Yakup 1:11
Güneş yakıcı sıcağıyla doğar ve otu kurutur. Otun çiçeği düşer, görünüşünün güzelliği yok olur. Zengin de bunun gibi kendi uğraşları içinde kaybolup gidecektir.
Güneş yakıcı sıcağıyla doğar ve otu kurutur. Otun çiçeği düşer, görünüşünün güzelliği yok olur. Zengin de bunun gibi kendi uğraşları içinde kaybolup gidecektir.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
24Nitekim, "İnsan soyu ota benzer, Bütün yüceliği kır çiçeği gibidir. Ot kurur, çiçek solar, Ama Rab'bin sözü sonsuza dek kalır."
15İnsana gelince, ota benzer ömrü,Kır çiçeği gibi serpilir;
16Rüzgar üzerine esince yok olur gider,Bulunduğu yer onu tanımaz.
5İnsanları bir düş gibi siler, süpürürsün,Sabah biten ot misali:
6Sabah filizlenir, büyür,Akşam solar, kurur.
12Henüz yeşilken, kesilmeden,Otlardan önce kururlar.
2Çiçek gibi açıp solar,Gölge gibi gelip geçer.
7RABbin soluğu esince üzerlerine,Ot kurur, çiçek solar.Gerçekten de halk ottan farksızdır.
8Ot kurur, çiçek solar,Ama Tanrımızın sözü sonsuza dek durur."
5Güneş doğar, güneş batar,Hep doğduğu yere koşar.
2Çünkü onlar ot gibi hemen solacak,Yeşil bitki gibi kuruyup gidecek.
4Verimli vadinin başındaki kent, yüce ve görkemli taç, artık solmakta olan çiçeği andıran kent, mevsiminden önce olgunlaşmış incir gibi görülür görülmez koparılıp yutulacak.
6Ne var ki, güneş doğunca kavruldular, kök salamadıkları için kuruyup gittiler.
28Zenginliğine güvenen tepetaklak gidecek,Oysa doğrular dalındaki yaprak gibi gelişecek.
4İnsan bir soluğu andırır,Günleri geçici bir gölge gibidir.
17Ama kurak mevsimde akmayan,Sıcakta yataklarında tükenen dereler...İşte öyle aldattılar beni.
18O dereler için kervanlar yolundan sapar,Çöle çıkıp yok olurlar.Temanın kervanları su arar,Sabadan gelen yolcular umutla bakar.
11Günlerim akşam uzayan gölge gibi yitmekte,Ot gibi sararmaktayım.
6Ne var ki, güneş doğunca kavruldular, kök salamadıkları için kuruyup gittiler.
29Zengin olmayacak, serveti tükenecek,Malları ülkeye yayılmayacaktır.
10İnsan ise ölüp yok olur,Son soluğunu verir ve her şey biter.
11Suyu akıp giden gölYa da kuruyan ırmak nasıl çöle dönerse,
24Çünkü zenginlik kalıcı değildirVe taç kuşaktan kuşağa geçmez.
25Çayır biçilince, yeni çimen çıkınca,Dağlardaki otlar toplanınca,
19Zengin olarak yatar, ama bu öyle sürmez,Gözlerini açtığında hepsi yok olup gitmiştir.
30Yaprakları solmuş yabanıl fıstık ağacına,Susuz bahçeye döneceksiniz.
7Kötüler mantar gibi bitse,Suçlular pıtrak gibi açsa bile,Bu onların sonsuza dek yok oluşu demektir.
1Dinleyin şimdi ey zenginler, başınıza gelecek felaketlerden ötürü feryat edip ağlayın.
2Servetiniz çürümüş, giysinizi güve yemiştir.
20Ömürleri sabahtan akşama varmaz,Kimse farkına varmadan sonsuza dek yok olurlar.
6"Bir gölge gibi dolaşır insan,Boş yere çırpınır,Mal biriktirir, kime kalacağını bilmeden.
6Damlardaki ota,Büyümeden kuruyan ota dönsünler.
4Gazap günü servet işe yaramaz,Oysa doğruluk ölümden kurtarır.
17Tohumlar keseklerin altında çürüdü,Tahıl yok oldu, Ambarlar boş kaldı, depolar yıkıldı.
24Kısa süre yükselir, sonra yok olurlar,Düşerler, tıpkı ötekiler gibi alınıp götürülür,Başak başı gibi kesilirler.'
13Ömürlerini bolluk içinde geçirir,Esenlik içinde ölüler diyarına inerler.
28Ey kıt imanlılar, bugün var olup yarın ocağa atılacak olan kır otunu böyle giydiren Tanrının sizi de giydireceği çok daha kesindir.
10Evet, asma dikilmiş, ama serpilip gelişecek mi? Doğu rüzgarı ona çarpınca büsbütün kurumayacak mı? Evet, filizlendiği yerde solup kuruyacak.' "
19Kuraklık ve sıcağın eriyen karı alıp götürdüğü gibiÖlüler diyarı da günahlıları alıp götürür.
4Dünya kuruyup büzülüyor,Yeryüzü solup büzülüyor,Dünyadaki soylular güçlerini yitiriyor.
16Dünyaya nasıl geldiyse öyle gider insan.Bu da acı bir kötülüktür.Ne kazancı var yel için zahmet çekmekten?
12Ne mutlu denemeye dayanan kişiye! Denemeden başarıyla çıktığı zaman Rabbin kendisini sevenlere vaat ettiği yaşam tacını alacaktır.
11Havadan kazanılan para yok olur,Azar azar biriktirenin serveti çok olur.
15Bütün insanlık bir anda yok olur,İnsan yine toprağa döner.
11Yumurtlamadığı yumurtaların üzerinde oturan keklik nasılsa,Haksız servet edinen kişi de öyledir.Yaşamının ortasında serveti onu bırakır,Yaşamının sonunda kendisi aptal çıkar.
4O son soluğunu verince toprağa döner,O gün tasarıları da biter.
6Böylesi bozkırdaki çalı gibidir,İyilik geldiği zaman görmeyecek;Kurak çöle,Kimsenin yaşamadığı tuzlaya yerleşecek.