Yaratilis 11:7
"Gelin, aşağı inip dillerini karıştıralım ki, birbirlerini anlamasınlar."
"Gelin, aşağı inip dillerini karıştıralım ki, birbirlerini anlamasınlar."
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
1Başlangıçta dünyadaki bütün insanlar aynı dili konuşur, aynı sözleri kullanırlardı.
2Doğuya göçerlerken Şinar bölgesinde bir ova bulup oraya yerleştiler.
3Birbirlerine, "Gelin, tuğla yapıp iyice pişirelim" dediler. Taş yerine tuğla, harç yerine zift kullandılar.
4Sonra, "Kendimize bir kent kuralım" dediler, "Göklere erişecek bir kule dikip ün salalım. Böylece yeryüzüne dağılmayız."
5RAB insanların yaptığı kentle kuleyi görmek için aşağıya indi.
6"Tek bir halk olup aynı dili konuşarak bunu yapmaya başladıklarına göre, düşündüklerini gerçekleştirecek, hiçbir engel tanımayacaklar" dedi,
8Böylece RAB onları yeryüzüne dağıtarak kentin yapımını durdurdu.
9Bu nedenle kente Babilfş adı verildi. Çünkü RAB bütün insanların dilini orada karıştırmış ve onları yeryüzünün dört bucağına dağıtmıştı.
6Sesin duyulması üzerine büyük bir kalabalık toplandı. Herkes kendi dilinin konuşulduğunu duyunca şaşakaldı.
7Hayret ve şaşkınlık içinde, "Bakın, bu konuşanların hepsi Celileli değil mi?" diye sordular.
8"Nasıl oluyor da her birimiz kendi ana dilini işitiyor?
11Öyle olsun, o zaman RAB bu halka yabancı dudaklarla, anlaşılmaz bir dille seslenecek.
5Kıyılarda yaşayan insanların ataları bunlardır. Ülkelerinde çeşitli dillere, uluslarında çeşitli boylara bölündüler.
9O zaman, hep birlikte beni adımla çağırmaları,Omuz omuza bana hizmet etmeleri için,Halkların dudaklarını pak kılacağım.
21Kutsal Yasada şöyle yazılmıştır: "Rab, 'Yabancı diller konuşanların aracılığıyla, Yabancıların dudaklarıyla bu halka sesleneceğim; Yine de beni dinlemeyecekler!' diyor."
13Çünkü burayı yok edeceğiz. RAB bu halk hakkında birçok kötü suçlama duydu, kenti yok etmek için bizi gönderdi."
12Hepsi hayret ve şaşkınlık içinde birbirlerine, "Bunun anlamı ne?" diye sordular.
19Garip, anlaşılmaz bir yabancı dil konuşanO küstah halkı artık görmeyeceksin.
23Şimdi bütün inanlılar topluluğu bir araya gelip hep birlikte bilmedikleri dillerle konuşurlarken yeni katılanlar ya da iman etmeyenler içeri girerse, "Siz çıldırmışsınız!" demezler mi?
8Dilleri yüzünden yıkıma uğrayacaklar,Hallerini gören herkes alayla baş sallayacak.
9Göklere karşı ağızlarını açarlar,Boş sözleri yeryüzünü dolaşır.
9Şaşkına çevir kötüleri, ya Rab, karıştır dillerini,Çünkü kentte şiddet ve çatışma görüyorum.
31Ülkelerinde ve uluslarında çeşitli boylara ve dillere bölünen Samoğulları bunlardı.
32Tufandan sonra kayda geçen, ulus ulus, boy boy yeryüzüne yayılan bütün bu insanlar Nuh'un soyundan gelmedir.
9Bunun gibi, siz de anlaşılır bir dil konuşmazsanız, söyledikleriniz nasıl anlaşılır? Havaya konuşmuş olursunuz!
3"Koparalım onların kayışlarını" diyorlar,"Atalım üzerimizden bağlarını."
4İmanlıların hepsi Kutsal Ruhla doldular, Ruhun onları konuşturduğu başka dillerle konuşmaya başladılar.
9"Git, bu halka şunu duyur" dedi, " 'Duyacak duyacak, ama anlamayacaksınız,Bakacak bakacak, ama görmeyeceksiniz!
28Oraya niye gidelim? Kardeşlerimiz yöre halkının bizden daha güçlü, daha uzun boylu olduğunu söyleyerek cesaretimizi kırdılar. Kentler büyükmüş, göğe dek yükselen surlarla çevriliymiş. Orada Anaklıları da görmüşler.'