Yesaya 47:8
"Ey şimdi güvenlikte yaşayan zevk düşkünü,İçinden, 'Kraliçe benim, başkası yok;Hiç dul kalmayacak,Evlat acısı görmeyeceğim' diyorsun.Dinle şimdi:
"Ey şimdi güvenlikte yaşayan zevk düşkünü,İçinden, 'Kraliçe benim, başkası yok;Hiç dul kalmayacak,Evlat acısı görmeyeceğim' diyorsun.Dinle şimdi:
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
7'Sonsuza dek kraliçe olacağım' diye düşünüyordun,Bunları aklına getirmedin, sonuçlarını düşünmedin.
9Bir gün içinde ikisi birden başına gelecek:Çok sayıda büyüye, etkili muskalarına karşınHem dul kalacak,Hem evlat acısını alabildiğine yaşayacaksın.
10"Kötülüğüne güvendin,'Beni gören yok' diye düşündün.Bilgin ve bilgeliğin seni saptırdı.İçinden, 'Kraliçe benim, başkası yok' diyordun.
11Ne var ki, felakete uğrayacaksın.Onu durduracak büyü yok elinde,Başına gelecek belayı önleyemeyeceksin.Üzerine ansızın hiç beklemediğin bir yıkım gelecek.
12Gençliğinden beri emek verdiğinMuskalarına, çok sayıda büyüye devam et;Belki yararını görür,Kimilerini titretirsin.
7Kendini yücelttiği, sefahate verdiği oranda Istırap ve keder verin ona. Çünkü içinden diyor ki, 'Tahtında oturan bir kraliçeyim, dul değilim. Asla yas tutmayacağım!'
8Bu nedenle başına gelecek belalar -Ölüm, yas ve kıtlık- Bir gün içinde gelecek. Ateş onu yiyip bitirecek. Çünkü onu yargılayan Rab Tanrı güçlüdür.
15İşte budur güvenlikte olduğunu sanan,"Bir ben varım, benden başkası yok" diyen eğlence düşkünü kent.Nasıl da viraneye döndü,Yabanıl hayvanlara barınak oldu!Yanından her geçen gördüğü dehşetten irkiliyor.
5RAB diyor ki, "Ey Kildani kızı,Karanlığa çekilip sessizce otur.Çünkü bundan böyle 'Ülkeler kraliçesi' demeyecekler sana.
35" 'Bu nedenle, ey fahişe, RABbin sözünü dinle!
36Egemen RAB şöyle diyor: Yüzsüzlüğün ortaya döküldüğü, oynaşlarınla fahişelik ederken çıplaklığın meydana çıktığı için, bütün iğrenç putların yüzünden, onlara çocuklarının kanını verdiğin için,
37düşüp kalktığın bütün oynaşlarını -sevdiklerini de nefret ettiklerini de- toplayacağım. Sana karşı onları her yandan toplayacak, çıplaklığını onların önüne sereceğim; bütün çıplaklığını görecekler.
4Verimli vadilerinle ne kadar övünüyorsun,Ey dönek kız!Servetine güvenerek,'Bana kim saldırabilir?' diyorsun.
1"Ey Babil, erden kız,İn aşağı, toprağa otur.Ey Kildani kızı,Tahtın yok artık, yere otur.Bundan böyle, 'Nazik, narin' demeyecekler sana.
30" 'Bütün bunları yaparken yüreğin ne kadar yıpranmış' diyor Egemen RAB, 'Yüzsüz bir fahişe gibi davrandın!
31Her yolun başına fuhuş yuvaları kurarken, bütün meydanlarda yüksek tapınma yerleri yaparken, fahişe gibi bile değildin, ücretini küçümsedin.
5Ticaretteki üstün becerilerin sayesindeServetini çoğalttın,Zenginliğin seni gurura sürükledi.
6Bu yüzden Egemen RAB şöyle diyor:Madem kendini Tanrı gibi bilge sandın,
14"Diyecekler ki, 'Canının çektiği meyveler elinden gitti, Bütün değerli ve göz alıcı malların yok oldu. İnsanlar bunları bir daha göremeyecek.'
43" 'Madem gençlik günlerini anımsamadın, yaptıklarınla beni öfkelendirdin, ben de yaptıklarını senin başına getireceğim. Böyle diyor Egemen RAB. Bu iğrenç uygulamalarına ek olarak ahlaksızlık da ettin.
13Ey sizler, akarsuların kıyısında yaşayan,Hazinesi bol olanlar,Sonunuz geldi, zamanınız doldu.
15" 'Ama sen güzelliğine güvendin, ününü kullanarak fahişelik ettin. Her geçene gönlünü kaptırdın, kendini teslim ettin.
16Giysilerinden alıp kendine süslü tapınma yerleri yaptın, oralarda fahişelik ettin. Böylesi ne olmuştur, ne de olacaktır.
30Ey sen, viran olmuş kent,Kırmızı giysiler giymekle,Altın süsler bezenmekle,Gözüne sürme çekmekle ne elde edeceksin?Kendini böyle güzelleştirmen boşuna.Oynaşların seni küçümsüyor,Canını almak istiyorlar.
41Evlerini ateşe verecek, seni birçok kadının gözü önünde yargılayacaklar. Fahişeliklerine son vereceğim, artık oynaşlarına ücret ödemeyeceksin.
17Güzelliğinden ötürüGurura kapıldın,Görkeminden ötürüBilgeliğini bozdun.Böylece seni yere attım,Kralların önünde seni yüzkarası yaptım.
18İşlediğin pek çok günahVe ticaretteki hileciliğin yüzündenKutsal yerlerini kirlettin.Seni yakıp yok edecekBir ateş çıkardım içinden,Bütün seyredenlerin gözü önündeSeni yeryüzünde küle çevirdim.
19Seni tanıyan bütün uluslar sana şaştı,Sonun korkunç oldu.Bir daha var olmayacaksın.' " olduğundan bildiğimiz Peygamber Daniel olmayabilir.
17'Bu serveti toplayan kendi yeteneğimiz, güçlü elimizdir' diye düşünebilirsiniz.
39Seni oynaşlarının eline teslim edeceğim. Fuhuş yuvalarını yıkacak, yüksek tapınma yerlerini bozacaklar. Üzerindeki giysileri soyacak, güzel mücevherlerini alıp seni çırılçıplak bırakacaklar.
9Ey tasasızca yaşayan kadınlar,Kalkın, sesimi işitin;Ey kaygısız kızlar, sözüme kulak verin!
10Bir yıl kadar sonra sarsılacaksınız,Ey kaygısız kadınlar.Çünkü bağbozumu olmayacak,Devşirecek meyve bulunmayacak.
11Titreyin, ey tasasızca yaşayan kadınlar,Sarsılın, ey kaygısızlar.Giysilerinizi çıkarın, soyunup belinize çul kuşanın.
21O zaman içinden,'Kim doğurdu bunları bana?' diyeceksin,'Çocuklarımı yitirmiştim, doğuramıyordum.Sürgüne gönderilmiş, dışlanmıştım.Öyleyse bunları kim büyüttü?Yapayalnız kalmıştım,Nereden çıkıp geldi bunlar?' "
17Sonra senin için şöyle bir ağıt yakacaklar: " 'Nasıl oldu da yıkıldın,Ey denizcilerin oturduğu ünlü kent!Sen ve sende oturanlar,Denizde güçlüydünüz.Dehşet salmıştınızOrada yaşayan herkese.
1O kent ki, insan doluydu,Nasıl da tek başına kaldı şimdi!Büyüktü uluslar arasında,Dul kadına döndü!Soyluydu iller arasında,Angarya altına düştü!
9Kirliliği eteklerindeydi,Sonunu düşünmedi;Bu yüzden düşüşü korkunç oldu,Avutanı yok."Ya RAB, düşkün halimi gör,Çünkü düşmanım kazandı!"
19Başına çifte felaket geldi, kim başsağlığı dileyecek?Yıkım ve kırım, kıtlık ve kılıç.Nasıl avutayım seni?
1Vay sana, yıkıp yok edenAma kendisi yıkılmamış olan!Vay sana, ihanete uğramamış hain!Yıkıma son verir vermez sen de yıkılacaksın,İhanetin sona erer ermez sen de ihanete uğrayacaksın.
17Zenginim, zenginleştim, hiçbir şeye gereksinmem yok diyorsun; ama zavallı, acınacak durumda, yoksul, kör ve çıplak olduğunu bilmiyorsun.
13Altınla gümüşle süslendin; giysilerin ince ketenden, pahalı, işlemeli kumaştandı. İnce unla, balla, zeytinyağıyla beslendin. Gitgide güzelleştin, krallığa yaraştın.
4Her şey o alımlı, büyücü fahişenin sınırsız ahlaksızlığından oldu.Fahişeliğiyle ulusları, büyüleriyle halkları kendine tutsak etti.
31"İşte, sana karşıyım, ey küstah!"Diyor Her Şeye Egemen Egemen RAB."Çünkü senin günün,Seni cezalandıracağım zaman geldi.
35"Bundan ötürü Egemen RAB şöyle diyor: Madem beni unuttun, bana sırt çevirdin, sen de ahlaksızlığının, fahişeliğinin cezasını yükleneceksin."
21Sana dost olması için yetiştirdiğin kişileriRAB başına yönetici atayınca ne diyeceksin?Doğuran kadının çektiği sancı gibiSeni de ağrı tutmayacak mı?
2"İnsanoğlu, Sur önderine de ki, 'Egemen RAB şöyle diyor: " 'Gurura kapılıpBen tanrıyım,Denizlerin bağrında,Tanrının tahtında oturuyorum dedin.Kendini Tanrı sandın,Oysa sen Tanrı değil, insansın.
23Ey sen, Lübnanda yaşayan,Yuvasını sedir ağacından kuran adam!Sana doğuran kadın gibi acılar, sancılar geldiğinde,Nasıl da inleyeceksin!" sanılıyor. Masoretik metin "Acınacaksın".
26Siyon'un kapıları ah çekip yas tutacak;Kent, yerde oturan,Terk edilmiş bir kadın gibi olacak.
12"Eğlencen sona erdi, ey Sayda, erden kız!" dedi,"Kirletildin.Kalk, Kittime geç,Orada bile rahat yüzü görmeyeceksin."