Matta 15:16
"Siz de mi hâlâ anlamıyorsunuz?" diye sordu İsa.
"Siz de mi hâlâ anlamıyorsunuz?" diye sordu İsa.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
21İsa onlara, "Hâlâ anlamıyor musunuz?" dedi.
17"Ağza giren her şeyin mideye indiğini, oradan da helaya atıldığını bilmiyor musunuz?
15Petrus, "Bu benzetmeyi bize açıkla" dedi.
16Onlar ise kendi aralarında, "Ekmeğimiz olmadığı için böyle diyor" şeklinde tartıştılar.
17Bunun farkında olan İsa, "Ekmeğiniz yok diye niçin tartışıyorsunuz?" dedi. "Hâlâ akıl erdiremiyor, anlamıyor musunuz? Zihniniz köreldi mi?
18Gözleriniz olduğu halde görmüyor musunuz? Kulaklarınız olduğu halde işitmiyor musunuz? Hatırlamıyor musunuz, beş ekmeği beş bin kişiye bölüştürdüğümde kaç sepet dolusu yemek fazlası topladınız?" "On iki" dediler.
10Onikilerle öbür izleyicileri İsayla yalnız kalınca, kendisinden benzetmelerin anlamını sordular.
11O da onlara şöyle dedi: "Tanrının Egemenliğinin sırrı sizlere açıklandı, ama dışarıda olanlara her şey benzetmelerle anlatılır.
12Öyle ki, 'Bakıp bakıp görmesinler, Duyup duyup anlamasınlar da, Dönüp bağışlanmasınlar.' "
13İsa sonra onlara, "Siz bu benzetmeyi anlamıyor musunuz?" dedi. "Öyleyse bütün benzetmeleri nasıl anlayacaksınız?
17İsa kalabalığı bırakıp eve girince, öğrencileri Ona bu benzetmenin anlamını sordular.
18O da onlara, "Demek siz de anlamıyorsunuz, öyle mi?" dedi. "Dışarıdan insanın içine giren hiçbir şeyin onu kirletemeyeceğini bilmiyor musunuz?
10İsa, halkı yanına çağırıp onlara, "Dinleyin ve şunu belleyin" dedi.
51İsa, "Bütün bunları anladınız mı?" diye sordu. "Evet" karşılığını verdiler.
7Onlar ise kendi aralarında tartışarak, "Ekmek almadığımız için böyle diyor" dediler.
8Bunun farkında olan İsa şöyle dedi: "Ey kıt imanlılar! Ekmeğiniz yok diye niçin tartışıyorsunuz?
9Hâlâ anlamıyor musunuz? Beş ekmekle beş bin kişinin doyduğunu, kaç sepet dolusu yemek fazlası topladığınızı hatırlamıyor musunuz? Yedi ekmekle dört bin kişinin doyduğunu, kaç küfe dolusu yemek fazlası topladığınızı hatırlamıyor musunuz?
11Ben size, 'Ferisilerin ve Sadukilerin mayasından kaçının' derken, ekmekten söz etmediğimi nasıl olur da anlamazsınız?"
12Ekmek mayasından değil de, Ferisilerle Sadukilerin öğretisinden kaçının dediğini o zaman anladılar.
6İsa onlara bu örneği anlattıysa da, ne demek istediğini anlamadılar.
5İsa, "Çocuklar, balığınız yok mu?" diye sordu. "Yok" dediler.
45Onlar bu sözü anlamadılar. Sözü kavramasınlar diye anlamı kendilerinden gizlenmişti. Üstelik İsaya bu sözle ilgili soru sormaktan korkuyorlardı.
32Onlar bu sözleri anlamıyor, İsaya soru sormaktan da korkuyorlardı.
10İsa ona şöyle yanıt verdi: "Sen İsrailin öğretmeni olduğun halde bunları anlamıyor musun?
50Ne var ki onlar ne demek istediğini anlamadılar.
15İsa onlara, "Siz ne dersiniz" dedi, "Sizce ben kimim?"
29Öğrencileri, "İşte, şimdi açıkça konuşuyorsun, hiç örnek kullanmıyorsun" dediler.
10Öğrencileri gelip İsaya, "Halka neden benzetmelerle konuşuyorsun?" diye sordular.
18Onun için, "Bu 'kısa süre' dediği nedir? Söylediklerini anlamıyoruz" deyip durdular.
19İsa kendisine soru sormak istediklerini anladı. Onlara dedi ki, " 'Kısa süre sonra beni görmeyeceksiniz; yine kısa süre sonra beni göreceksiniz' dememi mi tartışıyorsunuz?
12Bu sırada öğrencileri Ona gelip, "Biliyor musun?" dediler, "Ferisiler bu sözü duyunca gücendiler."
13Onlara benzetmelerle konuşmamın nedeni budur. Çünkü, 'Gördükleri halde görmezler, Duydukları halde duymaz ve anlamazlar.'
14"Böylece Yeşayanın peygamberlik sözü onlar için gerçekleşmiş oldu: 'Duyacak duyacak, ama hiç anlamayacaksınız, Bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz!
9İsa, bu benzetmenin anlamını kendisinden soran öğrencilerine, "Tanrı Egemenliğinin sırlarını bilme ayrıcalığı size verildi" dedi. "Ama başkalarına benzetmelerle sesleniyorum. Öyle ki, 'Gördükleri halde görmesinler, Duydukları halde anlamasınlar.'
31İsa onlara, "Şimdi iman ediyor musunuz?" diye karşılık verdi.
67İsa o zaman Onikilere, "Siz de mi ayrılmak istiyorsunuz?" diye sordu.
32Ama İsa, "Benim, sizin bilmediğiniz bir yiyeceğim var" dedi.
33Öğrenciler birbirlerine, "Acaba biri Ona yiyecek mi getirdi?" diye sordular.
33Öğrenciler kendisine, "Böyle ıssız bir yerde bu kadar kalabalığı doyuracak ekmeği nereden bulalım?" dediler.
27İsanın kendilerine Babadan söz ettiğini anlamadılar.
43Söylediklerimi neden anlamıyorsunuz? Benim sözümü dinlemeye dayanamıyorsunuz da ondan.
13O zaman öğrenciler İsanın kendilerine Vaftizci Yahyadan söz ettiğini anladılar.
14İsa, halkı yine yanına çağırıp onlara, "Hepiniz beni dinleyin ve şunu belleyin" dedi.
9"Git, bu halka şunu duyur" dedi, " 'Duyacak duyacak, ama anlamayacaksınız,Bakacak bakacak, ama görmeyeceksiniz!
16İsa, "Gitmelerine gerek yok, onlara siz yiyecek verin" dedi.
34İsa bütün bunları halka benzetmelerle anlattı. Benzetme kullanmadan onlara hiçbir şey anlatmazdı.
16İsa öğrencilerine, "Onlarla ne tartışıyorsunuz?" diye sordu.
41Petrus, "Ya Rab" dedi, "Bu benzetmeyi bizim için mi anlatıyorsun, yoksa herkes için mi?"