Hosea 10:4
Antlaşma yaparken,Boş sözler veriyor, yalan yere ant içiyorlar,Bu yüzden davalar, sürülmüş tarladaki zehirli ot gibi boy veriyor.
Antlaşma yaparken,Boş sözler veriyor, yalan yere ant içiyorlar,Bu yüzden davalar, sürülmüş tarladaki zehirli ot gibi boy veriyor.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
1Ey İsrailliler, dinleyin RABbin sözünü,Çünkü RABbin davası var bu ülkede yaşayanlarla;"Yok olmuş sevgi, sadakat, Tanrı bilgisi.
2Lanet, yalan, adam öldürme, hırsızlık,Zina almış her şeyin yerini.Zorbalık ediyorlar,Kan üstüne kan döküyorlar.
12Atlar kaya üzerinde koşar mı?Kimse denizde öküzle çift sürer mi?Ama siz adaleti zehire,Doğruluk meyvesini pelinotuna çevirdiniz.
3"Yalan söylemek için ülkedeDillerini yay gibi geriyor,Güçlerini gerçek yolunda kullanmıyorlar.Kötülük üstüne kötülük yapıyor,Beni tanımıyorlar" diyor RAB.
10Çünkü ülke zina edenlerle dolu,Lanet yüzünden yas tutuyor.Otlaklar kurumuş.İzledikleri yol kötü,Güçlerini haksızca kullanıyorlar.
13Ama siz kötülük ektiniz,Fesat biçtiniz,Yalanın meyvesini yediniz.Çünkü kendi yolunuza,Yiğitlerinizin çokluğuna güvendiniz.
3O zaman, "Kralsız kaldık" diyecekler,"Çünkü RABden korkmadık.Kralımız olsa bile,Ne yapabilirdi bize?"
4Adaletle dava açan,Davasını dürüstçe savunan yok.Boş laflara güveniyor, yalan söylüyorlar.Fesada gebe kalıp kötülük doğuruyorlar.
7Oysa onlar Adam KentindeAntlaşmaya uymadılar,Orada bana ihanet ettiler. Kenti gibi" anlamlarına da gelebilir.
2'RABbin varlığı hakkı için' deseler de,Aslında yalan yere ant içiyorlar."
7Ey adaleti acı pelinotuna çevirenler,Doğruluğu yere çalanlar!
10Sözlerimi dinlemek istemeyen atalarının suçlarına döndüler. Başka ilahların ardınca gidip onlara taptılar. İsrail halkıyla Yahuda halkı, atalarıyla yaptığım antlaşmayı bozdu.
7Çünkü rüzgar eken kasırga biçer.Baş vermeyen buğday un vermez.Verse bile yabancılar yutacak onu.
10Birbirine dolaşmış dikenler gibi,Kuru anız gibi, Yanıp biteceksiniz, ey ayyaşlar.
5Dost dostu aldatıyor,Kimse gerçeği söylemiyor.Dillerine yalan söylemeyi öğrettiler,Suç işleye işleye yorgun düştüler.
6Sen, ey Yeremya,Aldatıcılığın ortasında yaşıyorsun.Aldatıcılıkları yüzündenBeni tanımak istemiyorlar."Böyle diyor RAB.
2'RABbin varlığı hakkı için' diyerekSadakatle, adaletle, doğrulukla ant içersen,Uluslar Onun aracılığıyla kutsanacak,Onunla övünecekler."
3RAB Yahuda ve Yeruşalim halkına şöyle diyor:"İşletilmemiş toprağınızı sürün,Dikenler arasına ekmeyin.
23Onunla ant içerek antlaşma yapanlar fala yanlış bakıldığını sanacak. Ama kral suçlarını anımsatıp onları tutsak alacak.
2Çünkü onlar ot gibi hemen solacak,Yeşil bitki gibi kuruyup gidecek.
11İsrail ve Yahuda halkıBana sürekli ihanet etti" diyor RAB.
12RAB için yalan söyleyerek,"O bir şey yapmaz.Felaket bize uğramayacak,Kılıç da kıtlık da görmeyeceğiz" dediler.
8Ne var ki, sizler işe yaramaz aldatıcı sözlere güveniyorsunuz.
20Çünkü barış sözünü etmez onlar,Kurnazca düzen kurarlar ülkenin sakin insanlarına.
8Benim gördüğüm kadarıyla, fesat sürenler,Kötülük tohumu ekenler ektiklerini biçiyor.
13Halkım buğday ekip diken biçti,Emek verip yarar görmedi.RABbin kızgın öfkesi yüzündenÜrününüzden utanacaksınız."
17Bir tarlayı koruyanlar gibiKuşatacaklar Yeruşalimi.Çünkü Yeruşalim bana başkaldırdı' " diyor RAB.
3Kötülük yapmakta elleri ne becerikli!Önderler armağan istiyor, yargıçlar rüşvet alıyor.Güçlüler her istediklerini zorla yaptırıyor,Düzen üstüne düzen kuruyorlar.
15Şöyle diyorsunuz: "Ölümle antlaşma yaptık, ölüler diyarıyla uyuştuk; öyle ki, büyük bela ülkeden geçerken bize zarar vermeyecek. Çünkü yalanları kendimize sığınak yaptık, hilenin ardına gizlendik."
9Çünkü onların sözüne güvenilmez,Yürekleri yıkım dolu.Ağızları açık birer mezardır,Yaltaklanır dururlar.
10Ey Tanrı, onları suçlu çıkar!Kurdukları düzen yıkımlarına yol açsın.Kov onları sayısız isyanları yüzünden.Çünkü sana karşı ayaklandılar.
11Kötülük mü var Gilatta?Gerçekten değersiz bir halk!Gilgalda sığır üstüne sığır kurban ediyorlar,Sunakları sürülmüş tarladaki taş yığınlarını andırıyor.
5Dünyada yaşayanlar onu kirletti.Çünkü Tanrının yasalarını çiğnediler,Kurallarını ayaklar altına aldılar,Ebedi antlaşmayı bozdular.
10Yahuda önderleri sınır taşlarının yerini değiştirenlere benziyor,Gazabımı su gibi dökeceğim üzerlerine.
3"Kralı kötülükleriyle,Önderleri yalanlarıyla sevindiriyorlar.
34Verimli toprağı çorak alana,Orada yaşayanların kötülüğü yüzünden.
10İstediğim zaman onları cezalandıracağım,Çifte günahlarına bağlandıkları zaman,Uluslar toplanacak onlara karşı.
13Vay onların haline,Çünkü benden uzaklaştılar!Felaket gelecek başlarına,Çünkü başkaldırdılar bana!Ben onları kurtarmak istiyorum,Onlarsa iftira ediyor bana.
20Yoldaşım dostlarına saldırarakYaptığı antlaşmayı bozdu.
10Bundan ötürü karılarını başkalarına,Tarlalarını sahiplenecek yeni kişilere vereceğim.Küçük büyük herkes kazanç peşinde,Peygamberler, kâhinler, hepsi halkı aldatıyor.
12Henüz yeşilken, kesilmeden,Otlardan önce kururlar.
9Göklere karşı ağızlarını açarlar,Boş sözleri yeryüzünü dolaşır.
18Antlaşmamı bozan, danayı ikiye ayırıp parçaları arasından geçerek önümde yaptıkları antlaşmanın koşullarını yerine getirmeyen bu adamları -Yahuda ve Yeruşalim önderlerini, saray görevlilerini, kâhinleri ve dana parçalarının arasından geçen bütün ülke halkını-
6Onların görümleri uydurmadır. Yaptıkları yalan peygamberliklere RABbin sözüdür diyorlar. Oysa onları ben göndermedim. Yine de söylediklerinin yerine geleceğini umuyorlar.
12Kentin zenginleri zorba,Halkı da yalancıdır.Dillerinden aldatıcı sözler dökülür.
17Tohumlar keseklerin altında çürüdü,Tahıl yok oldu, Ambarlar boş kaldı, depolar yıkıldı.
14Samiriye tanrıçası Aşima üzerine ant içenler,'Ey Dan, senin ilahının başı üzerine'Ve, 'Beer-Şeva ilahının başı üzerine' diyenlerDüşecek ve bir daha kalkmayacak."
13"Çünkü halkım iki kötülük yaptı:Beni, diri suların pınarını bıraktı,Kendilerine sarnıçlar,Su tutmayan çatlak sarnıçlar kazdılar.
18Yaptığı antlaşmayı bozarak içtiği andı küçümsedi. Söz verdiği halde, bütün bunları yaptı. Bu yüzden kurtulmayacak.
13Başkaldırıp RABbi yadsıdık,Tanrımızı izlemez olduk.Zorbalık, isyan dolu sözler söyledik,Yüreğimizde tasarladığımız yalanları mırıldandık.