Matta 13:9
Kulağı olan işitsin!"
Kulağı olan işitsin!"
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
8Kimi ise iyi toprağa düştü, büyüyüp çoğaldı, ürün verdi. Bazısı otuz, bazısı altmış, bazısı da yüz kat ürün verdi."
9Sonra İsa şunu ekledi: "İşitecek kulağı olan işitsin!"
15Kulağı olan, işitsin!
23İşitecek kulağı olan işitsin!"
24İsa şöyle devam etti: "İşittiklerinize dikkat edin! Hangi ölçekle verirseniz, aynı ölçekle alacaksınız. Hatta size daha fazlası verilecek.
25Çünkü kimde varsa, ona daha çok verilecek. Ama kimde yoksa, elindeki de alınacak."
9Kulağı olan işitsin!
8Kimi ise iyi toprağa düştü, büyüyünce yüz kat ürün verdi." Bunları söyledikten sonra, "İşitecek kulağı olan işitsin!" diye seslendi.
9İsa, bu benzetmenin anlamını kendisinden soran öğrencilerine, "Tanrı Egemenliğinin sırlarını bilme ayrıcalığı size verildi" dedi. "Ama başkalarına benzetmelerle sesleniyorum. Öyle ki, 'Gördükleri halde görmesinler, Duydukları halde anlamasınlar.'
18"Şimdi ekinciyle ilgili benzetmeyi siz dinleyin.
19Kim göksel egemenlikle ilgili sözü işitir de anlamazsa, kötü olan gelir, onun yüreğine ekileni söker götürür. Yol kenarına ekilen tohum işte budur.
20Kayalık yerlere ekilen ise işittiği sözü hemen sevinçle kabul eden, ama kök salamadığı için ancak bir süre dayanan kişidir. Böyle biri Tanrı sözünden ötürü sıkıntı ya da zulme uğrayınca hemen sendeleyip düşer.
18Bunun için, nasıl dinlediğinize dikkat edin. Kimde varsa, ona daha çok verilecek. Ama kimde yoksa, kendisinde var sandığı bile elinden alınacak."
12Çünkü kimde varsa, ona daha çok verilecek, bolluğa kavuşturulacak. Ama kimde yoksa, elindeki de alınacak.
13Onlara benzetmelerle konuşmamın nedeni budur. Çünkü, 'Gördükleri halde görmezler, Duydukları halde duymaz ve anlamazlar.'
14"Böylece Yeşayanın peygamberlik sözü onlar için gerçekleşmiş oldu: 'Duyacak duyacak, ama hiç anlamayacaksınız, Bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz!
15Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, Kulakları ağırlaştı. Gözlerini kapadılar. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, yürekleri anlamasın Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.'
16"Ama ne mutlu size ki, gözleriniz görüyor, kulaklarınız işitiyor!
22Dikenler arasında ekilen de şudur: Sözü işitir, ama dünyasal kaygılar ve zenginliğin aldatıcılığı sözü boğar ve ürün vermesini engeller.
23İyi toprağa ekilen tohum ise, sözü işitip anlayan birine benzer. Böylesi elbette ürün verir, kimi yüz, kimi altmış, kimi de otuz kat."
24İsa onlara başka bir benzetme anlattı: "Göklerin Egemenliği, tarlasına iyi tohum eken adama benzer" dedi.
29Kulağı olan, Ruh'un kiliselere ne dediğini işitsin.' "
8Kimi ise iyi toprağa düştü. Bazısı yüz, bazısı altmış, bazısı da otuz kat ürün verdi.
22Kulağı olan, Ruh'un kiliselere ne dediğini işitsin.' "
6Kulağı olan, Ruhun kiliselere ne dediğini işitsin.' "
13Kulağı olan, Ruhun kiliselere ne dediğini işitsin.' "
10Öğrencileri gelip İsaya, "Halka neden benzetmelerle konuşuyorsun?" diye sordular.
43Doğru kişiler o zaman Babalarının egemenliğinde güneş gibi parlayacaklar. Kulağı olan işitsin!"
3İsa onlara benzetmelerle birçok şey anlattı. "Bakın" dedi, "Ekincinin biri tohum ekmeye çıktı.
4Ektiği tohumlardan kimi yol kenarına düştü. Kuşlar gelip bunları yedi.
10İsa, halkı yanına çağırıp onlara, "Dinleyin ve şunu belleyin" dedi.
12Öyle ki, 'Bakıp bakıp görmesinler, Duyup duyup anlamasınlar da, Dönüp bağışlanmasınlar.' "
13İsa sonra onlara, "Siz bu benzetmeyi anlamıyor musunuz?" dedi. "Öyleyse bütün benzetmeleri nasıl anlayacaksınız?
18Gözleriniz olduğu halde görmüyor musunuz? Kulaklarınız olduğu halde işitmiyor musunuz? Hatırlamıyor musunuz, beş ekmeği beş bin kişiye bölüştürdüğümde kaç sepet dolusu yemek fazlası topladınız?" "On iki" dediler.
33İsa, Tanrı sözünü, buna benzer birçok benzetmeyle halkın anlayabildiği ölçüde anlatırdı.
20İyi toprağa ekilenler ise, sözü işiten, onu benimseyen, kimi otuz, kimi altmış, kimi de yüz kat ürün veren kişilerdir."
35Ne toprağa, ne de gübreye yarar; onu çöpe atarlar. İşitecek kulağı olan işitsin."
23Kulak verin, sesimi işitin, dikkat edin, ne söylediğimi dinleyin.
15İyi toprağa düşenler ise, sözü işitince onu iyi ve sağlam bir yürekte saklayanlardır. Bunlar sabırla dayanarak ürün verirler."
11"Benzetmenin anlamı şudur: Tohum Tanrının sözüdür.
9"Git, bu halka şunu duyur" dedi, " 'Duyacak duyacak, ama anlamayacaksınız,Bakacak bakacak, ama görmeyeceksiniz!
37İsa, "İyi tohumu eken, İnsanoğludur" diye karşılık verdi.
3Artık görenlerin gözleri kapanmayacak,Dinleyenler kulak kesilecek.
26Ruh dedi ki, 'Bu halka gidip şunu söyle: Duyacak duyacak, ama hiç anlamayacaksınız, Bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz.
17Sözlerimi iyi dinleyin,Kulaklarınızdan çıkmasın söyleyeceklerim.
18Yine bazıları dikenler arasında ekilen tohumlara benzerler. Bunlar sözü işitirler, ama dünyasal kaygılar, zenginliğin aldatıcılığı ve daha başka hevesler araya girip sözü boğar ve ürün vermesini engeller.
9Gelecek yıl meyve verirse, ne iyi; vermezse, onu kesersin.' "