Ezgiler Ezgisi 3:11
Dışarı çıkın, ey Siyon kızları!Düğününde, mutlu günündeAnnesinin verdiği tacı giymiş Kral Süleyman'ı görün.
Dışarı çıkın, ey Siyon kızları!Düğününde, mutlu günündeAnnesinin verdiği tacı giymiş Kral Süleyman'ı görün.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
9Kral Süleyman tahtırevanıLübnan ağaçlarından yaptı.
10Direklerini gümüşten,Tabanını altından yaptı.Koltuğu mor kumaşla kaplıydı.İçini sevgiyle döşemişti Yeruşalim kızları.
8Giysilerinin tümü mür, öd, tarçın kokuyor;Fildişi saraylardan gelen çalgı sesleri seni eğlendiriyor!
9Kral kızları senin saygın kadınların arasında,Kraliçe, Ofir altınları içinde senin sağında duruyor.
10Dinle, ey kral kızı, bak, kulak ver,Halkını, baba evini unut.
11Kral senin güzelliğine vuruldu,Efendin olduğu için önünde eğil.
13Kral kızı odasında ışıl ışıl parıldıyor,Giysisi altınla dokunmuş.
14İşlemeli giysiler içinde kralın önüne çıkarılacak,Arkadaşları, ona eşlik eden kızlar sana getirilecek.
15Sevinç ve coşkuyla götürülecek,Kralın sarayına girecekler.
8Altmış kraliçe,Seksen cariye,Sayısız bakire kız olabilir;
9Ama bir tanedir benim eşsiz güvercinim,Biricik kızıdır annesinin,Gözbebeği kendisini doğuranın.Kızlar sevgilimi görünce, "Ne mutlu ona!" dediler.Kraliçeler, cariyeler onu övdüler.
10Kimdir bu kadın?Şafak gibi beliren,Ay kadar güzel,Güneş kadar parlak,Sancak açmış bir ordu kadar görkemli.
1Süleymanın Ezgiler Ezgisi.
2Beni dudaklarıyla öptükçe öpsün!Çünkü aşkın şaraptan daha tatlı.
3Ne güzel kokuyor sürdüğün esans,Dökülmüş esans sanki adın,Kızlar bu yüzden seviyor seni.
4Al götür beni, haydi koşalım! Kral beni odasına götürsün. Seninle coşup seviniriz,Aşkını şaraptan çok överiz. Ne kadar haklılar seni sevmekte!
5Esmerim ben, ama güzelim,Ey Yeruşalim kızları!Kedarın çadırları gibi,Süleymanın çadır bezleri gibi kara.
3Kenti dolaşan bekçiler buldu beni,"Sevgilimi gördünüz mü?" diye sordum.
4Onlardan ayrılır ayrılmazSevgilimi buldum.Tuttum onu, bırakmadım;Annemin evine,Beni doğuran kadının odasına götürünceye dek.
5Dişi ceylanlar,Yabanıl dişi geyikler üstüneAnt içiriyorum size, ey Yeruşalim kızları!Aşkımı ayıltmayasınız, uyandırmayasınız diye,Gönlü hoş olana dek.
6Kimdir bu kırdan çıkan,Bir duman sütunu gibi,Tüccarın türlü türlü baharatıyla,Mür ve günnükle tütsülenmiş?
7İşte Süleymanın tahtırevanı!İsrailli yiğitlerdenAltmış kişi eşlik ediyor ona.
9Başına zarif bir çelenk,Görkemli bir taç giydirecektir."
12Burnuna halka, kulaklarına küpeler, başına görkemli bir taç taktım.
3Süleymanın bilgeliğini, yaptırdığı sarayı, sofrasının zenginliğini, görevlilerinin oturup kalkışını, hizmetkârlarının ve sakilerinin özel giysileriyle yaptığı hizmeti, RABbin Tapınağında sunduğu yakmalık sunuları gören Saba Kraliçesi hayranlık içinde kaldı.
5Karmel Dağı gibi duruyor başın,Pırıl pırıl mora çalar saçların.Kaküllerine tutsak oldu kral.
6Ne güzel, ne çekicidir aşk!Zevkten zevke sürükler.
8Benimle gel Lübnandan, yavuklum,Benimle gel Lübnandan!Amana doruğundan,Senir ve Hermon doruklarından,Aslanların inlerinden,Parsların dağlarından geç.
9Çaldın gönlümü kızkardeşim, yavuklum,Bir bakışınla,Gerdanlığının tek zinciriyle çaldın gönlümü!
10Aşkın ne güzel, kızkardeşim, yavuklum,Şaraptan çok daha tatlı;Esansının kokusu her türlü baharattan güzel!
1Nereye gitti sevgilin,Ey güzeller güzeli,Ne yana yöneldi?Biz de onu arayalım seninle birlikte!
4Süleymanın bilgeliğini, yaptırdığı sarayı, sofrasının zenginliğini, görevlilerinin oturup kalkışını, hizmetkârlarının özel giysileriyle yaptığı hizmeti, sakilerini ve RABbin Tapınağında sunduğu yakmalık sunuları gören Saba Kraliçesi hayranlık içinde kaldı.
8Ey güzeller güzeli,Bilmiyorsan,Sürünün izine çık,Çobanların çadırları yanındaOğlaklarını otlat.
9Firavunun arabalarına koşulu kısrağa benzetiyorum seni, aşkım benim!
10Yanakların süslerle,Boynun gerdanlıklarla ne güzel!
11Sana gümüş düğmelerle altın süsler yapacağız.
12Kral divandayken,Hintsümbülümün güzel kokusu yayıldı.
10Sevgilim şöyle dedi:"Kalk, gel aşkım, güzelim.
2Bu kadınlar RABbin İsrail halkına, "Ne siz onların arasına girin, ne de onlar sizin aranıza girsinler; çünkü onlar kesinlikle sizi kendi ilahlarının ardınca yürümek üzere saptıracaklardır" dediği uluslardandı. Buna karşın, Süleyman onlara sevgiyle bağlandı.
3Süleymanın kral kızlarından yedi yüz karısı ve üç yüz cariyesi vardı. Karıları onu yolundan saptırdılar.
5Kim bu,Sevgilisine yaslanarak çölden çıkan? Elma ağacı altında uyandırdım seni,Orada doğum sancıları çekti annen,Orada doğum sancıları çekip doğurdu seni.
46Üstelik Süleyman krallık tahtına oturdu bile.
1Ah, ne güzelsin, aşkım, ah, ne güzel!Peçenin ardındaki gözlerin güvercinler gibi.Siyah saçların Gilat Dağının yamaçlarından inenKeçi sürüsü sanki.
12Kral Süleyman Saba Kraliçesinin her isteğini, her dileğini yerine getirdi. Kraliçenin kendisine getirdiklerinden daha fazlasını ona verdi. Bundan sonra kraliçe adamlarıyla birlikte oradan ayrılıp kendi ülkesine döndü.
26Yeruşalimde büyük sevinç vardı. Çünkü İsrail Kralı Davut oğlu Süleymanın günlerinden bu yana Yeruşalimde böylesi bir olay yaşanmamıştı.
16Ağzı çok tatlı,Tepeden tırnağa güzel.İşte böyledir sevgilim, böyledir yarim, ey Yeruşalim kızları!
9Saba Kraliçesi krala 120 talant altın, çok büyük miktarda baharat ve değerli taşlar armağan etti. Krala armağan ettiği baharatın benzeri yoktu.
2Çeşitli baharat, çok miktarda altın ve değerli taşlarla yüklü büyük bir kervan eşliğinde Yeruşalime gelen kraliçe, aklından geçen her şeyi Süleymanla konuştu.
13Kral Süleyman Saba Kraliçesinin her isteğini, her dileğini yerine getirdi. Ayrıca ona gönülden kopan birçok armağan verdi. Bundan sonra kraliçe adamlarıyla birlikte oradan ayrılıp kendi ülkesine döndü.
11Süleyman, "Karım İsrail Kralı Davutun sarayında kalmamalı. Çünkü RABbin Antlaşma Sandığının girdiği yerler kutsaldır" diyerek firavunun kızını Davut Kentinden kendisi için yaptırdığı saraya getirtti.