Yesaya 26:17
Doğum vakti yaklaşan gebe kadınÇektiği sancıdan ötürü nasıl kıvranır, feryat ederse,Senin önünde biz de öyle olduk, ya RAB.
Doğum vakti yaklaşan gebe kadınÇektiği sancıdan ötürü nasıl kıvranır, feryat ederse,Senin önünde biz de öyle olduk, ya RAB.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
18Gebe kaldık, kıvrandık,Rüzgardan başka bir şey doğurmadık sanki.Ne dünyaya kurtuluş sağlayabildik,Ne de dünyada yaşayanları yaşama kavuşturabildik.
24Haberlerini aldık,Ellerimizde derman kalmadı.Doğuran kadın gibiÜzüntü, sancı sardı bizi.
16Ya RAB, sıkıntıdayken seni aradılar.Onları terbiye ettiğinde sessizce yakararak içlerini döktüler.
3Gördüklerimden ötürü belime ağrı saplandı,Doğuran kadının ağrıları gibi ağrılar tuttu beni.Duyduklarımdan sarsıldım,Gördüklerimden dehşete düştüm.
9Neden öyle hıçkıra hıçkıra ağlıyorsun şimdi?Doğuran kadın gibi neden acı çekiyorsun?Kralın olmadığı için mi,Öğütçün öldüğü için mi?
10Doğuran kadın gibi ağrı çek, acıyla kıvran, ey Siyon halkı.Şimdi kentten çıkıp kırlarda konaklayacaksın.Babile gidecek,Orada özgürlüğe kavuşacaksın.RAB seni orada kurtaracak düşmanlarının elinden.
5"RAB diyor ki,'Korku sesi duyduk,Esenlik değil, dehşet sesi.
6Sorun da görün:Erkek, çocuk doğurur mu?Öyleyse neden doğuran kadın gibiHer erkeğin ellerini belinde görüyorum?Neden her yüz solmuş?
7Ah, ne korkunç gün!Onun gibisi olmayacak.Yakup soyu için sıkıntı dönemi olacak,Yine de sıkıntıdan kurtulacak.
31Sancı çeken kadının haykırışını,İlk çocuğunu doğuran kadının çektiği acıyı,Ellerini uzatmış, soluğu kesilmiş Siyon kızının,"Eyvah! Katillerin karşısında bayılıyorum"Diye haykırdığını işitir gibi oldum.
7"Doğum sancısı çekmeden doğurdu,Sancısı tutmadan bir erkek çocuk doğurdu.
8Kim böyle bir şey duydu?Kim böyle şeyler gördü?Bir ülke bir günde doğar mı,Bir anda doğar mı bir ulus?Ama Siyon, ağrısı tutar tutmaz çocuklarını doğurdu.
9Doğum anına dek getiririm deDoğuracak gücü vermez miyim?" diyor RAB."Doğuracak güç veren ben, rahmi kapatır mıyım?" diyor Tanrın.
23Ey sen, Lübnanda yaşayan,Yuvasını sedir ağacından kuran adam!Sana doğuran kadın gibi acılar, sancılar geldiğinde,Nasıl da inleyeceksin!" sanılıyor. Masoretik metin "Acınacaksın".
14"Uzun zamandır ses çıkarmadım,Sustum, kendimi tuttum.Ama şimdi feryat edeceğim doğuran kadın gibi,Nefesim tutulacak, kesik kesik soluyacağım.
2Kadın gebeydi. Doğum sancıları içinde kıvranıyor, feryat ediyordu.
6Doğum sancısı tutan kadın gibi,Bir titreme aldı onları orada.
21Kadın doğum yapacağı zaman ağrı çeker. Çünkü saati gelmiştir. Ama doğurunca, dünyaya bir çocuk getirmenin sevinciyle çektiği acıyı unutur.
8Herkesi dehşet saracak,Hepsi acı ve ıstırap içinde boğulacak,Doğuran kadın gibi kıvranacak,Şaşkın şaşkın birbirlerine bakacaklar;Yüzleri kızaracak.
22Bütün yaratılışın şu ana dek birlikte inleyip doğum ağrısı çektiğini biliyoruz.
11Hepimiz ayı gibi homurdanıyor,Güvercin gibi inim inim inliyoruz.Adalet bekliyoruz, ortada yok;Kurtuluş bekliyoruz, bizden uzak.
13Doğum sancıları çeken kadının akılsız oğludur o,Çünkü zamanı geldiğinde,Açık rahimden çıkmıyor.
21Sana dost olması için yetiştirdiğin kişileriRAB başına yönetici atayınca ne diyeceksin?Doğuran kadının çektiği sancı gibiSeni de ağrı tutmayacak mı?
43Babil Kralı onların haberini aldı,Ellerinde derman kalmadı.Doğuran kadın gibiÜzüntü, sancı sardı onu.
24Niçin yüzünü gizliyorsun?Neden mazlum halimizi, üzerimizdeki baskıyı unutuyorsun?
25Çünkü yere serildik,Bedenimiz toprağa yapıştı.
20Gör, ya RAB, ne sıkıntılar çektiğimi,İçim kanıyor, yüreğim buruk,Çünkü çok asilik ettim;Dışarıda kılıç beni çocuklarımdan ayırmakta,İçerdeyse ölüm kol gezmekte.
19Yahudayı büsbütün mü reddettin?Siyondan tiksiniyor musun?Neden şifa bulmayacak kadar yaraladın bizi?Esenlik bekledik, iyilik gelmedi.Şifa umduk, yılgınlık bulduk.
20Yaptığımız kötülükleri,Atalarımızın suçlarını biliyoruz, ya RAB;Gerçekten sana karşı günah işledik.
18Hemen gelip bizim için ağıt yaksınlar;Gözlerimiz gözyaşı döksün,Gözkapaklarımızdan sular aksın.
19Siyondan ağlama sesi duyuluyor:'Yıkıma uğradık!Büyük utanç içindeyiz,Çünkü ülkemizi terk ettik,Evlerimiz yerle bir oldu.' "
11Ağa düşürdün bizi,Sırtımıza ağır yük vurdun.
16"Ağlıyorum bunlara,Gözlerimden yaşlar boşanıyor;Çünkü beni avutan,Canımı tazeleyen benden uzak.Çocuklarım şaşkına döndü,Çünkü düşmanım üstün çıktı."
17Siyon ellerini açmış,Ama onu avutan yok.RAB Yakup soyuna karşı buyruk verdi,Komşuları ona hasım olsun, dedi.Yeruşalim aralarında paçavraya döndü.
11Halkı inleyip ekmek arıyor,Yeniden güçlerine kavuşmak içinDeğerli neleri varsa ekmekle değiştiler;"Bak da gör, ya RAB, ne kadar sefil oldum."
12"Ey sizler, yoldan geçenler,Sizin için önemi yok mu bunun?Bakın da görün, başıma gelen dert gibisi var mı?Öyle bir dert ki, RAB öfkesinin alevlendiği günBaşıma yağdırdı onu. başınıza da gelmesin."
20"Bak, ya RAB, gör! Kime böyle yaptın?Kadınlar çocuklarını, sevgili yavrularını mı yesin?Kâhinle peygamber Rabbin Tapınağında mı öldürülsün?
5Bizi kovalayanlar ensemizde,Yorgun düştük, rahatımız yok.
9Yedi çocuklu kadınBayılıp son soluğunu verecek;Daha gündüzken güneşi batacak,Utandırılıp alçaltılacak.Sağ kalanları düşmanlarının önündeKılıca teslim edeceğim."Böyle diyor RAB.
19Başına çifte felaket geldi, kim başsağlığı dileyecek?Yıkım ve kırım, kıtlık ve kılıç.Nasıl avutayım seni?
10Yıkıldı, yerle bir oldu, viraneye döndü Ninova.Eriyor yürekler, Bükülüyor dizler, titriyor bedenler,Herkesin beti benzi soluyor.
11Gözlerim tükenmekte ağlamaktan,İçim kanıyor;Halkımın yıkımındanYüreğim sızlıyor,Çünkü kent meydanlarında çocuklarla bebekler bayılmakta.
2Ya RAB, lütfet bize,Çünkü sana umut bağladık,Gün be gün gücümüz ol!Sıkıntıya düştüğümüzde bizi kurtar.
12Bunlara karşın, ya RAB,Hâlâ kendini tutacak mısın,Suskun kalıp bize alabildiğine eziyet çektirecek misin?
17Boş yere yardım beklemekten gözlerimizin feri sönüyor,Gözetleme kulesinde bizi kurtaramayacak bir ulusu bekledikçe bekledik.
15Esenlik bekledik, iyilik gelmedi.Şifa umduk, yılgınlık bulduk.
18Neden ana rahminden çıktım?Dert, üzüntü görmek,Ömrümü utanç içinde geçirmek için mi?
3Acı bize, ya RAB, acı;Gördüğümüz hakaret yeter de artar.
17O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline!