Yesaya 6:9
"Git, bu halka şunu duyur" dedi, " 'Duyacak duyacak, ama anlamayacaksınız,Bakacak bakacak, ama görmeyeceksiniz!
"Git, bu halka şunu duyur" dedi, " 'Duyacak duyacak, ama anlamayacaksınız,Bakacak bakacak, ama görmeyeceksiniz!
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
26Ruh dedi ki, 'Bu halka gidip şunu söyle: Duyacak duyacak, ama hiç anlamayacaksınız, Bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz.
27Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, Kulakları ağırlaştı. Gözlerini de kapadılar. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, yürekleri anlamasın, Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.'
10Bu halkın yüreğini duygusuzlaştır,Kulaklarını ağırlaştır,Gözlerini kapat.Öyle ki, gözleri görmesin,Kulakları duymasın, yürekleri anlamasınVe bana dönüp şifa bulmasınlar.' "
13Onlara benzetmelerle konuşmamın nedeni budur. Çünkü, 'Gördükleri halde görmezler, Duydukları halde duymaz ve anlamazlar.'
14"Böylece Yeşayanın peygamberlik sözü onlar için gerçekleşmiş oldu: 'Duyacak duyacak, ama hiç anlamayacaksınız, Bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz!
15Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, Kulakları ağırlaştı. Gözlerini kapadılar. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, yürekleri anlamasın Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.'
16"Ama ne mutlu size ki, gözleriniz görüyor, kulaklarınız işitiyor!
20"Yakup soyuna bildirin,Yahuda halkına duyurun:
21Ey gözleri olan ama görmeyen,Kulakları olan ama işitmeyen,Sağduyudan yoksun akılsız halk,Şunu dinle:
8Sonra Rabbin sesini işittim: "Kimi göndereyim? Bizim için kim gidecek?" diyordu. "Ben! Beni gönder" dedim.
12Öyle ki, 'Bakıp bakıp görmesinler, Duyup duyup anlamasınlar da, Dönüp bağışlanmasınlar.' "
13İsa sonra onlara, "Siz bu benzetmeyi anlamıyor musunuz?" dedi. "Öyleyse bütün benzetmeleri nasıl anlayacaksınız?
4Sonra şöyle dedi: "Ey insanoğlu, İsrail halkına git, onlara sözlerimi ilet.
5Çünkü seni konuşması anlaşılmaz, dili zor bir halka değil, İsrail halkına gönderiyorum.
6Evet, seni konuşması anlaşılmaz, dili zor, dediklerini anlamadığın halklara göndermiyorum. Onlara gönderseydim, seni dinlerlerdi.
18"Ey sağırlar, işitin,Ey körler, bakın da görün!
10İşitsinler diye kiminle konuşayım,Kimi uyarayım?Kulakları tıkalı, işitemiyorlar.RABbin sözünü aşağılıyor,Ondan hoşlanmıyorlar.
20Pek çok şey gördünüz, ama aldırmıyorsunuz,Kulaklarınız açık, ama işitmiyorsunuz."
17Bunun farkında olan İsa, "Ekmeğiniz yok diye niçin tartışıyorsunuz?" dedi. "Hâlâ akıl erdiremiyor, anlamıyor musunuz? Zihniniz köreldi mi?
18Gözleriniz olduğu halde görmüyor musunuz? Kulaklarınız olduğu halde işitmiyor musunuz? Hatırlamıyor musunuz, beş ekmeği beş bin kişiye bölüştürdüğümde kaç sepet dolusu yemek fazlası topladınız?" "On iki" dediler.
6İsa onlara bu örneği anlattıysa da, ne demek istediğini anlamadılar.
18Böyleleri anlamaz, bilmez.Çünkü gözleri de zihinleri de öylesine kapalı ki,Görmez, anlamazlar.
17Size bekçiler atayıp,'Boru sesini dinleyin' dedim,Ama onlar, 'Dinlemeyiz' dediler.
18Bundan ötürü, ey uluslar,Başlarına neler geleceğini işitin!Sen de anla, ey topluluk!
21İsa onlara, "Hâlâ anlamıyor musunuz?" dedi.
11"Şimdi sürgünde yaşayan halkına git ve seni ister dinlesinler, ister dinlemesinler, onlara, 'Egemen RAB şöyle diyor' de."
9Kulağı olan işitsin!"
10Çünkü RAB size uyuşukluk ruhu verdi;Gözlerinizi mühürledi, ey peygamberler,Başlarınızı örttü, ey biliciler.
11Sizin için bütün görümMühürlenmiş bir kitabın sözleri gibi oldu.İnsanlar böyle bir kitabıOkuma bilen birine verip,"Rica etsek şunu okur musun?" diye sorduklarında,"Okuyamam, çünkü mühürlenmiş" yanıtını alırlar.
12Kitabı okuma bilmeyen birine verip,"Rica etsek şunu okur musun?" diye sorduklarında ise,"Okuma bilmem" yanıtını alırlar.
13Rab diyor ki, "Bu halk bana yaklaşıpAğızlarıyla, dudaklarıyla beni sayar,Ama yürekleri benden uzak.Benden korkmaları daİnsanlardan öğrendikleri buyrukların sonucudur.
4Ne var ki, RAB bugüne dek size kavrayan yürek, gören göz, duyan kulak vermedi.
10İsa, halkı yanına çağırıp onlara, "Dinleyin ve şunu belleyin" dedi.
15Kulağı olan, işitsin!
6Rab bana dedi ki,"Git, bir gözcü dik, gördüğünü bildirsin.
9Sonra İsa şunu ekledi: "İşitecek kulağı olan işitsin!"
27"Onlara bütün bunları söyleyeceksin ama seni dinlemeyecekler. Onları çağıracaksın ama yanıt vermeyecekler.
6RAB şöyle dedi: "Söyleyeceğim her şeyi Yahuda kentlerinde, Yeruşalim sokaklarında duyur: 'Bu antlaşmanın koşullarını dinleyin, onlara uyun.
6Bunun yerine, İsrail halkının yitik koyunlarına gidin.
6Kulakları var, duymazlar,Burunları var, koku almazlar,
8Gözleri olduğu halde kör,Kulakları olduğu halde sağır olan halkı öne getir.
7RAB, " 'Gencim' deme" dedi, "Seni göndereceğim herkese gidecek, sana buyuracağım her şeyi söyleyeceksin.
16"Siz de mi hâlâ anlamıyorsunuz?" diye sordu İsa.
45Onlar bu sözü anlamadılar. Sözü kavramasınlar diye anlamı kendilerinden gizlenmişti. Üstelik İsaya bu sözle ilgili soru sormaktan korkuyorlardı.
12Onlara, "Rahatlık budur, yorgunların rahat etmelerini sağlayın, huzur budur" dedi, ama dinlemek istemediler.
39İşte bu yüzden iman edemiyorlardı. Nitekim Yeşaya başka bir yerde de şöyle demişti: "Tanrı onların gözlerini kör etti Ve yüreklerini nasırlaştırdı. Öyle ki, gözleri görmesin, Yürekleri anlamasın Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim."
10Bilicilere, 'Artık görüm görmeyin',Görenlere, 'Bizim için doğru şeyler görmeyin,Bize güzel şeyler söyleyin, asılsız şeyler açıklayın' diyorlar,