Mezmurlar 102:11
Günlerim akşam uzayan gölge gibi yitmekte,Ot gibi sararmaktayım.
Günlerim akşam uzayan gölge gibi yitmekte,Ot gibi sararmaktayım.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
3Çünkü günlerim duman gibi yok oluyor,Kemiklerim ateş gibi yanıyor.
4Yüreğim kırgın yemiş ot gibi kurudu,Ekmek yemeyi bile unuttum.
5Bir deri bir kemiğe döndümAcı acı inlemekten.
23Batan güneş gibi geçip gidiyorum,Çekirge gibi silkilip atılıyorum.
23RAB gücümü kırdı yaşam yolunda,Ömrümü kısalttı.
24"Ey Tanrım, ömrümün ortasında canımı alma!" dedim."Senin yılların kuşaklar boyu sürer!
15İnsana gelince, ota benzer ömrü,Kır çiçeği gibi serpilir;
4İnsan bir soluğu andırır,Günleri geçici bir gölge gibidir.
5İnsanları bir düş gibi siler, süpürürsün,Sabah biten ot misali:
6Sabah filizlenir, büyür,Akşam solar, kurur.
7Kederden gözümün feri söndü,Kollarım bacaklarım çırpı gibi.
12Evim bir çoban çadırı gibi bozuldu, alındı elimden.Dokumacı gibi dürdüm yaşamımı, RAB tezgahtan beni kesti,Bir gün içinde sonumu getiriverdi.
13Sabırla bekledim sabaha kadar,RAB bir aslan gibi kırdı bütün kemiklerimi,Bir gün içinde sonumu getiriverdi.
10Ömrüm acıyla,Yıllarım iniltiyle tükeniyor,Suçumdan ötürü gücüm zayıflıyor,Kemiklerim eriyor.
2Çünkü onlar ot gibi hemen solacak,Yeşil bitki gibi kuruyup gidecek.
7RABbin soluğu esince üzerlerine,Ot kurur, çiçek solar.Gerçekten de halk ottan farksızdır.
8Ot kurur, çiçek solar,Ama Tanrımızın sözü sonsuza dek durur."
6"Günlerim dokumacının mekiğinden hızlı,Umutsuz tükenmekte.
1"Yaşama gücüm tükendi, günlerim kısaldı,Mezar gözlüyor beni.
14Su gibi dökülüyorum,Bütün kemiklerim oynaklarından çıkıyor;Yüreğim balmumu gibi içimde eriyor.
15Gücüm çömlek parçası gibi kurudu,Dilim damağıma yapışıyor;Beni ölüm toprağına yatırdın.
11Günlerim geçti, tasarılarım,Dileklerim suya düştü.
2Çiçek gibi açıp solar,Gölge gibi gelip geçer.
6Damlardaki ota,Büyümeden kuruyan ota dönsünler.
12Henüz yeşilken, kesilmeden,Otlardan önce kururlar.
10"Hayatımın baharında ölüler diyarının kapılarından geçipÖmrümün geri kalan yıllarından yoksun mu kalmalıyım?" demiştim,
3Düşman beni kovalıyor,Ezip yere seriyor.Çoktan ölmüş olanlar gibi,Beni karanlıklarda oturtuyor.
4Bu yüzden bunalıma düştüm,Yüreğim perişan.
11Güneş yakıcı sıcağıyla doğar ve otu kurutur. Otun çiçeği düşer, görünüşünün güzelliği yok olur. Zengin de bunun gibi kendi uğraşları içinde kaybolup gidecektir.
10Yüreğim çarpıyor, gücüm tükeniyor,Gözlerimin feri bile söndü.
18Bu yüzden diyorum ki,"Dermanım tükendi,RABden umudum kesildi."
10Her yandan yıktı beni, tükendim,Umudumu bir ağaç gibi kökünden söktü.
15Dehşet çöktü üzerime,Onurum rüzgara kapılmış gibi uçtu,Mutluluğum bulut gibi geçip gitti.
16"Şimdi tükeniyorum,Acı günler beni ele geçirdi.
4"Bildir bana, ya RAB, sonumu,Sayılı günlerimi;Bileyim ömrümün ne kadar kısa olduğunu!
5Yalnız bir karış ömür verdin bana,Hiç kalır hayatım senin önünde.Her insan bir soluktur sadece,En güçlü çağında bile.
12Gönülden çıkmış bir ölü gibi unutuldum,Kırılmış bir çömleğe döndüm.
19Beni çamura fırlattı,Toza, küle döndüm.
9Gazabından kısalıyor günlerimiz,Bir soluk gibi tükeniyor yıllarımız.
24Nitekim, "İnsan soyu ota benzer, Bütün yüceliği kır çiçeği gibidir. Ot kurur, çiçek solar, Ama Rab'bin sözü sonsuza dek kalır."
16Ağlamaktan yüzüm kızardı,Gözlerimin altı morardı.
25"Günlerim koşucudan çabuk,İyilik görmeden geçmekte.
9Kızıp öfkelendiğin içinKülü ekmek gibi yiyor,İçeceğime gözyaşı katıyorum.Beni kaldırıp bir yana attın.
27O kentlerde yaşayanların kolu kanadı kırıldı.Yılgınlık ve utanç içindeydiler;Kır otuna, körpe filizlere,Damlarda büyümeden kavrulup giden ota döndüler.
11Yollarımı saptırdı, paraladı,Mahvetti beni.
6Eğildim, iki büklüm oldum,Gün boyu yaslı dolaşıyorum.
4Ölüm çukuruna inenler arasında sayılıyorum,Tükenmiş gibiyim;
13Ateş saldı yukarıdan,Kemiklerimin içine işledi ateş;Ağ serdi ayaklarıma,Geri çevirdi beni;Mahvetti, baygın kaldım bütün gün.
19Köküm sulara erişecek,Çiy geceyi dallarımda geçirecek.