhangi bir ağaç üzerine esmesin diye, yeryüzünün dört rüzgarını tutuyorlardı.

    2Sonra gündoğusundan yükselen başka bir melek gördüm. Yaşayan Tanrının mührünü taşıyordu. Karaya, denize zarar vermek için yetki verilen dört meleğe yüksek sesle bağırdı:

  • 1Bundan sonra büyük yetkiye sahip başka bir meleğin gökten indiğini gördüm. Yeryüzü onun görkemiyle aydınlandı.

  • Vah 9:1-2
    2 ayetler
    74%

    1Beşinci melek borazanını çaldı. Gökten yere düşmüş bir yıldız gördüm. Dipsiz derinliklere açılan kuyunun anahtarı ona verildi.

    2Dipsiz derinliklerin kuyusunu açınca, kuyudan büyük bir ocağın dumanı gibi bir duman çıktı. Kuyunun dumanından güneş ve hava karardı.

  • Vah 10:4-5
    2 ayetler
    74%

    4Yedi gök gürlemesi seslendiğinde yazmak üzereydim ki, gökten, "Yedi gök gürlemesinin söylediklerini mühürle, yazma!" diyen bir ses işittim.

    5Denizle karanın üzerinde durduğunu gördüğüm melek, sağ elini göğe kaldırdı.

  • Vah 14:17-19
    3 ayetler
    73%

    17Gökteki tapınaktan başka bir melek çıktı. Onun da keskin bir orağı vardı.

    18Ateş üzerinde yetkili olan başka bir melek de sunaktan çıkıp geldi. Keskin orağı olana yüksek sesle, "Keskin orağını uzat!" dedi. "Yerin asmasının salkımlarını topla. Çünkü üzümleri olgunlaştı."

    19Bunun üzerine melek orağını yerin üzerine salladı. Yerin asmasının ürününü toplayıp Tanrı öfkesinin büyük masarasına attı.

  • Vah 16:7-8
    2 ayetler
    73%

    7Sunaktan gelen bir sesin, "Evet, Her Şeye Gücü Yeten Rab Tanrı, Yargıların doğru ve adildir"

    8Dördüncü melek tasını güneşe boşalttı. Bununla güneşe insanları yakma gücü verildi.

  • Vah 10:1-2
    2 ayetler
    73%

    1Sonra gökten inen güçlü başka bir melek gördüm. Buluta sarınmıştı, başının üzerinde gökkuşağı vardı. Yüzü güneşe, ayakları ateşten sütunlara benziyordu.

    2Elinde açılmış küçük bir tomar vardı. Sağ ayağını denize, sol ayağını karaya koyarak aslanın kükremesini andıran yüksek sesle bağırdı. O bağırınca, yedi gök gürlemesi dile gelip seslendiler.

  • 8Tomarı alınca, dört yaratıkla yirmi dört ihtiyar Onun önünde yere kapandılar. Her birinin elinde birer lir ve kutsalların duaları olan buhur dolu altın taslar vardı.

  • Vah 8:12-13
    2 ayetler
    73%

    12Dördüncü melek borazanını çaldı. Güneşin üçte biri, ayın üçte biri, yıldızların üçte biri vuruldu. Sonuç olarak ışıklarının üçte biri söndü, gündüzün ve gecenin üçte biri ışıksız kaldı.

    13Sonra göğün ortasında uçan bir kartal gördüm. Yüksek sesle şöyle bağırdığını işittim: "Borazanlarını çalacak olan öbür üç meleğin borazan seslerinden yeryüzünde yaşayanların vay, vay, vay haline!"

  • 1Gökte büyük ve şaşılası başka bir belirti gördüm: Son yedi belayı taşıyan yedi melekti. Çünkü Tanrının öfkesi bu belalarla son buluyordu.

  • 8Gökten işittiğim ses benimle yine konuşmaya başladı: "Git, denizle karanın üzerinde duran meleğin elindeki açık tomarı al" dedi.

  • 15Tapınaktan çıkan başka bir melek bulutun üzerinde oturana yüksek sesle bağırdı: "Orağını uzat ve biç! Biçme saati geldi. Çünkü yerin ekini olgunlaşmış bulunuyor."

  • 13İnsanların gözü önünde, gökten yere ateş yağdıracak kadar büyük belirtiler gerçekleştiriyordu.

  • 2Yüksek sesle, "Tomarı açmaya, mühürlerini çözmeye kim layıktır?" diye seslenen güçlü bir melek de gördüm.

  • 12RABbin huzurunda bulunan sunağın üzerindeki korları buhurdana koyup iki avuç dolusu ince öğütülmüş güzel kokulu buhurla perdenin arkasına geçecek.

  • 9Yeryüzünün dört bir yanından gelerek kutsalların ordugahını ve sevilen kenti kuşattılar. Ama gökten ateş yağdı, onları yakıp yok etti.

  • 4Serafların sesinden kapı söveleriyle eşikler sarsıldı, tapınak dumanla doldu.

  • 8O zaman yeryüzü sarsılıp sallandı,Titreyip sarsıldı göklerin temelleri,Çünkü RAB öfkelenmişti.

  • 8Burnundan duman yükseldi,Ağzından kavurucu ateşVe korlar fışkırdı.

  • 10Üçüncü melek borazanını çaldı. Gökten meşale gibi yanan büyük bir yıldız ırmakların üçte biri üzerine ve su pınarlarının üzerine düştü.

  • 14Gökyüzü dürülen bir tomar gibi ortadan kalktı. Her dağ, her ada yerinden sökülüp alındı.

  • 11Bu sırada, Rabbin bir meleği buhur sunağının sağında durup Zekeriyaya göründü.

  • 18Kasırgada gürleyişin duyuldu,Şimşekler dünyayı aydınlattı,Yer titreyip sarsıldı.