Yesaya 28:12
Onlara, "Rahatlık budur, yorgunların rahat etmelerini sağlayın, huzur budur" dedi, ama dinlemek istemediler.
Onlara, "Rahatlık budur, yorgunların rahat etmelerini sağlayın, huzur budur" dedi, ama dinlemek istemediler.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
13Bu yüzden RABbin sözü onlar için "Buyruk üstüne buyruk, buyruk üstüne buyruk, kural üstüne kural, kural üstüne kural, biraz şurdan, biraz burdan"dır. Madem öyle, varsın sırtüstü düşüp yaralansınlar, kapana kısılıp tutsak olsunlar.
14Bundan ötürü, ey alaycılar, Yeruşalimdeki bu halkı yöneten sizler, RABbin sözüne kulak verin.
9"Kimi eğitmeye çalışıyor?" diyorlar, "Kime iletiyor bildirisini? Sütten yeni kesilmiş, memeden yeni ayrılmış çocuklara mı?
10Çünkü bütün söylediği buyruk üstüne buyruk, buyruk üstüne buyruk, kural üstüne kural, kural üstüne kural, biraz şurdan, biraz burdan..." "Sav lasav, sav lasav, kav lakav, kav lakav, zeer şam, zeer şam!"
11Öyle olsun, o zaman RAB bu halka yabancı dudaklarla, anlaşılmaz bir dille seslenecek.
15Egemen RAB, İsrailin Kutsalı şöyle diyor:"Bana dönün, huzur bulun, kurtulursunuz.Kaygılanmayın, bana güvenin, güçlü olursunuz.Ama bunu yapmak istemiyorsunuz.
5Bu konuda yine diyor ki, "Onlar huzur diyarıma asla girmeyecekler."
28"Ey bütün yorgunlar ve yükü ağır olanlar! Bana gelin, ben size rahat veririm.
26Ruh dedi ki, 'Bu halka gidip şunu söyle: Duyacak duyacak, ama hiç anlamayacaksınız, Bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz.
27Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, Kulakları ağırlaştı. Gözlerini de kapadılar. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, yürekleri anlamasın, Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.'
8Eğer Yeşu onları huzura kavuştursaydı, Tanrı daha sonra bir başka günden söz etmezdi.
9Böylece Tanrı halkı için bir Şabat Günü rahatı kalıyor.
10Tanrı işlerinden nasıl dinlendiyse, Onun huzur diyarına giren de kendi işlerinden öylece dinlenir.
11Bu nedenle o huzur diyarına girmeye gayret edelim; öyle ki, hiçbirimiz aynı tür sözdinlemezlikten ötürü düşmesin.
18Sözünü dinlemeyenler dışında kendi huzur diyarına kimlerin girmeyeceğine ant içti?
17Orada kötüler kargaşayı bırakır,Yorgunlar rahat eder.
23Ne var ki, onlar sözümü dinlemediler, kulak asmadılar. Dikbaşlılık ederek beni dinlemediler, yola gelmek istemediler.
11Öfkelendiğimde ant içtiğim gibi, Onlar huzur diyarıma asla girmeyecekler.' "
27"Onlara bütün bunları söyleyeceksin ama seni dinlemeyecekler. Onları çağıracaksın ama yanıt vermeyecekler.
28Bunun için onlara de ki, 'Tanrısı RABbin sözünü dinlemeyen, ders almayan ulus işte budur. Bana bağlılıkları yok oldu, bağlılıktan söz etmez oldular.
9"Git, bu halka şunu duyur" dedi, " 'Duyacak duyacak, ama anlamayacaksınız,Bakacak bakacak, ama görmeyeceksiniz!
10Bu halkın yüreğini duygusuzlaştır,Kulaklarını ağırlaştır,Gözlerini kapat.Öyle ki, gözleri görmesin,Kulakları duymasın, yürekleri anlamasınVe bana dönüp şifa bulmasınlar.' "
10İşitsinler diye kiminle konuşayım,Kimi uyarayım?Kulakları tıkalı, işitemiyorlar.RABbin sözünü aşağılıyor,Ondan hoşlanmıyorlar.
21Kutsal Yasada şöyle yazılmıştır: "Rab, 'Yabancı diller konuşanların aracılığıyla, Yabancıların dudaklarıyla bu halka sesleneceğim; Yine de beni dinlemeyecekler!' diyor."
11Bu yüzden öfkeyle ant içtim:"Huzur diyarıma asla girmeyecekler!" Say.14:26-35; İbr.4:1-7).
35Üzerinde yaşadığınız Şabat yıllarında görmediği rahatı ıssız kaldığı yıllarda görecek.
14"Böylece Yeşayanın peygamberlik sözü onlar için gerçekleşmiş oldu: 'Duyacak duyacak, ama hiç anlamayacaksınız, Bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz!
12Kitabı okuma bilmeyen birine verip,"Rica etsek şunu okur musun?" diye sorduklarında ise,"Okuma bilmem" yanıtını alırlar.
16RAB diyor ki,"Yol kavşaklarında durup bakın,Eski yolları sorun,İyi yol nerede, öğrenin,O yolda yürüyün,Canlarınız rahata kavuşur.Ama onlar, 'O yolda yürümeyiz' dediler.
17Size bekçiler atayıp,'Boru sesini dinleyin' dedim,Ama onlar, 'Dinlemeyiz' dediler.
29Yorulanı güçlendirir,Takati olmayanın kudretini artırır.
30Gençler bile yorulup zayıf düşer,Yiğitler tökezleyip düşerler.
11"Ama atalarımız dinlemek istemediler; inatla sırtlarını çevirdiler, duymamak için kulaklarını tıkadılar.
3Biz inanmış olanlar huzur diyarına gireriz. Nitekim Tanrı şöyle demiştir: "Öfkelendiğimde ant içtiğim gibi, Onlar huzur diyarıma asla girmeyecekler."
14Ama dinlemediler, Tanrıları RABbe güvenmeyen ataları gibi inat ettiler.
8Yazılmış olduğu gibi: "Tanrı onlara uyuşukluk ruhu verdi; Bugüne dek görmeyen gözler, duymayan kulaklar verdi."
3RAB İsrail halkını acıdan, sıkıntıdanVe yaptığı ağır işlerden kurtardığı gün
17Sözlerinizle RAB'bi usandırdınız. "O'nu neyle usandırdık?" diye soruyorsunuz. "Kötülük yapan herkes RAB'bin gözünde iyidir, O onlardan hoşnuttur" ya da "Hani, adalet sağlayan Tanrı nerede?" diyerek usandırdınız.
19Çünkü sözlerime kulak asmadılar" diyor RAB. "Kullarım peygamberler aracılığıyla sözlerimi defalarca gönderdim, ama dinlemediniz." RAB böyle diyor.
19Kendisine dönmeleri için aralarına peygamberler gönderdi. Bu peygamberler halkı uyardılarsa da, onlara kulak asmadılar.
30Yıllarca onlara katlandın. Ruhunla, peygamberlerin aracılığıyla onları uyardın. Ama kulak asmadılar. Bunun üzerine onları çeşitli ülke halklarının ellerine teslim ettin.
28Eğer kâseyi elinden alır, içmek istemezlerse, de ki, 'Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: Kesinlikle içeceksiniz!
13" 'Madem ben çağırınca dinlemediler' diyor Her Şeye Egemen RAB, 'Onlar çağırınca, ben de onları dinlemeyeceğim.
7Bütün dünya esenlik ve barış içindeSevinçle haykırıyor.
4Yorgunlara sözle destek olmayı bileyim diyeEgemen RAB bana eğitilmişlerin dilini verdi.Eğitilenler gibi dinleyeyim diye kulağımı uyandırır her sabah.
23Kulak verin, sesimi işitin, dikkat edin, ne söylediğimi dinleyin.
2RAB diyor ki,"Kılıçtan kaçıp kurtulan halk çölde lütuf buldu.Ben İsraili rahata kavuşturmaya gelirken,
21Ey gözleri olan ama görmeyen,Kulakları olan ama işitmeyen,Sağduyudan yoksun akılsız halk,Şunu dinle: