2. Samuel 22:10
Kara buluta basarakGökleri yarıp indi.
Kara buluta basarakGökleri yarıp indi.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
8Burnundan duman yükseldi,Ağzından kavurucu ateşVe korlar fışkırdı.
9Kara buluta basarakGökleri yarıp indi.
10Bir Keruva binip uçtu,Rüzgar kanatlar takarak hızla geldi.
11Karanlığı örtündü,Kara bulutları kendine çardak yaptı.
12Varlığının parıltısından,Bulutlardan dolu ve korlar savruluyordu.
13RAB göklerden gürledi,Duyurdu sesini Yüceler Yücesi,Dolu ve alevli korlarla.
11Bir Keruva binip uçtu,Rüzgarın kanatları üstünde belirdi.
12Karanlığı örtündü,Kara bulutları kendine çardak yaptı.
13Varlığının parıltısındanKorlar savruluyordu.
14RAB göklerden gürledi,Duyurdu sesini Yüceler Yücesi.
15Savurup oklarını düşmanlarını dağıttı,Şimşek çaktırarak onları şaşkına çevirdi.
8O zaman yeryüzü sarsılıp sallandı,Titreyip sarsıldı göklerin temelleri,Çünkü RAB öfkelenmişti.
9Burnundan duman yükseldi,Ağzından kavurucu ateşVe korlar fışkırdı.
5Ya RAB, gökleri yar, aşağıya in,Dokun dağlara, tütsünler.
13Sen ise, 'Tanrı ne bilir?' diyorsun,'Zifiri karanlığın içinden yargılayabilir mi?
14Koyu bulutlar Ona engeldir, göremez,Gökkubbenin üzerinde dolaşır.'
3İşte, RAB yerinden çıkıp gelecek,Yeryüzüne inip dağ doruklarında yürüyecek.
4Dağlar Onun önünde ateş karşısında eriyen balmumu gibi eriyecek,Vadiler, bayır aşağı akan sular gibi yarılacak.
9Dolunayın yüzünü örter,Üstüne bulutlarını serper.
3Tanrı Temandan,Kutsal Tanrı Paran Dağından geldi.
4Güneş gibi parıldıyor,Elleri ışık saçıyor.Gücünün gizi ellerinde.
5Yayılıyor salgın hastalıklar önüsıra,Ardısıra da ölümcül hastalıklar.
2Bir kaftana bürünür gibi ışığa bürünmüşsün.Gökleri bir çadır gibi geren,
3Evini yukarıdaki sular üzerine kuran,Bulutları kendine savaş arabası yapan,Rüzgarın kanatları üzerinde gezen,
2Bulut ve zifiri karanlık sarmış çevresini,Doğruluk ve adalettir tahtının temeli.
3Ateş yürüyor Onun önünde,Düşmanlarını yakıyor çevrede.
4Şimşekleri dünyayı aydınlatır,Yeryüzü görüp titrer.
3Beklemediğimiz olağanüstü işler yaparakYeryüzüne indin, dağlar önünde sarsıldı.
1Ya RAB, adını düşmanlarına duyurmak içinKeşke gökleri yarıp insen!Dağlar önünde sarsılsa!Gelişin, ateşin çalıları tutuşturmasına,Suyu kaynatmasına benzese!Uluslar senin önünde titrese!
17Bulutlar suyunu boşalttı,Gökler gürledi,Her yanda okların uçuştu.
18Kasırgada gürleyişin duyuldu,Şimşekler dünyayı aydınlattı,Yer titreyip sarsıldı.
11"Yaklaşıp dağın eteğinde durdunuz. Dağ göklere dek yükselen alevle tutuşmuştu. Kara bulutlar ve koyu bir karanlık vardı.
1Sonra gökten inen güçlü başka bir melek gördüm. Buluta sarınmıştı, başının üzerinde gökkuşağı vardı. Yüzü güneşe, ayakları ateşten sütunlara benziyordu.
13O gürleyince gökteki sular çağıldar,Yeryüzünün dört bucağından bulutlar yükseltir,Yağmur için şimşek çaktırır,Ambarlarından rüzgar estirir.
23Yine de RAB buyruk verdi bulutlara,Kapaklarını açtı göklerin;
9Ona bulutları giysi,Koyu karanlığı kundak yaptığım,
32Şimşeği elleriyle tutar,Hedefine vurmasını buyurur.
5Dağlar RABbin önünde titrer,Erir tepeler. Yer sarsılır önünde.Dünya ve üzerinde yaşayanların tümü titrer.
8Odur tek başına gökleri geren,Denizin dalgaları üzerinde yürüyen.
11Her şey kararıyor, göremez oluyorsun,Seller altına alıyor seni.
6Yeni biçilmiş çayıra düşen yağmur gibi,Toprağı sulayan bereketli yağmurlar gibi olsun!
22Altın parıltısı geliyor kuzeyden,Tanrı korkunç görkeme bürünmüş.
8Yer sarsıldı,Göklerden yağmur boşandı Tanrının önünde,Sina Dağı sarsıldıTanrının, İsrailin Tanrısının önünde.
4Seirden çıktığında, ya RAB,Edom kırlarından geçtiğinde,Yer sarsıldı, göklerden yağmur boşandı,Evet, bulutlar yağmur yağdırdı.
10Sarsıldı dağlar seni görünce,Seller her yanı süpürüp geçti.Engin denizler gürledi, dalgalar yükseldi.
18Sina Dağının her yanından duman tütüyordu. Çünkü RAB dağın üstüne ateş içinde inmişti. Dağdan ocak dumanı gibi duman çıkıyor, bütün dağ şiddetle sarsılıyordu.
6Göklerde ve yeryüzünde olanlaraBakmak için eğilen?
3Göklere karalar giydirir,Çul ederim onların örtüsünü."
3Şimşeğini göğün altındaki her yere,Yeryüzünün dört bucağına salar.
25Kanatları inik dururken, başları üzerindeki kubbeden bir ses duyuldu.