Eyüp 13:28
"Oysa insan telef olmuş, çürük bir şey,Güve yemiş giysi gibidir.
"Oysa insan telef olmuş, çürük bir şey,Güve yemiş giysi gibidir.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
12Ben Efrayimlilere karşı güve,Yahuda halkına karşı küf gibi olacağım.
26Çünkü hakkımda acı şeyler yazıyor,Gençliğimde işlediğim günahları bana miras veriyorsun.
27Ayaklarımı tomruğa vuruyor,Yollarımı gözetliyor,İzimi sürüyorsun.
21Eti erir, görünmez olur,Gözükmeyen kemikleri ortaya çıkar.
22Canı çukura,Hayatı ölüm meleklerine yaklaşır.
5Bedenimi kurt, kabuk kaplamış,Çatlayan derimden irin akıyor.
6"Günlerim dokumacının mekiğinden hızlı,Umutsuz tükenmekte.
18Tanrının şiddetiÜzerimdeki giysiye dönüştü,Gömleğimin yakası gibi beni sıkıyor.
19Beni çamura fırlattı,Toza, küle döndüm.
2Servetiniz çürümüş, giysinizi güve yemiştir.
8Güvenin yediği giysi gibi,Kurtçuğun yediği yapağı gibi yitecekler.Oysa zaferim sonsuza dek kalacak,Kurtarışım kuşaklar boyu sürecek."
4Etimi, derimi yıprattı, kemiklerimi kırdı.
11Yollarımı saptırdı, paraladı,Mahvetti beni.
3Çünkü günlerim duman gibi yok oluyor,Kemiklerim ateş gibi yanıyor.
1"Yaşama gücüm tükendi, günlerim kısaldı,Mezar gözlüyor beni.
12Evim bir çoban çadırı gibi bozuldu, alındı elimden.Dokumacı gibi dürdüm yaşamımı, RAB tezgahtan beni kesti,Bir gün içinde sonumu getiriverdi.
13Sabırla bekledim sabaha kadar,RAB bir aslan gibi kırdı bütün kemiklerimi,Bir gün içinde sonumu getiriverdi.
18Evini güve kozası gibi inşa eder,Bekçinin kurduğu çardak gibi.
13Ateş saldı yukarıdan,Kemiklerimin içine işledi ateş;Ağ serdi ayaklarıma,Geri çevirdi beni;Mahvetti, baygın kaldım bütün gün.
8Beni sıkıp buruşturdun, bana karşı tanık oldu bu;Zayıflığım kalkmış tanıklık ediyor bana karşı.
9Tanrı öfkeyle saldırıp parçalıyor beni,Dişlerini gıcırdatıyor bana,Düşmanım gözlerini üzerime dikiyor.
9Bana yardım eden Egemen RABdir,Kim suçlu çıkaracak beni?Onların hepsi giysi gibi eskiyecek,Tümünü güve yiyip bitirecek.
28Yıkılmış kentlerde,Taş yığınına dönmüş oturulmaz evlerde oturacak,
19Çamur evlerde oturanlara,Mayası toprak olanlara,Güveden kolay ezilenlere mi güvenir?
20Ömürleri sabahtan akşama varmaz,Kimse farkına varmadan sonsuza dek yok olurlar.
12Gücünü kıtlık kemirecek,Tökezleyince, felaket yanında bitiverecek.
13Derisini hastalık yiyecek,Kollarıyla bacaklarını ölüm yutacak.
19Ama sen reddedilen bir dal gibiMezarından dışarı atıldın;Bedenleri kılıçla delinipÖlüm çukurunun dibine atılmış ölülerle örtülüsün;Ayak altında çiğnenen leş gibisin.
15Orada ateş seni yiyip bitirecek,Kılıç seni kesip biçecek. Genç çekirgelerin yiyip bitirdiği ekin gibi yok olacaksın. Çekirgeler gibi, genç çekirgeler gibi çoğalmalısın.
10Ömrüm acıyla,Yıllarım iniltiyle tükeniyor,Suçumdan ötürü gücüm zayıflıyor,Kemiklerim eriyor.
12Yıkım diyarına dek yakan bir ateştir o,Bütün ürünümü kökünden kavururdu.
13Okçuları beni kuşatıyor,Acımadan böbreklerimi deşiyor,Ödümü yerlere döküyor.
14Bedenimde gedik üstüne gedik açıyor,Dev gibi üzerime saldırıyor.
15"Giymek için çul diktim,Gururumu ayak altına aldım.
13Kükreyerek avını parçalayan aslanlar gibiAğızlarını açıyorlar bana.
14Su gibi dökülüyorum,Bütün kemiklerim oynaklarından çıkıyor;Yüreğim balmumu gibi içimde eriyor.
15Gücüm çömlek parçası gibi kurudu,Dilim damağıma yapışıyor;Beni ölüm toprağına yatırdın.
16Dişlerimi çakıl taşlarıyla kırdı,Kül içinde diz çöktürdü bana.
14Mühür basılan balçık gibi biçim değiştirir yeryüzü,Giysi kıvrımları gibi göze çarpar.
11Ayaklarımı tomruğa vuruyor,Yollarımı gözetliyor.'
18Laneti bir giysi gibi giydi,Su gibi içine, yağ gibi kemiklerine işlesin lanet!
8"Başına öyle kötü bir şey geldi ki" diyorlar,"Yatağından kalkamaz artık."
5Bir deri bir kemiğe döndümAcı acı inlemekten.
10Uzaklaştır üzerimden yumruklarını,Tokadının altında mahvoldum.
11Sen insanı suçundan ötürüAzarlayarak yola getirirsin,Güve gibi tüketirsin sevdiği şeyleri.Her insan bir soluktur sadece.
11Onlar yok olacak, ama sen kalıcısın. Hepsi bir giysi gibi eskiyecek.
11Günlerim akşam uzayan gölge gibi yitmekte,Ot gibi sararmaktayım.
19Nasıl da bir anda yok oluyor,Siliniveriyorlar dehşet içinde!
11Ah çekip inlersin ömrünün son günlerinde,Etinle bedenin tükendiğinde.
17Tohumlar keseklerin altında çürüdü,Tahıl yok oldu, Ambarlar boş kaldı, depolar yıkıldı.