Mezmurlar 78:20
"Bak, kayaya vurunca sular fışkırdı,Dereler taştı.Peki, ekmek de verebilir mi,Et sağlayabilir mi halkına?"
"Bak, kayaya vurunca sular fışkırdı,Dereler taştı.Peki, ekmek de verebilir mi,Et sağlayabilir mi halkına?"
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
15Çölde kayaları yarmış,Sanki dipsiz kaynaklardanOnlara kana kana su içirmişti.
16Kayadan akarsular fışkırtmış,Suları ırmak gibi akıtmıştı.
17Ama onlar çölde Yüceler Yücesine başkaldırarakGünah işlemeye devam ettiler.
18Canlarının çektiği yiyeceği isteyerekİçlerinde Tanrıyı denediler.
19"Tanrı çölde sofra kurabilir mi?" diyerek,Tanrıya karşı konuştular.
40İstediler, bıldırcın gönderdi,Göksel ekmekle doyurdu karınlarını.
41Kayayı yardı, sular fışkırdı,Çorak topraklarda bir ırmak gibi aktı.
21Onları çöllerden geçirirken susuzluk çekmediler,Onlar için sular akıttı kayadan,Kayayı yardı, sular fışkırdı.
10Musayla Harun topluluğu kayanın önüne topladılar. Musa, "Ey siz, başkaldıranlar, beni dinleyin!" dedi, "Bu kayadan size su çıkaralım mı?"
11Sonra kolunu kaldırıp değneğiyle kayaya iki kez vurdu. Kayadan bol su fışkırdı, topluluk da hayvanları da içti.
2Musaya, "Bize içecek su ver" diye çıkıştılar. Musa, "Niçin bana çıkışıyorsunuz?" dedi, "Neden RABbi deniyorsunuz?"
3Ama halk susamıştı. "Niçin bizi Mısırdan çıkardın?" diye Musaya söylendiler, "Bizi, çocuklarımızı, hayvanlarımızı susuzluktan öldürmek için mi?"
4Musa, "Bu halka ne yapayım?" diye RABbe feryat etti, "Neredeyse beni taşlayacaklar."
5RAB Musaya, "Halkın önüne geç" dedi, "Birkaç İsrail ileri gelenini ve Nile vurduğun değneği de yanına alıp yürü.
6Ben Horev Dağında bir kayanın üzerinde, senin önünde duracağım. Kayaya vuracaksın, halk içsin diye su fışkıracak." Musa İsrail ileri gelenlerinin önünde denileni yaptı.
7Oraya Massa ve Meriva adı verildi. Çünkü İsrailliler orada Musaya çıkışmış ve, "Acaba RAB aramızda mı, değil mi?" diye RABbi denemişlerdi.
15Acıktıklarında gökten ekmek verdin, susadıklarında kayadan su çıkardın. Onlara vermeye ant içtiğin ülkeye girmelerini, orayı mülk edinmelerini buyurdun.
21Musa, "Aralarında bulunduğum halkın 600 000i yetişkin erkektir" diye karşılık verdi, "Oysa sen, 'Bu halka bir ay boyunca yemesi için et vereceğim' diyorsun.
22Bütün davarlar, sığırlar kesilse, onları doyurur mu? Denizdeki bütün balıklar tutulsa, onları doyurur mu?"
15RAB o büyük ve korkunç çölde, zehirli yılanlarla, akreplerle dolu o kurak, susuz toprakta sizi yürüttü. Size sert kayadan su çıkardı.
16Atalarınızın bilmediği man ile sizi çölde doyurdu. Sizi sıkıntıya soktu, sınadı. Öyle ki, sonunda üzerinize iyilik gelsin.
27Toz gibi et yağdırdı başlarına,Deniz kumu kadar kuş;
28Ordugahlarının ortasına,Konakladıkları yerin çevresine düşürdü.
29Yediler, tıka basa doydular,İsteklerini yerine getirdi Tanrı.
21RAB bunu duyunca çok öfkelendi,Yakupa ateş püskürdü,Öfkesi tırmandı İsraile karşı;
13Bütün bu halka verecek eti nereden bulayım? Bana, 'Bize yiyecek et ver' diye sızlanıp duruyorlar.
44Mısırın kanallarını kana çevirdi,Sularını içemediler.
40Çölde kaç kez Ona başkaldırdılar,Issız yerlerde Onu gücendirdiler!
24Halk, "Ne içeceğiz?" diye Musaya yakınmaya başladı.
25Musa RABbe yakardı. RAB ona bir ağaç parçası gösterdi. Musa onu suya atınca sular tatlı oldu. Orada RAB onlar için bir kural ve ilke koydu, hepsini sınadı.
20Onları eğitmek için iyi Ruhunu verdin. Ağızlarından manı eksiltmedin. Susadıklarında onlara su verdin.
5Tanrıdan ve Musadan yakınarak, "Çölde ölelim diye mi bizi Mısırdan çıkardınız?" dediler, "Burada ne ekmek var, ne de su. Ayrıca bu iğrenç yiyecekten de tiksiniyoruz!"
16Oradan RABbin Musaya, "Halkı bir araya topla, onlara su vereceğim" dediği kuyuya, Beere doğru yol aldılar.
23Yine de RAB buyruk verdi bulutlara,Kapaklarını açtı göklerin;
24Man yağdırdı onları beslemek için,Göksel tahıl verdi onlara.
25Meleklerinfı ekmeğini yedi her biri,Doyasıya yiyecek gönderdi onlara.
13"Onu yeryüzünün yüksekliklerinde gezdirdi,Tarlada yetişen ürünlerle doyurdu.Onu kayadan akan balla,Çakmaktaşından çıkardığı yağla besledi.
15Suları tutarsa, kuraklık olur,Salıverirse dünyayı sel götürür.
7RAB Musaya, "Değneği al" dedi, "Sen ve ağabeyin Harun topluluğu toplayın. Halkın gözü önünde su fışkırması için kayaya buyruk verin. Onlar da hayvanları da içsin diye kayadan onlara su çıkaracaksınız."
35Çölü su birikintisine çevirir,Kuru toprağı pınara.
18"Halka de ki, 'Yarın için kendinizi kutsayın, et yiyeceksiniz. Keşke yiyecek biraz et olsaydı, Mısırda durumumuz iyiydi diye ağladığınızı RAB duydu. Şimdi yemeniz için size et verecek.
13Denizi yarıp geçirmişti onları,Bir duvar gibi ayakta tutmuştu suları.
33Et daha halkın dişleri arasındayken, çiğnemeye vakit kalmadan RAB öfkelendi, onları büyük bir yıkımla cezalandırdı.
4Derken, halkın arasındaki yabancılar başka yiyeceklere özlem duymaya başladılar. İsrailliler de yine ağlayarak, "Keşke yiyecek biraz et olsaydı!" dediler,
18Buyruk verir, eritir buzları,Rüzgarını estirir, sular akmaya başlar.
29Kana çevirdi sularını,Öldürdü balıklarını.
9Madenci elini çakmak taşına uzatır,Dağları kökünden altüst eder.