Eyüp 29:19
Köküm sulara erişecek,Çiy geceyi dallarımda geçirecek.
Köküm sulara erişecek,Çiy geceyi dallarımda geçirecek.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
20Aldığım övgüler tazelenecek,Elimdeki yay yenilenecek.'
7"Oysa bir ağaç için umut vardır,Kesilse, yeniden sürgün verir,Eksilmez filizleri.
8Kökü yerde kocasa,Kütüğü toprakta ölse bile,
9Su kokusu alır almaz filizlenir,Bir fidan gibi dal budak salar.
4Sular ağacı besledi,Derin su kaynakları büyüttü.Akarsular dikili olduğu yerin çevresine akıyor,Kanalları kırdaki bütün ağaçlara erişiyordu.
5Kırdaki bütün ağaçlardan daha çok büyüdü.Bol su verildiği içinDal budak saldı, dalları uzadı.
6Kuşlar dallarına yuva yaptı,Yabanıl hayvanlar dalları altında yavruladı,Büyük uluslar gölgesinde yaşadı.
7Güzellikte eşsizdi.Dalları giderek uzadı,Çünkü kökleri bol su alıyordu.
8Tanrının bahçesindeki sedir ağaçlarından hiçbiriOnunla boy ölçüşemezdi,Çam ağaçları dalları kadar bile değildi.Çınarlar onun dallarıyla boy ölçüşemezdi.Tanrının bahçesindeki ağaçların hiçbiriOnun kadar güzel değildi.
9Sık dallarla o sedir ağacını güzelleştirdim.Tanrının bahçesi Adendeki bütün ağaçlar onu kıskandı.
18" 'Son soluğumu yuvamda vereceğim' diye düşünüyordum,'Günlerim kum taneleri kadar çok.
5Çiy gibi olacağım İsraile;Zambak gibi çiçek açacak,Lübnan sediri gibi kök salacaklar.
6Dallanıp budaklanacaklar,Görkemleri zeytin ağacını,Kokuları Lübnan sedirini andıracak.
16Tanrısızlar güneşte iyi sulanmış bitkiyi andırır,Dalları bahçenin üzerinden aşar;
17Kökleri taş yığınına sarılır,Çakılların arasında yer aranır.
5" 'Ülkenin tohumundan alıp verimli toprağa ekti; onu söğüt ağacı gibi akarsuların kıyısına dikti.
6Tohum filizlenip yerde yayılan bodur bir asma oldu. Dalları kartala doğru yayıldı, kökleriyse aşağıya, derine indi. Böylece dal salan, filiz veren bir asma oldu.
16Kökleri dipten kuruyacak,Dalları üstten solacak.
8Böylesi su kıyılarına dikilmiş ağaca benzer,Köklerini akarsulara salar.Sıcak gelince korkmaz,Yaprakları hep yeşildir.Kuraklık yılında kaygılanmaz,Meyve vermekten geri durmaz."
12Yabancı ulusların en acımasızı onu kesip yalnız bıraktı. Dalları dağlara, derelere düştü; ülkenin vadilerinde kesilmiş duruyor. Yeryüzündeki bütün uluslar gölgesinden çekilip onu bıraktılar.
13Bütün kuşlar devrik ağaca kondu, yabanıl hayvanlar dalları arasına yerleşti.
14Öyle ki, suların yakınında yetişen hiçbir ağaç böylesi büyüyüp boy atmasın, tepesini bulutlara eriştirmesin; bol suyla sulanan hiçbir ağaç bu denli yükselmesin. Çünkü hepsi ölüm çukuruna inen insanlarla birlikte ölüme, yerin derinliklerine gidecek.
10Gölgesi dağları,Dalları koca sedir ağaçlarını kapladı.
11Sürgünleri Akdenize,Filizleri Fırata dek uzandı.
21Hünnap çalıları altında,Kamışlarla örtülü bir bataklıkta yatar.
22Hünnaplar onu gölgelerinde saklar,Vadideki kavaklar kuşatır.
10" 'Annen su kıyısındaki bağındaDikilmiş bir asma gibiydi.Bol su sayesinde dal budak saldı,Ürün verdi.
11Dalları kral asası olacak kadar güçlendi.Asma boy attı,Bulutlara dek yükseldi.Yüksekliği ve dallarının çokluğuHerkesçe görüldü.
12Ama onu öfkeyle kökünden söküp yere attılar.Doğu rüzgarı ürününü kuruttu.Güçlü dalları koparılıp kurudu,Ateş onları yakıp yok etti.
40Öyle bir durumdaydım ki, gündüz sıcak, gece kırağı yedi bitirdi beni. Gözüme uyku girmedi.
23Onu İsrailin en yüksek dağının üzerine dikeceğim.Dal budak salıp ürün verecek,Görkemli bir sedir ağacı olacak.Her çeşit kuş dallarına tüneyecek,Gölgesinde barınacak.
11Ağaç büyüdü, güçlendi, boyu göklere erişti. Dünyanın dört bucağından görülüyordu.
12Yaprakları güzeldi, herkese yetecek kadar bol meyvesi vardı. Yabanıl hayvanlar gölgesinde barınıyor, gökte uçan kuşlar dallarına tünüyordu. Her canlı ondan besleniyordu.
11Günlerim akşam uzayan gölge gibi yitmekte,Ot gibi sararmaktayım.
6Yayılıyorlar vadiler gibi,Irmak kıyısında bahçeler gibi,RABbin diktiği öd ağaçları gibi,Su kıyısındaki sedir ağaçları gibi.
9Üzerimden onurumu soydu,Başımdaki tacı kaldırdı.
10Her yandan yıktı beni, tükendim,Umudumu bir ağaç gibi kökünden söktü.
8Dallansın, ürün versin, görkemli bir asma olsun diye akarsuların kıyısındaki verimli toprağa dikilmişti.'
6Sabah filizlenir, büyür,Akşam solar, kurur.
12Henüz yeşilken, kesilmeden,Otlardan önce kururlar.
4Çünkü RAB bana şöyle dedi:"Gün ışığında duru sıcaklık gibi,Hasat döneminin sıcaklığındakiÇiy bulutu gibi durgun olacakVe bulunduğum yerden seyredeceğim."
24Yabancı ülkelerde kuyular kazdım, sular içtim,Mısırın bütün kanallarını ayağımın tabanıyla kuruttum, dedin.
3Böylesi akarsu kıyılarına dikilmiş ağaca benzer,Meyvesini mevsiminde verir,Yaprağı hiç solmaz.Yaptığı her işi başarır.
30Yaprakları solmuş yabanıl fıstık ağacına,Susuz bahçeye döneceksiniz.
19Kesime götürülen uysal bir kuzu gibiydim. Bana düzen kurduklarını anlamamıştım. Şöyle diyorlardı: "Ağacı da meyvesini de yok edelim,Bir daha adı anılmasın diyeOnu yaşayanlar diyarından kesip atalım."
5Sular boğacak kadar kuşattı beni,Çevremi enginler sardı,Yosunlar dolaştı başıma.
2Öğretişim yağmur gibi damlasın;Sözlerim çiy gibi düşsün,Çimen üzerine çiseleyen yağmur gibi,Bitkilere yağan sağanak gibi.
4Keşke olgunluk günlerim geri gelseydi,Tanrının çadırımı dostça koruduğu,
16RABbin ağaçları,Kendi diktiği Lübnan sedirleri suya doyar.
17Geceleri kemiklerim sızlıyor,Beni kemiren acılar hiç durmuyor.